Dünyada yaşanan olaylara baktığımızda; özellikle İslam coğrafyasında yaşanan olaylarda, Müslümanların acziyet içinde olduğunu, her zaman ezildiklerini, aç bırakıldıklarını, başkalarının oyunlarında figüranlık üslendiklerini, başkaları tarafından kolayca etkilenerek biri birleri ile sorunlar yaşadıklarını, kavga ettiklerini görürsünüz. İslam; selamet dini, barış dini, zarafet dini, hoşgörü dini, merhamet dini olmasına rağmen Müslümanların bu hâllerden çok uzak oldukları görülmektedir... Bu görünüş ister istemez akılarda sorular oluşmasına sebebiyet veriyor. Peki, ama neden İslam dini ile bu dinin uygulayıcısı konumunda bulunan Müslümanlar arasında bu kadar kopukluk, bu kadar tezatlıklar vardır? Soruları akıllarda oluşmaktadır?Bu soru çok kimsenin aklına gelmesine rağmen dillendirmekten bile korkulur, belki de günaha girmekten endişe edildiği için sorgulanmazdı bile?Ama ne zaman Prof. Dr. Haydar Baş, cesaretle ve ilimle bu sorunun üzerine giderek Ehl-i Beyt külliyatını yazmaya başladı, bu konuda sohbetler ve sempozyum düzenledi. O zaman saklı olan gerçekler meydana çıktı ve akılları kurcalayan sorular cevap bulmaya başladı.Asıl gerçek şuydu: İslam dini, kendi içinde asla ve asla çelişkiler taşımayan, kurallar ile uygulayıcılar arasında sorunlar olmayan bir dindir. Fakat zamanla saklanan gerçekler sayesinde bu hâle geldiği anlaşılmıştır. Peygamberden sonra İslam'ın asıl uygulayıcısı ve gelecek nesillere taşıyıcısı olan Ehl-i Beyt anlayışı ve düşüncesi, çeşitli zulüm ve işkencelerle yok edilmeye çalışılmış. Sevilmesi ayetle işaret edilen bu kimselere zalimce tavırlar sergilenmiş, soyları kurutulmaya çalışılmış, böylece gerçekler saklı kalmıştır. Şura suresi 23. ayetinde yüce Allah; "De ki, Ben bu (peygamberliğimi tebliğime) karşılık yakınlarıma sevgiden başka sizden hiçbir ücret istemiyorum."İmam Şafii daha sonra Ehl-i Beyt hakkında inen Meveddet ayetini işaret ediyor ve şöyle diyor; "Ey Resullullah'ın Ehl-i Beyti! Sizin sevginiz farzdır. Allah'ın indirdiği Kuran'da da?" (Tefsiri Razi/ c.277,s.166/Prof. Dr. Haydar Baş/İmam Hasan/sayfa 48))Gerçeklerin saklı kaldığı durumlarda işin sahtesi, haksızları, meydanı boş bulmuş, İslam'da olmayan bidat ve hurafe dediğimiz anlayışlar yavaş yavaş dinimize sokulmuş, sonunda meydana ucube bir din anlayışı çıkmıştır. İşin en acı tarafı bu ucube anlayış, asırlarca insanlığa asılmış gibi yutturulmuş, bu yolla maddi manevi rantlar elde edilmiştir. Uluslararası Ehl-i Beyt Sempozyumu'nun kapanış konuşmasını yapan Prof. Dr. Haydar Baş, "Ehl-i Beyt, Kuran'ın aynası, Hazreti Fahri Alem Efendimizin Kur'an diyerek yaşadığı aile hayatıdır. Özetlersek Ehli Beyt, Kuran'ın Hz. Muhammed modelidir" "Bu Allah sevgisinin yaşanması, Allah korkusunun bir hayat tarzı haline gelmesidir. Ehl-i Beyt imandır, Ehl-i Beyt itaattir, Ehl-i Beyt teslimiyettir, vuslattır, haktır ve hakikattir. Mademki Ehl-i Beyt Kuran'ın yaşanan canlı peygamber örneğidir, o halde Ehl-i Beyt sabırdır, kanaattir, tevekküldür, kulluktur, cehttir, gayrettir, himmettir, şefaattir hülasa Ehl-i Beyt İslam'ın kâmil insan örneğidir. Bunun örneği Rahmetenlil Alemin olan Peygamberdi (s.a.v.), sonra Hz. Ali'dir, Hz. Fatıma'dır, Hz. Hasan'dır, Hz. Hüseyin'dir. Daha sonra da onların yaşam tarzını hayatına geçiren Ehl-i Beyt soyundan gelen imamlardır. İmam Zeynel Abidin'dir, Muhammed Bakır'dır, Caferrü's-Sadık'tır, İmam Musa Kazım'dır, İmam Aliyü'r-Rıza'dır, İmam-ı Taki'dir, İmam-ı Naki'dir, İmam Hasanü'l-Asker'dir, İmam Muhammed Mehdi'dir (a.s.). Sonra bu sülbden, bu temiz yoldan gelen zevattır." Diyerek çözümün adresini belirtmiştir. İşin aslını bırakıp sahtelerini taklit edenleri, yolu bırakıp yoldan çıkmışları takip edenleri bekleyen akıbet, elbette ki bu olmalıydı. Yanlış anlayış, yanlış davranış ve sonunda da korkunç akıbet "İslam'la Müslümanlar arasında ayrılıklar." Şimdi saklı olan gerçekler meydana çıkmıştır. Yapılacak iş; İslam'ın gerçek uygulayıcısı ve aktarıcısı konumunda bulunan Ehl-i Beyt yolunu ve büyüklerini tanıyıp, onların yoluna tabi olmaktır. Gerisi lafügüzaftır vesselam.
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.
Uğur Kepekçi / diğer yazıları
- Kurban ibadeti hakkında bilinmesi gerekenler -6- / 31.05.2025
- Kurban ibadeti hakkında bilinmesi gerekenler -5- / 30.05.2025
- Kurban ibadeti hakkında bilinmesi gerekenler -4- / 29.05.2025
- Kurban ibadeti hakkında bilinmesi gerekenler -3- / 28.05.2025
- Kurban ibadeti hakkında bilinmesi gerekenler -2- / 27.05.2025
- Kurban ibadeti hakkında bilinmesi gerekenler -1- / 26.05.2025
- ‘Ev Hanımlarına Maaş’ fikri Haydar Baş’a aittir / 25.05.2025
- Kur’an Furkan’dır anlayana! / 24.05.2025
- Gazze’de çocuklar açken tok yatan insanlık / 23.05.2025
- Şüphelilerden kaçınan dinini ve kendini korur / 22.05.2025
- Kurban ibadeti hakkında bilinmesi gerekenler -5- / 30.05.2025
- Kurban ibadeti hakkında bilinmesi gerekenler -4- / 29.05.2025
- Kurban ibadeti hakkında bilinmesi gerekenler -3- / 28.05.2025
- Kurban ibadeti hakkında bilinmesi gerekenler -2- / 27.05.2025
- Kurban ibadeti hakkında bilinmesi gerekenler -1- / 26.05.2025
- ‘Ev Hanımlarına Maaş’ fikri Haydar Baş’a aittir / 25.05.2025
- Kur’an Furkan’dır anlayana! / 24.05.2025
- Gazze’de çocuklar açken tok yatan insanlık / 23.05.2025
- Şüphelilerden kaçınan dinini ve kendini korur / 22.05.2025