logo
19 NİSAN 2024

Gök Tengri inancı

13.06.2010 00:00:00
Tarihimizde Türklerin, İslamiyet'ten önceki yaşam ve inanç kültürlerini tanımlayarak Anadolu Aleviliğini daha iyi anlatabileceğimi düşünüyorum. Türkler, İÇ Asya'ya Doğu Sibirya'dan gelerek Altay ve Tanrı Dağlarının vadileri ile yaylalarına ve güneyindeki ve batısındaki 600 ile 1200 m yükseklikteki bozkırlara yerleşmişlerdir. Bu bozkırda Türklerin yaşamına ve kültürlerine etki eden iki neden vardır. Bunlardan birincisi At, ikincisi ise Demirdir. Yani Bozkır Kültür ve Uygarlığı olarak tanımlanan bu uygarlığın dayandığı iki kuvvet veya nesne At ile Demirdir. Türk Ulusu At ve Demiri içlerinden gelen manevi duygu ve yetenekleri ile işleyerek ahlaki ve hukuki bir inanç sitemi haline getirerek Gök Tengri ve Yersu inancı ile bozkır kültürü ve uygarlığını oluşturmuşlardır. Bu uygarlık ve inanç sistemine göre Türk Ulusu Yağız Yer ile Gök Tengri arasında at üzerinde yaşardı. At üzerinde yaşayan bu millet boylar birliği sistemi ile kurumsallaşarak Gök Tengri ve Yersu inancının özünü oluşturan hukuk ilkelerine göre Türk Devletini oluşturmuştur. Dolayısı ile bu devletin manevi değerlerinin birincisi Gök Tengri, ikincisi ise Yersu'dur. Gök Tengri de Yersu da, Türklerce kutsal bir manevi gücün ifadesidir. Her iki güç kaynağı da kendi kendini yaratmıştır. Türkler göçebe hayvancılığa dayanan bir yaşantıları vardı. Bir toplumun bu hayat şartlarına göre yaşamlarını sürdürerek başarıya ulaşmaları için mutlaka ülke barışının sağlanması gerekiyordu. Çünkü her oba yaz gelince hayvanlarını besleyebilmek amacı ile yaylalara göç etmek zorundaydı. Eğer Türk Obalarının göçleri, yaylalardaki ve güzlüklerdeki yurtlukları ile ilgili mülkiyet hakları yönetim sistemleri Gök Tengri ve Yersu inançlarına göre kutsallaştırarak, kuvvetlinin zayıfları ezmesi önlenmiştir. Bu dinsel kurallar sayesinde ilde barış sağlanmış birlik beraberlik sevgi ve inanca dayalı bir şekilde gerçekleşmiştir. Barış Gökten gelen bu manevi kuvvetlerin koyduğu düzen sayesinde sağlandığı için insanlar mutluydular Çünkü onlar Gök Tengri'yi düşüncelerinde veya kalplerindeki his ve duygularıyla ifade ederlerdi. Bu günkü Allah inancı ile Gök Tengri arasında bir farklılık yoktu. Her iki inanç sisteminde de semavi bir düşüncenin kuvvetine inanmışızdır. Birincisi gökte tanrıya benzer tanrı idi. İkincisi ise Vacib'ül Vücud idi. Yani Allah idi. Bunu Kafkasya'da Dedem Korkut'un Deli Dumrul'u her iki tanrı anlayışını şu mısraları ile en güzel bir şekilde ifade etmiştir: Yücelerden yücesin/Kimse bilmez nicesin.     Türklerin üzerinde oturduğu yağız yer ile yer altı dünyasının bütününe yağız Yersu denir. Yağız Yer, bütün insanlığın, yaşayabilmek için ihtiyacı olan şeyleri veren yetiştiren Yağız Yer'dir. Bütün insanlar ve canlılar Yağız-yer üzerinde yetişen bitkileri yiyerek beslenirler. Yani beslendiğimiz bitkileri yetiştiren manevi gücün adı Yer-Su inancına göre yağız-yer idi.Bir de ölen bütün canlılar toprağın altına gömüldükleri için Türklerce karanlık olan bir yer altı dünyası vardı.Yeraltı dünyası karanlık olduğu için Türkler ondan kokuyorlardı. Bu nedenle Türkler ölümden de çok korkarlardı. Ölümden sonra karanlık bir dünyada yeni bir hayata başlayacağına inanırlardı. Ölüm anında Türkler bir takım merasimler yaparlar ki biz bunların tümüne birden Yuğ Merasimleri denir. Mezar anlayışında da Asya'da iken büyük kahramanlıklar göstermiş Türk büyüklerinin mezarlarını ulu dağların en yüksek tepesine kazarmışız. Müslümanlık döneminde bu mezarlara Alperen Mezarlar denilmektedir.Türkler Yağız-Yer için kendilerine ve hayvanlarına yiyecek bitkiler yetiştirdiği için onun kutsallığına İduk derlerdi.Gök Tenri ve Yersu inancına göre yasak olan davranışlar şunlardır: 1-İnsan öldürmek, 2- Hırsızlık yapmak, 3-Zina yapmak, 4-Zorla ırza geçmek 5- Verilen sözde durmamak, 6- Verilen sözü yerine getirmemek.Bozkır iklim şartlarına göre göçebe hayatı devam ettirebilmek için bu iklimin kurallarına göre yaşamak icap eder. Bu konuda Gök Tengri ve Yersu inanç sistemindeki yurtluk yapılanması ve onun içerisindeki Aul veya Oğuş törenlerinin birleşmesi sonucunda gelişen Urug-Oba hukuku, Oymak hukuku, Boy hukuku, bunların sonucunda geliştirilmiş olan Devlet ve İmparatorluk hukukları, insanların yaşamını huzurunun yanında ilde barışı amaçlamıştır. Bu konuda her ferdin İlde barış amacına göre görevlerini tanzim etmiştir. O zamanlar devlet tarafından verilmiş olan görevlerle ilgili kurallar zamanımızda dahi gelenek halinde varlığını devam ettirmektedir.Gök Tengri ve Yersu inancına göre Türk devletinin temel ilkeleri de hukuka dayalı olarak belirlenmiştir. Bu ilkeler şunlardır: 1- Oksızlık, 2- Ülke, 3- Kün, 4- Töre'dir. Gök Tengri ve Yersu inancına göre Türk Ulusunu Türk yapan kurallar Kutadgubilig'de şöyle belirtilmiştir: 1- Konilik (hukuk ve hak), 2-Uzluk (iyilik ve faydacılık), 3- Tüzlük (eşitlik), 4- Kişilik (insanlık ve sevgi).
 
Ahmet Oğuz Bahadır / diğer yazıları
Kaçak kazı zannedildi gerçek bambaşka çıktı
Soruşturma devam ediyor
Depremin izleri gün ağarınca ortaya çıktı
Binalar ve minareler yıkıldı
2 kurşun camlara isabet etti
Holding binasına ateş açıldı
Komşusunun kapısına balyoz ve matkapla dayanıp ateşe verdi
Gürültü kavgasını özel harekat bitirdi
İsrail'den İran'a misilleme
İran'da uçuşlar askıya alındı
'Hasarlı evlere girmeyin'
Açıklama sırasında depreme yakalandı
Atatürk’ün hazırlattığı hutbeler; Peygamberimizin ahlakı
Fenerbahçe penaltılarda yıkıldı
Umutlu başlangıç kabusa döndü
Hayber’deki 'Demir Kubbe'yi yıkan adam
Fabrikalarda işler tersine döndü
Ustaysan, zanaatkârsan maaş kıyak
Teknoloji geliştiriyor
Özellikle 5G teknolojilerinde iddialı
Sulusaray'da deprem korkusu sürüyor
Geceyi dışarıda geçiriyorlar
Kaçmaya çalışan 5 kişi yaralandı
Tokat bu kez 5.6 ile sallandı
Tokat beşik gibi sallanıyor
5.6'lık deprem korkuttu
Doç. Dr. Mehtap Aras 'kaçış yok' dedi
'6 ila 7,2 arasında bir deprem kaçınılmaz'
Kaçak kazı zannedildi gerçek bambaşka çıktı
Soruşturma devam ediyor
Depremin izleri gün ağarınca ortaya çıktı
Binalar ve minareler yıkıldı
2 kurşun camlara isabet etti
Holding binasına ateş açıldı
Komşusunun kapısına balyoz ve matkapla dayanıp ateşe verdi
Gürültü kavgasını özel harekat bitirdi
İsrail'den İran'a misilleme
İran'da uçuşlar askıya alındı
'Hasarlı evlere girmeyin'
Açıklama sırasında depreme yakalandı
Atatürk’ün hazırlattığı hutbeler; Peygamberimizin ahlakı
Fenerbahçe penaltılarda yıkıldı
Umutlu başlangıç kabusa döndü
Hayber’deki 'Demir Kubbe'yi yıkan adam
Fabrikalarda işler tersine döndü
Ustaysan, zanaatkârsan maaş kıyak
Teknoloji geliştiriyor
Özellikle 5G teknolojilerinde iddialı
Sulusaray'da deprem korkusu sürüyor
Geceyi dışarıda geçiriyorlar
Kaçmaya çalışan 5 kişi yaralandı
Tokat bu kez 5.6 ile sallandı
Tokat beşik gibi sallanıyor
5.6'lık deprem korkuttu
Doç. Dr. Mehtap Aras 'kaçış yok' dedi
'6 ila 7,2 arasında bir deprem kaçınılmaz'
logo

Beşyol Mah. 502. Sok. No: 6/1
Küçükçekmece / İstanbul

Telefon: (212) 624 09 99
E-posta: internet@yenimesaj.com.tr gundogdu@yenimesaj.com.tr


WhatsApp iletişim: (542) 289 52 85


Tüm hakları Yeni Mesaj adına saklıdır: ©1996-2024

Yazılı izin alınmaksızın site içeriğinin fiziki veya elektronik ortamda kopyalanması, çoğaltılması, dağıtılması veya yeniden yayınlanması aksi belirtilmediği sürece yasal yükümlülük altına sokabilir. Daha fazla bilgi almak için telefon veya eposta ile irtibata geçilebilir. Yeni Mesaj Gazetesi'nde yer alan köşe yazıları sebebi ile ortaya çıkabilecek herhangi bir hukuksal, ekonomik, etik sorumluluk ilgili köşe yazarına ait olup Yeni Mesaj Gazetesi herhangi bir yükümlülük kabul etmez. Sözleşmesiz yazar, muhabir ve temsilcilere telif ödemesi yapılmaz.