Asırlardan beridir Anadolu insanının tarlasını, çayırını, bağını, bostanını, meyvesini ve sebzesini suladığı gözelerin kuruduğuna dair her hangi bir haber olmadığı halde özellikle son çeyrek asırdır millet çok yaman bir susuzluk ve kuraklık çekiyor.
Hal böyle olunca, özellikle son yıllarda artık yüksek sesle sorulan bir soru var; gözenin başında kim var?
Memleketin kaynaklarının önünü kesen, gözelerinin akış istikametini değiştirerek milleti sudan, su kaynaklarından mahrum edenler kimlerdir ve bu işe hangi hakla ve cesaretle teşebbüs etmektedirler?
Diyelim ki gözeler kurudu, kaynaklar suyunu çekti, o zaman da bu memlekette yaşayan her fert, her aile, herkesin bağı, bostanı, tarlası ve çayırı bu kuraklıktan, bu susuzluktan eşit derecede etkilenmeli değil midir?
Yaşanan gerçekler ise bunun tam tersini söylüyor.
Milletin büyük bir çoğunluğunun, meyveleri susuzluktan dalında kururken, sebzesi, ekini kuraklıktan ötürü toprağa yapışmışken, gözelerin başlarını tutmuş olanlar ve onların yamacına yaslanmış olanlar, su bolluğundan, kaynak bolluğundan ne yapacaklarını şaşırmış durumdalar.
Hayat kitabımız Kur'an; 'Gece gündüz, gizli açık infak etmeyi' emrederken, bu kitabın müminlerine bu 'infak' özelliğini yüksek bir hedef olarak takdim ederken, yine bu kitaba inandıklarını iddia eden mevcut siyasi kadrolar ve ortakları, aynı zaman dilimlerinde ve aynı yöntemlerle, yani gece gündüz ve gizli açık her fırsatta, halkın tarlalarına su taşıyan arkları diplerinden delerek, her türlü kaynağı kendilerine kanalize etmektedirler.
Ayetlerde emredilen infak kelimesinin bir başka kalıbı olan 'nifak' kelimesini hayata geçirerek, su arklarında, su yollarında kertenkele delikleri açıp kaynakların halka ulaşmasına engel olmaktadırlar.
Günden güne, haftadan haftaya, aydan aya ve yıldan yıla, halkın hayat damarları, tıpkı kurutulan su kanalları gibi kurudukça, kurutuldukça, çaresiz kalan halk can havliyle 'su su' diyerek kendini sağa sola savurdukça söz konusu soru daha da önem kazanıyor ve atık çığlık çığlığa soruluyor; gözenin başında kim var?
- Nasıl oluyor da oluyor? / 30.04.2025
- Kiminin başı döner açlıktan kiminin başı çıkmaz balçıktan / 29.04.2025
- Gelsin / 25.04.2025
- İktidara düşen… / 22.04.2025
- Yaşadıklarımızın resmidir / 21.04.2025
- Vefatının beşinci yıl dönümünde Haydar Baş tüm yurtta anılıyor / 15.04.2025
- Mevcut manzara seni üzmüyorsa… / 11.04.2025
- Yorgun / 08.04.2025
- Yaratıcının kolu olan kullar… / 28.03.2025