Muğla'da 31 Ekim'e kadar ormanlara giriş yasaklandı
Orman yangınlarına en hassas iller arasında ilk sırada yer alan Muğla'da yangın sezonu boyunca Muğla genelindeki 50 ormanlık alana girişler izne veya tamamen 31 Ekim tarihine kadar yasaklandı.
30.05.2024 11:42:00
İhlas Haber Ajansı
Muğla İli Orman Yangınlarıyla Mücadele Komisyonu kararına göre, 1 Haziran'da başlayacak karar 31 Ekim 2024 tarihinde sona erecek. Komisyon bu kararı gerekli görmesi durumunda uzatabilecek. Belirlenen sahalarda, çevresinde ve içinden geçen yollarda, orman kenarında mola vermek ve piknik yapmak yasak.
Vatandaşlar yalnızca kendilerine ayrılan tescilli piknik alanlarından gerekli önlemleri alarak ateşsiz piknik yaparak yararlanabilecekler. Bu piknik alanlarında ateşsiz piknik yapılması sırasında, tescilli piknik alanlarında faaliyet gösteren işletmeler, vatandaşlara yangınlar konusunda gerekli uyarılarda bulunarak çöp bırakılmaması konusunda denetim ve kontrol yapacaklardır.
Orman kenarındaki işletmeler tedbir almakla sorumlu
Orman içi ve kenarında her türlü yanıcı, parlayıcı, patlayıcı, tutuşturucu atık malzemeler, inşaat atıkları ve hafriyatı, cam türü atıklar vb. bırakılması yasaktır. Orman içi ve kenarında tadilat ve yeni yapım kapsamında faaliyet gösteren iş sahipleri ve firmalar Oksi-Asetilen Kaynağı, Elektrot Art Kaynağı vb. kaynak işlemleri sırasında yanlarında en az 2 adet 12 kg'lık yangın söndürme tüpü bulundurmak zorundadırlar.
Anız yakmak yasak
Orman Yasasının 31 ve 32' inci maddesi kapsamında olan mahalleler başta olmak üzere, orman içi, orman bitişiği ve ormanla ilişiği olmayan mahalleler de dahil olmak üzere anız, bağ-bahçe, zeytinlik ve tarla temizliğinden meydana gelen dalların ve her türlü bitki örtüsünün yakılması yasaklanmıştır. Bu mahallelerimizde hasat makinesinin yanında 12 kg'lık 2 adet yangın söndürme tüpü bulundurma zorunludur. Bunun denetimi Kaymakamlıklarımız, İl Tarım ve Orman Müdürlüğü, İlçe Tarım ve Orman Müdürlüğü, kolluk kuvvetlerimiz ve muhtarlıklarımız tarafından sağlanacaktır.
İşletmeler kendi koruma ekiplerini kuracak
Orman alanı civarındaki tesisler ile sanayi kuruluşları; yerleşim yerleri ve ormanı etkileyebilecek yangınlara karşı gerekli önlemleri alarak, söndürme ve koruma ekiplerini kuracaklardır. Orman ile parsel sınırları içerisinde yanıcı maddeleri temizleyerek mineral toprağı açığa çıkartmak suretiyle koruma bandı oluşturulacaktır. Bu konudaki denetim ve kontrol işlemleri Muğla Büyükşehir Belediyesi, Orman Bölge Müdürlüğü, Çevre Şehircilik ve İklim Değişikliği İl Müdürlüğü, yetkili ve sorumlu kurumlar tarafından yerine getirilecektir.
Çöp depolama alanlarında belediyeler iş makinelerini hazır bulunduracak
Enerji nakil hatlarının ve trafo merkezlerinin yapım ve bakımı ile ilgili kuruluşlar, hatların özellikle ormanlık alanlardan geçen bölmelerinde gerekli hatların, hat altının ve çevresinin bakımlarını gerçekleştirecekler, yetkililerce istenilmesi durumunda hattaki enerjiyi keseceklerdir. Belediyeler orman içi, orman kenarı ve bitişiğinde bulunan çöp toplama ve depolama alanları çevresinde, kullanılan alan içerisinde orman sınırı ile arasına koruma bandı oluşturacak ve yangın riskine karşı gerekli iş makinelerini (dozer, loder, kepçe) hazır bulunduracaklardır. Orman İdaresi, Jandarma, Emniyet, Sahil Güvenlik, Belediye Zabıta Birimlerince oluşturulan devriye sistemi etkin bir şekilde uygulanacak, gerekirse Kaymakamların emirleri ile tüm kamu personel ve imkanlarından, önleyici hizmetler (devriye kontrol vb.) ile yangınlara karşı müdahalede yararlanılabilecektir.
Havai fişek yasak
Orman içi ve kenarında bulunan turizm tesisleri, çadırlı kamp alanları, piknik alanları, düğün ve eğlence organizasyonlarında havai fişek, dilek balonu, parlayıcı ve patlayıcı maddelerin kullanılması yasaktır. Bunun denetimi Kaymakamlıklarımız, kolluk kuvvetlerimiz ve muhtarlıklarımız tarafından sağlanacaktır.
Yangın ihbar hattı 112
Ormanlık sahalarda sürek avı yapılması yasaktır. Orman sahilindeki limanlarda (marinalarda) izinliler dışında uzun süreli ve izinsiz tekne bağlamalarla ilgili kontrol ve gerekli işlemler Sahil Güvenlik Komutanlığı ve Liman Başkanlıkları tarafından yapılacaktır. Karayolları güzergahında seyir ve park halindeki araçlardan yangına sebebiyet verebilecek malzemelerin (sigara, şişe, cam, çöp vb.) atılması ve bırakılması yasaktır. Yangın ihbarı ücretsiz 112 Acil nolu telefona yapılacak.
'Smart Trade Coin' üzerinden dolandırıcılıkta 127 şüpheli yakalandı
İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya, Ankara merkezli 21 ilde düzenlenen 'Sibergöz-42' operasyonlarında 'Smart Trade Coin' isimli sözde kripto varlık alım/satım platformu üzerinden sıfır risk ile yüksek kazanç vaadiyle nitelikli dolandırıcılık suçunu işleyen 127 şüphelinin yakalandığını açıkladı.
30.05.2024 11:28:00
Anadolu Ajansı
Ankara merkezli 21 ilde, "Sıfır Risk İle Yüksek Kazanç" vaadiyle nitelikli dolandırıcılık suçu işleyenlere yönelik düzenlenen Sibergöz-42 operasyonlarında, 1 milyar dolar haksız kazanç ettiği belirlenen 127 şüpheli yakalandı.
İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya, sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada, "nitelikli dolandırıcılık", "suç işlemek amacıyla örgüt kurma" ve "suçtan elde edilen malvarlığı değerlerinin aklanması" suçlarına yönelik Ankara merkezli Antalya, İstanbul, İzmir, Eskişehir, Uşak, Aydın, Muğla, Kütahya, Çorum, Balıkesir, Denizli, Adana, Bursa, Malatya, Tekirdağ, Isparta, Karabük, Konya, Şırnak ve Samsun'da Sibergöz-42 operasyonlarının düzenlendiğini belirtti.
Siber Vatan'da sanal devriyelerin 7 gün 24 saat görevlerinin başında olduğunu ifade eden Yerlikaya, şunları kaydetti:
"Smart Trade Coin" isimli sözde kripto varlık alım satım platformu üzerinden 'Sıfır Risk İle Yüksek Kazanç' vaadiyle vatandaşları yatırıma yönlendirdiği, otomatik al-sat işlemlerini gerçekleştiren bot uygulaması satan ve mevcut kullanıcılara yeni kullanıcı getirmeleri halinde kazanç vaadinde bulunarak 'Saadet Zinciri' sistemi oluşturan, uluslararası dolandırıcılık eylemi gerçekleştiren ve 1 milyar dolar (yaklaşık 32 milyar lira) haksız kazanç elde ettiği tespit edilen 127 şüpheli yakalandı."
Yerlikaya, operasyonlarda 1 milyar lira değerinde 177 taşınmaz ve 61 taşınır mal varlığı, 1 ruhsatsız tabanca, 1 kuru sıkı tabanca ve çok sayıda dijital materyale el konulduğunu aktardı. Operasyon görüntülerini paylaşan Yerlikaya, çalışmalarda görev alan polisleri tebrik etti.
Liseye ve üniversiteye giriş sınavları için geri sayım başladı
Bugünlerde milyonlarca öğrenci ve ailesinin başlıca gündem maddesini Haziran ayında gerçekleştirilecek sınavlar oluşturuyor. 2 Haziran’da LGS, 8-9 Haziran’da da YKS sınavına sayılı günler kala, süre daraldıkça heyecan daha da fazla artıyor.
30.05.2024 00:28:00
HASAN PARLAK
Bugünlerde milyonlarca öğrenci ve ailesinin başlıca gündem maddesini Haziran ayında gerçekleştirilecek sınavlar oluşturuyor. 2 Haziran'da LGS, 8-9 Haziran'da da YKS sınavına sayılı günler kala, süre daraldıkça heyecan daha da fazla artıyor. Ancak dikkat! Sınav stresini yönetmek ve aşırı strese karşı önlem almak başarıyı doğrudan etkiliyor! Acıbadem Fulya Hastanesi'nden Uzman Psikolog Sena Sivri sınav stresinin çocuklarda yüksek düzeyde kaygı, odaklanamama sorunu, depresyon, özgüven zedelenmesi, baş ağrısı, mide şikayetleri ve yorgunluğa neden olabildiğini, sınavda beklenen performansın çok altında kalmasına yol açabildiğini söylüyor. Anne-babalara çok büyük görev düştüğünü, bu hassas süreçte çocuklarına baskıcı davranışları ve iyi niyetle de olsa bazı söylemlerinin sınav stresini çok daha fazla artırarak başarılı olmasını engelleyebileceğini vurgulayan Sena Sivri "Sınavlar çocuklar ve ebeveynler üzerinde önemli psikolojik, fiziksel ve sosyal etkiler yaratarak aile ilişkilerinde de büyük yaralar açabilir" diyor. Uzman Psikolog Sena Sivri sınava sayılı günler kala, çocukların stresini azaltmak için ailelere doğru yaklaşım modellerini anlattı.
1. Destekleyici ve anlayışlı olun
Empati kurmak ve açık iletişimde bulunmak bugünlerde her zamankinden daha değerli. Çocuğunuzun yaşadığı stresi anlamaya çalışın ve duygularını önemseyin. Empati kurarak onlara yalnız olmadıklarını hissettirin. Çocuklarınızla açık ve samimi bir iletişim kurun. Onların duygularını ifade etmelerine izin verin. Kendinizi ifade ederken yargılayıcı ve baskıcı tutumlardan kaçının.
2. Gerçekçi ve olumlu yaklaşın
Çocuklarınıza aşırı yüksek beklentiler yüklemekten kaçının. Başarı tanımınızı, onların yetenekleri ve kapasiteleri doğrultusunda belirleyin. Çocuklarınızın çabalarını takdir edin ve küçük başarılarını bile kutlayın. Olumlu geri bildirim, motivasyonu artırır.
3. Sağlıklı bir çalışma ortamı yaratın
Gerek daralan zamanı iyi şekilde yönetebilmesi gerekse düzenli ve rahat bir çalışma alanına sahip olması için destek olun. Çalışma ve dinlenme zamanlarını dengeli bir şekilde planlayın. Düzenli molalar vermelerinin streslerini azaltmalarına yardımcı olacağını unutmayın. Düzenli, rahat, sessiz ve dikkat dağıtıcı unsurlardan arındırılmış bir çalışma alanı oluşturun.
4. Fiziksel ve ruhsal sağlığına özen gösterin
Yeterli uyku, sağlıklı beslenme, düzenli egzersiz ve aktivite bu süreçte büyük önem taşıyor. Çocuklarınızın yeterli uyku almasını ve dengeli beslenmesini sağlayın. Fiziksel sağlık, zihinsel sağlığı da olumlu etkiler. Derslerden geri kalacağı kaygısıyla fiziksel aktiviteden uzak kalmasına neden olmayın. Fiziksel aktivite ve egzersiz stresi azaltmada önemli rol oynadığı için zorlayıcı olmayacak şekilde kısa süreli de olsa düzenli egzersiz yapmalarını teşvik edin.
5. Aile içinde destekleyici atmosfer yaratın
Ailece, birlikte keyifli aktiviteler yaparak çocuklarınızın rahatlamasını sağlayın. Moral ve motivasyon sağlamanız son derece değerli olduğundan onlara her zaman yanlarında olduğunuzu hissettirin ve motive edici sözler söyleyin.
6. Olağanüstü hale dönüştürmeyin
Sınava hazırlık süreçlerinde olağanüstü hal ilan edip bireysel ve aileye ait tüm düzenin değişmesi ekstra kriz ortamı yaratmaktadır. Evet, bu dönem çok önemli olmakla beraber ailenin normalinin içine entegre edilmesi çok daha sağlıklı sonuçlar getirecektir.
7. Kendi stresinizi de yönetin
Ebeveyn olarak kendi stresinizi de yönetmeye özen gösterin. Siz ne kadar sakin ve dengeli olursanız, çocuğunuza da o kadar iyi örnek olursunuz. Kendinize mutlaka zaman ayırın ve sağlığınıza dikkat edin. Kendi iyilik halinizi önceliklendirmeniz çocuğunuz için daha sağlıklı çözümler bulmanızı ve desteklemenizi sağlayacaktır.
8. Gerekirse profesyonel destek alın
Gerekirse bir psikolog veya rehber öğretmenden profesyonel destek alın. Bu, çocuklarınızın stresle başa çıkmasına yardımcı olabilir. Okulun rehberlik hizmetlerinden ve stres yönetimi programlarından faydalanın.
9. Sınav sonrası dönem için plan yapın
Sınav sonrasındaki dönem için çocuğunuzun alacağı sonuç ne olursa olsun çabasını takdir ettiğinizi ve dinlenmesini, eğlenmesini sağlayacak planlar yapın. Bu planları çocuğunuzun fikirlerine de danışarak aile olarak gerçekleştirin.
10. Sınav öncesi son güne dikkat edin!
Sınav öncesi son günü çocuğunuzun dinlenmesi, zihnini rahatlatması ve gevşetmesi üzerine çalışmalar yapmasına ayırın. Duygu ve düşüncelerini dinleyip destekleyici olun. Stresin etkisiyle sağlıksız abur cubur yiyeceklere yönelmemesine, dışarıdan ve daha önce hiç tatmadığı bir yiyecek tüketmemesine, yeterli ve kaliteli uyumasına, nefes egzersizleri yapmasını sağlamaya özen gösterin. Cep telefonu ve tabletle mümkün olduğunca az vakit geçirerek dikkatini bozmasının önüne geçilmeli ve son dakika etkileyecek söylem ve haberlerden uzak durması sağlanmalıdır.
Seçil Erzan: En korktuğum şey işten atılırım korkusuydu
Erzan, "Bir şube müdürünün odasından valizlerle para alınıp aşağıya yatırılması, ertesi gün işten atılmam anlamına geliyordu. Bu kesinlikle araştırılması gereken bir konuydu. En korktuğum şey işten atılırım korkusuydu" dedi.
29.05.2024 19:42:00
İhlas Haber Ajansı
Yüksek karlı özel fon vaadiyle aralarında Arda Turan, Fernando Muslera ve Emre Belözoğlu gibi isimlerin de bulunduğu pek çok kişiyi dolandırdığı iddia edilen banka müdürü Seçil Erzan'ın yargılanmasına devam edildi. Duruşmada Erzan, "Bir şube müdürünün odasından valizlerle para alınıp aşağıya yatırılması, ertesi gün işten atılmam anlamına geliyordu. Bu kesinlikle araştırılması gereken bir konuydu. En korktuğum şey işten atılırım korkusuydu" dedi. Mahkeme, Erzan'ın tutukluluk halinin devamına hükmederek duruşmayı erteledi.
Yüksek karlı güvenilir bir fon olduğunu ve Fatih Terim gibi isimlerin de bu fona dahil olduğunu söyleyerek aralarında tanınmış futbolcular Arda Turan, Fernando Muslera, Emre Belözoğlu ve Selçuk İnan'ın da bulunduğu 28 kişiyi yaklaşık 25 milyon dolar ile 7 milyon 384 bin lira dolandırdığı iddia edilen banka şube müdürü Seçil Erzan'ın yargılanmasına devam edildi. İstanbul 41. Ağır Ceza Mahkemesi'nce görülen 7 sanıklı duruşmada tutuklu sanıklar Seçil Erzan ile Ali Yörük ve 4 tutuksuz sanık hazır bulundu. Duruşmaya bazı müştekiler de taraf avukatlarıyla katıldı.
"Bir şube müdürünün odasından valizlerle para alınıp aşağıya yatırılması, ertesi gün işten atılmam anlamına geliyordu"
Duruşmada Seçil Erzan, birinci dereceden sicil amiri Sermin Tekin'in tanık beyanına karşı yaptığı savunmasında, "O dönemlerde döviz üzerindeki kısıtlamalar ve yaptırımlardan dolayı 50 bin dolar bile bir müşteri hesabından çekildiğinde bizden çok ciddi açıklama ve belge istiyorlardı. Bankada sistem ve kayıt önemlidir. Bankada 'kuvvetler ayrılığı' adı altında bir ilke var. Personel suistimali önlemek için bankanın çok dikkat ettiği bir konuydu. Benim en korktuğum şey işten atılırım korkusuydu. Bankanın içerisinde o paraya benim dokunmam kesinlikle yasaktı. Bir şube müdürünün odasından valizlerle para alınıp aşağıya yatırılması, ertesi gün işten atılmam anlamına geliyordu. Bu kesinlikle araştırılması gereken bir konuydu. Çaycı bile görse dikkat edip hemen bildirmesi gereken bir konuydu. Fark edilmemesi gereken bir konu asla değildi. Sicil amirim oydu ve bayan olduğu için de Sermin hanımla görüşmek istemiştim. Sermin hanım beni çağırdı. Böyle bir şeyi bekliyordum zaten. Toparlayamadım dedim. Ben o gün Sermin hanımın 'Seçil işten atılıyorsun' demesini bekliyordum. Bizim paraya dokunmamız bile yasaktı" dedi.
"Açıkçası Seçil hanımın personelleriyle alakalı olan bir müdür olduğunu düşünmüyorum"
Tanık olarak dinlenen bankanın gişe görevlisi Ümüş Nur Yiğit, "Biz o dönemde bankanın alt katında, şube müdürleri de üst kata çalışıyordu. Bu nedenle benim valizlerle paraların gidip gelme konularını görme imkanım yok. Açıkçası Seçil hanımın personelleriyle alakalı olan bir müdür olduğunu düşünmüyorum çünkü ya dışarıda oluyordu ya da annesinin rahatsızlığı oluyordu, bir şekilde ulaşamıyordum. Çorlu'dayım diyordu ve sürekli izin alıyordu. Arda Turan'ın kardeşi Okan Turan bir para çekmişti. Kapılar kapandıktan sonra olan bir şeydi. Operasyon desteği alanında oturmuştu. Seçil hanım içeri girdiğinde biz para sayarak teslimatını verdik. Ali Yörük de o paraları çantaya yerleştirdi. Okan beye para çıkışını gerçekleştirdik. Ben Ali beyi uzun süre Fatih Terim'in şoförü zannediyordum çünkü futbol camiasında isimlerle beraber görüyordum kendisini. Okan Turan'la da gelmişti. Emrah Çolak'la da birlikte gelmişti. Kendisine 'Hoca nasıl, iyi mi' diye sorduğumda geçiştirmişti ama ben öyle düşünüyordum. Ayrıca, Fatih Terim'in şubeye geldiğini hiç görmedim" şeklinde konuştu.
"Seçil Erzan'ın bahsettiği tartaklama gibi bir durum olmadı, olsa masasının altında panik butonu var"
Duruşmada tanık olarak dinlenen banka güvenlik görevlilerinden Soner Topakkaya, "Benim banka içerisinde Seçil Erzan'da tespit ettiğim herhangi bir farklılık yoktu. Sadece işe giriş çıkış saatlerinde bazen gecikirdi. Seçil Erzan'ın bahsettiği tartaklama gibi bir durum olmadı, polis bile çağrılmadı. Böyle bir durum olsa müdürlerin masasının altında panik butonu var. Orası bir banka şubesi, her müşteri büyük çantayla gelebiliyor. Seçil Erzan benden hiç arabaya para taşımamı istemedi. Ali Yörük'ü hiç görmedim. Semih Kaya, Arda Turan, Selçuk İnan ve Ayhan Akman şubeye gelirlerdi. Emre Belözoğlu'nu bir kere gördüm. Şubeye en çok Semih Kaya gelirdi. Şubeye giren herhangi bir valiz ya da Seçil hanımın odasında birini görmedim" dedi.
Basın mensubuna çirkin hareket
Tanıklar ifade vermeye devam ettikleri sırada bir basın mensubunun, tanıklardan birinin soy ismini teyit etmek istemesi üzerine izleyici olarak duruşmada bulunduğunu söyleyen bankanın avukatı Kübra K. gazeteciye bağırdı ve bunu soramayacağını söyledi. Bağırma üzerine basın mensubu da tepki gösterince mahkeme başkanı, duruşma düzeninin bozulduğu gerekçesiyle tüm izleyicileri salondan dışarı çıkardı. Salon önünde avukatın kendisinin üzerine yürümeye devam ettiğini ve taciz ettiğini gören basın mensubu bu anları kaydetmek için telefonunu çıkardı, bu kez avukat telefonu gazetecinin elinden hızla çekerek arkasına sakladı. Bu sırada olaya müdahale eden güvenlik görevlisi, avukatın sakladığı telefonu alıp gazeteciye iade etti. Daha sonra basın mensubunun, avukattan şikayetçi olduğu öğrenildi.
Kısa aranın ardından mahkemeye basın mensupları da dahil izleyiciler alınmazken mahkemenin ara kararında, sanıklar Ali Yörük ile Seçil Erzan'ın tutukluluk hallerinin devamına karar vererek, diğer tanıkların dinlenmesi için duruşmayı 31 Mayıs tarihine ertelediği öğrenildi.