logo
23 NİSAN 2024

Hakkı bâtılla gizlemek

14.11.2020 00:00:00
'Hakkı bâtılla gizlemek' seslendirme dosyası:

Cenab-ı Hak, Bakara sûresinin 42. ayetinde, "Hakkı bâtıl ile örtmeyin ve hakkı gizlemeyin" diye emreder. Kaderin cilvesine bakınız ki, her dönemde iyilik, güzellik ve doğruluktan yana olanlar gücü ellerinde bulunduranlar tarafından hep gizlenmiştir. Bunu en bariz olarak Peygamberlerin ve Ehl-i Beyt'in hayatında görmekteyiz.

Bu hakikat Mehdi Aleyhirresul gelene dek hep böyle sürecek. O'nun döneminde Hak tamamen galip gelecek ve bâtıl zail olacaktır. Tam manasıyla tüm dünyada adalet kaim olacak ve İslam yaşanacaktır.

Devri hayatında gizlenip saklanan yüce şahsiyetlerden biri de hiç şüphesiz Prof. Dr. Haydar Baş hocamız olmuştu. Şu cümlelerle serzenişte bulunmuştu: 

"Şu iyi bilinmeli ki, biz gizlendikçe hak gizleniyor.

Biz gizlendikçe birlik gizleniyor.

Biz gizlendikçe millet gizleniyor.

Biz gizlendikçe bereket gizleniyor.

Biz gizlendikçe ülkeyi kalkındırmak gizleniyor."

Ve makalesine şöyle devam etmişti Prof. Dr. Haydar Baş hocamız: "Ehl-i Beyt külliyatını kaleme alırken hayatını incelediğimiz her imamın gizlendiğini okuduk. Bâtılın hakkı gizleme gayretinin sayısız örneğine şahit olduk. İktidar ellerinden gitmesin diye babadan oğula geçen saltanata sahip çıkan Emeviler ve Abbasiler, hilafet hakkı olan masum imamları gizlemiş, halkın nazarında küçük düşürmeye çalışmış ve maalesef bunda da başarılı olmuşlardır.

Çok acı ama güce ve paraya iman etmiş ümmet, dünyalık değerleri hakka tercih etmiştir.

İslam tarihindeki gizleme, esasen Ehl-i Beyt'in başı Hz. Peygamber'le başlar.

Cenab-ı Hakk'ın emri ile 3 yıl gizli bir şekilde süren davet döneminin ardından gelen "önce yakın akraba ve hısımlarını ahiret azabı ile korkut" emri ile açık davet devri başlamıştır.

Bu süreçte hakkı tebliğe karşılık Hz. Peygamber'in önünü kesen ilk kişiler amcaları olmuştur.

Hatta akrabaları ile ilk toplantısında Hz. Ali Efendimizi, "Benim kardeşim, vasim ve halifemdir. Onu dinleyin ve itaat edin" diyerek ilan ettiğinde, amcaları Ebu Talib'le, "Oğlunu dinlemeni ve ona itaat etmeni emretti" diyerek alay etmişlerdi.

Gizleme bazen amcası Ebu Leheb'in Allah Resulü'nün ardından giderek, "Ben O'nun amcasıyım. Muhammed sizi atalarınızın dininden döndürmek ister. Sakın O'na inanmayın" demesi gibi sözlü bir karşı çıkış ile kendini göstermiş, bazen de Ebu Cehil'in Hz. Peygamber'in sırtına bıraktığı pislikler gibi maddi taarruz ile ortaya çıkmıştır.

Velid b. Muğire gibileri O'na "Büyücüdür o, kişi ile kardeşi ve karısının arasını açıyor" diye iftira atmış; As b. Vail gibiler, Hz. Peygamber'in oğlu Kasım öldüğünde kendisine ebter (soyu kesilen) diyerek alay ettiklerini sanmışlardı.

Yüzüne kum atanlar, kem sözün, kötü bakışın O'nu tebliğ ettiği İslam'dan vazgeçireceğini umanlar, Allah Resulü'nün "Bir elime ayı, diğerine güneşi verseniz de anlattığım davadan vazgeçmem" demesiyle vücut bulan Müslüman kimliğiyle sonuna kadar mücadele etmişlerdir.

Hakka karşı bâtılın ilk gizlemesi ve mücadelesi, Allah Resulü'ne karşı reva görülen bu çirkin hallerdir.

Bir dava lideri artık sadece kendinden mesul değildir. Yanındakilerin uğradığı işkencelere, çilelere de tahammül etmek ve dik duruşu ile onlara örnek olmak zorundadır.

Hz. Peygamber'in hayatında her noktada bu tavrı görürüz. Masum imamlar da dedelerini örnek almıştır.

Hz. Ali Efendimiz'in Gadir-i Hum'da ilan edilen halifeliğinin gizlenmesi İslam tarihi açısından, İslam'ın çizgisini değiştiren en önemli gizlemedir.

Zira Cenab-ı Hakk'ın Maide 67. ayet ile ilanını emrettiği bu halifelik eğer gerçekleşmiş olsa idi, Hz. Peygamber'den sonra vuku bulan pek çok yanlış ve sapma yaşanmayacaktı.

Hz. Hasan Efendimiz ile halifelik konusunda yarışan Muaviye, Hz. Hasan ve Hz. Hüseyin Efendilerimizi küçük düşürmek ve Peygamber'le olan bağlarını kesmek için, "Onlara Peygamber'in oğulları demeyin, Ali'nin oğulları deyin" diye fitne çıkardığında İmam Hasan, Muaviye'ye delil olmak üzere "Allah Resulü nefislerinden kendisi ile birlikte babamı, oğullarından benim ile kardeşimi ve kadınlarından annem Fatıma'yı bütün insanlardan ayırıp çıkardı. Biz, O'nun ailesi, eti, kanı ve nefsiyiz. Biz O'ndanız, O da bizdendir" demiştir.

Yine İmam Hüseyin, Kûfe'den gelen 15 bini aşan mektuba kayıtsız kalamamış, onları kurtarmak için yola çıkmış ama Kûfelilerin Yezid'e yani güce olan bağlılığı ile Yezid'in emriyle şehit edilmiştir.

İmam Zeynelabidin, imametinin başında amcası Muhammed b. Hanefiyye ile hilafet konusunda karşı karşıya gelmiş, Cenab-ı Hak'kın lütfuyla Kâbe'de bulunan Hacer-ül Esved, İmam Zeynelabidin'in imametine şahitlik eden bir konuşma yapmıştır.

İmam Muhammed Bakır dönemi 'ced'di imamların gördüğü baskıya göre daha rahat geçmişti. Bu dönemde Halife Ömer b. Abdülaziz, Fedek hurmalığını İmam Bakır'a vermiştir ancak hilafeti gaspı nedeniyle Halife Ömer öldüğünde imameti ehline vermediği için İmam Bakır onun hakkında, "Yer ehli ona ağlıyor ama gök ehli ona lanet ediyor" buyuracaktır.

Şii ve Sünni hadis külliyatının oluşumunda temel diyebileceğimiz büyük imam İmam Cafer de babası ve dedeleri gibi hilafet elimden gitmesin diyenlerin koltuk sevdası uğruna şehit edilmiştir.

Yedinci imam İmam Musa bin Cafer'in Kazım lakabı, karşılaştığı eziyetlere ve kötü muameleye rağmen 'öfkesini yutabilen' demekti. İmam Musa b. Cafer, ömrünün on yıla yakın bir zamanını hiçbir haklı gerekçe gösterilmeden atıldığı zindanda geçirmiştir.

8. imam İmam Rıza döneminde ise Memun halifelik konusunda O'nunla sinsice mücadele etmiştir.

Memun, İmam Rıza'ya, "Ben kendimi halifelikten azlederek onu sana teslim edip sonra da sana biat etmeyi düşünüyorum" diyerek oyun etmek istediğinde, İmam, "Eğer bu hilafet senin hakkınsa ve Allah-u Teâlâ onu sana layık görmüşse, Allah'ın sana giydirdiği hilafet elbisesini çıkarıp başkasına giydirmen caiz değildir. Ama eğer hilafet senin hakkın değilse, kendine ait olmayan bir hakkı bana verme yetkisine de sahip değilsin" şeklindeki tarihi cevabıyla imametin Ehl-i Beyt'e ait olduğunu ifade etmiştir.

9. imam İmam Muhammed Taki, 7 yaşında imamet makamı ile şereflenmiş; o da Memun'un oyunlarına kurban gitmiştir. Kaynaklarda Memun'un kızı tarafından Hicri 220 yılında henüz 25 yaşında iken zehirlenerek şehit edildiği yazar.

İmam Hasan el-Askeri, üç Abbasi halifesini görmüştür. Diğer Ehl-i Beyt imamları gibi İmam Hasan el-Askeri de halifelerin sıkı baskısı altında yaşamıştır. Bazı rivayetlerden O'nun yaşadığı mahallede yarenleri ile serbestçe görüşmesine dahi izin verilmediği ve sevenlerinin O'nu görmek için geçiş yollarında beklediği anlaşılmaktadır.

İmam, Samarra'da yaşadığını, Pazartesi ve Perşembe günleri yönetim merkezine Daru'l Hilafe'ye bildirmek zorundaydı.

Bâtılın hak ile mücadelesi dün böyleydi de bugün farklı mı?

Refahın, bereketin, işin, aşın çözümünü sunup, ey millet gelin her badireyi aşacak projeleri hayata geçirelim diyoruz.

Hem millet hem siyaset bir olup önümüzü kesiyorlar.

30 bin sayfalık dava dosyaları ile üstümüze gelen FETÖ'ye karşı mücadelemiz gizlenmedi mi?"

 
Adem Birinci / diğer yazıları
Esad, Abhazya Dışişleri Bakanı'na söyleşi verdi
'ABD'yle zaman zaman görüşüyoruz'
Bilim adamından korkutan uyarı
'Sıcaklık 4 ila 6 derece arttı'
Erdoğan buradaki törene katılmadı
Devlet erkanı Anıtkabir'de
Erbil ziyareti Metiner'i heyecanlandırdı
'Erdoğan’ı Kürtsüz bırakma operasyonu'
Havaların ısınmasıyla yine ortaya çıktı
Yılın ilk kene vakası görüldü
Arapça soru sorulunca Türkçesini istedi
Erbaş, Arapça bilmiyor mu?
Barzani'den Erdoğan'a teşekkür
'Zor zamanlarımızda yardım etti'
Milli irade 104 yıl önce hakim oldu
23 Nisan kutlu olsun
8 gün önce intihar etmişti
Mezarını açıp cesedi ateşe verdi!
Yatırım değil dizi tavsiyesi verdi
'İzlemeyen kalmasın'
Yükselirse, işi zor
Biden'ın geleceği petrol fiyatlarına bağlı
Vergileri indirin
Çin'in Ankara Büyükelçisi'nden tuhaf istek
Şampiyonluk yarışında önemli kayıp
Fenerbahçe son dakika penaltısı ile yıkıldı
Bahçeli’nin Mehmet Şimşek çıkışının şifreleri
Mesaj Erdoğan'a mı verildi?
Esad, Abhazya Dışişleri Bakanı'na söyleşi verdi
'ABD'yle zaman zaman görüşüyoruz'
Bilim adamından korkutan uyarı
'Sıcaklık 4 ila 6 derece arttı'
Erdoğan buradaki törene katılmadı
Devlet erkanı Anıtkabir'de
Erbil ziyareti Metiner'i heyecanlandırdı
'Erdoğan’ı Kürtsüz bırakma operasyonu'
Havaların ısınmasıyla yine ortaya çıktı
Yılın ilk kene vakası görüldü
Arapça soru sorulunca Türkçesini istedi
Erbaş, Arapça bilmiyor mu?
Barzani'den Erdoğan'a teşekkür
'Zor zamanlarımızda yardım etti'
Milli irade 104 yıl önce hakim oldu
23 Nisan kutlu olsun
8 gün önce intihar etmişti
Mezarını açıp cesedi ateşe verdi!
Yatırım değil dizi tavsiyesi verdi
'İzlemeyen kalmasın'
Yükselirse, işi zor
Biden'ın geleceği petrol fiyatlarına bağlı
Vergileri indirin
Çin'in Ankara Büyükelçisi'nden tuhaf istek
Şampiyonluk yarışında önemli kayıp
Fenerbahçe son dakika penaltısı ile yıkıldı
Bahçeli’nin Mehmet Şimşek çıkışının şifreleri
Mesaj Erdoğan'a mı verildi?
logo

Beşyol Mah. 502. Sok. No: 6/1
Küçükçekmece / İstanbul

Telefon: (212) 624 09 99
E-posta: internet@yenimesaj.com.tr gundogdu@yenimesaj.com.tr


WhatsApp iletişim: (542) 289 52 85


Tüm hakları Yeni Mesaj adına saklıdır: ©1996-2024

Yazılı izin alınmaksızın site içeriğinin fiziki veya elektronik ortamda kopyalanması, çoğaltılması, dağıtılması veya yeniden yayınlanması aksi belirtilmediği sürece yasal yükümlülük altına sokabilir. Daha fazla bilgi almak için telefon veya eposta ile irtibata geçilebilir. Yeni Mesaj Gazetesi'nde yer alan köşe yazıları sebebi ile ortaya çıkabilecek herhangi bir hukuksal, ekonomik, etik sorumluluk ilgili köşe yazarına ait olup Yeni Mesaj Gazetesi herhangi bir yükümlülük kabul etmez. Sözleşmesiz yazar, muhabir ve temsilcilere telif ödemesi yapılmaz.