Hatamı söyleyen dostumdur

Irak’ta, Şiileri planlı bir şekilde katliama tabi tutmaktan idama mahkum edilen Tarık Haşimi’nin, PKK’nın ağa babası, koruyucusu Barzani’nin, onur konuğu olarak katıldığı AKP kongresinde Erdoğan; “Yolumuz, Erbakan’ın yoludur” demişti. Milli Görüşün (Erbakan’ın) sözcüsü konumundaki Milli Gazete de, Erdoğan’a “hadi ordan” başlığı ile kendilerince, Milli Görüş ile Milli Görüşün yetiştirdiği Erdoğan arasındaki farkları ortaya koymaya çalışmıştı.
Ben de, 10 Ekim tarihli yazımda bu görüşlere yer vermiş ve şu soruyu sormuştum; Kendilerinin hak olduğunu, hak yolda olduklarını iddia eden bu anlayış, nasıl oluyor da kendi yetiştirdikleri kişiler tarafından paramparça ediliyor. Hak iddiasındakilerin sayısı artıyor. Oysa hak, doğru tektir, dimi?
Bu yazımın yayınlandığı gün kardeşim (Tahsin Aydın) aradı. Ağabey! Hayırdır, Saadetçi mi oldun, deyince, ben de “hayıra” hayırla karşılık verdim. “Hayırdır, ne oldu” dedim. “Bu yazın eksik. Okuyanlar ‘Milli Görüşün’ nasıl mükemmel bir dava olduğunu sanabilirler” dedi. “Oğlum, eksiklikleri sen gider. Zaten bizler hatalarımızı, eksiklerimizi kapatmak ve gidermekle görevli değil miyiz” dedim. Sağ olsun, aşağıdaki tarih tarafından onaylanmış gerçekleri sıralayıp, gönderdi. Aynı duyarlılığı bütün okuyucularımızdan bekliyoruz…     
“Milli Görüşün yayın organı olan Milli Gazete (ki bunların neresi milli, hala çözemedim) son birkaç aydır AKP’yi, Yahudilere hizmet etmekle suçlayan başlıklar attı. Erdoğan’ın, Erbakan’ın ruhuna uzanma isteğini ise “hadi ordan”  diyerek, Erbakan Hocanın “yaramaz öğrenci” dediği Erdoğan’ı bu sefer sınıftan attı. Milli gazeteye göre Erbakan ile Erdoğan arasındaki farkları sıralarken Milletin balık hafızalı olduğunu düşündü.
-“Erbakan, besmeleyi çektiği 1969’dan beri hep AB’nin Hıristiyan kulübü olduğunu haykırdı, siz ise AB Bakanlığı kurdunuz…”
Söz doğru ama eksik. Milli görüş camiası İslam dünyasını, Hıristiyanlaştırmak olan “dinler arası diyalog ve hoşgörü projesine” evet dedi. Avrupa’da bastırdıkları takvimlerde, Kelime-i Tevhidin ikinci bölümünü kaldırttı. Milli görüş camilerine, papazları getirip dua ettirdiler.
-“Erbakan, her zeminde faize karşı, rantiyeye karşı savaştı, siz ise “faiz, ekonominin reel gerçekliğidir” dediniz…”
Söz doğru ancak yine eksik. Erbakan faize karşı çıktı, yerine nemayı getirdi. Rantiyeye karşı çıktı. Ta ki, mücahitler tek tek müteahhit olana kadar. Erbakan’ın Adil düzen dediği sistem, kapitalizmin isim değişmiş hali. İnanmıyorsanız Erbakan’ın adil düzen kitabında yazan kurallar ile kapitalizmin kurallarını karşılaştırın…
-“Erbakan, iktidara gelir gelmez, Türkiye’nin başına bela olan Çekiç Güç’ü gönderirken, siz Malatya, Kürecek’e, İsrail’i korumak amacıyla Füze Kalkanı Sistemi’ni kurdunuz…”
Doğru ama eksik. Çekiç güce karşı olan ve onu gönderen Erbakan hükümeti, iktidar olana kadar Siyonizm ve İsrail karşıtı söylemlere sahipti. İktidar olduktan sonra İsrail devleti ile otuza yakın antlaşma imzaladılar. Bunlar içinde hayati öneme sahip istihbarat paylaşım anlaşması ki, Türk istihbaratının, İsrail istihbaratının eline geçmesine zemin hazırlamıştır. Diğeri de İsrailli pilotların Türk hava sahasında eğitim yapabilmeleri izninin verilmesi. Bu izinle beraber, (hani Milli Görüşçüler Filistin için geceler düzenlerler, yürüyüşler yaparlar, İsrail’i kınardılar ya!) o pilotlar, Erbakan’ın onayı ile Türkiye’de eğitin gördüler, gidip Filistinlileri bombalayarak, masum Müslümanları katlettiler. Sizce, bunda Milli Görüşün hiç suçu yok mu?
-“Siz Irak’ın işgaline yardımcı olmak üzere 80 bin Amerikan askerinin Türkiye’de konuşlanması için 1 Mart Tezkeresi hazırladınız, Erbakan ise bizzat yürüttüğü girişimlerle bu tezkerenin Meclis’ten geçmesine mani olarak Türkiye’yi büyük bir vebalden kurtardı. Siz ise hem bir genelgeyle havaalanı ve limanları Amerikan ordusunun kullanımına açtınız hem de tezkereye ‘hayır’ oyu veren bütün vekillerinizin üzerini bir sonraki seçimde çizdiniz!”
Bu bilgi yanlış. Çünkü 1 Mart tezkeresinin çıkmasını engelleyen, bizzat Amerikalı kaynakların yazdığı ve Amerikalılar tarafından suikast ile öldürülmek istenen Orgeneral Hüseyin Kıvrıkoğludur.
-“Erbakan “Önce Ahlâk ve Maneviyat” dedi... Sizin döneminizde ise AB uyum yasaları birbirini izledi. Eşcinsel, lezbiyen, gay dernek kurdu. Zina suç olmaktan çıkarıldı, domuz kasaplık et statüsüne alındı. Kumar devlet eliyle adeta teşvik edildi. 10 yıl boyunca boşanmalar arttı, fuhuş legal hale getirilerek ahlak ve maneviyat çökertildi. 2002-2010 yılları arasında fuhuş suçları yüzde 220 arttı. Irza geçme, çocuklara cinsel taciz suçları da yüzde 125 oranında artış gösterdi…”
Doğru ama eksik. Recep Tayyip Erdoğan ve kadrosu 30 yıldan fazla Erbakan hocanın dizinin dibinde oturdu. Otuz yılda hoca bunlara ahlak ve maneviyat konusunda hiç bir şey öğretemedi mi? Öğretmedi mi?
Milli Görüş ile AKP arasında hiçbir fark yoktur. Bizzat Erbakan’ın talimatıyla AKP’nin kurulduğu ve Milli görüşün bu yolla iktidara geldiği kamuoyunda bilinmekte. Buna delil olarak da 28 Şubat sürecinin Milli görüşe değil DYP’ye yönelik yapıldığı ve AKP’nin kuruluşunun hazırlandığı bir süreç olduğu ortaya çıkartıldığı malumunuz. Geldiğimiz noktada “hadi ordan” çekenlere de, “hadi ordan” çekilenlere de, bende “hadi ordan” diyorum…” (Tahsin Aydın)