BTP'nin kuruluşunun dördüncü yılı çeşitli etkinliklerle ve bir bayram havası içinde kutlanıyor. Muhterem Prof. Dr. Haydar Baş'ın siyasi bir çalışmanın içine artık girmenin gerekliliğine inandığı gün Türkiye bugünkünden çok daha iyi durumdaydı. Sayın Baş'ın "yarın Allah bana; iyi de kulum Haydar sen ne yaptın? Diye sorunca ben de şunları şunları yaptım diyebilmem içindir uğraşım" diyerek niye böylesi ateşten bir gömleği giymeye kalkıştığı veciz bir cümleyle özetlemişti.BTP kurulma aşamasındayken benim de içinde bulunduğu onlarca grup arkadaş ülkede "sözü dinlenir" bir çok kişiyi ziyaret edip "gerekçelerimizi" kendilerine, hem de anlayacakları dilde izah ettik.Hepsinin ortak cevabı şu olmuştu; "eğer bahsettiğiniz bu çalışmayı yapmazsanız hem Allah katında, hem de millet nezdinde mesulsünüz."Bize bunu söyleyen "zatlar" 3 Kasım gelince ne yaptı?Şunu yaptı?Kimi dönek, kimi fırıldak, kimi dümenci bir takım televizyon yorumcusu ve köşe yazarının istediği ve yol gösterdiği doğrultuda reyini kullandı.Kullandı da ne oldu?Bize; hem Allah katında hem de millet nezdinde vebaliniz var diyenler, 3 Kasım'da hem Allah katında hem de millet nezdinde bir vebal üstlendiler. Bir rahatız, ne bugün, ne yarın ne de kıyamet sabahına kadar yaptığımızdan utanmayacağız.Torunlarınız bile utanmayacak.Prof .Dr. Haydar Baş 3 Kasım öncesi ülkenin bu hale geleceğini yüzlerce mekanda yüzlerce kez haykırmadı mı?Bir zamanların mücahidine sordum; AKP'nin yaptıklarını mesela CHP yapıyor olsaydı tavrınız ne olurdu?Şu cevabı verdi: Her Cuma Beyazıt Meydanında protesto mitingi yapardık.Peki dedim ve ekledim; bir nesneyi A şahsı yerse bilmem ne de, B şahsı yerse reçel mi olur? Güldü.Ağlanacak haline güldü.Demek ki, o Cuma günleri o malum meydana o malum mücahitleri toplayanlar, toplatıp eylem yaptıranlar çok başka kimselermiş meğer.Samimi bir insan bugünkü hale kayıtsız kalabilir mi?Hem derim ve yine de diyorum; Gök yüzünde tesadüf olur, ama bu ülkede asla. Şunu da dedim hep; Bu ülkede meydana gelen olaylar asla bir birinden bağımsız ve ilgisiz değildir.Misal mi?Hatay'da yapılan "Medeniyetler Buluşması" isimli "dinî bütünlüğümüzü" hedef seçmiş etkinlik ile İstanbul'da yapılan ve millî bütünlüğümüzü hedef seçmiş Ermeni panelini birbirinden ayıran en ehven tabirle tam bir gaflet halindedir.Peki bu iki etkinliğe ülkenin en stratejik yerlerinin Yahudilere satılmasını eklemeyecek miyiz?Ya diğerlerini...Ülke olarak Osmanlının son dönemlerini yaşıyoruz.O günkü gaflet, dalalete bugün apaçık ve pervasızca bir de ihanet eklendi. Mübalağasız ülke tam bir hıyanete uğramışlık dönemi yaşıyor.Açın bakın dünya ülkelerine bu denli bir ihanete uğramış bir başka ülke var mı?Ülkemizin Irak'tan farkı nedir sizce?Belki de Irak'tan daha beter bir haldedir.Belki de kaydını ihtiyaten ekliyorum.Hem dinî açıdan hem de millî açıdan tam bir işgal provası içindeyiz.Otosunun kırılan kelebek camına gösterdiği tepkiyi ülkenin bugünkü haline gösteremeyen "zatlara" yazık.Çünkü onlar için dinin ve ülkenin kelebek camı kadar bir kıymeti yok.İşin garibi, burnumuzun dibinde bir Irak örneğimiz var.İşgal edildikten sonra başına gelen iğrençlikleriyle bir Irak halkı var.Ülkesi işgal edilmiş.Haneleri viran olmuş.Mabetleri bombalanmış.Namusları kirletilmiş.Evlatları tecavüze uğramış.Ve daha ilginç olanı ise Irak'a birkaç km mesafede onlarca papaz, haham, kardinal, ilahiyatçı, teolog ve organizatör olarak İHL'li başbakan dünya barışı edebiyatı yapıyor.Bu cümlede zerre kadar samimi olan önce bu işgali sorgular.Medeniyet konusunda samimi olan, medeniyetler beşiği bir ülkenin tamamen yalan gerekçelerle işgal edilişini sorgular.Adam olan şunu der; Ey katil ABD hani Irak'ta kitle imha silahları vardı? Hani etrafına tehlike saçan Saddam'ın topları- tüfekleri? Hani nerde? Demek ki sen yalan yere bu ülkeyi işgal ettin. İşgal edip yüz binleri katlettin. Ve döner şu der, medeniyetler buluşmasına katılanlara; ey papazlar, ey hahamlar, ey teologlar, ey dönekler, dönmeler, kalkın Irak'a gidiyoruz. Irak'a gidip bu işgali durduruyoruz. Bu, bir milletin yok oluşudur, bizim gibi medeniyetler hayranı kişilere bu yakışır.Heyhat. Heyhat.En az Bush kadar bu işgalde payı olanlar bunu diyebilir mi?Ailesinin yarısından çoğu ABD'de mukim olanlar bunu aklının ucundan geçirebilir mi?Bu zor dönemde uğraşın çok mukaddestir BTP.Yolun açık olsun.Ve Allah seni başımızdan eksik etmesin muhterem Prof. Dr. Haydar Baş hocam.Selam sana ve yol arkadaşlarına.
Müslim Karabacak / diğer yazıları
- Hz. Muhammed'den (saa) kim niye rahatsız olur? / 17.03.2024
- Metro Entelijansiyasi / 14.03.2024
- Aşık Neyanî'ce... / 10.03.2024
- Müslümanın Allah'ı "zengin" Ehl-i Kitab'ın tanrısı fakirdir ve Milli Ekonomi Modeli de "zengin Allah" inancının üründür / 09.03.2024
- Hak Teâlâ ayırmadı sana ne oluyor? / 29.02.2024
- Hak Teâlâ ayırmadı sana ne oluyor? / 28.02.2024
- Bir Kerbela mersiyesi... (Ahmed Edib Harâbî) / 23.02.2024
- Bohem hayat Necip Fazıl / 20.02.2024
- Kelimelerin ahenkle dansı / 17.02.2024
- Çok şeye tercüman, hayatımıza dair... / 16.02.2024
- Metro Entelijansiyasi / 14.03.2024
- Aşık Neyanî'ce... / 10.03.2024
- Müslümanın Allah'ı "zengin" Ehl-i Kitab'ın tanrısı fakirdir ve Milli Ekonomi Modeli de "zengin Allah" inancının üründür / 09.03.2024
- Hak Teâlâ ayırmadı sana ne oluyor? / 29.02.2024
- Hak Teâlâ ayırmadı sana ne oluyor? / 28.02.2024
- Bir Kerbela mersiyesi... (Ahmed Edib Harâbî) / 23.02.2024
- Bohem hayat Necip Fazıl / 20.02.2024
- Kelimelerin ahenkle dansı / 17.02.2024
- Çok şeye tercüman, hayatımıza dair... / 16.02.2024