Hazinemiz var, dileniyoruz

Türkiye, dünyanın en zengin maden yataklarına sahip?Dünyada ticareti yapılan 90 madenin 77'sinin bizde var olduğu MTA tarafından ifade ediliyor. Hatta bu madenlerin birçoğunda dünyada birinciyiz.Bugün sadece bir iki madene sahip olan ülkeler ellerindeki bu kozu kullanarak dünya siyasetinde söz sahibi olmaya çalışıyorlar.Hatta Ukrayna gibi bazı ülkeler maden konusunda söz sahibi olmamasına rağmen enerji hattının üzerinden geçmesini bile menfaatleri doğrultusunda kullanabiliyor.Ama biz, bu kadar zenginliğe rağmen ne madenlerimizi doğru dürüst çıkartabiliyoruz, ne onları işletebiliyoruz, ne değerlendirip satabiliyoruz, ne de onların varlığını stratejik olarak menfaatlerimiz doğrultusunda kullanabiliyoruz.  Dile kolay, 3 katrilyon dolarlık işlenmemiş maden.İşlendiği takdirde bire on, bire yüz, bazen bire bin kazandırıyor.BTP Genel Başkanı Prof. Dr. Haydar Baş'ın ifadesiyle, değil Türkiye'yi dünyayı kıyamete kadar bakar. Peki, bizim mevcut siyasilerimiz ne yapıyor? Bütün bu değerlerimizin arazilerini toprak fiyatına üç beş kuruşa yabancılara satıyor. Yabancılar da işlenmeden madenleri yurt dışına çıkartıyor, işliyor, sonra da bahsettiğimiz oranlarda karlar elde ederek bütün dünyaya pazarlıyor. Bizimkiler de utanmadan yapılan ham madde ihracatının çokluğuyla övünüp duruyor. Yabancı bizden ucuza kapattığı hammaddeyi yurt dışında işleyerek kendi insanına istihdam oluşturuyor. İşleyerek ürünün fiyatını yüze, bine katlıyor ve aradaki karı cebine indiriyor. Milletimize ait olan kaynakları sömürdüğü için milletimizin aç ve sefil kalmasına yol açıyor. Kendi sanayisini güçlendiriyor. Maden arazilerini satın aldığı ya da uzun yıllar kiraladığı için fiyatta belirleyici, söz sahibi oluyor. Madeni çıkartırken seni kendi insanı gibi görmediğinden sana da, arazilerine de her türlü zararı veriyor.Kısaca yabancı sadece madenlerimizi götürmüyor, sahip olduğumuz her şeyi de elimizden alıyor. Diğer bir ifadeyle siyasilerimiz madenlerimizi peşkeş çekerken, bizlerin geleceğini de peşkeş çekiyor.Sadece bor madeni, sadece altın, sadece mermer bile Türkiye'nin hiç borç almadan gül gibi geçinmesini sağlayabilecekken, bunları toprak fiyatına yabancılara devredip sonra da o yabancılardan faizli borç dilenmenin mantığı sizce nedir?Bizi hazine üzerinde dilenci yapan siyasilerimizin herhangi bir başarısından bahsetmek mümkün mü? Peki, hala bu yanlışın peşinde gidenlere ne demeli?Lütfen artık ayıkalım.BTP Genel Başkanı Prof. Dr. Baş, "biz bu madenlerimizi devlet- millet ortaklığıyla işleteceğiz, hem milletimiz kazanacak hem de devletimiz" demektedir. Doğru olan da bu değil midir?Hala kör-sağır ve dilsiz olmaktan kurtulamayacak mıyız?Çiftçimiz kan ağlıyor, icralarla uğraşıyor, memurumuzun, işçimizin, emeklimizin aylıkları yetmiyor, eriyip gidiyor, işsizlerin sayısı günbegün katlanıyor, kredi kartları borçları, protestolu senetler, dönen çekler havalarda uçuşuyor?Akrebin kıskacı cebimizde, midemizde?Hala bıçak kemiğe dayanmadı mı?