Ramazan'ın teşrifi ile birlikte, daha önceden devam ede gelen ne kadar planımız-programımız, ne kadar alışkanlıklarımız varsa hepsini rafa kaldırdık ve halimizle, hayatımızla, lisanımızla; "buyur sultan buyur ferman senindir" dedik.Şimdi hayatımıza yön veren, sınırları çizen, yeme-içme vakitlerini yeniden tanzim eden, mesela gecenin bir vaktinde bizi yemek yemeğe mecbur eden, kısaca hayatımızı tepeden-tırnağa değiştiren Ramazan adlı sultanın emrindeyiz.Hiçbir şikayetimiz yok; bu yeni kurallar, kaideler nerden çıktı, gecenin bir vaktinde yemeğe kalkmak da neyin nesi demiyoruz. Aksine son derece memnunuz; "iyi ki geldin,başımız gözümüz üstüne geldin" anlamında övgüler diziyoruz.Hayatımızda,; yememizde-içmemizde,yatmamızda-kalkmamızda,uyku saatlerimizde, ikili ilişkilerimizde,komşuluk-akrabalık ilişkilerimizde böylesine köklü, böylesine temelden değişikliklerin oluştuğu bu özel ve güzel mevsimde köklü bir muhasebe yapmaya ne dersiniz?Mesela; evimizde, çoluk-çocuğumuzla birlikte akşam ezanını beklerken hemen yakınımızdaki Iraklı kardeşlerimizi düşünebiliriz.Şu anda onların da etrafına oturdukları bir iftar sofraları var mı? Aile fertleri eksiksiz sofradalar mı? İşgalden önce hep beraber oturdukları iftar sofrasında kaç fertleri eksik?Mesela; baba sofrada mı, anne sofrada mı? Çocuklardan kaçı caddede bir serseri kuşuna hedef oldu, bir serseri bomba tarafından parçalandı da şimdi sofradaki yeri boş duruyor?Haçlı işgali başladığından beri annesiz-babasız kalan çocuk sayısının on milyona yaklaştığını yazıyor medya organları. Şu anda kaç iftar sofrası annesiz-babasız ve sadece yetim çocuklardan oluşuyor?Haçlı işgal güçlerinin oluşturdukları zindanlarda hayatları zindana dönen ve iftardan-sahurdan, teravihten, mukabeleden haberdar olamayan Müslümanların sayısı kaçtır acaba?Haçlı işgalinden önce gürül gürül ezan okunan,iftar vakti ilan edilen kaç minarenin yerinde yeller esiyor?Haçlı işgalinden önce kubbesinde tekbirlerin, salatü selamların yankılandığı kaç cami harabe halinde?Tam beş Ramazandır bu işgali yaşayan, iftarları-sahurları zehir edilen, sofraları kana bulanan, hayatları zindana çevrilen Irak'lı Müslümanların bu hale gelişinde bizim de bir dahlimiz, bir katkımız olmuş mudur? Okuduğumuz gazetenin, seyrettiğimiz televizyonun bu işgalde bir payı var mıdır? İçinde yer aldığımız veya gönülden desteklediğimiz siyasi partimizin bu cürümde bir ortaklığı olabilir mi?Mesela; Güney Osetya'ya yardıma giden sözde yardım kuruluşlarını beş yıldan beri Irak'ta gördünüz mü hiç?Dünyanın öteki ucunda "diyalog iftarları" adı altında program yapanları, beş yıldan beri Bağdat'ta, Basra'da, Felluce'de, Kerbela'da görebildiniz mi?Bütün bunları Ramazan gibi bir mevsimde sorgulayamazsak, biri birimize, kendi kendimize soramazsak ne zaman soracağız?Abonesi olduğumuz gazeteyi, müptelası olduğumuz tv kanalını bu açılardan hesaba çekemezsek, onlara verdiğimiz destekten ötürü kendimizi hesaba çekemezsek ne zaman çekeceğiz?Ramazan biraz da topyekun bir muhasebe mevsimi değil midir?
Aziz Karaca / diğer yazıları
- ‘Hazır ol cenge eğer ister isen sulh-u salah’ / 20.04.2024
- Doymayan gözden ve ürpermeyen kalpten… / 19.04.2024
- Dilde adalet / 18.04.2024
- İlk çeyrek heba oldu gitti / 16.04.2024
- Dosdoğru dostluklara yelken açmak… / 14.04.2024
- Dosdoğru dostluklara yelken açmak… / 10.04.2024
- Bayram gelmiş! / 09.04.2024
- Ağır misafiri yolcu ederken… / 08.04.2024
- Doğru tartan bir kantara çıkmalı / 06.04.2024
- ‘Demir olsa erir odunsa yanar Bakın yüreğine taş mı bağlamış?’ / 05.04.2024
- Doymayan gözden ve ürpermeyen kalpten… / 19.04.2024
- Dilde adalet / 18.04.2024
- İlk çeyrek heba oldu gitti / 16.04.2024
- Dosdoğru dostluklara yelken açmak… / 14.04.2024
- Dosdoğru dostluklara yelken açmak… / 10.04.2024
- Bayram gelmiş! / 09.04.2024
- Ağır misafiri yolcu ederken… / 08.04.2024
- Doğru tartan bir kantara çıkmalı / 06.04.2024
- ‘Demir olsa erir odunsa yanar Bakın yüreğine taş mı bağlamış?’ / 05.04.2024