Deveyi pire yapmada üstlerine yoktur.Pireyi deve yapma hususunda hiç kimse ellerine su dökemez.Necip Fazıl'ın benzetmesi ile, sivrisineğin sesini hoparlöre bağlayarak helikopter görüntüsü verip bunu kitlelere yutturmada hiç kimse bunlarla yarışamaz.Kendilerinden başka sese, başka görüntüye ve başka düşünceye tahammülsüzlük konusunda türlerinin tek örnekleridirler.Sıfırla devraldıkları terörü palazlandırarak, on üç yıldır terörle mücadele değil müzakere yaparak, terörle mücadele edenleri cezalandırarak meydanları terör ve yandaşlarına terk ettiği halde kalkıp şimdi başkalarını terörle ve yandaşları ile beraber iş tutmakla suçlamak ve bunu yüzleri kızarmadan, hiç sıkılmadan meydanlarda seslendirmek sadece ve sadece AKP'lilerin yapabileceği bir iştir.Özellikle bu hususta hiç kimse AKP'nin yaptığını kesinlikle yapamaz.On üç yıllık tek başına iktidar süresince bazen açık bazen de gizli koalisyon ortağı olan ve şimdilerde adını "paralel" koyduğu malum kesimle yediği lokma, içtiği su ayrı gitmezken, "ne istediniz de vermedik, ne dediniz de yapmadık" itirafları ile her şey meydana serilmişken şimdi kalkıp başkalarını paralel yapı ile iş tutmakla suçlamak ta olsa olsa AKP'lilere mahsus bir davranış olabilir.Domuz etini kasaplık hayvanlar listesine koyduktan sonra çıkıp meydanlarda Kur'an sallamayı da bu listeye ilave edebilirsiniz.AB aldatmacası hatırına zinayı suç olmaktan çıkardıktan sonra çıkıp meydanlarda "ben Kur'an'la doğdum Kur'an'la yaşıyorum" naraları atmayı da bu cümleden sayabilirsiniz.On üç yıllık tek başına iktidarında terör örgütünü siyasallaştırdıktan sonra şimdi onun siyasi uzantıları ile yaptıkları kayıkçı kavgasını da bir köşeye not edebilirsiniz.Sayın Cumhurbaşkanının, partili ve hassaten AKP'li Cumhurbaşkanının, tarafsız kalacağına namus ve şeref üzerine yemin ettikten sonra son iki-üç aydan beri yapıp ettiklerini, dolaşıp dediklerini, devlet kesesinden harcayıp yediklerini nasıl yorumlayacağız, hangi ölçüye vuracağız, hangi tartı ile tartacağız bilemiyorum.Bütün bu soruları yeni zırhlı aracına kavuşmuşken Sayın Görmez'e mi sorsak, yoksa bu tür çetrefilli soruları bir çırpıda çözen Hayreddin Karaman'a mı sorsak?7 Haziran sabahı, sandık başına giderken sevgili halkımın, çilekeş Türk milletinin bütün bu çelişkileri vicdanında çözerek, karışık ta olsa soruların cevaplarını vicdanında bularak mührünü basacağını umut ediyoruz.
Aziz Karaca / diğer yazıları
- Milletin ‘not etmeleri’ daha farklı oluyor / 26.04.2024
- Tüketilen sadece kaynaklar mı? / 25.04.2024
- Önünde ardında ve kolunda servet… / 24.04.2024
- Hangisine daha çok üzüldünüz? / 23.04.2024
- Halleri var bizimkine benzemez / 22.04.2024
- ‘Hazır ol cenge eğer ister isen sulh-u salah’ / 20.04.2024
- Doymayan gözden ve ürpermeyen kalpten… / 19.04.2024
- Dilde adalet / 18.04.2024
- İlk çeyrek heba oldu gitti / 16.04.2024
- Dosdoğru dostluklara yelken açmak… / 14.04.2024
- Tüketilen sadece kaynaklar mı? / 25.04.2024
- Önünde ardında ve kolunda servet… / 24.04.2024
- Hangisine daha çok üzüldünüz? / 23.04.2024
- Halleri var bizimkine benzemez / 22.04.2024
- ‘Hazır ol cenge eğer ister isen sulh-u salah’ / 20.04.2024
- Doymayan gözden ve ürpermeyen kalpten… / 19.04.2024
- Dilde adalet / 18.04.2024
- İlk çeyrek heba oldu gitti / 16.04.2024
- Dosdoğru dostluklara yelken açmak… / 14.04.2024