(önceki günden devam…)
"5- Bazılarına göre, ayette geçen "el-kurba" kelimesi, Allah'a yaklaşma anlamında kullanılmıştır. Yaklaşma sevgisi de, itaat ve yaklaşma şeklinde Allah'a yönelik sevgiyi göstermek anlamındadır. Dolayısıyla cümlenin anlamı şöyledir: "Size yönelttiğim çağrıya karşılık, yaklaşma çabası içine girmek suretiyle Allah'a sevginizi göstermenizden başka bir ücret istemiyorum." Bu anlamı esas aldığımız zaman "akrabalık sevgisinden başka" ifadesine belirsizlik hakim olur. Böyle olunca da müşriklere yönelik hitabın bağlamında böyle bir ifadeye yer vermek uygun düşmez.
Özellikle, bu ifadenin anlam kapsamına yaklaşma çabasıyla Allah'a sevgi göstermek -veya O'nun sevgisine nail olmak- hususu da girdiği zaman bu kapalılık daha da belirginleşir. Çünkü müşrikler zaten Allah'a yaklaşmak suretiyle O'na sevgi ifade etmeyi inkar etmiyorlar. Bilakis, putlarına sundukları ibadeti, O'na yaklaşmaya dönük ve sevgi ifade amacıyla gerçekleştirdiklerini söylemektedirler.
Nitekim Kur'an onların şöyle dediklerini bize bildirmektedir: "Onlara, bizi sadece Allah'a yaklaştırsınlar diye kulluk ediyoruz." (Zümer, 3).
"Bunlar, Allah katında bizim şefaatçılarımızdır." (Yunus, 18). Dolayısıyla, "sırf Allah'a yönelik ibadet etmek" gibi bir kayıt koymadan, Allah'a yaklaşma çabası yoluyla O'na yönelik sevgilerini göstermelerini istemek, işlediği şirkin, Allah'a yaklaşma çabası şeklinde bir tür sevgi ifadesi olduğunu düşünen birinden ücret olarak böyle bir şeyi talep etmek, bu şekilde kapalı bir anlamı içeren bir ifadeyle onlara hitap etmek -üstelik ifadenin bağlamı da Peygamberimizin kendini, onları tevhid dinine davet etmeye adaması ve bu davete karşılık onlardan herhangi bir ücret talep etmediğinin vurgulanmasıdır- sağlam bir edebî zevkin kabul edeceği bir üslup değildir.
Kaldı ki, ayette kullanılan ifade "el-Meveddeh"dir, "et-Teveddut" değildir. Şu halde el-Meveddeh kelimesiyle, onların yaklaşma çabası şeklinde tezahür eden, Allah'a yönelik sevgileridir. Kur'an'da el-Meveddeh kelimesinin, kulların Allah'a yönelik sevgileri anlamında kullanıldığının bir örneği yoktur. Buna karşılık aksi anlama dair örnekler vermek mümkündür: "Muhakkak ki Rabbim çok merhametlidir, çok sever." (Hud, 90). "O çok bağışlayan ve çok sevendir." (Buruc, 14).
Bunun nedeni, el-Mevveddeh kelimesinin, sevilenin durumunun gözetilmesi, onun araştırılması ve irdelenmesi anlamı nı da çağrıştırması olabilir.
Hatta bazıları -Ragıb el-İsfahanî'nin anlattığına göre- söyle demişlerdir: "Allah'ın kullarını sevmesi (el-Meveddeh), onları gözetmesi demektir." Şu halde önceki problem henüz giderilmiş değildir. Eğer akrabalık sevgisi, Allah'a yaklaşma (kulluk sunma) çabası içinde insanların birbirlerini sevmesi, yani Allah'a yönelik ibadetin, yaklaşma çabasının sevgiye sebep olması şeklinde anlamlandırılırsa, müşriklerin de kendi inançlarına göre, aralarında böyle bir sevgi vardır."
(devam edecek…)
- Mustafa Kemal ile beraber hareket dönemi-I / 09.12.2020
- Ankara millî şahlanışa katılıyor-VI / 08.12.2020
- Ankara millî şahlanışa katılıyor-V / 07.12.2020
- Ankara millî şahlanışa katılıyor-IV / 04.12.2020
- Ankara millî şahlanışa katılıyor-III / 03.12.2020
- Ankara millî şahlanışa katılıyor-II / 02.12.2020
- Ankara millî şahlanışa katılıyor-I / 01.12.2020
- Millî Mücadele’de din adamları-XI / 30.11.2020
- Millî Mücadele’de din adamları-X / 29.11.2020