İBRETLİK FİYASKO!
27 Haziran 2016 tarihi AKP hükümetinin Türkiye'ye yaşattığı dış politika fiyaskolarının en acı örneklerinin peş peşe geldiği tarihlerden biri oldu. İsrail'e Gazze ve doğalgaz tavizi verilerek yapılan anlaşma, Rusya'dan özür dilenmesi, Alman askerlerinden sonra siyasilere de İncirlik izni verilmesi, Mısır büyükelçisinin iftara davet edilmesi ve AB'nin vize aldatmacasını kabule yeşil ışık Pazartesi günü Ankara'nın attığı geri adımlar oldu. İşte AKP'nin ABD güdümlü basiretsiz duruşu ile Türkiye'nin başını beladan belaya sokan gelişmeler ve hükümetin bu konuda attığı geri adımlardan bazıları:
1- İsrail ile anlaşma
AKP hükümeti ve Cumhurbaşkanı Erdoğan özellikle seçim dönemlerinde hız verdiği İsrail karşıtlığını yuttu. "İsrail terör devletidir, ben olduğum sürece İsrail ile asla iyi bir şey düşünülemez" sözleri yutuldu ve anlaşma yapıldı. Bizzat İsrail Başbakanı Netanyahu'nun ifadesi ile AKP-İsrail anlaşması İsrail'e "muazzam" bir ekonomik kapı açtı. Doğu Akdeniz'den uluslararası hukuka aykırı olarak çıkardığı doğalgazı Türkiye üzerinden Avrupa'ya satma imkânı elde edecek İsrail, Gazze ambargosunun da devamını Türkiye'ye kabul ettirdi. Türkiye'nin Gazze'ye göndereceğiz dediği yardımlar önce İsrail'in Aştod limanına gönderilecek ve burada İsrail denetiminden geçtikten sonra eğer uygun görülürse Gazze'ye gönderilecek Gazze'ye doğrudan yardım imkânını kaldıran bu anlaşma Türkiye'nin Gazze ambargosunu resmen tanıdığı anlamına geliyor. Gazze'ye yardım iddiasıyla yola çıkan Mavi Marmara gemisi konusunda da İsrail Aştod limanına gelsin bakalım demişti. Gelinen noktada Aştod şartının kabul edildiği düşünüldüğünde akıllara şu soru geliyor, Mavi Marmara'nın suçu neydi?
2- Rusya'dan özür
24 Kasım 2015 tarihinde Rus savaş uçağı Türkiye sınırını ihlal ettiği iddiasıyla düşürüldü. Düşen uçaktan paraşütle atlayan pilot isyancılar tarafından vurularak öldürüldü. Bu durum Türkiye Rusya ilişkilerini bitirdi. Dönemin Başbakanı Ahmet Davutoğlu uçağı vurma talimatını bizzat kendisinin verdiğini açıklarken Cumhurbaşkanı Erdoğan'dan "yine olsa yine yaparız açıklamaları" gelmişti. Rusya ile gerginlik Türk ekonomisine ağır bir darbe vurdu. Turizmden tarıma kadar birçok sektör ekonomik anlamda büyük kayıplar yaşadı, iflaslar ardı ardına geldi. Cumhurbaşkanı Erdoğan Rusya'dan özür dileme çağrılarına "söz konusu değil" karşılığını verirken olaydan yaklaşık 7 ay sonra sürpriz bir adım geldi ve Erdoğan Putin'den özür diledi. Rusya Devlet Başkanı Putin'e mektup yazan Erdoğan, uçağın düşürülmesinden dolayı üzgün olduğunu ve pilotun ailesine her türlü desteği vermeye hazır olduklarını söyledi. Böylece Ankara "yine olsa yine yaparız" noktasından özür ve tazminat noktasına geldi.
3- Avrupa Birliği'yle müzakerelere devam
Vize vaadiyle Avrupa Birliği ile Geri Kabul Anlaşması imzalayan hükümet, Türkiye'yi Avrupa'nın mülteci deposu haline getirdi. AB ise Türkiye verdiği vize vaadini tutmadı ve Güneydoğu'daki terör operasyonlarının da bitirilmesini şart koştu. Tam da bu noktada İngiltere'nin ayrılma kararı ile AB'nin dağılma süreci hızlandı. AKP hükümeti buna rağmen AB ile müzakerelere devam açıklaması yaptı. Bakanlar Kurulu toplantısı sonrasında kameraların karşısına geçen Hükümet Sözcüsü Numan Kurtulmuş vize konusunda AB tarafından aldatılmalarına rağmen yükümlülüklerini yerine getirmeye devam edeceklerini söyledi. Kurtulmuş, "Türkiye, 'bire bir anlaşması'na ilişkin her türlü yükümlülüğünü yerine getirmektedir. Başlangıçta günde binleri aşan Yunan adalarından gelen mülteciler, bugün artık günde 20'ler seviyesine düşmüştür. Bu, Türkiye'nin 'bire bir' konusundaki kararlı uygulamasının kararlılığının bir sonucudur. Dolayısıyla hem vize serbestisi konusundaki beklentilerimizin son derece açık ve anlaşılır olduğunu ifade etmek istiyorum hem de bu çerçevede Türkiye'nin geri kabul anlaşmasının yükümlülüklerine riayet eden bir ülke olduğunun bir kere daha altını çizmek isterim" dedi.
4- Almanya'ya İncirlik izni
Alman parlamentosunun Türkleri Ermeni soykırımı yapmakla suçlayan kararına hükümetin nasıl bir tepki vereceği merak ediliyordu. İlk etapta Hitlerin çocukları vs. açıklamalarla kamuoyunun gazı alınırken birkaç gün sonra İncirlik jesti geldi. Alman savaş uçaklarının İncirlik'e yerleşmesine izin veren Ankara soykırım kararından sonra da Almanların İncirlik'e kışla ve diğer bazı askeri tesisleri kurmasına izin verdi. Bu gelişmeyi Alman siyasilere yapılan jest takip etti. Almanya Savunma Bakanı İncirlik'te inceleme yapmak istedi. Bu talebe ilk etapta Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu olumsuz cevap verdi. Çavuşoğlu, "Türkiye'nin IŞİD ile mücadele etmek için İncirlik Üssü'nde asker bulundurmak ve uçaklarını getirmek isteyen koalisyon üyesi ülkelere her türlü teknik desteği verdiğini belirtti. Bu çerçevede Almanya, ABD, İngiltere, Katar, Suudi Arabistan'ın unsurlarının İncirlik'te konuşlandığını söyleyen Çavuşoğlu, "Bu üsse gelmek isteyen askeri teknik heyetlerin hepsi gelebiliyor fakat şu aşamada askeri olmayan heyetlerin ve özellikle de siyasetçilerin İncirlik'e girişi uygun görülmemektedir. Olayın özü budur" diye konuşmuştu. Ancak Çavuşoğlu'nun uygun görmüyoruz dediği Almanya Savunma Bakanı'nın İncirlik ziyaretine Başbakan Binali Yıldırım'dan önceki gün onay çıktı. İsrail ile yapılan anlaşmayı açıklamak üzere kameraların karşısına geçen Yıldırım bu konuda sorulan bir soruya "Türkiye izin verecek, Almanya Savunma Bakanı İncirlik'i rahatlıkla ziyaret edebilir herhangi bir sorun yok" cevabı verdi.
5- Sisi'nin elçisine iftar
Ankara Mısır konusunda da geri adım atıyor. Bir dönem Rabia işaretleriyle tepki gösterilen Mısır'ın darbeci lideri Sisi ile ilişkileri düzeltme çalışmaları hızlandı. Bu kapsamda Başbakan Binali Yıldırım'ın AKP Genel Merkezi'nde büyükelçilere verdiği yemeğe Mısır büyükelçisi de katıldı.
Önce Türkiye sonra İsrail imzaladı
Türkiye ile İsrail arasındaki ilişkilerin normalleştirilmesine yönelik mutabakat, Türk tarafınca dün imzalandı. İki ülke arasında yürütülen müzakerelerin ardından varılan mutabakata Dışişleri Bakanlığı Müsteşarı Feridun Sinirlioğlu, dün saat 11.00'da Bakanlık'ta basına kapalı olarak imza attı. Tarafların kendi merkezlerinde ayrı ayrı imzalayacakları mutabakat metnini, İsrail adına ise Dışişleri Bakanlığı Genel Direktörü Dore Gold İsrail Dışişleri Bakanlığı'nda imzaladı. Mutabakatı önce Türkiye'nin imzalaması dikkatlerden kaçmadı. Başbakan Binali Yıldırım, mutabakat metninin Dışişleri Bakanlığı Müsteşarı Sinirlioğlu ve İsrailli muhatabı tarafından imzalanmasının ardından onay sürecinin başlayacağını, metnin İsrail kabinesi ile TBMM tarafından onaylanmasının ardından da karşılıklı büyükelçilerin atanacağını duyurmuştu. İsrail'e atanması düşünen elçi için üç kişinin adı geçiyor. Bunlardan biri ise Başbakanlık Dış Politika Başdanışmanı Kemal Ökem. Son kararı ise Cumhurbaşkanı Erdoğan verecek.