Beşiktaş Avrupa Konferans Ligi'nde gruplara kalmayı başardı.
Öncelikle Beşiktaş'ı tebrik ediyorum. Beşiktaş'ın yolu açık olsun.
Konferans Ligi'nin Beşiktaş'a hafif geleceğine inanıyorum. Beşiktaş Konferans Ligi'nde muhakkak başarılı olacaktır.
Yazının başlığı iki bekleyen takım. İlk yarıyı tanımlayan bir sıfat varsa eğer `bekleyen` tabiri uygun olur.
Aslında bekleyen de değil. İki duran takım. Öyle anlar oldu ki iki takım da yürümedi bile sadece durdular.
Beşiktaş'a beraberlik yetiyordu. Kiev ise ben gol yemem nasıl olsa atarım diye düşünüyor olmalıydı.
Beşiktaş'ta ilk pozisyon gibi birşey 18'de gerçekleşti. Onda da Kiev kalesi önünde Muleka'nın kafası Beşiktaşlı Onur'dan döndü. 15'le 20 arasında nispeten Beşiktaş'ın daha bir baskın olduğu dakikalar idi bunlar.
Fakat ilk yarıda bu temponun devamı gelmedi.
İkinci yarı Beşiktaş uyandı. Daha bir baskılı oynadı ve sonuç almasını bildi.
İkinci yarı Dinamo Kiev de savunmada beklemenin kendileri için bir faydası olmayacağını anlamış olmalı ki onlar da hareketlendi.
Beşiktaş'ı sürükleyen oyuncu Aboubakar oldu. 53'te Gedson'dan aldığı pası iyi değerlendirdi.
İşin açıkçası gol tamamıyla Aboubakar'ın inanılmaz bireysel çabasının ürünüydü.
Aboubakar hantal görünümlü bir futbolcu. Attığı golde gösterdiği kıvraklık hantal görüntüsü ile inanılmaz bir tezat oluşturdu.
57 ile 60 arasında Muleka'nın değerlendiremediği 3 net pozisyon vardı.
73'te ise Muleka bu sefer kaçırdığı goller üstüne bir de ceza sahasının önünde bomboş duran Onur'u görmedi.
Pozisyon kornerle sonuçlandı ama Onur kaleyi önü kalabalık olsa da karşıdan görüyordu.
80'de bu sefer Zainutdinov'un koşusunu görmeyen Rebiç vardı.
Gerçi bu zor pastı ama gerçekleşseydi Zainutdinov kaleciyle karşı karşıya kalabilirdi.
86'da Gedson ve Rebiç çok iyi paslaşarak topu Zainutdinov'a ilettiler. Fakat Zainutdinov dönerek vurmaya çalışınca iki işi bir arada yapamadı ve yüzde yüz golü kaçırdı. Yaptığı vuruş da oldukça zayıftı.
İkinci yarı Beşiktaş ortalamanın üstünde bir oyun oynadı.
İlk maçlarında olumlu sinyaller veremeyen Rebiç derlenip toparlanmaya başlayan bir görüntü verdi.
Şimdi Beşiktaş'ta herkes mutlu. Tribünler Şenol Güneş tezahüratları ile coştu.
Beşiktaşlılar bu mutluluğu hak ediyor. Şenol Güneş sevgi mesajları veriyor. Beşiktaş da oynadığı futbol ile mutlu olmayı hak etti.
Ben Beşiktaş'ın daha da ileri gideceğine inanıyorum. Güzel günler Beşiktaş'ı bekliyor.
Öncelikle Beşiktaş'ı tebrik ediyorum. Beşiktaş'ın yolu açık olsun.
Konferans Ligi'nin Beşiktaş'a hafif geleceğine inanıyorum. Beşiktaş Konferans Ligi'nde muhakkak başarılı olacaktır.
Yazının başlığı iki bekleyen takım. İlk yarıyı tanımlayan bir sıfat varsa eğer `bekleyen` tabiri uygun olur.
Aslında bekleyen de değil. İki duran takım. Öyle anlar oldu ki iki takım da yürümedi bile sadece durdular.
Beşiktaş'a beraberlik yetiyordu. Kiev ise ben gol yemem nasıl olsa atarım diye düşünüyor olmalıydı.
Beşiktaş'ta ilk pozisyon gibi birşey 18'de gerçekleşti. Onda da Kiev kalesi önünde Muleka'nın kafası Beşiktaşlı Onur'dan döndü. 15'le 20 arasında nispeten Beşiktaş'ın daha bir baskın olduğu dakikalar idi bunlar.
Fakat ilk yarıda bu temponun devamı gelmedi.
İkinci yarı Beşiktaş uyandı. Daha bir baskılı oynadı ve sonuç almasını bildi.
İkinci yarı Dinamo Kiev de savunmada beklemenin kendileri için bir faydası olmayacağını anlamış olmalı ki onlar da hareketlendi.
Beşiktaş'ı sürükleyen oyuncu Aboubakar oldu. 53'te Gedson'dan aldığı pası iyi değerlendirdi.
İşin açıkçası gol tamamıyla Aboubakar'ın inanılmaz bireysel çabasının ürünüydü.
Aboubakar hantal görünümlü bir futbolcu. Attığı golde gösterdiği kıvraklık hantal görüntüsü ile inanılmaz bir tezat oluşturdu.
57 ile 60 arasında Muleka'nın değerlendiremediği 3 net pozisyon vardı.
73'te ise Muleka bu sefer kaçırdığı goller üstüne bir de ceza sahasının önünde bomboş duran Onur'u görmedi.
Pozisyon kornerle sonuçlandı ama Onur kaleyi önü kalabalık olsa da karşıdan görüyordu.
80'de bu sefer Zainutdinov'un koşusunu görmeyen Rebiç vardı.
Gerçi bu zor pastı ama gerçekleşseydi Zainutdinov kaleciyle karşı karşıya kalabilirdi.
86'da Gedson ve Rebiç çok iyi paslaşarak topu Zainutdinov'a ilettiler. Fakat Zainutdinov dönerek vurmaya çalışınca iki işi bir arada yapamadı ve yüzde yüz golü kaçırdı. Yaptığı vuruş da oldukça zayıftı.
İkinci yarı Beşiktaş ortalamanın üstünde bir oyun oynadı.
İlk maçlarında olumlu sinyaller veremeyen Rebiç derlenip toparlanmaya başlayan bir görüntü verdi.
Şimdi Beşiktaş'ta herkes mutlu. Tribünler Şenol Güneş tezahüratları ile coştu.
Beşiktaşlılar bu mutluluğu hak ediyor. Şenol Güneş sevgi mesajları veriyor. Beşiktaş da oynadığı futbol ile mutlu olmayı hak etti.
Ben Beşiktaş'ın daha da ileri gideceğine inanıyorum. Güzel günler Beşiktaş'ı bekliyor.
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.
Akın Göksu / diğer yazıları
- Kolay elde edilecek bir başarı değil / 19.05.2025
- Kupada da hata yok / 14.05.2025
- Galatasaray istediğini aldı / 11.05.2025
- Kafa karışıklığı ve dağılan ümitler / 05.05.2025
- Şampiyonluk şarkıları / 04.05.2025
- Hepsi iki kişilik oynadı / 28.04.2025
- Bir ihtimal daha var / 27.04.2025
- Bir varmış bir yokmuş / 21.04.2025
- Galatasaray Muslera'sız oynayabilirdi / 19.04.2025
- Günün adamı Livakoviç / 14.04.2025
- Kupada da hata yok / 14.05.2025
- Galatasaray istediğini aldı / 11.05.2025
- Kafa karışıklığı ve dağılan ümitler / 05.05.2025
- Şampiyonluk şarkıları / 04.05.2025
- Hepsi iki kişilik oynadı / 28.04.2025
- Bir ihtimal daha var / 27.04.2025
- Bir varmış bir yokmuş / 21.04.2025
- Galatasaray Muslera'sız oynayabilirdi / 19.04.2025
- Günün adamı Livakoviç / 14.04.2025