Her iki elin de baş parmak ve işaret parmakları iki yarım hilal şeklinde boğaza yapıştı yapışacak vaziyette ve tehditler savruluyor; "derin nefes alın birazdan nefes almalar yasaklanacak."
Aynı durum, aynı vaziyet ve sesler geliyor; "son konuşmalarınızı yapın birazdan konuşmalar yasaklanacak"
Her iki elleri de yarım hilal şeklinde koskoca seksen bir milyonun boğazında adamlar.
Onları biraz uyku tutarsa, gaflet basarsa bu fırsattan istifade ile seksen bir milyon "oh dünya varmış" diyerek doya doya nefes alacak, "vay be, konuşmayı da özlemişiz" diyerek ihtiyaç kadar konuşacak.
Gökyüzünde bulutların toplanması ile birlikte dizleri sızlamaya başlayan romatizmalı çok hassas hastalar gibi, duydukları her sesten huylanan ve derhal susturulmasını isteyen enteresan adamlar.
Çayınızı yudumlarken başınızı kaldırıp semalara doğru bir nazar ederek; "bugün de hava çok bozuk yağacak herhalde" dediğiniz anda bu tipler çoktan "at kaçtı torba düştü" moduna girmişlerdir bile ve suçlamaları hazırdır; "sen bize ördek dedin".
Siz binbir yemin ederek ağzınızdan "ördek" lafı çıkmadığını ispata çalışsanız da nafile. "Her halde yağmur yağacak" dediniz ya, yağmur yağınca ne olacak? Göller oluşacak, peki göller de kimler ya da neler yüzer? Ördekler. Dolayısıyla, dolaylı da olsa sen bize ördek demiş oldun.
El an, hali hazırdaki Başkomutan'ın savcılığına soyunduğu "Ergenekon ve Balyoz" adlı iftira davalarında müebbet hapse mahkum olan, biraz yattıktan sonra iktidarın çok basiretli(!) bir bakanı tarafından "FETÖ'nün Kumpası" olduğu anlaşılınca serbest kalan eski Genelkurmay Başkanı demiş ki: "Afrin'de Mehmetçik çatışıyor, askerimiz çatışıyor, şehit oluyor. Asker çatışırken, şehit olurken siyasidir falan gibi söylemlerin tartışılma zamanları değil. Böyle konuların gündeme getirilmesini doğru bulmuyorum. Türkiye geleceğin güçlü bir devleti olacak. Bugün de durumumuz zaten ortada, böyle bir devlet varken, siz küçük emeller peşinden gidip bunu YPG'ye, PYD'ye adeta Türkiye karşısında böyle bir tartışılması bile çok rahatsız ediyor. Bu rahatsız edici bir şey, bu mukayese edilecek, karşılaştırılacak bir konu değil."
Vay efendim, at kaçtı torba düştü.
Cumhurbaşkanı bir yandan, resmi ve gayri resmi sözcüleri dört bir yandan veryansın.
Kimlermiş Afrin meselesini iç siyasete alet eden?
Siz değilseniz ki, seksen milyon şahittir ki değilsiniz(!) o halde gocunmaya ne gerek var?
"Yarası olan gocunur" diye bir atasözü öğrenmiştik, bilmem ki o hala kullanımda mıdır?
Aynı durum, aynı vaziyet ve sesler geliyor; "son konuşmalarınızı yapın birazdan konuşmalar yasaklanacak"
Her iki elleri de yarım hilal şeklinde koskoca seksen bir milyonun boğazında adamlar.
Onları biraz uyku tutarsa, gaflet basarsa bu fırsattan istifade ile seksen bir milyon "oh dünya varmış" diyerek doya doya nefes alacak, "vay be, konuşmayı da özlemişiz" diyerek ihtiyaç kadar konuşacak.
Gökyüzünde bulutların toplanması ile birlikte dizleri sızlamaya başlayan romatizmalı çok hassas hastalar gibi, duydukları her sesten huylanan ve derhal susturulmasını isteyen enteresan adamlar.
Çayınızı yudumlarken başınızı kaldırıp semalara doğru bir nazar ederek; "bugün de hava çok bozuk yağacak herhalde" dediğiniz anda bu tipler çoktan "at kaçtı torba düştü" moduna girmişlerdir bile ve suçlamaları hazırdır; "sen bize ördek dedin".
Siz binbir yemin ederek ağzınızdan "ördek" lafı çıkmadığını ispata çalışsanız da nafile. "Her halde yağmur yağacak" dediniz ya, yağmur yağınca ne olacak? Göller oluşacak, peki göller de kimler ya da neler yüzer? Ördekler. Dolayısıyla, dolaylı da olsa sen bize ördek demiş oldun.
El an, hali hazırdaki Başkomutan'ın savcılığına soyunduğu "Ergenekon ve Balyoz" adlı iftira davalarında müebbet hapse mahkum olan, biraz yattıktan sonra iktidarın çok basiretli(!) bir bakanı tarafından "FETÖ'nün Kumpası" olduğu anlaşılınca serbest kalan eski Genelkurmay Başkanı demiş ki: "Afrin'de Mehmetçik çatışıyor, askerimiz çatışıyor, şehit oluyor. Asker çatışırken, şehit olurken siyasidir falan gibi söylemlerin tartışılma zamanları değil. Böyle konuların gündeme getirilmesini doğru bulmuyorum. Türkiye geleceğin güçlü bir devleti olacak. Bugün de durumumuz zaten ortada, böyle bir devlet varken, siz küçük emeller peşinden gidip bunu YPG'ye, PYD'ye adeta Türkiye karşısında böyle bir tartışılması bile çok rahatsız ediyor. Bu rahatsız edici bir şey, bu mukayese edilecek, karşılaştırılacak bir konu değil."
Vay efendim, at kaçtı torba düştü.
Cumhurbaşkanı bir yandan, resmi ve gayri resmi sözcüleri dört bir yandan veryansın.
Kimlermiş Afrin meselesini iç siyasete alet eden?
Siz değilseniz ki, seksen milyon şahittir ki değilsiniz(!) o halde gocunmaya ne gerek var?
"Yarası olan gocunur" diye bir atasözü öğrenmiştik, bilmem ki o hala kullanımda mıdır?
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.
Aziz Karaca / diğer yazıları
- Gül vekilim gül / 12.07.2025
- Yalamış yutmuşlar / 09.07.2025
- Dökülüyoruz dökülüyorsunuz dökülüyorlar / 08.07.2025
- Emeklinin payına bir kez daha hüsran düştü / 07.07.2025
- ‘İçi nasırlanmış elleri de yaz’ / 05.07.2025
- Kalemim elemime tercüman olabilseydi / 03.07.2025
- Ne olur? / 20.06.2025
- "Ben garip eşim garip/ Eşim yoldaşım garip" / 19.06.2025
- “Adana’da Ağustosta bulamadım yazımı Ağrı gibi başı duman kar ararsan işte ben” / 05.06.2025
- Emeklinin emeklemesi bile hayal oldu / 04.06.2025
- Yalamış yutmuşlar / 09.07.2025
- Dökülüyoruz dökülüyorsunuz dökülüyorlar / 08.07.2025
- Emeklinin payına bir kez daha hüsran düştü / 07.07.2025
- ‘İçi nasırlanmış elleri de yaz’ / 05.07.2025
- Kalemim elemime tercüman olabilseydi / 03.07.2025
- Ne olur? / 20.06.2025
- "Ben garip eşim garip/ Eşim yoldaşım garip" / 19.06.2025
- “Adana’da Ağustosta bulamadım yazımı Ağrı gibi başı duman kar ararsan işte ben” / 05.06.2025
- Emeklinin emeklemesi bile hayal oldu / 04.06.2025