logo
29 MART 2024

İkna etmenin yolu sol kulak

Uludağ Üniversitesi Kadın Çalışmaları Uygulama ve Araştırma Merkezi'nin düzenlediği konferansta konuşan Davranışbilimci Psikolog Kunter Kurt, iletişim hakkında önemli tavsiyelerde bulundu
09.03.2016 00:00:00
Uludağ Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Yusuf Ulcay'ın yanı sıra çok sayıda akademisyen ve öğrencinin takip ettiği konferansta, Davranışbilimci Psikolog Kunter Kurt, insan ilişkilerinde renklerin, beden dilinin ve bazı davranışların karşı tarafta nasıl algılandığını esprili bir şekilde anlattı. İlgi ile izlenen sunumunda Kunter Kurt, "Korku kültüründe vicdan değil bağımlılık, yaranma zekâsı gelişir. Korkutulan insan bağımlıdır, kendisini seçeneksizliğe mahkûm edilmiş hisseder. Suçu cezalandırılan insan cezalandırılmış olmanın gönül rahatlığı ile yeni bir suça yönelir. En sevdiği şeylerden mahrum ederek cezalandırmayı seçin. Cezaevlerindeki tutuklularla yaptığım çalışmalar sonucunda, suçun babadan kaynaklı olduğunu gördüm. Anneden kaynaklı suç yok. Baba ahlâk merkezidir, anne sevgi merkezi. Sevgi merkezi doğru davranışlar sergileyip temeli sağlam tutuyorsa bunun üzerine sağlam bina yapılabiliyor" diye konuştu.
İkna yollarını da anlatan Kurt, şunları söyledi: "Sol kulaktan söylenen cümleler sağ beyinde kabul görüyor. İkna etmenin yolu sol kulağa çalışmaktan geçiyor. İnsanda iki görünümlü tek bir akıl vardır. Erkek yönetici düşünceyi kullanır, kadın yapıcı düşünceyi kullanır. Takım olduklarında her şeyi yönetecek güce sahiplerdir. Kadınların önceliği psikolojik ihtiyaçlardır. Sevgi ve şefkat, ilgi ve destek, istendiğini hissetme, terk edilmeyeceğine inanma, güvenlik ve korunma, iletişim ve danışma, takdir edilip onurlandırılma, maddi güven ve çocukların büyütülme aşamalarında sorumluluk paylaşımı. Erkeklerin psikolojik ihtiyaçlarında ilk sırada bağımsızlık ihtiyacı var. Ardından kendine güven, cinsel mutluluk, saygı görme, mücadele, adalet ve maddi bağımsızlık. Her cins birbirine ihtiyacı olanları vermekten imtina etmesin".

Kadın daha çok mu konuşur?
Kurt, "Kadınlar günde 20 bin, erkekler ise günde 7 bin kelime ile konuşuyorlar. Ama buna gevezelik denmez. Aklınızdan geçirilen şeyler bile konuşma sayılır. Kadın aklından daha fazla şeyler geçirir. Kadın detaycıdır, süreç odaklıdır. Erkekse sonuç odaklıdır.
Kaygı, korku ve endişe anında dilin durumu ilginç. İnsanın korkudan dili tutulur mesela. Böyle bir anda damağa uygulanan bir baskı ya da dili damağın üstüne yapıştırma beynin sağ ve sol lobunun her ikisini birden çalıştırır ve korkuyu atlatmaya yardımcı olur. Sinirli olduğunuz anda bir söz söylemeden önce yutkunun. İkinci kez yutkunduğunuzda dilinizin damağınıza yapışmış olduğunu göreceksiniz" dedi.
Bağışıklık sitemini ayakta tutan timus bezini Japonların günde dört defa dövdüğünü kaydeden Kurt, "Bizde ağıt yakan kadınlar ona keza. İçli şarkılar dinlerken sinemize vurduğumuz yumruklar ona keza... Timus bezi üç şekilde aktif oluyor: Vurduğunuzda, kahkaha attığınızda ve dilinizi üst damağa yapıştırdığınızda. İnsan 21 gün içinde öğrenir ya da unutur. 21 gün sabrederseniz hedeflediğiniz her ne ise ona ulaşabilirsiniz. Çünkü 21 günde hepsi davranışa ve alışkanlığa dönüşür" şeklinde konuştu.
Organ diliyle konuşmayın
"Beni kanser edeceksin, kalbimi kırdın, sana gençliğimi verdim ve benzeri laflar organları biyolojik anlamda yorar" diyen Kurt, "Sizden olmayan bir şeyi bilinçaltınız fark ettiği anda direnciniz düşer. Doğru olmayan bilgileri organlarınız reddeder. Organ dilini kullanmaya başladığınız anda beyin o cümleyle ilgili organlarınıza kötü mesajlar gönderir. En çok organ dilini kullanan da kadınlardır. O yüzden ağrıları hiç bitmez. Bu dili terk eden insanlar sağlıklarına kavuşurlar" dedi.
Ön lobunuzu çalıştırın
Ön lobun çalıştırılmasını tavsiye eden Kurt, "İşin içinden çıkamadığımızda elimizi alnımıza götürüp kaşırız ya, işte o ön lobu çalıştırma hareketidir. Ön lob konsantrasyon, plan yapma ve problem çözme merkezidir çünkü. Büyüklerin elini öptükten sonra da o eli ön loba koyarız, secdeye varınca da ön lobumuzu yere yapıştırırız. Ellerinizi kilitlediğinizde sağ baş parmak mı üstte, sol baş parmak mı? Sağ baş parmağı üstte olanlar biraz daha duygusaldırlar. Sol baş parmağı üstte olanlar ise daha detaycıdır. Tepeden tırnağa her ayrıntıya dikkat ederler" dedi.
Başınız ne yana eğik?
İlginç bilgiler veren Kurt, "Serbest duruşunuz esnasında başınız sağda ise gelecek endişeniz vardır, solda ise geçmişle ilgili sıkıntılarınız devam ediyordur. Karşı tarafa "ezik" mesajı vermemek için dik durup çenenizi yere paralel tutmakta fayda var. Kullanmadığımız elimizle her gün yapacağımız on dakikalık bir çalışma başarıya götürür. Sağ el kısa süreli bellek ve öğrenme, sol el uzun süreli bellek ve hatırlama, her iki elinizi sıktığınızda yapabilme ve edebilme gücünü yani beyninizdeki her iki lobu birden faal edersiniz. Beyin loblarınızı kontrol edebilmeniz için kaşlarınızı kontrol edebilmelisiniz. Sizi küçük düşürmeye yönelik kasti soruları net olarak reddedin ve soruya soru ile karşılık verin. Mesela; 'Bu soruyu neden sorduğunu öğrenebilir miyim?' ya da 'Tam olarak ne istediğini söyler misin?' cümlelerinin sihrini tecrübe edin. Kendini önemsetmek mi istiyorsun, korktun mu, yoksa ne yapacağını mı bilemiyorsun? İnsanlar bu üç sebepten ötürü bağırır. Karşınızdakinin neden bağırdığını anladığınız anda kontrol sizdedir. İnsanda ters etki yapan me'leri, -ma'ları hayatınızdan kaldırın ki her şey istediğiniz gibi olsun. Malum, dayatılan her şeyin tersini inadına yapar insanoğlu. Olumlu cümlenin sonuna kondurduğunuz ama ile tüm olumlu sözleri bir anda olumsuz hale getirebilirsiniz. Hatırlamak istediğinizde gözlerinizi düz bir çizgi üzerinde sağa ve sola kaydırın, tarama yapar gibi yani, hatırlarsınız. Karşınızda size olumsuz konuşan bir insanın alın bölgesine atacağınız şizofrenik bir bakış onu dağıtacaktır" şeklinde konuştu.
Beden ve dil aynı konuşsun
Beden diliyle lisanın aynı olması gerektiğini savunan Kurt, "Beden diliniz ile konuşma diliniz müsemma olsun. Diliniz tamam derken, bedeniniz istemezükçülük etmesin. Önemli kararları sabah alın. Sabahın hayrını yadsımayın. Beyin sabah öğrenir, öğrendiklerini akşam yorumlar. 'Neden' sözü zihni kapatıcı, 'Nasıl' sözü ise zihni açıcıdır. Ön lobunuzu aktif hale getirmek için sebep yapamıyorum yerine, nasıl yapabilirim sözünü kullanın. Bir bardak çay iki bardak suyu, bir bardak kahve dört bardak suyu vücudumuzdan dışarıya atar. Kaybettiğiniz suyu yerine koymayı unutmayın. Susuzluğun bedeninizde sebebiyet verdiği yıkımı bilin ve onu susuz bırakmayın. Hatalarınızı kendinize samimiyetle itiraf ederseniz eğer o hatayı bir daha tekrarlamazsınız. Bilinçaltı ikna olduğu zaman bunu size tekrarlatmıyor" dedi.
Patlamanın ardından yangın çıktı
Villanın bodrumunda ceset bulundu
AKP'li başkan 2 bin lira için halkı sıraya dizdi
Paralar seçimden sonra yatacak!
İsrail bu kez Suriye'ye saldırdı
38 kişi hayatını kaybetti
Seçil Erzan davasında önemli gelişme
Belgedeki imza sahte çıktı
Otomobilini park edip dilenmeye gitti
Yaşı daha da şaşırttı
Seçim zoruyla çevreci oldu
'Gündemimizde yok'
Atatürk’ün hazırlattığı hutbeler
Namazın hikmeti
2 suç örgütü lideri daha İstanbul'da yakalandı
Kırmızı bültenle aranıyorlardı
Müzakereler katliama zaman kazandırmak için
Takas önerisini Netanyahu reddetti
3 büyük takım taraftarı iftarda buluştu
'Futbol sahada, dostluk her yerde'
Oy sayımı iftar saatine denk geliyor
YSK 'iftar' konusunda karar verdi
'İBB adayını çek' teklifine yanıt verdi
AKP'ye 3 şartını açıkladı
AKP'den bir seçim klasiği
Seçime 3 gün kala gaz bulundu!
Patlamanın ardından yangın çıktı
Villanın bodrumunda ceset bulundu
AKP'li başkan 2 bin lira için halkı sıraya dizdi
Paralar seçimden sonra yatacak!
İsrail bu kez Suriye'ye saldırdı
38 kişi hayatını kaybetti
Seçil Erzan davasında önemli gelişme
Belgedeki imza sahte çıktı
Otomobilini park edip dilenmeye gitti
Yaşı daha da şaşırttı
Seçim zoruyla çevreci oldu
'Gündemimizde yok'
Atatürk’ün hazırlattığı hutbeler
Namazın hikmeti
2 suç örgütü lideri daha İstanbul'da yakalandı
Kırmızı bültenle aranıyorlardı
Müzakereler katliama zaman kazandırmak için
Takas önerisini Netanyahu reddetti
3 büyük takım taraftarı iftarda buluştu
'Futbol sahada, dostluk her yerde'
Oy sayımı iftar saatine denk geliyor
YSK 'iftar' konusunda karar verdi
'İBB adayını çek' teklifine yanıt verdi
AKP'ye 3 şartını açıkladı
AKP'den bir seçim klasiği
Seçime 3 gün kala gaz bulundu!

Seçil Erzan davasında mahkemeye sunulan belgedeki imza sahte çıktı

Seçil Erzan tarafından Selçuk İnan'a verilen ve üzerinde Denizbank yetkilisinin imzası olduğu iddia edilen belge sahte çıktı!
29.03.2024 11:14:00
12 Punto
Seçil Erzan davasında mahkemeye sunulan belgedeki imza sahte çıktı
Seçil Erzan davasında mahkemeye sunulan belgedeki imza sahte çıktı
Türkiye'de gündem yaratan olaylardan biri olan Denizbank'ın eski Levent Şube Müdürü Seçil Erzan'ın davasına yeni bir rapor girdi.

8 Mart'ta yapılan ve 13 saat süren son duruşmada bazı kararlar alındı. 24 Mayıs'a ertelenen duruşma için, müştekilerden Selçuk İnan'ın ifadesinin alınması için Gaziantep Ağır Ceza Mahkemesi'ne yazı yazılmasına hükmeden heyet, Fatih Terim'in tanık olarak dinlenmesi talebinin daha sonra değerlendirilmesine hükmedildi.

Alınan kararlar arasında "Müşteki Selçuk İnan vekilinin talep ettiği belgelerde sanıklardan Asiye Öztürk'e ait imzalarının Sanık Asiye 'ye ait olup olmadığı hususunda ATK 'dan ek rapor alınmasına," dair kararda yer aldı.

ADLİ TIP KURUMU "İMZA SAHTE" DEDİ

12 Punto'dan Müslim Sarıyar'ın haberine göre, mahkemeye sunulan Seçil Erzan ve yardımcısı Asiye Öztürk'ün imzası yer aldığı iddia edilen ıslak imzalı antetli Denizbank yazısı Adli Tıp Kurumu'na gönderildi.

Adli Tıp Kurumu belgede iddia edilen banka şube müdür yardımcısı Asiye Öztürk'ün imzası olduğu belirtilen imzayı inceledi. Yapılan incelemede sözde belgede atılan imzanın, Asiye Öztürk'ün imzası olmadığını belirtti.

BU RAPOR DAVA DOSYASINA GİRDİ

Hazırlanan raporda şöyle denildi:

"Fotokopi belgeler, bilgisayar ortamında hazırlanmış belgeler, faks çıktısı ve karbon suret belgelerde bazı tanı unsurları kayba uğrayabileceği gibi bu tür belgelerin sair usullerle elde edilebilme olasılığının da bulunduğu, ayrıca belgeye imza, yazı ya da artefakt gibi harici unsurlar eklenebileceğinden fotokopi belgeler üzerinde inceleme yapılması sakıncalı olup genel olarak belge asılları üzerinde inceleme yapılmasının gerekli olduğu, söz konusu belgelerin orijinal belgelerden elde edilmiş olduğunun kabulü halinde tersim biçimi, alışkanlıklar, istif, eğim, doğrultu, seyir bakımından yapılan incelemede; İnceleme konusu belgelerdeki imzalar ile Asiye Öztürk'ün mevcut mukayese imzaları arasında ilgi ve irtibat tespit edilemediği hususlarını bildirir KANAAT RAPORUDUR."

Adli Tıp Kurumu tarafından mahkemeye gönderilen bu rapor dava dosyasına konuldu.

Küçükçekmece'de faciadan dönüldü

Küçükçekmece'de halı fabrikasında yangın çıktı
29.03.2024 10:32:00
İhlas Haber Ajansı
Küçükçekmece'de faciadan dönüldü
Küçükçekmece'de faciadan dönüldü
Küçükçekmece'de halı fabrikasında yangın çıktı. Fabrikadan alevler yükselirken, yangına müdahale etmeye çalışan bir işçinin yaralandığı öğrenildi. Büyük çapta hasar gören fabrika dron ile görüntülendi.

Küçükçekmece, Mehmet Akif Mahallesi Bahariye Caddesi'nde üzerinde bulunan 2 katlı halı fabrikasının 2. katında bulunan depo bölümünde saat 06.00 sıralarında bilinmeyen bir nedenle yangın çıktı. Yangın kısa sürede büyürken, olay yerine çok sayıda itfaiye ekibi sevk edildi.

Fabrikadan işçiler hemen tahliye edildi. Fabrika alev alev yanarken bölgeye gelen itfaiye ekipleri yangını söndürmek için çalışma başlattı. Yaklaşık 2.5 saatlik çalışmanın ardından yangın söndürüldü. Fabrikada işçilerden birinin yangına müdahale ederken yaralandığı öğrenildi. Yaralı işçi hastaneye kaldırılırken, itfaiye ekipleri içeride kimsenin olup olmadığına yönelik arama çalışması yaptı. Öte yandan büyük çapta hasar gören fabrika havadan görüntülendi.

Yangınla ilgili konuşan gece bekçisi, 'Fabrikanın yukarı bölümü yandı. Fabrikada mahsur kalan yok. Fabrikanın itfaiye ekibinden bir arkadaş müdahale ederken dumandan etkilenmiş, şuan hastanede. Gece çalışanlar aşağı taraftaydı, yangın yukarıda çıktı. Malzeme ambarı denilen bir yer var orada çıktı' dedi.

180 milyonluk sazan sarmalı operasyonu: 20 tutuklama

Mersin polisinin, bilinen alışveriş sitelerinin kopya linkini üreten, sahte hukuk bürolarından arama ve sazan sarmalı yöntemi ile dolandırıcılık yaparak 180 milyon lira haksız kazanç elde eden çeteyi çökertti, yakalanan şüphelilerden 20'si tutuklandı. 
29.03.2024 09:21:00 / Güncelleme: 29.03.2024 09:25:23
İhlas Haber Ajansı
180 milyonluk sazan sarmalı operasyonu: 20 tutuklama
180 milyonluk sazan sarmalı operasyonu: 20 tutuklama
Edinilen bilgiye göre, İl Emniyet Müdürlüğü Asayiş Şube Dolandırıcılık Büro Amirliği ekipleri, çeşitli yöntemlerle dolandırıcılık yapan şüphelilere yönelik çalışma gerçekleştirildi.

Polisin planlı çalışmasında Facebook Market Palace ve bilinen sitelerin sahte linkini üretmek sureti ile bungalov ev, elektrikli ev aletleri ilanları veren, sahte hukuk bürosundan uzlaştırmacı olarak arayarak para talep eden ve internet sitelerinden araç almak isteyen kişileri sazan sarmalı yöntemi ile organize bir şekilde dolandıran şüphelileri belirledi. Şüphelilerin bu yöntemle 180 milyon TL haksız kazanç elde ettiklerini tespit eden polis 4 gün öne Mersin merkezli 4 ilde eş zamanlı operasyon yaptı. Operasyonda aralarında suç örgütü liderinin de bulunduğu 36 şüpheli yakalandı. Şahısların ev, iş yeri ve araçlarında yapılan aramalarda ise 70 adet cep telefonu, 4 adet ruhsatsız silah, 1 adet para atma makinesi, farklı şahıslara ait 62 adet banka kartı ile 120 bin TL para ele geçirildi.

Gözaltına alınan 36 şüphelinin emniyette ifadeleri tamamlandı, adliyeye sevk edildi. Mahkemeye çıkartılan şüphelilerden 20'si tutuklandı, 10'u ev hapsi alırken, 6'sı ise adli kontrol şartı ile serbest kaldı.



Şüphelilerin paraları döviz ve altına çevirirken görüntüsü ortaya çıkmıştı

Polisin teknik takip çalışmasında şüphelilerin güven sağladıkları vatandaşlardan paraları aldıktan sonra döviz büroları ve sarraflara götürdükleri belirlenmişti. Nakit parayı altın ve dövize çevirdiği belirlenen şüphelilerin o anlara ait güvenlik kameralarına yansıyan görüntüleri de ortaya çıkmıştı.

Tutuklanan zanlıların ortaya çıkan görüntüsünde mağdurlardan dolandırıp nakit olarak getirdikleri yüklü miktardaki TL'yi altın ve dövize çevirdiği anlar yer almıştı.

Utanmadan bir de paylaşım yapıyorlar

 
İnsanlıktan zerre kadar nasibini almamış çeteciler olarak da bilinen Yahudi askerler, Gazze'de yaptıklarıyla ahlaksızlıkta da zirveyi kimseye bırakmıyor.
28.03.2024 17:50:00 / Güncelleme: 28.03.2024 17:54:49
HASAN PARLAK
 Utanmadan bir de paylaşım yapıyorlar
 Utanmadan bir de paylaşım yapıyorlar

İnsanlıktan zerre kadar nasibini almamış çeteciler güruhu olarak da bilinen Yahudi askerler, Gazze'de yaptıklarıyla ahlaksızlıkta da zirveyi kimseye bırakmıyor. Nitekim Gazze'de soykırım yapan Yahudi askerleri, işgal ettikleri bölgede her türlü rezalete imza atıyor. Hatta rezaletlerini sosyal medyada paylaşmaktan da geri durmuyor. Reuters ajansında yer alan görüntüler de Yahudi askerlerinin ne kadar 'insanlık sınıfı'nın dışında olduğunu ortaya koyuyor. Nitekim İsrail askerleri, Filistinlilerin evlerinde bulunan iç çamaşırlarıyla oynadıklarını gösteren fotoğraf ve videoları yayınlamaktan geri durmadı. Videolardan birinde Gazze'deki bir odada bir koltukta oturan İsrailli bir asker sırıtıyor, bir elinde silah, diğer elinde beyaz saten iç çamaşırını kanepede yatan bir yoldaşın açık ağzının üzerine sallıyor. Böylece Yahudi askerlerin insan olmadığını, başka tür bir mahluk olduğunu tüm dünyaya haykırıyorlar. 
logo

Beşyol Mah. 502. Sok. No: 6/1
Küçükçekmece / İstanbul

Telefon: (212) 624 09 99
E-posta: internet@yenimesaj.com.tr gundogdu@yenimesaj.com.tr


WhatsApp iletişim: (542) 289 52 85


Tüm hakları Yeni Mesaj adına saklıdır: ©1996-2024

Yazılı izin alınmaksızın site içeriğinin fiziki veya elektronik ortamda kopyalanması, çoğaltılması, dağıtılması veya yeniden yayınlanması aksi belirtilmediği sürece yasal yükümlülük altına sokabilir. Daha fazla bilgi almak için telefon veya eposta ile irtibata geçilebilir. Yeni Mesaj Gazetesi'nde yer alan köşe yazıları sebebi ile ortaya çıkabilecek herhangi bir hukuksal, ekonomik, etik sorumluluk ilgili köşe yazarına ait olup Yeni Mesaj Gazetesi herhangi bir yükümlülük kabul etmez. Sözleşmesiz yazar, muhabir ve temsilcilere telif ödemesi yapılmaz.