'İktidardakiler dünyalarından dolayı senden korktular'
Fakat İmam Ali (a.s) oğulları Hasan ve Hüseyin ve Abdullah b. Ca'fer ile birlikte onu yolcu etmeye gitti. Mervan b. Hakem onları geri çevirmek için karşılarına çıktı. İmam, Mervan'ın üstüne yürüyerek bindiği hayvanın kulaklarına vurdu ve "Def ol, Allah seni ateşe sürüklesin!" [305] diye ona bağırdı. (Müruc'uz-Zeheb, 2/350).
İmam Ali (a.s) Hz. Ebuzer'e veda ederken şunları söyledi: "Ey Ebuzer! Sen Allah için kızdın; O'ndan ümidini kesme. Bu iktidar sahipleri dünyalarından dolayı senden korktular. Sen de dininden dolayı onlardan korktun. Zarar vermenden korktukları şeyi onlara bırak. Onların zarar vermelerinden korktuğun şeyi de alıp kaç. Onların, senin onlardan alıp götürdüğün şeye ne çok ihtiyaçları var! Fakat senin, onların senden esirgedikleri şeye hiçbir ihtiyacın yok. Yarın kimin daha çok kazançlı çıktığını ve kimin daha çok kıskançlık çekeceğini bileceksin." (Şerh-u Nehc'il-Belâğa, 3/54; Ebu Bekir Ahmed b. Abdulaziz de es-Sakife adlı kitabında bu olayı anlatmıştır. A'yan'uş-Şia, 3/336).
Ali (a.s) Hz. Ebuzer'i yolcu edip dönünce, bazı insanlar onu karşılayıp şöyle dediler: "Osman sana çok kızdı." İmam Ali (a.s) şu cevabı verdi: "Normaldir. At ağzına gem vurulmasına kızar."
Hz. Osman'ın iktidarı, risaletin içeriğini pratik ve teorik olarak anlamamış, kavramamış olan hâkim siyasî çizginin bir devamıydı. Bu çizgi, İslâm hükümetinin geleceği ve bütün ümmet üzerinde olumsuz etkiler bıraktı. Bir tek kuşağı hariç, diğer kuşakları Hz. Peygamber'in (s.a.a) dönemini yaşamamış olan, O'nu bir lider ve eğitici olarak görmemiş olan İslâm kitleleri arasında İslâm risaletinin anlaşılırlığı konusunda birtakım soru işaretlerinin, birtakım şüphelerin çıkmasına neden oldu. İslâm ülkesinin her tarafında fitne ateşleri alevlenmeye başladı. Bunun neticesinde de Müslümanlar ardı arkası kesilmeyen belâlara ve yıkımlara uğradılar.