Birkaç gündür, Lübnan'ın güneyindeki Hizbullah direnişi ile İsrail arasındaki gelişmeler ve bu cephede operasyonların artması, dikkatleri tekrar Gazze'den Lübnan'a çekmektedir. Netanyahu hükümeti, defalarca savaşı Gazze Şeridi'nden Lübnan'a taşıyacaklarını ve Hizbullah'a karşı geniş çaplı bir saldırı başlatacaklarını dile getirerek, Hizbullah'ı tehdit etmişti.
2006'daki 33 günlük savaşta İsrail'in yaşadığı yenilgi ve Hizbullah'ın son 11 ay içinde sahaya henüz sürmediği askeri olanaklar göz önünde bulundurulduğunda, bu tehditlerin daha çok yıpranmış ve bitkin Netanyahu'nun İsrail askerine moral vermek amacıyla yaptığı psikolojik çıkışlar olduğu düşünülüyor. İsrail de tek başına böyle bir savaşın sonuçlarına katlanamayacağını biliyor. Netanyahu'nun Gazze Şeridi'nde sivil katliamı yapmak dışında bir başarı elde edememesi nedeniyle akıl dışı bir eyleme başvurma olasılığı da mevcut ve "ne olacaksa olsun" diyerek hesapsızca hareket etme ihtimali de küçümsenmemelidir.
Siyonist rejimin operasyonları, daha çok Hizbullah'ın güneydeki komutanlarının hareketlerini izleme ve onları suikastla hedef alma üzerine yoğunlaşmıştı. Ancak bu operasyonlar, Hizbullah için caydırıcı bir etki yaratmamış gibi görünüyor. Buna karşılık, Hizbullah Filistin'in kuzeyine, işgal altındaki Celile bölgesindeki askeri hedeflere yönelik füze ve insansız hava aracı saldırılarına odaklanmış ve sivil hedefleri vurmaktan kaçınarak, İsrail'e ağır kayıplar verdirmiştir. Ancak geçtiğimiz hafta, İsrail operasyonlarının coğrafi kapsamını genişleterek Lübnan'ın kuzeydoğusundaki Bekaa bölgesindeki mevzileri hedef almış ve Hizbullah'ın silah ve mühimmat depolarını imha ettiğini iddia etmişti.
Hizbullah karşılık olarak "Imad 4" adlı bir film yayınlayarak, stratejik füzeler taşıyan büyük kamyonların hareket ettiği dağlık bölgelerin altındaki tünelleri göstererek, İsrail'in, silah depolarını vurduğunun bir yalandan ibaret olduğunu ortaya koydu.
Hizbullah'ın operasyonları iki ayrı şekilde ilerliyor: Bir yandan Gazze Şeridi'ndeki Hamas direnişini desteklemek amacıyla Celile bölgesinde günlük operasyonlarla düşman üslerini vururken; diğer yandan, Beyrut'un güney banliyösünde, Fuad Şükr suikastına yanıt olarak yapılan operasyonlardır.
Görünüşte bu iki operasyon arasında bir bağlantı olmasa da, teknik ve taktiksel bir ilişki olduğu görülmektedir. Hizbullah, bir yandan işgal altındaki Filistin'in kuzeyindeki operasyonlarının coğrafi kapsamını Golan Tepeleri de içerisinde olmak üzere 40 kilometreye kadar genişletmiş, Kiryat Şimona'ya kadar hedef almış durumda. Diğer yandan rejimin savunma duvarlarından kaçınmak için özel insansız hava araçları göndererek bu duvarların zayıf noktalarını dikkatle incelemektedir.
Bir yandan da Lübnan, siyasi ve ekonomik alanlarda ABD ambargosu, nedeniyle baskı altında kalmaya devam ediyor. Geçen hafta, elektrik santrallerinin yakıtı tükendi ve Lübnan karanlığa gömüldü. Enerji Bakanı Velid Fayed, ABD'nin uyguladığı yaptırımlar nedeniyle Lübnan hükümetinin santraller için gerekli yakıtı satın alamadığını ve yakında Beyrut'un havaalanı ve liman dahil tüm Lübnan'ın karanlığa gömülebileceğini açıklamıştı.
Çok geçmeden Cezayir, Lübnan'a yardım elini uzattı ve Cezayir Cumhurbaşkanı Abdulmecid Tebbun, hükümete gerekli yakıtı derhal Lübnan'a ulaştırması talimatını verdi. Ayrıca bazı Batılı ülkelerin yanı sıra bazı Arap ülkeleri de vatandaşlarından Lübnan'ı hemen terk etmelerini istemişti. Bu adım her ne kadar Lübnan halkını Hizbullah'a karşı kışkırtmak için yapılan psikolojik operasyonlar çerçevesinde değerlendirilebilirse de, bölgede tam tersi benzeri görülmemiş askeri gelişmelerin gerçekleşme olasılığı da göz ardı edilemez.
Bölge İsrail'in kaşıdığı cerahatli yara misali patladı patlayacak.
Imad 4 bunu doğrular gibi...
- Anglosakson ekseni / 26.09.2024
- Aselsan 2023… 2053… 2071 / 21.09.2024
- Imad 4 / 26.08.2024
- Time dergisine başlık: 'Rüzgara düğüm atmak' / 24.08.2024
- Fitiller ateşlendi / 23.08.2024
- Gençliğe Hitabe’den fırlamışçasına / 24.03.2024
- İLKESİZ CHP / 23.03.2024
- ABD terör kuvvetleri / 12.01.2024
- Ölmemek için ölenler… / 08.01.2024