logo
19 NİSAN 2024

İnsan kuldur

03.11.2019 00:00:00

Muhterem üstadım Prof. Dr. Haydar Baş Bey'in şu veciz ifadesi ile konuya girmek istiyorum: "İnsan kuldur! Ya nefsinin kuludur ya da Rabbinin kuludur!"

Hikmet membaı olan yüce kitabımız Kur'an-ı Kerim'in Tevbe suresi 31. ayetinde Hz. Allah şöyle buyurur: "Onlar (Yahudiler ve Hıristiyanlar), Allah'ı bırakıp hahamlarını, rahiplerini, Meryem oğlu Mesih'i rabler edindiler. Halbuki onlar, bir tek ilâha ibadet etmekten başkasıyla emrolunmamışlardı. O'ndan başka ilâh yoktur. O, bunların ortak koştukları her şeyden münezzehtir."

Ayette Yahudilerin ve Hıristiyanların, dini hususlarda hüküm veren haham ve papazlarını rabler edindikleri zikredilmiştir. 

Allah'ın burada maksadı onların din adamlarını ilah edinerek onlara tapmaları değildir. Burada dikkat çekilmek istenilen nokta, insanların, din adamlarının koydukları emir ve yasakları Allah'ın emir ve yasakları kabul edip o hükümlere uymalarından dolayı sapıtmalarıdır. 

Nitekim şu hadis-i ile Resûlullah konuyu apaçık bir şekilde özetlemektedir. 

Adiy b. Hatim diyor ki:

Ben, Resûlullah'ın yanına gittim. Boynumda altından bir haç bulunuyordu. Bana; "Ey Adiy, bu putu çıkarıp at" dedi. Daha sonra onun, Tevbe suresinin, "Onlar, hahamlarını, papazlarını ve Meryem oğlu İsa Mesihi, Allah´tan başka rabler edindiler" ayetini okuduğunu işittim. Dedim ki: "Ey Allah'ın Resulü biz onlara ibadet etmiyorduk ki!" Resûlullah da buyurdu ki: "Dikkat edin, Yahudi ve Hıristiyanlar, din adamlarına tapmıyorlardı. Fakat onlar, hahamlar ve papazlar kendilerine bir şeyi helal kılınca onu helal sayıyorlardı, bir şeyi haram kılınca da onu haram kabul ediyorlardı." (Tirmizi, K. Tefsir el-Kur'ân sure 9 bab: 10, Hadis No: 3095).

Aynı olayı farklı zamanlarda Huzeyfetül Yeman, Abdullah b. Abbas, Selman-ı Farisi gibi sahabiler de yaşamış ve nakletmiştir. Evet! Ben Müslümanım diyenler belki boynunda haç taşımıyor ama kalbine koyduğu nice putlar ile namaz kılıyor, yuva kuruyor, ticaret yapıyor!

Şüphesiz yeryüzünde iki din vardır. Birinin adı hak olan, Hak kelamı olan İslam, diğeri ise cehalet dinidir.

Ayetin hükmü açıktır. O gün ki, Yahudi ve Hıristiyanların içine düştüğü batıla vurgu yapılırken bugünün Yahudi ve Hıristiyanları için de aynı hüküm geçerlidir!

Yahudi ve Hıristiyanlar bir kenara, biz kendi içimizdeki cahillere değinelim. Bugün millet olarak hangi meselede, kimlere tâbiyiz! Kimlere (haşa) kul oluyoruz? Evet, ağır bir ifade. Ancak ayette tam olarak bu anlatılıyor!

Hayatımız boyunca maddi manevi ihtiyaçlarımız ve imtihanlarımız var. 

Öğrenerek veya çalışarak bu ihtiyaçlarımızı gideriyoruz veya giderdiğimizi zannediyoruz!

Öğreniriz, ancak öğrendiğimiz ve teslim olduğumuz adres doğru ve hak kelamı içermiyorsa o zaman yandığımızın resmidir! Çalışır, kazanırız! Eğer kazancımız helal değilse o zaman da yandığımızın resmidir!

Hak söz öğrenmek, öğretmek, Allah'ın murat ettiği hal üzere O'na yönelmek ve O'nun hükümlerine tabi ve teslim olmak bir imtihan ise yaşadığımız şu fani dünyayı onun muradı üzerine imar etmekte ciddi bir imtihandır.

Yaşadığımız ahir zaman, genel olarak Müslümanların ölçülerinin ve kurduğu aidiyet bağlarının yanılgılar ile dolu olmasından dolayı ahir zaman olarak ifade edilmektedir.

Hak ölçüleri, kendi nefsi çıkarlarına göre dizayn ederek "bu Allah'ın buyruğudur" diye pazarlayan haham ve papazların hükmü ne ise, o haham ve papazlara uyanların hükmü ne ise bugün ben hocayım diye Allah'ın tüm hükümlerini, Hz. Peygamberi ve ehli beytini setredenlerin de hükmü odur. Onlara uyan, görüntü de namaz kılan, oruç tutan ve ben Müslümanım diyenlerin hükmü de o haham ve papazlara uyanların hükmü ile aynıdır!

İhtiyaçlarımız ve imkanlarımız dâhilinde nasıl ki, hastalandığımızda doktorun iyisini, acıktığımızda meyvenin tazesini arıyor isek bu arayışımız, maddi ve manevi açlığımızı giderecek olan lokmanın helalini, sözün hak olanını arama istikametinde devam etmeli ve mutlaka neticelenmelidir. 

Lokmanın helalini kazanmak kültürümüzü yaşamak ve yaşatmak ile mümkün iken, sözün helalini, hak olanını aramak ise midesine helal lokma düşürenlerin arayışıdır.

Elini, belini, dilini haramdan koruyanları hak olmayan bir hükme uydurmak, kul etmek ne mümkündür!

Hz. Ali der ki, "Görmediğim Allah'a iman etmem!" 

Bu ne büyük bir iddiadır! Ya da arayışını ne güzel ifade etmektir. O halde Hz. Ali'nin himmetine, Ehl-i Beyt'in şefaatine tâbi olmalıyız. Şüphesiz Ali olmak mümkün değildir ancak, cisminde ve halinde Allah'ın o tecillilerini yaşayan bir Ali olmaya çalışmak, her halinde onu örnek almak hepimiz için güzel bir arayış ölçüsüdür.

Kısaca Ali gibi arayan, Ali olamaz ama Ali gibi olur, mutlaka Ali'nin bulduğunu da bulur!

Şimdi meselelere, insanlara, dine, Peygambere ve Allah'a yönelişimizi veya arayışımızı bir tefekkür edelim.

Yönelmemiz, teslimiyetimiz, takdirlerimiz ve aidiyetimiz içindeki batılları ayıklayarak toplum için ideal ve aranan bir insan olmak, Allah için ise murat edilen bir kul olmak için muradı ilahi olan ehli beytin halini yaşamaya gayret edelim.

Bu hususta hak söz olarak, tavsiye edebileceğim en güzel ve öz kaynak sayın Prof. Dr. Haydar Baş beyin tam 12 cilt kaleme almış olduğu Ehl-i Beyt külliyatı, helal lokma için ise yine Prof. Dr. Haydar Baş beyin Milli Ekonomi Modeli'dir.

 
Mustafa Doğan / diğer yazıları
Şehit edilen babasının koltuğuna oturdu
29 yıl önce babası o koltuktaydı
Kaçak kazı zannedildi gerçek bambaşka çıktı
Soruşturma devam ediyor
Depremin izleri gün ağarınca ortaya çıktı
Binalar ve minareler yıkıldı
2 kurşun camlara isabet etti
Holding binasına ateş açıldı
Komşusunun kapısına balyoz ve matkapla dayanıp ateşe verdi
Gürültü kavgasını özel harekat bitirdi
İsrail'den İran'a misilleme
İran'da uçuşlar askıya alındı
'Hasarlı evlere girmeyin'
Açıklama sırasında depreme yakalandı
Atatürk’ün hazırlattığı hutbeler; Peygamberimizin ahlakı
Fenerbahçe penaltılarda yıkıldı
Umutlu başlangıç kabusa döndü
Hayber’deki 'Demir Kubbe'yi yıkan adam
Fabrikalarda işler tersine döndü
Ustaysan, zanaatkârsan maaş kıyak
Teknoloji geliştiriyor
Özellikle 5G teknolojilerinde iddialı
Sulusaray'da deprem korkusu sürüyor
Geceyi dışarıda geçiriyorlar
Kaçmaya çalışan 5 kişi yaralandı
Tokat bu kez 5.6 ile sallandı
Tokat beşik gibi sallanıyor
5.6'lık deprem korkuttu
Şehit edilen babasının koltuğuna oturdu
29 yıl önce babası o koltuktaydı
Kaçak kazı zannedildi gerçek bambaşka çıktı
Soruşturma devam ediyor
Depremin izleri gün ağarınca ortaya çıktı
Binalar ve minareler yıkıldı
2 kurşun camlara isabet etti
Holding binasına ateş açıldı
Komşusunun kapısına balyoz ve matkapla dayanıp ateşe verdi
Gürültü kavgasını özel harekat bitirdi
İsrail'den İran'a misilleme
İran'da uçuşlar askıya alındı
'Hasarlı evlere girmeyin'
Açıklama sırasında depreme yakalandı
Atatürk’ün hazırlattığı hutbeler; Peygamberimizin ahlakı
Fenerbahçe penaltılarda yıkıldı
Umutlu başlangıç kabusa döndü
Hayber’deki 'Demir Kubbe'yi yıkan adam
Fabrikalarda işler tersine döndü
Ustaysan, zanaatkârsan maaş kıyak
Teknoloji geliştiriyor
Özellikle 5G teknolojilerinde iddialı
Sulusaray'da deprem korkusu sürüyor
Geceyi dışarıda geçiriyorlar
Kaçmaya çalışan 5 kişi yaralandı
Tokat bu kez 5.6 ile sallandı
Tokat beşik gibi sallanıyor
5.6'lık deprem korkuttu
logo

Beşyol Mah. 502. Sok. No: 6/1
Küçükçekmece / İstanbul

Telefon: (212) 624 09 99
E-posta: internet@yenimesaj.com.tr gundogdu@yenimesaj.com.tr


WhatsApp iletişim: (542) 289 52 85


Tüm hakları Yeni Mesaj adına saklıdır: ©1996-2024

Yazılı izin alınmaksızın site içeriğinin fiziki veya elektronik ortamda kopyalanması, çoğaltılması, dağıtılması veya yeniden yayınlanması aksi belirtilmediği sürece yasal yükümlülük altına sokabilir. Daha fazla bilgi almak için telefon veya eposta ile irtibata geçilebilir. Yeni Mesaj Gazetesi'nde yer alan köşe yazıları sebebi ile ortaya çıkabilecek herhangi bir hukuksal, ekonomik, etik sorumluluk ilgili köşe yazarına ait olup Yeni Mesaj Gazetesi herhangi bir yükümlülük kabul etmez. Sözleşmesiz yazar, muhabir ve temsilcilere telif ödemesi yapılmaz.