İran, dünyanın en zengin doğalgaz ve petrol kaynaklarına sahip ülkelerinden biridir. 80 milyonluk nüfusu ve 1 milyon 600 bin km2'lik alanı ile Türkiye yüzölçümünün iki katı olmasına ve bunca yeraltı kaynaklarına rağmen uygulanan kapitalist model sebebiyle istenen ekonomik gelişmeyi bir türlü sağlayamıyor. Halkını memnun edemiyor. Zaman zaman ayaklanmalar çıkıyor.
İslam âleminin üç büyük ülkesinin benzer sorunlar içinde bocalaması ve çözüm bulamaması dikkat çekicidir. Mısır, Arap ülkeleri içinde yine 104 milyonluk nüfusuyla göze çarpıyor. Bolluk ve bereket kaynağı Nil nehri ve Dünyanın en stratejik geçiş noktalarından Süveyş Kanalı Mısır'ın denetimindedir. Olağanüstü zenginliklere sahiptir. 3 katrilyon dolarlık kaynaklarına sahip olduğu halde Türkiye de aynı şekilde ekonomik krizler içinde kıvranmaktadır.
Türkiye, Mısır ve İran örneğini vermemin sebebi üç ülkenin farklı yönetimlere sahip olmasına rağmen kapitalizmle idare edildiklerinden dolayı ekonomide ciddi sıkıntılar yaşamalarıdır. Şii İran, Sünni darbeci ve Amerikancı Sisi yönetimindeki Mısır ve demokratik laik Türkiye Cumhuriyeti kendilerine has bir ekonomi modeli uygulamaktan uzaklar. Şiilik iddiası İran'ı kurtarmadığı gibi Sünnilik iddiası diğer ülkelerin yaralarına merhem olamıyor.
O halde mezhepçilik yapmak çözüm değildir. Halkın iş ve aş problemlerini çözemeyen her iktidar ismi cismi ne olursa olsun meşruiyetini kaybeder. Prof. Dr. Haydar Baş, Milli Ekonomi Modeli'nin sadece ülkemizi değil başta komşularımız olmak üzere bütün İslam ülkelerini de ayağa kaldıracağını ilan etti. Bu çağrıya kulak vermek gerekir. Ne hazindir ki faizsiz sistem arayışında olan Müslümanlar henüz bunun çaresini bulamadı. Faize nema demekle iş çözülmüyor. Faiz ancak MEM'in para sisteminin bir parçası olan senyoraj, emisyon ve milli para kavramlarıyla devreden çıkarılabilir.
İslam âlemini kapitalizmin pençelerinden kurtaracak yegâne model MEM'dir. Başta İran devrimi olmak üzere İslam dünyasındaki arayışların başarısız olmasının en büyük nedeni dört dörtlük bir ekonomi modelinden mahrum olmalarıdır. İran, İslam inkılâbı yaptığını zannederken aslında kapitalimin yeşil versiyonunu uygulamış. Sadece sakal bırakmakla, cübbe ve şalvar giymekle bu işler olmuyor. Asıl dönüşüm, zihinlerde ve kalplerde olur. Şii'siyle Sünni'siyle Ehl-i Beyt'e dönmekle olur.
İslam âleminin üç büyük ülkesinin benzer sorunlar içinde bocalaması ve çözüm bulamaması dikkat çekicidir. Mısır, Arap ülkeleri içinde yine 104 milyonluk nüfusuyla göze çarpıyor. Bolluk ve bereket kaynağı Nil nehri ve Dünyanın en stratejik geçiş noktalarından Süveyş Kanalı Mısır'ın denetimindedir. Olağanüstü zenginliklere sahiptir. 3 katrilyon dolarlık kaynaklarına sahip olduğu halde Türkiye de aynı şekilde ekonomik krizler içinde kıvranmaktadır.
Türkiye, Mısır ve İran örneğini vermemin sebebi üç ülkenin farklı yönetimlere sahip olmasına rağmen kapitalizmle idare edildiklerinden dolayı ekonomide ciddi sıkıntılar yaşamalarıdır. Şii İran, Sünni darbeci ve Amerikancı Sisi yönetimindeki Mısır ve demokratik laik Türkiye Cumhuriyeti kendilerine has bir ekonomi modeli uygulamaktan uzaklar. Şiilik iddiası İran'ı kurtarmadığı gibi Sünnilik iddiası diğer ülkelerin yaralarına merhem olamıyor.
O halde mezhepçilik yapmak çözüm değildir. Halkın iş ve aş problemlerini çözemeyen her iktidar ismi cismi ne olursa olsun meşruiyetini kaybeder. Prof. Dr. Haydar Baş, Milli Ekonomi Modeli'nin sadece ülkemizi değil başta komşularımız olmak üzere bütün İslam ülkelerini de ayağa kaldıracağını ilan etti. Bu çağrıya kulak vermek gerekir. Ne hazindir ki faizsiz sistem arayışında olan Müslümanlar henüz bunun çaresini bulamadı. Faize nema demekle iş çözülmüyor. Faiz ancak MEM'in para sisteminin bir parçası olan senyoraj, emisyon ve milli para kavramlarıyla devreden çıkarılabilir.
İslam âlemini kapitalizmin pençelerinden kurtaracak yegâne model MEM'dir. Başta İran devrimi olmak üzere İslam dünyasındaki arayışların başarısız olmasının en büyük nedeni dört dörtlük bir ekonomi modelinden mahrum olmalarıdır. İran, İslam inkılâbı yaptığını zannederken aslında kapitalimin yeşil versiyonunu uygulamış. Sadece sakal bırakmakla, cübbe ve şalvar giymekle bu işler olmuyor. Asıl dönüşüm, zihinlerde ve kalplerde olur. Şii'siyle Sünni'siyle Ehl-i Beyt'e dönmekle olur.
Cihat Tekin / diğer yazıları
- İran vekil güçlerini ateşe attı / 16.04.2024
- Kamçılı IMF dönemi başladı / 15.04.2024
- Mahkeme kadıya mülk değildir / 09.04.2024
- Türkiye sadece İstanbul'dan ibaret değildir / 08.04.2024
- Erken seçim çağrısı yapılmalı / 05.04.2024
- Müflis tüccar eski defter karıştırır / 04.04.2024
- Tencere dibin kara seninki benden kara / 26.03.2024
- Yel kayadan bir şey aparabilmez / 25.03.2024
- Milli Ekonomi Modeli belediyelere hayat verecek / 23.03.2024
- Milli Para istikrarın sembolüdür / 22.03.2024
- Kamçılı IMF dönemi başladı / 15.04.2024
- Mahkeme kadıya mülk değildir / 09.04.2024
- Türkiye sadece İstanbul'dan ibaret değildir / 08.04.2024
- Erken seçim çağrısı yapılmalı / 05.04.2024
- Müflis tüccar eski defter karıştırır / 04.04.2024
- Tencere dibin kara seninki benden kara / 26.03.2024
- Yel kayadan bir şey aparabilmez / 25.03.2024
- Milli Ekonomi Modeli belediyelere hayat verecek / 23.03.2024
- Milli Para istikrarın sembolüdür / 22.03.2024