Kanser tedavisinde akıllı molekül dönemi
Yıldırım Beyazıt Üniversitesi Tıp Fakültesi Hematoloji Bilim Dalı öğretim üyesi Prof. Dr. Fevzi Altuntaş, kanserde artık bireyselleştirilmiş tedavinin ön plana çıktığını, hastanın ihtiyaçlarına göre akıllı moleküllerin kullanılmaya başlandığını söyledi
18.09.2015 00:00:00
Yan etkileri düşük, etkinlikleri yüksek bu moleküllerin tedavide kullanımının daha da yaygınlaşması gerektiğini kaydeden Prof. Dr. Fevzi Altuntaş, bu alanda yürütülen klinik çalışmalara hastaların daha fazla katılması çağrısını dile getirdi.Altuntaş, şu bilgileri aktardı: "Bu alanda klinik çalışma yapılmadan ilerleme sağlanması mümkün değil. Bu yüzden 'kobaylık' anlayışı değişmeli. Klinik çalışmalar önemli. Adım atılmadan gelişme olmuyor. Teknolojik gelişme bu çalışmalarla mümkün olabilir. Biz diyoruz ki 'faz 1, faz 2, faz 3 çalışmaları yapılıyor ama bunların Türkiye'nin dört bir yanında yaygınlaşması lazım.' Bu hastalar kesinlikle kobay değil. Daha iyi bir tedavi olmadığı için hastalar bu çalışmalara katılıyor." Altuntaş, artık hematolojik onkoloji alanında klinik araştırmalara katılacak yabancı hastaların da Türkiye'ye beklendiğini kaydederek, yurtdışından "hastaların katılabileceği araştırma olup olmadığını" soran mesajlar aldıklarını anlattı.KML hastalığında yeni tedavi yöntemleriyle ilgili de bilgi veren Altuntaş, bu hastalığın artık şeker ve kalp gibi kronik hastalık haline geldiğini, günde tek bir hapla kontrol altına alınabildiğini söyledi. Altuntaş, "İlacın ihmal edilmemesi çok önemli. 'Hapı yut lösemiyi tut', temel mesaj bu" diye konuştu.Altuntaş, hematolojik kanserlerin görülme sıklığının yüz binde 17 olarak saptandığını açıkladı. Bunların erkeklerde yüzbinde 20, kadınlarda yüzbinde 13 görüldüğünü belirten Altuntaş, en fazla rastlanan hematolojik kanser türünün ise yüzbinde 6 ile lenfoma olduğunu, bunu yüzbinde 5 ile löseminin izlediğini belirtti.Kanser tedavisinde psikolojik desteğin önemine dikkati çeken Altuntaş, şu değerlendirmelerde bulundu: "Bu aileden başlıyor, aile içerisinde inanç, destek önemli. Bunun dışında çevre, sağlık çalışanı, yönetici, hekim de önemli. Sosyal yaşam alanı, iş yeri, her alanda bu desteğin, inancın sağlanması lazım. Destek olursa başarısını görüyoruz. Kanserli hastaları kaybedilmiş vaka gibi görmeyin. Beraber yemek yiyin, kontrollü biçimde hayatın içine katalım, izole etmeyelim. Bu takdirde yaşamlarının daha kaliteli olduğunu görüyoruz." AA
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.