logo
25 NİSAN 2024

KAYPAK TAVIR

01.12.2001 00:00:00
Bir süre önce, "Türkiye'nin AB'ye tam üyeliğinin yolu Diyarbakır'dan geçer" diyen bazı parlamenterlerin, şimdi, bu yolun "Lefkoşa'dan geçtiğini" söylemeleri, Avrupa Parlamentosu'nda Ankara'ya karşı süregelen "kaypak tavrın" değişmediğini simgeliyor

AB, Türkiye'yi karar mekanizmasına sokmamak için, AGSP'yi operasyonel hale getirilememe planıyla veya "NATO garantisi içermeyen" formüllerle geçici çözüm arayışlarına giriyor

Avrupa Birliği üyesi ülkelerin devlet ve hükümet başkanlarını, 14-15 Aralık tarihlerinde Brüksel'in bir belediyesi olan Laeken'da bir araya getirecek olan Laeken zirvesi yaklaşırken, Dönem Başkanı Belçika'nın, gündemdeki maddelere ilişkin "kararsızlık ve karmaşa ortamı" nedeniyle panik yaşadığı gözlemleniyor.

Zirvenin en önemli gündem maddelerinden birini, Avrupa Güvenlik veSavunma Politikası'nın (AGSP) "operasyonel" hale getirilmesine yeşil ışık yakılması oluşturuyor.

Askeri kimlik arayışındaki AB, 1999 sonunda, Helsinki Zirvesi'nde,2003 yılına kadar, 60 bin askerlik bir "acil müdahale gücü" oluşturmayı kararlaştırmıştı. Bu oluşumun, gereğinde, 60 gün içinde müdahaleye hazır hale getirilmesi ve en az bir yıl görev sürdürebilecek yetenekte olması için çalışılıyor.

AB, oluşturacağı askeri kimlik çerçevesinde, özellikle eksikliğini fark ettiği planlama, istihbarat ve yüksek teknoloji alanlarında, NATO'nun imkan ve yeteneklerini kullanmak istiyor. Ancak bunu yaparken,Türkiye gibi AB üyesi olmayan Avrupalı NATO müttefiklerini karar mekanizmasından dışlıyor.

Türkiye'nin askeri yetkilileri, bu olumsuz yaklaşım nedeniyle, AB ile NATO arasındaki işbirliği arayışlarında, ulusal menfaatlerini ön plana çıkaran bir tavır sergiliyor. AB'nin NATO imkan ve yeteneklerinden "otomatik olarak" yararlanması için, tüm İttifak ülkelerinin onayı gerekiyor. Türkiye, bunu reddediyor ve AB'nin, NATO imkan ve yeteneklerini kullanması için, "her seferinde" üyelerden onay istemesi gerektiğini belirtiyor.

"Operasyonel değil" oyunu

Belçika Dışişleri Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Louis Michel, yaptığı açıklamalarda, "Türkiye'nin vetosu" nedeniyle çok zor duruma düştüklerini anlatarak, "AB'nin itibarının söz konusu olduğunu" ifade etti.

Ankara'nın tavrı nedeniyle, Laeken zirvesinde AGSP projesinin "operasyonel" olduğunu açıklayamayacaklarını belirten Michel, "NATO olanaklarından istifade edilemeyeceği için, gerçek anlamda askeri yeteneklere sahip olmadan AGSP'nin operasyonel olduğunun beyan edilmesinin itibar kaybı anlamına geleceği" mesajını verdi.

Michel, bu durumda, Dönem Başkanlığı olarak yeni bir öneri hazırladıklarını, her askeri operasyon için, mevcut yeteneklere göre ayrı ayrı karar verilmesinin düşünüldüğünü anlattı. Dolayısıyla Türkiye, hem karar mekanizmasına alınmış olmayacak hem de toptan veto ihtimali ortadan kaldırılacak ve baskısı azaltılacak.

Bu durumda, AB, NATO'nun imkan ve yeteneklerinden "otomatik olarak" yararlanmayacak ve iki kurum arasında bu amaçla bir uzlaşma imzalanamayacak. AB, kararlaştırdığı operasyonun türüne ve boyutlarına göre, "gerektiği takdirde" NATO'dan destek isteyecek. Bu destek, tüm NATO üyelerinin onayı olursa elde edilebilecek. Buna karşılık, NATO'nun AB üyesi olmayan Avrupalı müttefikleri, AB'nin "askeri kimliğinin" karar mekanizmasında yer almayacak.

Powell baskı yapacak

Belçikalı diplomatlar, "Ankara ile temasların kesilmediğini" ancak uzlaşma için bir "mucize" gerektiğini ifade ediyorlar. ABD Dışişleri Bakanı'nın 4-5 Aralık tarihlerinde Ankara'ya yapacağı ziyaret ile 6-7 Aralık tarihinde, Brüksel'de düzenlenecek NATO Dışişleri Bakanları toplantıları sırasında Türkiye'nin, "baskılar nedeniyle" tavır değiştirmesi beklentisi de sürüyor.

Belçika Dışişleri Bakan Yardımcısı Annemie Neyts'in, gelecek hafta, "son bir ikna girişimi için" Türkiye'ye gideceği de duyuruldu.

Türk Genelkurmayı'nın tavrı net

Belçikalı diplomatlar, AGSP'deki "katı tavır"ın, Türk Genelkurmayı'ndan kaynaklandığını, askeri temas ve toplantılarda da bunun gözlemlendiğini ileri sürüyorlar. Bu diplomatlar, Genelkurmay Başkanlığı'nın, konuya ilişkin olarak geçen Haziran ayında yayımladığı''bilgi notu" üzerinde duruyorlar.

Söz konusu yazıda, Genelkurmay Başkanlığı, ABD Savunma Bakanı Donald Rumsfeld'in Ankara temasları vesilesi ile, AGSP'ye ilişkin görüşlerini açık bir lisanla yansıtmıştı. Yazıda, "çalışmaların Dışişleri Bakanlığı ve diğer kurumlar ile etkin ve uyumlu bir eşgüdüm çerçevesinde yürütüldüğü ve ulusal çıkarların her zeminde savunulduğu" ifade edilmiş, Avrupa güvenlik mimarisinin "gerçekçi bir yapıya kavuşturulmasının" önemi vurgulanmıştı.

Genelkurmay açık konuştu

Genelkurmay Başkanlığı, bilgi notunda özetle şu ifadelere de yer vermişti:

"AB'nin, kriz bölgelerine müdahale etmek maksadıyla, NATO imkan ve kabiliyetlerini kullanarak harekat icra etmesi durumunda, Türkiye'nin tüm aşamalarda karar ve uygulama sürecinde yer alması kaçınılmaz bir zorunluluktur. Türk Silahlı Kuvvetleri, açıklanan temelgörüşlerden olumsuz sapmaların, yalnız Avrupa güvenlik mimarisi açısından değil, ulusal güvenliğimiz bakımından da onarılmaz zaafiyetler yaratacağı görüşündedir."

Kıbrıs'ta düelloya devam

Laeken zirvesinde, Kıbrıs konusunda, "Ankara ile Brüksel arasında düellonun devam edeceği" ileri sürülüyor. AB diplomatları, zirveden çıkacak mesajlarda, Kıbrıs Rum kesiminin AB'ye tam üye olmasına verilen desteğin teyit edileceğini ifade ediyorlar. Ankara'nın konuya ilişkin olarak son dönemde yaptığı "net açıklamaların" not edildiğini belirten AB kaynakları, giderek sertleşen bir "söz düellosunun" zirveden sonra da devam etmesinin beklendiğini, Türkiye'nin "yüksek sesle" yansıttığı düşüncelere karşı, "ilişkiler bozulur" yanıtının verilebileceğini ileri sürüyorlar.

Güney Kıbrıs'ta sorun yok

AB Komisyonu, Kıbrıs Rum kesimi ile yürütülen tam üyelik müzakerelerinin sorunsuz olduğunu, büyük ilerlemeler kaydedildiğini, Rumların, tam üyeliğe ilk hazır olacak adaylar listesinde yer aldığını belirtiyor.

Komisyon, söz konusu tam üyelikten önce adadaki sorunların çözülmesi için gayret sarf edildiğini ileri sürerek, çözümün "işleri kolaylaştıracağını", "Kıbrıslı Türklerin de lehine olacağını" savunuyor.

Sorun Türkiye'de

AB Komisyonu'nun genişlemeden sorulu üyesi Günter Verheugen, Strasbourg'da, Avrupa Parlamentosu'nda yaptığı bir konuşmada, Avusturyalı sosyalist parlamenter Hannes Swoboda'nın, "Türkiye, Kuzey Kıbrıs ile bütünleşirse ne olacak?" sorusuna yanıt verirken, "Ecevit bir yıldır aynı şeyleri tekrarlıyor. Yeni bir şey yok. Bizim yaklaşımımız da net: Eğer Kıbrıs sorununa siyasi bir çözüm gelmezse, eğer AB üyeleri buna rağmen Kıbrıs'ın tam üyeliğini kararlaştırırlarsa Türkiye ile AB arasında çok büyük bir kriz yaşanır. O zaman, bu işin içinden nasıl çıkılacağını hiç bilmiyorum" diye konuştu.

Kıbrıs'a ilişkin soruları yanıtlarken, "varsayımlar üzerine konuşmayı sevmediğini" söyleyen Verheugen, "Tam üyelik müzakerelerinin sonuçlanmasından önce Kıbrıs sorununun çözülmesi için her şeyin yapılmasını istiyoruz" dedi.

AB'den kaypak tavır

Avrupa Parlamentosu'nda da özellikle Yunan parlamenterlerin yoğun çabaları sonucu, Kıbrıs Rum kesimini savunan üyeler çoğunlukta gözüküyor.

Bu arada, bir süre önce, "Türkiye'nin AB'ye tam üyeliğinin yolu Diyarbakır'dan geçer" diyen bazı parlamenterlerin, şimdi, bu yolun "Lefkoşa'dan geçtiğini" söylemeleri, Avrupa Parlamentosu'nda Ankara'ya karşı süregelen Türkiye'ye yönelik "kaypak tavrın" değişmediğini simgeliyor.

Laeken zirvesinde, Kıbrıs konusunda Ankara ve Brüksel'in "tavır değiştirmeyecekleri", "tavır sertleştirecekleri" ifade ediliyor.

Türkiye hariç herkese umut mesajı

AB zirvesinde ayrıca, genişleme konusu da ele alınacak ve aday ülkelere "önemli mesajlar" verilecek. Dönem Başkanı Belçika, 2004 yılına kadar, Romanya, Bulgaristan ve Türkiye hariç, 10 adayın AB'ye tam üye olabileceğini, genişleme konusunda "geri adım atılmayacağını" belirtti.

Zirvenin ikinci gününde, AB üyelerinin ve aday ülkelerin devlet vehükümet başkanları biraraya gelecek. Bu toplantıda Türkiye'nin, Başbakan Bülent Ecevit ve Dışişleri Bakanı İsmail Cem tarafından temsil edilmesi bekleniyor.

AB'nin PKK sınavı

Zirvenin en önemli gündem maddelerinden birini oluşturacak "terörizmle mücadele" konusunda uzlaşma umudu olmadığı, "fiyasko" havasının "şimdiden hissedildiği" ifade ediliyor.

Laeken zirvesinde terörizm konusunda ciddi bir uzlaşma olmayacağı varsayımıyla hareket eden Dönem Başkanı Belçika'nın Dışişleri Bakanı Louis Michel, bir "sentez raporu"nun inceleneceğini, ancak gündemde "daha önemli konular bulunduğunu" söyledi.

İngiltere, İtalya, Fransa ve İspanya gibi ülkeler ise kendilerini doğrudan ilgilendiren terör örgütlerinin ve yan kuruluşlarının isimlerini içeren bazı liste projeleri üzerinde çalışıyorlar.

Ankara, son haftalarda tüm AB başkentlerinde girişimlerde bulunarak, oluşturulacak olası bir listede, terör örgütleri PKK ve DHKP-C'nin isimlerini görmek istediğini belirtti ve bu örgütler hakkında ayrıntılı bilgiler yansıttı.

Türk diplomatik kaynaklar, Laeken zirvesinde en önemli unsurun, terör örgütleri listesi konusu olduğunu, oluşturulacak olası bir listeye, terör örgütleri PKK ve DHKP-C'nin isimlerinin alınmamasının, Türk kamuoyunda büyük tepki yaratacağını ve bunun, "savunulması mümkün olmayan bir tavır" olarak görüleceğini ifade ediyorlar.

Konvansiyon platformuna bile almak istemiyorlar

Laeken zirvesinde, AB'nin geleceğinin ve reformlarının tartışılacağı, "Konvansiyon" olarak adlandırılacak platformda Türkiye'nin yer alıp almayacağı netleşmedi.

AB devlet ve hükümet başkanları ile dönem başkanı Belçika, geçen ay yapılan Gand zirvesinde, "tam üyelik müzakerelerine başlamamış tek aday olan" Türkiye'nin Konvansiyon'a katılımı konusunda "tereddütlü" olduklarını belirtmişlerdi. Bazı ülkelerin Türkiye'nin katılımına karşı tavır koydukları, bazılarının, diğer adaylardan farklı, "kısmi ve sınırlı katılımdan" söz ettikleri, bir kısmının ise tam katılımdan yana görüş bildirerek "ayırımcılık yapılmaması" gereği üzerinde durdukları biliniyor.

Tartışmaya katılan ve bu sözleri dinleyen AB dönem başkanı Belçika'nın Dışişleri Bakanı Louis Michel'in, Türkiye'nin katılımı konusunda değerlendirme ve açıklamada bulunmaktan kaçındığı gözlemlendi.

Türk diplomatik kaynakları, AB'nin bu konuda alacağı kararın büyük önem taşıdığını, Türkiye'ye yönelik ayırımcı bir yaklaşımın ilişkileri olumsuz etkileyeceğini ve bunun kamuoyuna anlatılmasının zor olacağınıi fade ediyorlar. Laeken zirvesinde Konvansiyon oluşumuna ilişkin kararda Türkiye'nin dışlanması veya diğer adaylardan farklı bir konuma getirilmesi halinde, Ankara-Brüksel ilişkilerinde "yeni ve ciddi bir rahatsızlık yaşanacağı" ifade ediliyor.
Kınalı kuzular dedelerinin yolunda yürüdü
"Dedeciğim ben geldim"
Atatürk'ün Anzak annelerine yazdığı mektup okundu
Anzak Koyu'nda Şafak Ayini
Polisin alkollü sürücü ile imtihanı
44. seferde üflemeyi başardı
' Saray'la müzakere edilmez, mücadele edilir'
Zamanlaması manidar uyarı
Kameranın âlâsı üretildi
Ambargolar ASELSAN'ı kamçıladı
Vergi böyle toplanmaz
Eski Bakan Çelebi'den sert eleştiriler
'Tüm Almanya seçimdeki büyük başarınızı biliyor'
Steinmeier, Yavaş'a böyle dedi
Trabzonspor'un eski başkanı vefat etti
Evinde ölü bulundu
Bakan'ın sözlerine tepki gösterdi
'Tam bir Düyûn-ı Umûmiye sistemi'
İlk 3 ayda harcamaları yüzde 120 arttı
CHP: Tasarruf Saray'dan başlasın
Pentagon'dan Irak'a: Bölgedeki ABD güçlerini koru
Hem işgalci, hem koruma istiyor!
Adalet Bakanı mesajı verdi
'DEM Parti kapatılabilir'
Fanatik Yahudiler Mescid-i Aksa'ya baskın düzenledi
Bilinçli olarak gerginliği tırmandırıyorlar
'Saray' ziyareti öncesi kritik randevu
Kılıçdaroğlu, Özel ile görüşecek mi?
ABD'li senatör, İsrail'e desteğe tepki gösterdi
"Artık yeter!"
Kınalı kuzular dedelerinin yolunda yürüdü
"Dedeciğim ben geldim"
Atatürk'ün Anzak annelerine yazdığı mektup okundu
Anzak Koyu'nda Şafak Ayini
Polisin alkollü sürücü ile imtihanı
44. seferde üflemeyi başardı
' Saray'la müzakere edilmez, mücadele edilir'
Zamanlaması manidar uyarı
Kameranın âlâsı üretildi
Ambargolar ASELSAN'ı kamçıladı
Vergi böyle toplanmaz
Eski Bakan Çelebi'den sert eleştiriler
'Tüm Almanya seçimdeki büyük başarınızı biliyor'
Steinmeier, Yavaş'a böyle dedi
Trabzonspor'un eski başkanı vefat etti
Evinde ölü bulundu
Bakan'ın sözlerine tepki gösterdi
'Tam bir Düyûn-ı Umûmiye sistemi'
İlk 3 ayda harcamaları yüzde 120 arttı
CHP: Tasarruf Saray'dan başlasın
Pentagon'dan Irak'a: Bölgedeki ABD güçlerini koru
Hem işgalci, hem koruma istiyor!
Adalet Bakanı mesajı verdi
'DEM Parti kapatılabilir'
Fanatik Yahudiler Mescid-i Aksa'ya baskın düzenledi
Bilinçli olarak gerginliği tırmandırıyorlar
'Saray' ziyareti öncesi kritik randevu
Kılıçdaroğlu, Özel ile görüşecek mi?
ABD'li senatör, İsrail'e desteğe tepki gösterdi
"Artık yeter!"

7 ilde 23 DEAŞ şüphelisi yakalandı

İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya, 7 ilde DEAŞ terör örgütüne yönelik 'Bozdoğan-29' operasyonlarında 23 şüphelinin yakalandığını açıkladı.
25.04.2024 08:15:00
İhlas Haber Ajansı
7 ilde 23 DEAŞ şüphelisi yakalandı
7 ilde 23 DEAŞ şüphelisi yakalandı
İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya'nın paylaştığı bilgilere göre 7 ilde DEAŞ terör örgütüne yönelik 'Bozdoğan-29' operasyonları düzenlendi.

Emniyet Genel Müdürlüğü İstihbarat Başkanlığı ve Terörle Mücadele Daire Başkanlığı koordinesinde; İl Emniyet Müdürlüklerince Çanakkale, Hatay, Konya, Sakarya, Tekirdağ, Yalova ve Yozgat olmak üzere 7 ilde düzenlenen operasyonlar sonucu DEAŞ terör örgütü içerisinde faaliyet yürüten, Hatay'da 10, Yalova'da 5, Konya'da 1, Yozgat'ta 3, Çanakkale'de 1, Sakarya'da ise 2 şüpheli yakalandı.


Bakan Yerlikaya sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda, 'Teröristlerin hiçbirine göz açtırmayacağız. Güvenlik güçlerimizin üstün gayretleriyle milletimizin huzuru, birlik ve beraberliği için son terörist etkisiz hale getirilinceye kadar mücadelemize kararlılıkla devam edeceğiz' ifadelerini kullanırken 1 Haziran 2023 - 22 Nisan 2024 tarihleri arasında 10 aylık süre içinde DEAŞ terör örgütüne yönelik toplam bin 422 operasyon düzenlendiğini açıkladı.

Operasyonlarda 2 bin 991 şüpheli yakalanırken bunlardan 718'i tutuklandı. 566'sı hakkında ise adli kontrol kararı verildi.

Saçlarına kına yakılıp asker çorbası içen izciler, 57. Alay'ın 109 yıl önceki yolunda

Türkiye İzcilik Federasyonu tarafından düzenlenen 57. Alay Şehitlerini Anma Milli Bilinç Kampı kapsamında saçlarına kına yakılan ve asker çorbası içen 2 bin 500 izci, 57. Alay'ın 109 yıl önce yürüdüğü yolda atalarını andı.
25.04.2024 08:06:00 / Güncelleme: 25.04.2024 08:12:21
Anadolu Ajansı
Saçlarına kına yakılıp asker çorbası içen izciler, 57. Alay'ın 109 yıl önceki yolunda
Saçlarına kına yakılıp asker çorbası içen izciler, 57. Alay'ın 109 yıl önceki yolunda

Tarihi Gelibolu Yarımadası'nda bulunan Eceabat ilçesi sınırlarındaki Kocadere Kamp Alanı'na 22 Nisan'da gelen izciler burada, Gençlik ve Spor Bakanlığı, Kızılay ve Kuveyt Türk destekleriyle kurdukları çadırlarda kaldı.

Gençlere kampta Çanakkale Savaşları ve 57. Alay'ın kahramanlıklarıyla ilgili tarihi bilgiler verildi.

Türkiye'nin 60 ilinden gelen 2 bin 500 izci ve izci lideri, 57. Alay'ın karargah olarak kullandığı alanda sabah ezanıyla birlikte uyanıp yürüyüş hazırlıklarına başladı.

Asker çorbası ve hamur kızartmalarını alıp kahvaltı yapan gençlerin saçlarına burada kına yakıldı.

Mehter eşliğinde Türk bayraklarıyla yola çıkan izciler ardından Conkbayırı'na ulaşıp yürüyüşü tamamlayacak.

Rota kapsamında 57. Alayın 109 yıl önce ilerlediği yollarda savaşın yaşandığı cephelerde ziyaret edilecek.

 "Dedeciğim ben geldim" diyerek yola çıkıyoruz"

Türkiye İzcilik Federasyonu Başkanı Hasan Dinçer Subaşı, AA muhabirine yaptığı açıklamada, kampın bu yıl 21. kez düzenlendiğin söyledi.

Yürüyüşe 2 bin 500 izcinin katıldığını anlatan Subaşı, "57. Alay'ın ihtiyat birliği olarak karargah kurduğu noktada ve aynı bu şekilde 109 yıl önce yürüyüşe başladığı noktadayız. Sabah namazı saati silah sesleri ve ezan sesleri içinde izcilerimiz çadırlarından kalkıyorlar. Asker çorbası içip hamur kızartması yiyerek dedelerinin yürüdüğü yolda aynı şekilde Conkbayırı'na yürüyorlar. Büyük bir gururla 57. Alay topraklarında 57. Alay'ın izinde 'dedeciğim ben geldim' diyerek yola çıkıyoruz." ifadesini kullandı.

Subaşı, 57. Alay Milli Bilinç Kampı'na 60 ilden katılım sağlandığını aktararak "Yola çıkmadan önce sadece asker çorbası ve hamur kızartması yeme faaliyeti yapmıyoruz. Tüm izcilerimizin saçları aynı Kınalı Hasan gibi yola çıkmadan önce kınalanıyor, ellerinde Türk bayraklarıyla mehter eşliğinde yürüyüşümüzü gerçekleştiriyoruz." diye konuştu.

Yürüyüşe İstanbul'dan katılan Ahsen Bera Ünal da kampta yer aldığı için çok mutlu olduğunu söyledi.

Manisa'dan gelen Sinem Tüm ise önemli bir atmosferi teneffüs ettiklerini dile getirdi.

Yağmur Kayatepe de kahraman 57. Alay'da görevli askerlerin yürüdüğü yoldan yürüyebilme fırsatı bulduğu için gururlu olduğunu kaydetti. 

Murat Seymen'e silahlı saldırı düzenleyen şahıs yakalandı

Trabzon'da Ali Osman Ulusoy Şirketler Grup Başkanı Murat Seymen'e silahlı saldırı düzenleyen şahıs Akçaabat ilçesinde yakalandı.
25.04.2024 07:19:00
İhlas Haber Ajansı
Murat Seymen'e silahlı saldırı düzenleyen şahıs yakalandı
Murat Seymen'e silahlı saldırı düzenleyen şahıs yakalandı
Olay, dün öğle saatlerinde İskenderpaşa Mahallesi Tiyatro Sokak'ta meydana geldi.

Alınan bilgiye göre, Ali Osman Ulusoy Şirketler Grup Başkanı Murat Seymen (46), Atatürk Alanı'ndaki iş yerine doğru yürüdüğü sırada yanına yaklaşan Y.C.K.'nın (23) silahlı saldırısına uğradı.

Seymen, dizine isabet eden mermiler nedeniyle kanlar içinde yerde kalırken, saldırgan koşarak olay yerinden kaçtı.

Seymen'in telefonla ihbarı üzerine sağlık ve polis ekipleri olay yerine geldi. Yaralı, yapılan ilk müdahalenin ardından ambulansla Karadeniz Teknik Üniversitesi (KTÜ) Tıp Fakültesi Farabi Hastanesi'ne kaldırıldı.

Murat Seymen'in hayati tehlikesinin bulunmadığı öğrenilirken, polis olay yerinden kaçarak uzaklaşan şüpheli Y.C.K.'yi (23) olayda kullandığı silahıyla birlikte bu akşam Akçaabat ilçesinde yakalayarak gözaltına aldı.

Yargıtay Başkanlığı seçiminde 21. turda da sonuç çıkmadı

Yargıtay Başkanı Mehmet Akarca'nın 4 yıllık görev süresinin dolması nedeniyle yapılan başkanlık seçimlerinin 21. turunda da hiçbir aday salt çoğunluğu sağlayamadı

24.04.2024 12:27:00 / Güncelleme: 24.04.2024 12:31:28
AA
Yargıtay Başkanlığı seçiminde 21. turda da sonuç çıkmadı
Yargıtay Başkanlığı seçiminde 21. turda da sonuç çıkmadı

Yargıtay Başkanlığı görevine 24 Mart 2020'de seçilen Mehmet Akarca'nın 4 yıllık görev süresi 24 Mart itibarıyla doldu.

Bu kapsamda Yüksek Mahkemenin 4 yıl boyunca görev yapacak yeni başkanını belirlemek için Yargıtay üyeleri 25 Mart Pazartesi sandık başına gitti.

Seçimin ilk 20 turunda hiçbir adayın, 348 Yargıtay üyesinin salt çoğunluğu olan en az 175 oyu alamaması nedeniyle bugün 21. tur oylaması yapıldı.

Oylama sonucu Mehmet Akarca 100, 3. Hukuk Dairesi Başkanı Ömer Kerkez 96, 3. Ceza Dairesi Başkanı Muhsin Şentürk ise 112 oy aldı. Seçime katılım 324 olarak kayıtlara geçerken, 2 boş oy kullanıldı, 14 oy da geçersiz sayıldı.

Salt çoğunluğun sağlanamaması nedeniyle seçime 22. tur oylamayla devam edilecek.

Seçimlerde üye tam sayısının salt çoğunluğunun hazır bulunması gerekiyor. 

logo

Beşyol Mah. 502. Sok. No: 6/1
Küçükçekmece / İstanbul

Telefon: (212) 624 09 99
E-posta: internet@yenimesaj.com.tr gundogdu@yenimesaj.com.tr


WhatsApp iletişim: (542) 289 52 85


Tüm hakları Yeni Mesaj adına saklıdır: ©1996-2024

Yazılı izin alınmaksızın site içeriğinin fiziki veya elektronik ortamda kopyalanması, çoğaltılması, dağıtılması veya yeniden yayınlanması aksi belirtilmediği sürece yasal yükümlülük altına sokabilir. Daha fazla bilgi almak için telefon veya eposta ile irtibata geçilebilir. Yeni Mesaj Gazetesi'nde yer alan köşe yazıları sebebi ile ortaya çıkabilecek herhangi bir hukuksal, ekonomik, etik sorumluluk ilgili köşe yazarına ait olup Yeni Mesaj Gazetesi herhangi bir yükümlülük kabul etmez. Sözleşmesiz yazar, muhabir ve temsilcilere telif ödemesi yapılmaz.