20 Temmuz 1974 tarihinde Kıbrıs'a yapılan Barış Harekatı'nın 48'inci yıl dönümü, yarından sonra Ada'da ve Türkiye'de törenlerle kutlanacak.
Gazi Mustafa Kemal Atatürk, Kıbrıs'ın Türkiye için önemini şu sözlerle belirtiyordu: "Efendiler, Kıbrıs düşman elinde bulunduğu sürece bu bölgenin ikmal yolları tıkanmıştır. Kıbrıs'a dikkat ediniz. Bu ada bizim için önemlidir." (1937 Antalya)
Kıbrıs Adası, Anadolu'nun doğal bir uzantısıdır. Jeolojik devirlerde, bir çöküntü sonucunda Hatay bölgesinden ayrılmıştır. Kıbrıs'ın Türkiye'ye olan mesafesi 71 kilometre (48 deniz mili) olduğu dikkate alındığında, Atatürk'ün sözleri daha bir anlam kazanıyor.
Tarihi yokladığımızda;
Venedikliler 1489'da Kıbrıs'ı ele geçirdiler.
1517 yılında Mısır'ın fethinden sonra, Osmanlı İmparatorluğu'nun Kıbrıs'a bakış açısı değişmeye başladı.
Osmanlı İmparatorluğu, Doğu Akdeniz'de güvenliğin sağlanması, bölgedeki huzurun sağlanması için Kıbrıs Adası'nı almaya karar verdi.
Kıbrıs, Doğu Akdeniz'de güvenliğin ve huzurun sağlanması için vazgeçilmez stratejik öneme sahip bir konumdadır.
II. Selim'in Kıbrıs'a öncelik vermesi üzerine, Osmanlı ordusu 4 Ağustos 1571 günü Magosa'yı ele geçirerek Ada'nın bir bütün olarak fethini tamamladı.
Kıbrıs'ın fethinden sonra Ada'daki Katolik egemenliği son bulmuştu. Bunun üzerine Vatikan harekete geçti.
Papa 5. Pius'un teşvikiyle Hıristiyan güçleri bir dini cihat ruhu altında birleşti. Bu amaçla 200 kadırgadan oluşan bir donanma, Eylül 1571'de Messina'da toplandı.
Osmanlı donanması o sırada İnebahtı (Lepanto) Körfezi'nde bulunuyordu.
Türk donanması Körfez'den çıkarak açık denizde düşmanla çatışmaya girdi. Çarpışmada Osmanlı amiral gemisi Hıristiyanlar tarafından ele geçirilince, Türk hattının merkezi çöktü. Ve büyük kayıplar verildi.
Osmanlı bu yenilgi sonrasında olağanüstü bir çalışmayla 1572 ilkbaharında 250 gemiden oluşan bir deniz gücünü oluşturdu. Üç yıl sonra Tunus, Cezayir ve Trablusgarp Osmanlı eyaleti oldu.
Sadrazam Sokullu Mehmed Paşa'nın, Venedik elçisine söylediği; "Sizden Kıbrıs'ı almakla kollarınızdan birisini kesmiş olduk, donanmamızı yenmekle siz sakalımızı tıraş ettiniz. Kesilen kol tekrar uzamayacaktır, ama tıraş edilen sakal eskisinden daha gür ve sağlam uzayacaktır." sözleri her şeyi çok güzel şekilde özetlemektedir.
Anahtar soruyu sorar gibisiniz; Osmanlı İmparatorluğu Kıbrıs'ı nasıl kaybetti?
"93 Harbi" diye de adlandırılan 1877 Osmanlı – Rus Savaşı'nda Ruslar, Yeşilköy'e (Ayastefonos) kadar geldi.
İkinci Abdülhamid, İngiltere'ye müracaat etti. Kraliçe Victoria'ya: "Ruslara karşı zor durumdayız, bize yardım edin" dedi.
İngiltere, Osmanlı İmparatorluğu'na: "Güvence verebilmem için, Anadolu ve Suriye kıyılarına yakın bir yere sahip olmam lazım. Kıbrıs bu amaca uygundur, ama merak etmeyin ada sizde kalacak" diyerek İstanbul'a garanti verdi.
Osmanlı İmparatorluğu da 1879'da Kıbrıs'ı İngiltere'nin kullanımına bıraktı.
Daha sonra, İngiltere Kıbrıs'ı Osmanlı İmparatorluğu'na geri vermedi.
1 Kasım 1914'de Osmanlı İmparatorluğu 1. Dünya Savaşı'na girince, Kıbrıs'ı tek taraflı olarak ilhak etti. İngiliz sömürge döneminde, 1950'li yıllarda başlayan olaylar sonrasında 16 Ağustos 1960 tarihinde kurulan Türk ve Rumların eşit ortaklığına dayanan Kıbrıs Cumhuriyeti'nin ömrünün kısa sürdüğü biliniyor.
Yunan destekli Rum terör örgütleri adanın tek sahibi olduklarını ilan ettiler.
1963'te Kıbrıs Türkleri'ni soykırımdan geçirmek üzere saldırıya geçtiler.
1974'e gelelim; Grivasçı ve Makariosçu diye ikiye ayrılmış olan terörist Grivas'ın komutasındaki birbirlerine karşı acımasızca kırım gerçekleştirdikleri biliniyor.
Kıbrıs Cumhuriyeti ile ilgili Türkiye-İngiltere-Yunanistan arasında imzalanan Garanti Sözleşmesi gereği, Türkiye, garantör devlet olarak Kıbrıs'a müdahale etti.
20 Temmuz 1974 sabahı Türk askeri Kıbrıs'a ayak bastı.
Türk Silahlı Kuvvetleri sadece 6 gün içinde Kıbrıs Barış Harekatı'nı başarıyla gerçekleştirdi.
Evet… Kıbrıs olayında yaklaşık yarım asrı geride bıraktık. O günlerde büyük bir coşku yaşıyorduk. Yunanistan ise karışmıştı, hükümet düşmüş, yargılamalar sonucu, ağır cezalar kesilmişti.
Sonrasında, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'ni (KKTC) kurduk.
Yapmamız gereken KKTC devletinin tanınmasını sağlamak olmalı.
- Yerel yönetim / 25.01.2024
- Muhalefet / milli irade / 22.01.2024
- Anayasa Mahkemesi yoksa… / 18.01.2024
- Soykırım davası / 15.01.2024
- Sosyal devlet için / 11.01.2024
- Hukuk devletine başkaldırı / 25.12.2023
- Güç dengesi / 21.12.2023
- Yerel seçime giderken / 14.12.2023
- İnsanlığın anayasası / 11.12.2023