Gözenin başını baştan tutmuş olanlar, suyun taksimatını gayri adil bir şekilde yaptıktan sonra; 'bir gün size altı gün bize, bir saat size yirmi üç saat bize' vaziyetini yerleştirdikten sonra, vaazu nasihatlerini de eksik etmiyorlar.
Sabrı kuşanmak, bağrınıza taş bağlayıp dişinizi sıkmak size düştü.
Acılara tahammül ederek acıları bal eylemek size düştü.
Bugün bizim sağımız-solumuz, önümüz-arkamız, altımız-üstümüz, yani şeş cihetimiz kovanlarla, bal çerçeveleri ile dolu olsa da, yarın kim bilir, sabrettiğiniz için bizden önde olabilirsiniz, onun için, bu gün siz acıları bal etmeye bakın.
Arılar dahi, bal yapabilmesi için yeşile, çiçeğe, yağmura muhtaç ama olsun, sizler çilekeş bir milletsiniz, acıyı bal eylemeyi becerirsiniz.
Böyle güzel nasihatleri, böylesine teskin edici, teselli edici öğütleri babası oğluna bedava yapmaz, bakın cümle başına vergi dahi istenmiyor sizden.
Kime ve neye göre bu taksim?
Bu noktada soruları gözenin başındakiler sorar!
Diğerleri de bazı sorular sorabilirler ama, gözenin başındakilerin müsaade ettikleri sayıyı ve tarzı aşmamak, sınırları taşmamak kaydıyla.
Büyük kent merkezlerinden en ücra köy ve mezralara kadar halkın içinde olup onlara nasihat edecek olanlar da ölçüyü ve metodu en tepedekilerden öğrenip ona göre davranacaklardır.
Servet içinde yüzmek bize, kenardan bakıp yutkunmak size düştü.
İsrafın masrafından, masrafın israfından kaynaklanan ağırlığa tahammül bize, bağrınıza sabır taşı bağlamak size düştü.
Sınırsız harcamaların, pahalıların içinden en pahalısını seçme sıkıntısına katlanmak bize, mahalle pazarına gitmek için güneşin batmasını beklemek size düştü.
Devletin nimetlerini aramızda paylaşma sıkıntısına katlanmak bize, devletin ve toplumun bütün külfetlerini yüklenmek ise halk olarak size düştü.
Kılı kırk yararak, kırk dereden su getirerek topladığımız, üst üste yığdığımız servetin, hesapsız sermayenin hesabını tutmak, muhafazasını yapmak bize, bizim yığdıklarımızın dedikodusunu yaparak çene yormak size düştü.
Sakın "kime ve neye göre bu taksim" tarzında sorular da sormaya kalkmayın, bu konulardaki sınırları çizmek bize, sınırlara uymak size düştü.
Sahi, kime ve neye göre bu taksim?
- Soykırımı sonlandıramadı Ramazan / 18.03.2024
- Nice ayıplara şahit oldu Ramazan / 17.03.2024
- Tüm insanlığa açık bir beyandır Ramazan / 16.03.2024
- Dert çok hemdert yok ise işte Ramazan / 15.03.2024
- Her anımıza dolsa Ramazan / 14.03.2024
- Hak’tan bize fermandır Ramazan / 13.03.2024
- Bütün düğümleri çözer Ramazan / 12.03.2024
- Müjdelerle kapımızı çalsa Ramazan / 11.03.2024
- İz bırakanlar ve is bırakanlar / 10.03.2024