Kimin için füze kalkanı

Hatırlarsanız füze kalkanı projesi gündeme geldiğinde Tayyip bey, ilk önce itiraz etmiş, sonra kumanda bizde olursa okey, demiş ama daha sonraki süreçte, kadim dostlarına teslimiyetini bir kez daha gösterip, siz ne derseniz, nasıl isterseniz öyle olsun, anlayışını ortaya koymuştu.  Cumhurbaşkanı Abdullah Gül NATO toplantısı için Lizbon'a gitti. Bayan Clinton ise Türkiye'ye geliyor. Haliyle bu gelişmeler bu projenin imzanın ötesinde hayata geçirilmesi anlamını taşıyor. Sayın Gül'e gazeteciler hepimizin bildiği ama yetkili ağızların bir türlü itiraf etmediği soruyu soruyorlar; Bu projenin hedefi İran mı? Cevap her zaman ki gibi; "Herhangi bir ülke, İran veya başka bir ülkenin hedef gösterilmesini asla kabul etmeyiz" İyi ama o zaman hedef kim? Bu projenin amacı ne? 22 İslam ülkesinin sınırları değişecek, diyen proje organizatörüne mi inanalım, Sayın Gül'e mi? Afganistan, Irak, Mısır, Tunus, Libya vs. İslam ülkelerinde yaşanılanlar ortada. Bu coğrafyada yapılan haçlı müdahalesi, halkların birbirine düşürülmesi için oynanan oyunlar ortada. O zaman bir daha soralım; bu füze kalkanı projesinin amacı ne? Hedefi hangi ülke veya ülkeler?Bu proje hayata geçirilirse ne olur? Bu sorunun cevabını Prof. Dr. Haydar Baş şöyle veriyor; "Füze savunma sisteminin hayata geçirilmesi durumunda Türkiye, İslam dünyasına karşı İsrail'in muhafızı olacak. NATO kiminle dost, kiminle düşmandır? Bu soruyu sorduğunuz zaman, hatırlarsanız İngiliz Başbakan'ı, komünizmin inkırazından sonra yeşil kuşak, yani İslam dünyası bizim hedefimizdir, düşmandır demiştir. ABD Başkanı Bush da, 11 Eylül saldırıları yapıldıktan sonra 'haçlı seferleri başlamıştır' demiştir. NATO'da bu maksadın askeri kanadı olduğuna göre, demek ki bütün İslam dünyası bu adamların hedef alanıdır. Burada kurulacak olan füze kalkanı Türkiye coğrafyasını ve İslam coğrafyasını korumak için değil, 5 bin kilometre menzili olan İslam coğrafyasından gelebilecek tehdidi önlemesi içindir. Bu tehdit kime karşı gelecek? İsrail'e karşı. Yani bugüne kadar tiyatro olarak oynanan oyunlar ortaya çıkacak. Türkiye, füze kalkanıyla İsrail'in muhafızı olacak. Ama Hocam senin bildiğin gibi değil. Bunları görmüyor musun, İsrail'e karşı acayip tavır koyuyorlar, diyen çıkabilir. O zaman şunu söyle bana; bu füze kalkanını kime karşı kuruyorsun? Burada senin hedef sahan neresi? İran, Suriye, İslam dünyası ve hatta Türkiye değil mi?Biz, Müslüman kardeşimize elimizdeki silahın namlusunu doğrultamayız. Sonra gerekçesi bizim ülkemizi tehdit ettiği için, mal varlığımıza taarruz edip canımızı, malımızı, nefsimizi, şerefimizi ve dinimizi tehdit ettiği için bunu yapmıyoruz. Adamların keyifleri isteyince bu ülkelere gelip, belki de burayı vatan tutması için atacakları adıma karşı konulacak tepki için, onların müdafaa maksatlı hareketlerini önlemek için füze kalkanını coğrafyamıza yerleştirmeyi benimsiyoruz. Bu büyük bir yanlıştır. Allah bizi ayıktırsın." (05-12-2010 Yeni Mesaj gazetesi)ABD ve AB niyetlerini bu kadar aşikar ortaya koyduğu halde AKP ve bundan önceki iktidarların bu Batı sevdasını anlamış değilim ve bu teslimiyetin haklılığını da bana kimse anlatamaz. İki hatırlatma; Resulullah (sav) buyurdular ki: "Kim bize karşı silah taşırsa bizden değildir." (K.Sitte Hadis No: 4796)Resulullah (sav) buyurdular ki: "Kim ummiyye (gayesi İslam olmayan) bir bayrak altında, bir asabiyete çağırırken veya bir asabiyete yardım ederken öldürülürse, onun ölümü, cahiliye ölümü üzeredir." (K.Sitte Hadis No: 4798)