Destanlarla dolu şanlı bir tarihimiz var.Hasta adam denilip işimizin bittiğini zannettikleri bir dönemde, her türlü yokluk ve çileye rağmen Çanakkale'de yazdığımız destanın ise tarihimizde bambaşka bir yeri var.Şimdi o destanı yazan ceddimizden birini tekrar yad edeceğiz: Kınalı Ali.Kınalı Ali ile annesinin arasında geçen mektup diyalogu, dünyanın yedi düvelinin niçin "Çanakkale Geçilmez" dediğinin adeta kanıtı. Mektubun orijinali Çanakkale müzesinde. Tekrar tekrar okuyup bize bu toprakların nasıl emanet edildiğini bütün damarlarımızda hissedip, bu aziz vatana öyle sahip çıkmalıyız.Kınalı Ali ile annesinin diyalogunu, bu sefer farklı olarak, şiirle aktaracağız.Destanı şiir haline getiren Şair Ali Orhan Günaydın. Kendisi aynen Kınalı Ali gibi Tokat Zile doğumlu. Sayın Günaydın 20.02.2005 tarihli "Kınalı Ali Destanı" adlı makalemizden etkilenerek şiiri yazdığını ifade ediyor; kendilerine derin saygılarımızı sunuyoruz.Şimdi Sayın Günaydın'ın şiiriyle sizi baş başa bırakalım:***Komutanı sormuş Kınalı Ali'me... "-Evladım! adını ve memleketini söyle... Cevaplamış bizim Ali "-Adım Ali'dir komutanım, memleketimse, Tokat'ın kazası Zile... Sormuş komutanı tekrar "-Yavrum saçlarının bu hali ne? Neden bu halde... Demiş ki Ali'm "-Bilmem ki komutanım saçlarım neden böyle, Anam işte kınalayıp böyle gönderdi beni cepheye... Çok garipsemiş bu durumu komutan ve diğerleri... Önce alaya alınmış bizim Ali'nin saçlarının kınalı hali... Sonra düşünmüşler acaba nedir bu saçı kınalamanın hikmeti? ... Yazılmış bir mektup Ali'nin memlekete.. Sormuş Ali "-Ana saçlarımı kınalayıp neden gönderdin beni cepheye"... Eklemiş "-Sakın ha! ana kınalayıp gönderme cepheye kardeşim Ahmet'i de"... Mektup gönderilirken memleketi Zile'ye... Bizim Kınalı Ali de güle oynaya gitmişti diğer yiğitlerle cepheye... Daha doğrusu sevinç çığlıklarıyla ölüme... Gitmişti ya ölüme, şehit haberi tez gelmişti cepheden geriye... Şehit düştükten sonra gelmişti mektubu da eli öpülesi anasından... Diyordu ki "-Yavrum, kınalı kuzum sakın üzülme, üzülür yoksa burada anan... Töremizdir öğren üç şeydir bizde kına yakılan... - Yakılır gelinlik kıza, kurban olsun ailesine... - Kurbanlık koça Allah'a kurban olsun diye... Bir de... - Askere gidecek yiğitlere... Olsunlar vatana kurban diye... Kurban ettik, seni vatana oğul! Söyle ki herkese... "-Anam, kurbanlık göndermiş beni cepheye"...
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.
Murat Çabas / diğer yazıları
- Milyonlarca gencimiz boşta geziyor / 21.05.2025
- 19 Mayıs: Türk milletinin umudunun yeşerdiği gün / 20.05.2025
- Korucularımıza çok şeyler borçluyuz / 17.05.2025
- Terör örgütünden fesih yorumu: Demokratik konfederalizm / 16.05.2025
- Trump’tan Şara’ya ‘Abraham Anlaşması’ şartı / 15.05.2025
- BTP lideri Hüseyin Baş hakkında bir garip iddianame! / 14.05.2025
- 'Terörsüz Türkiye' açılımından teröristler neden memnun? / 13.05.2025
- Demokratikleşme derken federasyonu mu kastediyorlar! / 10.05.2025
- Şara’nın Fransa ziyareti SDG’yi güçlendirdi / 09.05.2025
- Hindistan-Pakistan çatışmalarını nasıl okumalıyız? / 08.05.2025
- 19 Mayıs: Türk milletinin umudunun yeşerdiği gün / 20.05.2025
- Korucularımıza çok şeyler borçluyuz / 17.05.2025
- Terör örgütünden fesih yorumu: Demokratik konfederalizm / 16.05.2025
- Trump’tan Şara’ya ‘Abraham Anlaşması’ şartı / 15.05.2025
- BTP lideri Hüseyin Baş hakkında bir garip iddianame! / 14.05.2025
- 'Terörsüz Türkiye' açılımından teröristler neden memnun? / 13.05.2025
- Demokratikleşme derken federasyonu mu kastediyorlar! / 10.05.2025
- Şara’nın Fransa ziyareti SDG’yi güçlendirdi / 09.05.2025
- Hindistan-Pakistan çatışmalarını nasıl okumalıyız? / 08.05.2025