logo
23 NİSAN 2024

Köyler çiftçisiz tarlalar ürünsüz

27.07.2006 00:00:00
Ülkemizde 'çiftçi' ile 'köylünün' ayırımı yapılmadı. Köyde yaşayan herkes çiftçi kabul edildi. Halbuki çiftçilik bir meslektir ve köyde yaşayanların hepsi çiftçi değildir. Ama yine de köylerde genelde eken biçin insanlar, yani çiftçiler yaşardı. Son yıllarda bu durum, çiftçilerin aleyhine değişti. Çiftçiler köyleri terk etti. Köyler yaşlı, hasta, emekli, şehirde yaşamaktan bıkan kişilere kaldı. Mübalağa etmiyoruz, gezenler-görenler biliyor, gerçekten köyler boşaldı. Tarımın temeli olan köylü tarımcılığı çöktü. Köylerin eski halini bilenler, bu manzarayı görünce şaşırıyor, tehlikenin boyutunu kavrıyor.Evet, büyük bir tehlike ile karşı karşıyayız. Bunu anlamak için çok şey bilmeye, araştırma ve inceleme yapmaya gerek yok. Tehlike bütün çıplaklığı ile görülüyor. Köylerin boşalması, şehirleri de yaşanmaz hale getirdi. Maalesef AB'ciler, bu tehlikeyi olumlu bir gelişme olarak algılıyor ve takdim ediyorlar. Diyorlar ki: "AB nüfusunun yüzde 6'sı,  Türkiye'de ise yüzde 34'ü tarımla iştigal ediyor. Bunun mutlaka azaltılması gerekir. Aksi halde AB'ye giremeyiz". Bu düşünce kendilerinin değil,  AB'nin dayatmasıdır. Malum, AB çalınca, yerli AB'ciler hemen oynamaya başlıyor.Ülkenin ekonomik gelişme düzeyi yükseldikçe, çalışan nüfus tarımdan sanayiye, sanayiden hizmet sektörüne transfer olur. Bu, tabii bir gelişmedir. Ama Türkiye'de ise tam tersi oluyor. Tarımdaki nüfus, daha iyi bir kazanç, daha mutlu bir hayat için sanayi ve hizmet sektörüne transfer olmuyor. Aç kaldığı için çare arıyor ve aklına ilk gelen iş de, şehre göç etmek oluyor. Şehre göç ediyor da, iş bulabiliyor mu? Hayır, sadece işsizler ordusunun sayısını artırıyor. Hadi, tarımın ekonomik boyutundan vazgeçtik, peki, bu sosyal boyutunu nasıl gözardı edebiliriz? Sanayileşmiş ülkeler bile, buna dikkat ettiği halde, bize ne oluyor?Dahasını söyleyelim. Tarım, sanayileşmiş ülkelerde de, ana sektör olma özelliğini sürdürmektedir. Tecrübeler gösteriyor ki, ne kadar sanayileşme olursa olsun, tarım sektörü hiçbir zaman önemini yitirmeyecektir.Esasen, bir ülkenin tarımı giderse, bağımsızlığı da gider. Tarım, bu kadar mühimdir. Çünkü tarımsız kalmak, aç kalmak demektir. Bundan dolayı, bazı ekonomistler şöyle derler: "Tarımsız kalmak, borçlu olmaktan daha kötüdür. Zira bir ülke, ne kadar borçlu düşerse düşsün, tamamen imkânsız kalmaz. Yine önünde pekçok seçenek bulunur. Fakat insanları aç kalmış ülkelerin, yapabileceği tek şey teslim olmaktır". Günümüzde, bu gerçeği gören ve onun için tarım sektörünü 'stratejik sektör" ilân eden, tek lider BTP Genel Başkanı Prof. Dr. Haydar Baş olmuştur. O, 'Milli Ekonomi Modeli' kitabında şöyle demektedir: "....Küresel güçlerin uyguladığı tarım politikaları sebebiyle, azgelişmiş veya gelişmekte olan ülkelerin besin kaynaklarından çok az pay aldığını görmekteyiz. Hatta bazı ülkeler açlık sınırına kadar yaklaşmışlardır. Hiç şüphesiz tarım, bir milletin besin ihtiyacını karşılayabilmesi için en stratejik sektördür". (s. 287). Bu sebepten her ülke, tarımını dış rekabete karşı korur. Bir başka deyişle, ekonomide millilik tarımla başlar. Atatürk, bu gerçeği, 1 Kasım 1937 'de TBMM'in açılışında şöyle dile getirmiştir: "Milli ekonominin temeli ziraattır. Bunun içindir ki, ziraatta kalkınmaya büyük önem vermekteyiz. Köylere kadar yayılacak programlı ve pratik çalışmalar, bu maksada erişmeyi kolaylaştıracaktır. Fakat bu hayati işi isabetle amacına ulaştırabilmek için, ilk önce ciddi etütlere dayalı bir ziraat siyaseti tesbit etmek ve onun için de, her çiftçinin ve bütün vatandaşların kolayca kavrayabileceği ve severek tatbik edebileceği bir ziraat rejimi kurmak lâzımdır". Atatürk, bunu demekle kalmamış, gereğini de yapmış ve  en güzel ziraaat rejimini kurmuştur. O'nun kurduğu bu rejime, en son ve en ağır darbeyi vurun  AKP hükümeti olmuştur. AKP hükümeti, sağında solunda yapılanlardan örnek bile almıyor. Meselâ hükümetin, ekonomisi Türkiye'ninkine benzeyen Brezilya'ya bakması gerekmez mi? Brezilya,  hem tarım ürünlerini, hem de tarım ürünlerinin katma değerini artıracak imalat sanayini destekledi ve bu sayede cari denge fazlası verir konuma yükseldi.  
 
M. Hilmi Yıldırım / diğer yazıları
'Ayaküstü olacak iş değil bunlar'
Özel'le görüşeceği tarihi açıkladı
Özel, 10. Cumhurbaşkanı Sezer ile görüştü
'Düzenli aralıklarla ziyaret edeceğiz'
Erdoğan'ın anayasa çağrısına yanıt verdi
'Bir şey uymamak için değiştirilmez'
İsmailağa şeyhi Hasan Kılıç uğurlandı
Erdoğan en ön safta yer aldı
Korhan Berzeg'in yaşadığı köyde flaş gelişme
Ceset parçaları bulundu
Erdoğan'dan 23 Nisan mesajı
Bu kez Atatürk'ü andı
Muhammed Uğur'un hayali gerçek oldu
Mansur Yavaş'tan 23 Nisan jesti
En çarpıcı deprem uyarısı
'Baza ve koltuk altlarını doldurun'
İstanbul'da kutlamaların merkezi Taksim Meydanı'ydı
Taksim Cumhuriyet Anıtı'na çelenk sunuldu
Esad, Abhazya Dışişleri Bakanı'na söyleşi verdi
'ABD'yle zaman zaman görüşüyoruz'
Bilim adamından korkutan uyarı
'Sıcaklık 4 ila 6 derece arttı'
Erdoğan buradaki törene katılmadı
Devlet erkanı Anıtkabir'de
Erbil ziyareti Metiner'i heyecanlandırdı
'Erdoğan’ı Kürtsüz bırakma operasyonu'
Havaların ısınmasıyla yine ortaya çıktı
Yılın ilk kene vakası görüldü
'Ayaküstü olacak iş değil bunlar'
Özel'le görüşeceği tarihi açıkladı
Özel, 10. Cumhurbaşkanı Sezer ile görüştü
'Düzenli aralıklarla ziyaret edeceğiz'
Erdoğan'ın anayasa çağrısına yanıt verdi
'Bir şey uymamak için değiştirilmez'
İsmailağa şeyhi Hasan Kılıç uğurlandı
Erdoğan en ön safta yer aldı
Korhan Berzeg'in yaşadığı köyde flaş gelişme
Ceset parçaları bulundu
Erdoğan'dan 23 Nisan mesajı
Bu kez Atatürk'ü andı
Muhammed Uğur'un hayali gerçek oldu
Mansur Yavaş'tan 23 Nisan jesti
En çarpıcı deprem uyarısı
'Baza ve koltuk altlarını doldurun'
İstanbul'da kutlamaların merkezi Taksim Meydanı'ydı
Taksim Cumhuriyet Anıtı'na çelenk sunuldu
Esad, Abhazya Dışişleri Bakanı'na söyleşi verdi
'ABD'yle zaman zaman görüşüyoruz'
Bilim adamından korkutan uyarı
'Sıcaklık 4 ila 6 derece arttı'
Erdoğan buradaki törene katılmadı
Devlet erkanı Anıtkabir'de
Erbil ziyareti Metiner'i heyecanlandırdı
'Erdoğan’ı Kürtsüz bırakma operasyonu'
Havaların ısınmasıyla yine ortaya çıktı
Yılın ilk kene vakası görüldü
logo

Beşyol Mah. 502. Sok. No: 6/1
Küçükçekmece / İstanbul

Telefon: (212) 624 09 99
E-posta: internet@yenimesaj.com.tr gundogdu@yenimesaj.com.tr


WhatsApp iletişim: (542) 289 52 85


Tüm hakları Yeni Mesaj adına saklıdır: ©1996-2024

Yazılı izin alınmaksızın site içeriğinin fiziki veya elektronik ortamda kopyalanması, çoğaltılması, dağıtılması veya yeniden yayınlanması aksi belirtilmediği sürece yasal yükümlülük altına sokabilir. Daha fazla bilgi almak için telefon veya eposta ile irtibata geçilebilir. Yeni Mesaj Gazetesi'nde yer alan köşe yazıları sebebi ile ortaya çıkabilecek herhangi bir hukuksal, ekonomik, etik sorumluluk ilgili köşe yazarına ait olup Yeni Mesaj Gazetesi herhangi bir yükümlülük kabul etmez. Sözleşmesiz yazar, muhabir ve temsilcilere telif ödemesi yapılmaz.