logo
19 NİSAN 2024

Kudüs'ün durumunun asıl sorumlusu kim?

Atatürk'ün 1919 yılında milli mücadele meşalesini tutuşturduğu Samsun, Atatürk Vatandır sempozyumu coşkusu yaşadı. Açılış konuşmasında ABD'nin Kudüs'ü İsrail'in başkenti olarak tanımasına da değinen Sabri Terzi, "Atatürk yaşarken İsrail kurulamamıştı. Mustafa Kemal bunun önünde bir engeldi" dedi.
11.12.2017 00:00:00
YENİ MESAJ/SAMSUN

Yeni Mesaj Gazetesi'nin öncülüğünde gerçekleşen Atatürk Vatandır sempozyumunun bu haftaki durağı milli mücadelenin sembol kentlerinden Samsun'du.

Açılış konuşmasının ardından oturumlara geçildi. Dr. Abdullah Terzi başkanlığında yapılan ilk oturumda Lütfullah Önder, Hasan Aydın, Nihat Hekimoğlu ve Ali Garaçoğlu konuştu. İkinci oturuma ise Prof. Dr. Ünal Emiroğlu başkanlık yaptı. Bu oturumda da Selim Kotil, Seçil Mumcuoğlu, Mehmet Emin Koç ve Muharrem Bayraktar konuştu.



Mustafa Kemal Atatürk'ün 38 yaşında iken Bandırma Vapuru ile gelerek bağımsızlık meşalesini yaktığı Samsun'da düzenlenen sempozyumun açılış konuşmasını Yeni Mesaj Gazetesi Genel Koordinatörü Sabri Terzi yaptı. Terzi, "Atatürk 10 Kasım 1938'de ahirete irtihal etti ama 10 Kasım 2017'de yeniden doğdu. Çok muhterem üstadımız Prof. Dr. Haydar Baş'ın 'Hoş Geldin Atatürk' eseriyle Mustafa Kemal yeniden doğdu ve bundan sonra da hep yaşayacak" dedi.

'İsrail emellerine Atatürk engeldi'



Konuşmasında ABD'nin Kudüs'ü İsrail'in başkenti olarak tanımasına da değinen Sabri Terzi, "Mustafa Kemal Atatürk yaşarken İsrail devleti kurulamamıştı. Mustafa Kemal bunun önünde bir engeldi. Bunun için ABD'deki Yahudi banker David Rockefeller'ın 'Ortadoğu coğrafyasındaki hedeflerimizin gerçekleşmesi önünde yarım asır Mustafa Kemal bizim için bir engeldi' sözlerini aktaran Sabri Terzi, Atatürk'ün 1937 yılında Filistin konusunda TBMM'de yaptığı konuşmadan bazı bölümleri okudu.

"O gün İngiltere'nin, ABD'nin Fransa'nın Kudüs ile işgal projesine karşı Atatürk şunu der" şeklinde konuşan Sabri Terzi şöyle devam etti: "Şimdi kendimize kâfi derecede güvenip ve kudretimizi bildiğimiz için İslamiyet'in mukaddes yerlerinin, Musevilerin ve Hıristiyanların nüfuzu altına girmesine mani olacağız. Biz şimdiye kadar dinsiz ve İslamiyet'e lakayt olmakla itham edildik; fakat bu ithamlara rağmen, Peygamber'in son arzusu, yani mukaddes toprakların daima İslamiyet hâkimiyetinde kalmasını temin için kanımızı dökmeye hazırız."

Sabri Terzi konuşmasını BTP Genel Başkanı Prof. Dr. Haydar Baş'ın "Trump'ın Kudüs'ü İsrail'in başkenti ilan etmesine karşı ümmetin tamamı tek vücut olarak karşı durmalı ve Mescid-i Aksa'yı Müslümanların başkenti ilan etmelidir' şeklindeki önerisini hatırlatarak noktaladı.

Kudüs'ün durumunun asıl sorumlusu kim?

Atatürk Vatandır sempozyumunun kapanış konuşmasını Yeni Mesaj Gazetesi Başyazarı Muharrem Bayraktar yaptı. ABD'nin Kudüs'ü İsrail'in başkenti ilan etmesini değerlendiren Bayraktar, 'asıl suçlu İslam dünyasıdır' dedi.

Bayraktar şunları söyledi: "Trump'a neden kızıyorsunuz. Trump seçim çalışmasında en az 15 yerde 'seçilirsem Kudüs'ü İsrail'in başkenti olarak tanıyacağım' dedi. Kabinesini oluşturduğu isimlere bakıyorsunuz en az 15 tane Yahudi kökenli ismi aldı mı aldı. Adamın damadı bile Yahudi. Damadı Yahudi ise ya Kudüs ile ya Erbil ile ya da Diyarbakır ile uğraşacak. Trump verdiği sözün gereğini yapıyor. Burada Kudüs'ün İsrail'e başkent edilmesinin asıl sorumlusu kim, biz onu bulalım. Buradan ilan ediyorum, İsrail'in Kudüs'ü başkent ilan etmesinin asıl müsebbibi İslam dünyasıdır, İslam ülkelerinin ABD uşağı olan liderleridir, krallarıdır, prensleridir, şeyhleridir, diktatörleridir ve cumhurbaşkanlarıdır. Washington'a ayak basar basmaz, 'Allah'ıma şükürler olsun, ABD dünyayı barış içinde yönetiyor' diyen Kâbe imamı Sudeysi'dir. Kudüs'ün İsrail'in başkenti ilan edilmesinin sebebi, 'sakın ha İsrail aleyhine konuşmayın', 'sakın ha İsrail ile savaş yapalım' demeyin diyen Suudi Arabistan müftüsüdür. Bunun sorumlusu Mayıs ayında Riyad'da Trump ile kılıç dansı yapan Suudi Arabistan kralı ve diğer 17 Arap ülkesidir. Bunun sorumlusu Suriye'nin bağrına hançer saplayanlardır."

2011 yılında alınan kritik karar



İslam dünyası birbirine girmiş durumda olduğunu söyleyen Bayraktar konuşmasında şu ifadeleri kullandı: "2011'de Arap zirvesi yapıldı. Bu zirvede Arap ülkeleri Suriye'yi Arap Ligi'nden attı ve 'artık sen bizden değilsin' dediler ve Suriye'ye karşı cephe aldılar. İşte Kudüs'ün İsrail'in başkenti ilan edilmesinin müsebbibi bu toplantıya katılanlardır. Bunun sorumlusu Mavi Marmara olayında 9 Müslüman kardeşimiz şehit olmuşken o dosyayı İsrail lehine kapatanlardır. Bunun sorumlusu İsrail'in Filistin'den gasp ettiği petrol ve doğalgazı Türkiye üzerinden Avrupa'ya nakletmekten gurur duyanlardır. Bunun müsebbibi 'bizim İsrail'e ihtiyacımız var' diyenlerdir. Kudüs imamı, 'ne bağırıp çağırıp duruyorsunuz, suçlu sizsiniz' diyor. Bu Müslümanlar en küçük bir olayda sokaklara çıktılar ama az önce anlattığım gerçekleri gördüler mi? Arap ülkeleri 2011 yılında Suriye'yi Arap Ligi'nden atarken kendilerinin Haçlı ligine girdiklerini ilan ediyorlardı. İşte bunun sonucu olarak da Trump Kudüs'ü İsrail'in başkenti ilan etti. Karşısında bu kadar ahmak varken adam ne yapacaktı."

"Haydar Baş ve kadrosu yıllar önce uyardı"

"2011 yılında bu olaylar olurken bu kadro ve onların lideri Prof. Dr. Haydar Baş Ehl-i Beyt toplantılarına başladı" diyen Bayraktar, "Haydar Baş ve kadrosu 'durun kalabalıklar bu cadde çıkmaz sokak' diye bağırdı. 'Bu yola girerseniz Ortadoğu kana bulanır, Sünni - Şii savaşı başlar, yüz binlerce insan ölür' diye haykırdı. Lübnan'dan, Suriye'den, Irak'tan, İran'dan bir sürü Sünni ve Şii âlimi getirtti, konuşturdu. 'Yapmayın etmeyin' dedi ama onu dinlemeyenler bugün 'Kudüs neden İsrail'in başkenti oldu' diye ağlıyorlar. O gözyaşlarınız sahte gözyaşlarıdır. Siz Prof. Dr. Haydar Baş hocamızı dinleseydiniz bugün Kudüs'ten gelen feryat kulaklarımızı tırmalamayacaktı."


Atatürk’ün hazırlattığı hutbeler; Peygamberimizin ahlakı
Fenerbahçe penaltılarda yıkıldı
Umutlu başlangıç kabusa döndü
Hayber’deki 'Demir Kubbe'yi yıkan adam
Fabrikalarda işler tersine döndü
Ustaysan, zanaatkârsan maaş kıyak
Teknoloji geliştiriyor
Özellikle 5G teknolojilerinde iddialı
Sulusaray'da deprem korkusu sürüyor
Geceyi dışarıda geçiriyorlar
Kaçmaya çalışan 5 kişi yaralandı
Tokat bu kez 5.6 ile sallandı
Tokat beşik gibi sallanıyor
5.6'lık deprem korkuttu
Doç. Dr. Mehtap Aras 'kaçış yok' dedi
'6 ila 7,2 arasında bir deprem kaçınılmaz'
Kayyum başkan toplantıya katılmadı
Seçimi kaybeden başkan toplantıda
Özel'den seçime dair çarpıcı değerlendirme
' 31 Mart bir zafer değildir'
ABD'den İsrail'e Refah saldırısı için yeşil ışık
İran'a saldırmama şartı iddiası
Parçalanmışlık, rekabet gücü kaybı, yatırım yetersizliği...
AB Liderler Zirvesi başladı
Otomobil piyasasında canlanma başladı
İşte en kolay satılan otomobiller
TÜİK konut satış rakamlarını açıkladı
Martta konut satışı düştü
Atatürk’ün hazırlattığı hutbeler; Peygamberimizin ahlakı
Fenerbahçe penaltılarda yıkıldı
Umutlu başlangıç kabusa döndü
Hayber’deki 'Demir Kubbe'yi yıkan adam
Fabrikalarda işler tersine döndü
Ustaysan, zanaatkârsan maaş kıyak
Teknoloji geliştiriyor
Özellikle 5G teknolojilerinde iddialı
Sulusaray'da deprem korkusu sürüyor
Geceyi dışarıda geçiriyorlar
Kaçmaya çalışan 5 kişi yaralandı
Tokat bu kez 5.6 ile sallandı
Tokat beşik gibi sallanıyor
5.6'lık deprem korkuttu
Doç. Dr. Mehtap Aras 'kaçış yok' dedi
'6 ila 7,2 arasında bir deprem kaçınılmaz'
Kayyum başkan toplantıya katılmadı
Seçimi kaybeden başkan toplantıda
Özel'den seçime dair çarpıcı değerlendirme
' 31 Mart bir zafer değildir'
ABD'den İsrail'e Refah saldırısı için yeşil ışık
İran'a saldırmama şartı iddiası
Parçalanmışlık, rekabet gücü kaybı, yatırım yetersizliği...
AB Liderler Zirvesi başladı
Otomobil piyasasında canlanma başladı
İşte en kolay satılan otomobiller
TÜİK konut satış rakamlarını açıkladı
Martta konut satışı düştü

Teknik elemanlar müdürden çok kazanıyor!

 
 
Yenimesaj.com.tr'ye açıklamalarda bulunan İHBİR Yönetim Kurulu Başkanı Kazım Taycı, sanayide ara ve teknik eleman sorunu yaşandığına işaret ederek, "Bugün fabrikalarda makine tadilatı yapan, elektrik tesisat işleriyle uğraşanlar beyaz yakalı müdürlerin aldığı rakamların üzerinde maaş alıyor" dedi.
18.04.2024 23:37:00
AHMET TURAN YİĞİT
 Teknik elemanlar müdürden çok kazanıyor!
 Teknik elemanlar müdürden çok kazanıyor!


İstanbul Hububat Bakliyat Yağlı Tohumlar ve Mamulleri İhracatçıları Birliği (İHBİR) Yönetim Kurulu Başkanı Kazım Taycı, basınla düzenlediği sohbet toplantısında, istihdamda yaşanan sorunlara parantez açarak, önemli açıklamalarda bulundu. Eğitimde yeni bir planlamaya gidilmesi gerektiğine dikkat çeken Taycı, şunları söyledi: "Sektörümüzde ara eleman, teknik eleman ve hatta vasıfsız eleman bulma konusunda ciddi sıkıntılar olduğunu görüyoruz. Üniversitelerin sayısının çok artması ve gençlerin niteliğine bakılmaksızın üniversite diploması almaları durumunda daha iyi iş imkânlarına sahip olacaklarına inanmaları bu süreci de olumsuz etkiliyor. Bu kadar diploması olan gencimize beyaz yaka olarak iş verebilmemiz söz konusu değil. Beyaz yaka çalışan bulma konusunda çok ciddi bir problem yok. Şu anda en önemli problemimiz mavi yakada. Artık öyle bir durum söz konusu ki bugün fabrikalarda makine tadilatı yapan, elektrik tesisat işleriyle uğraşanlar müdürlerin aldığı rakamların üzerinde maaş alıyor. Asgari ücret verilmiyor. Kendisini yetiştirmiş zanaatkâr arkadaşlarımızın eğitimleri olmasa bile, eğitimli hatta birkaç dil konuşan insanlardan daha fazla maaş alıyor. Buradaki sorunun çözülebilmesi için üniversiteler ile ciddi bir planlamaya gidilmesi lazım. Her şeyden önemlisi meslek liselerinin daha aktif bir hale getirilmesi lazım."

Kakaoda neler oluyor?

Son dönemde kakaonun tonunun 10 bin, kakao yağınınkinin ise 32 bin doları aştığına işaret eden Taycı, dünyadaki kakao üretiminin yüzde 65'lik bölümünün Batı Afrika sahillerinde gerçekleştiğini; geriye kalan bölümün ise Güney Amerika'da yetiştiği bilgisini verdi. Taycı, konuyla ilgili şunları söyledi: "Uzak Doğu'da da kısmi olarak Malezya'nın ve Endonezya'nın belirli bölümlerinde yetişiyor. Aşırı iklim olayları Batı Afrika'daki kakao ağaçlarını çok olumsuz etkiledi. Bundan dolayı rekoltede ciddi bir düşüş söz konusu. Bununla birlikte kakaoyu üreten çiftçiler, kakaodan çikolataya gelen zincir içinde en az kazanan insanlar. Kazançlarının çok düşük ve yetersiz olması sebebiyle zahmetli ağaçların bakımları, maliyeti ön planda tutularak uzun zamandan beri gerçekleştirilemiyor. 2020-2021 sezonunda dünyada 5 milyon 290 bin ton çekirdek üretimi gerçekleşmiş. 2022-2023 sezonunda 4 milyon 900 bin ton 2023-2024 sezonunda da 4 milyon 450 bin ton. Yani, baktığımız zaman 2021'den 2022'ye geçerken yüzde 7'lik bir küçülme olmuş. 2022'den 2023'e geçerken de yüzde 10'luk bir küçülme olmuş." Taycı, kakaolu ürünler sektörüne dünyada 10 civarında şirketin yön verdiğine işaret ederek, bu şirketlerin kakao üreticilerini desteklemeleri gerektiğini belirtti.

Sulusaray'da vatandaşlar geceyi dışarıda geçiriyor

Tokat'ın Sulusaray ilçesinde meydana gelen 5.6 büyüklüğündeki deprem sonrası vatandaşlar geceyi dışarıda geçiriyor.
18.04.2024 22:39:00 / Güncelleme: 18.04.2024 22:43:07
İhlas Haber Ajansı
Sulusaray'da vatandaşlar geceyi dışarıda geçiriyor
Sulusaray'da vatandaşlar geceyi dışarıda geçiriyor
Akşam saat 18.11'de Tokat'ın Sulusaray ilçesinde meydana gelen 5.6'lık deprem sonrası vatandaşlar soluğu dışarıda aldı.

Depreme evinde ve işyerinde yakalanan vatandaşlar yeni bir deprem korkusuyla kendilerini dışarıya attı.

Bazı vatandaşlar evlerinin önünde ateş yakarak soğuktan korunurken bazı vatandaşlar ise evlerinin önünde toplanarak çay içerek yemeklerini yedi.



Evlerinin önünde ailecek vakit geçiren vatandaşlar çocukların etkilenmemesi için piknik ortamı oluşturdu.

Depreme evinde yakalanan 70 yaşındaki Osman Erten, korku dolu anları anlattı.

Deprem riskinin en düşük olduğu zemin yapıları hangileri?

Deprem riskinin en düşük olduğu zemin yapıları, genellikle kaya, kılavuz delme, kompakt ve sıkı, kumlu ve kılıf gibi dayanıklı ve sağlam zemin türleridir. Bu zeminlerde inşa edilen binalar, depremlere karşı daha dirençli olabilir ve daha az hasar görebilirler.
18.04.2024 22:14:00
Ahmet Turan Yiğit
Deprem riskinin en düşük olduğu zemin yapıları hangileri?
Deprem riskinin en düşük olduğu zemin yapıları hangileri?
Deprem, dünyanın birçok yerinde ciddi yıkımlara ve can kayıplarına neden olan doğal felaketlerden biri. Deprem kuşağı ülkesi olan Türkiye ise iki günden bu yana Tokat'ta peş peşe yaşanan depremler nedeniyle yine diken üstünde.

Depremin neden olduğu yıkımın önüne geçmek için yapı mühendisliğinin imkanlarınından yararlanmak kadar, bina yapımı için zemin seçimi de o kadar önemli.

Mühendislik biliminin imkanları ile bugün dünyada 9'un üstündeki depremlere dayanıklı yapılar üretmek mümkün. Ancak yarattığı maliyet nedeniyle özellikle az gelişmiş ve geri kalmış ülkelerde bu tür yapıların yeterli sayıda üretilmesi mevcut ekonomi modellerle imkansız gibi görünüyor.

Depremlerin etkilerini azaltmanın en önemli yollarından biri, binaların güvenli zeminler üzerine inşa edilmesi.

Yapıların inşa edileceği alanların zemin analizi ve mühendislik değerlendirmeleri dikkate alınmalı.

Peki deprem riskine karşı en dayanıklı zemin yapıları hangileri?

Kaya Zeminler

Kaya zeminler, deprem riskinin en düşük olduğu zemin türlerinden biridir. Kaya zemine sahip olan bölgelerde yapılan binalar, doğal olarak daha sağlam bir temele otururlar ve depremlere karşı daha dirençli olabilirler. Kaya zeminler, binaların sallanmasını ve yer değiştirmesini en aza indirerek deprem etkilerini absorbe ederler.

Kılavuz Delme Zeminleri

Kılavuz delme zeminleri, yüksek mukavemetli kaya katmanlarının altında bulunan ve mühendislik teknikleri kullanılarak oluşturulan özel zemin yapılarıdır. Bu tür zeminler, depremlere karşı dayanıklı olmalarıyla bilinirler. Kılavuz delme zeminleri, yapıların sismik hareketlere karşı daha iyi direnç göstermesine yardımcı olur.

Kompakt ve Sıkı Zeminler

Kompakt ve sıkı zeminler, deprem riskinin düşük olduğu diğer bir zemin türüdür. Bu zeminler, genellikle sıkıştırılmış kum, çakıl veya sert toprak gibi malzemelerden oluşur. Bu tür zeminler, depremlerde yapıların hareketini azaltabilir ve yapıların sabit kalmasına yardımcı olabilir.

Kumlu ve Kılıf Zeminler

Kumlu ve kılıf zeminler, deprem riskinin en düşük olduğu zemin türlerinden biridir. Bu tür zeminler genellikle kum, çakıl ve kil karışımından oluşur. Kumlu ve kılıf zeminler, deprem sırasında suyun çıkarılması veya eklenmesiyle sıkıştırılabilecek esnek malzemelerdir. Bu özellikleri, deprem sırasında yapıların zarar görmesini azaltabilir.



Tokat'ta okullar 1 gün tatil edildi

Tokat'ta meydana gelen deprem nedeniyle il genelinde okullarda eğitime 1 gün ara verildi.
18.04.2024 21:34:00 / Güncelleme: 18.04.2024 21:39:10
Haber Merkezi
Tokat'ta okullar 1 gün tatil edildi
Tokat'ta okullar 1 gün tatil edildi
Tokat Valiliğinden yapılan açıklamada, deprem dolayısıyla il genelinde okullarda Cuma günü eğitim ve öğretime ara verildiği duyuruldu.

Öte yandan evlerine girmekte çekinen vatandaşların spor salonlarında misafir edileceği belirtildi.

logo

Beşyol Mah. 502. Sok. No: 6/1
Küçükçekmece / İstanbul

Telefon: (212) 624 09 99
E-posta: internet@yenimesaj.com.tr gundogdu@yenimesaj.com.tr


WhatsApp iletişim: (542) 289 52 85


Tüm hakları Yeni Mesaj adına saklıdır: ©1996-2024

Yazılı izin alınmaksızın site içeriğinin fiziki veya elektronik ortamda kopyalanması, çoğaltılması, dağıtılması veya yeniden yayınlanması aksi belirtilmediği sürece yasal yükümlülük altına sokabilir. Daha fazla bilgi almak için telefon veya eposta ile irtibata geçilebilir. Yeni Mesaj Gazetesi'nde yer alan köşe yazıları sebebi ile ortaya çıkabilecek herhangi bir hukuksal, ekonomik, etik sorumluluk ilgili köşe yazarına ait olup Yeni Mesaj Gazetesi herhangi bir yükümlülük kabul etmez. Sözleşmesiz yazar, muhabir ve temsilcilere telif ödemesi yapılmaz.