Türk devleti ve milleti, gerçekten huzura kavuşmak istiyorsa, maddi ve manevi büyümesini sağlamak diliyorsa, tehdit ve tehlikelerden korunma kararlılığında ise; öncelikle kendini üç istismarcıdan korumalıdır. Siyasi arenadan bu "üç istismarcı" tip sökülüp atılmalıdır. Din istismarcısı? Millet-milliyet istismarcısı? Atatürk istismarcısı?Bu "üç istismarcı"nın konjonktüre göre münavebeli "cambaza bak" oyunları sona erdirilmeden, Türkiye'nin yüzü gülmez.Ma'lumu i'lama gerek yok; zira bu üç istismarcılığın temsil edildiği partilerin hangilerinin olduğunu artık bilmeyen yok.İşin daha vahim tarafı, bugüne kadar hepsi denenmiş, hepsi öyle veya böyle iktidar koltuğunda oturmuş? Nitekim hiçbirinin devlet ve millet namına herhangi bir çözümleri olmadığı ortaya çıkmıştır.Yıllardan beri dini kullandılar, Müslümanı kullandılar; oylarını aldılar. Hem oylarını aldılar, hem de paralarını-pullarını, zekatlarını-kurbanlarını toparladılar. Ne oldu?!Hangi Müslüman Türk evladı, bunlardan bir hayır gördü? Müslümanın hangi meselesi halloldu?! Geldiler, getirdiler; Vatikan'ın kapısına demirlediler. Açtılar kilise evlerini... Laf yettirebildiklerinin boyunlarına haç geçirdiler.Her hesap sahibinin üstünde bir hesap var ya; bir yerde oyun bozuldu? Karada, denizde "fenersiz" yakalandılar. Din simsarlığı yaparak yığdıklarını meğer yağmaladıkları ortaya çıktı. Şimdi artıkları da Kızıl Haç'a gidiyor? Kurban olsun bunlar, dine diyanete! AKP kadrosu ve bağırlarında yetiştikleri eski takım, bu olan bitenleri hiiiç bilmezler, hiçbirini tanımazlar, mesela? Cümlesi, ak sütten çıkmış ak kaşık gibidirler. Bu dolapları uzaylılar çevirdiler.Fehmi Koru, güya "Obama gibi geldiler, ama Bush'a gibi gidiyorlar" diyerek günah çıkartamaz. Herkes, değirmene taşıdığı su nispetinde mesuldür; Koru, bunların değirmenine elekle çok su taşıdı, daha çooook tövbe etmesi lazım! Diğer yandan gurbette veya anavatanda din simsarlarına kanıp zekat ve kurbanlarını bağışlayanlar, yeni baştan zekat vermek ve kurban kesmek zorundadırlar. İslam fıkhı böyle söylüyor.Bağış olarak kendilerine teslim edilen 2 tane keçiye bile göz koyup yağmalayan veya Kızıl Haç'a kaptıranlara, ülke teslim edilirse, devlet teslim edilirse; elbette Türkiye'nin başı beladan kurtulmaz! Devlet ve milletimizi bu din simsarlarının oyunlarından kurtaracak tek kişi vardır; o da BTP Genel Başkanı Prof. Dr. Haydar Baş'tır.Milletimiz, benzer istismar ve simsarlığı, millet ve milliyetçilik ekseninde yaşadı. Millet dediler, milliyet dediler; AB ve IMF talimatıyla Şeker yasası çıkarttılar, Tütün yasası çıkartılar, Tahkime evet dediler? Daha neler neler! Apo'yu idam sehpasından indirdiler, geldiler şehit cenazelerinde nara attılar; oy topladılar? Kurban olsun bunlar, millete, milliyet!MHP, bu dönen dolapları bilmez, bu işleri çevirenleri tanımaz, mesela? Bu işler de uzaylıların işi! Türk devleti ve milletinin yüzünün gülmesi için, bu milliyet simsarlarının da seçimde nal toplaması lazım. Devlet ve milletimiz üzerindeki bu "millet ve milliyetçi" simsarların oyunlarını bozacak tek kişi vardır; o da BTP Genel Başkanı Prof. Dr. Haydar Baş'tır.Bir de Atatürkçülük simsarları var ki, maşallahlık? Ecnebilere vatan satılır, ses çıkartmazlar. Cumhuriyet mirası devlet ve millet malları, en kârlı kamu işletmeleri yabancılara devredilir, kıpırdamazlar. ABD ve IMF'nin Kemal Derviş'leriyle öykünürler; AB'ye ise, -biraz fazlaca içtenlikli olarak- aynen öteki simsarlar gibi tam bağımlıdırlar. Tarım biter, sanayi stoplar, imalathaneler kapanır; görmezler, duymazlar, konuşmazlar, yürümezler? Makul bir ses bile olsa din, iman, İslam, Müslüman denilince, anında damarları kabarır, beyinleri alabora olur; raydan çıkarlar. Enbiyayı, Asfiyayı, Abdalanı, Ahiyanı, Baciyanı, Hamse-i âl-i Aba'yı, velayetin şahı Ali'yyül Murteza'yı bilmezler, Şühada-ı Kerbalâ'yı tanımazlar, o tarakta zırnık bezleri yoktur; lakin mevsiminde Hacı Bektaş'tan dem vururlar, yılda bir cem evine kurulurlar, Alevi kardeşlerimizin gözünü boyamaya kalkışırlar. Bu arada Atatürkçülüğü de kimseye kaptırmazlar? Bayramda, seyranda, anmada, törende güya bağımsızlık nutukları atarak, Atatürkçü çıkışları yaparak mangalda kül bırakmazlar... İşin daha vahim tarafı, yaptıkları çıkış ve yürüyüşlerle, din istismarcılarını veya milliyet istismarcılarını değirmenine su, sandıklarına oy taşırlar. Böylece devlet ve millete de bir arpa boyu yol aldırmazlar? Kurban olsun bunlar Atatürk'e!CHP de, bu cambaza bak oyunlarından haberdar değildir, alakaları yoktur, mesela... Bu oyunu da uzaylılar sahneliyor!Şu enstantaneye bakın? Önceki gün AKP'li Bülent Arınç, Cumhurbaşkanı seçimlerinin 1'inci turundan sonra CHP'nin Anayasa Mahkemesi'ne dilekçe verdiğini hatırlatarak diyor ki, gece 24.00'te bildiri ve muhtıra yayınlandı, oyumuzun yüzde 15'ini buradan aldık! Buna cümlenin tamamı denir işte? Bu sadece bir gecelik vaziyet! Daha nice gece ve gündüzlerde; ne ampul oyunları, ne fener alaylarıyla gözü kamaştırılarak simsarların kucağına itildi bu Yüce millet.O halde; Türk devleti ve milletinin kurtuluşu, milli birlik ve bütünlüğünün sağlanması için, milletimizin, bu "üç istismarcı" tipi, siyaset sahnesinden silmesi gerekiyor. Silmek yetmiyor; bunlara mukabil, reel bir modele, somut bir teze, bilimsel çözüm ve projelere dayalı gerçek milliyetçi, dindar ve Atatürkçü yepyeni bir siyaseti işbaşına taşıması gerekiyor. Onun da tek adresi, BTP'dir, Prof. Dr. Haydar Baş'tır.
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.
Misafir Kalem (K) / diğer yazıları
- Kongrelerden milli devlete bir iman mücadelesi / 25.07.2019
- İnsan bu kadar da ucuz değil! / 23.07.2019
- Amerika da Haydar Hoca'ya mahkûm / 22.07.2019
- İşsizliğin çok daha ağır faturaları var / 20.07.2019
- Sosyal patlamalara gebe kronik işsizlik / 17.07.2019
- Türkiye “hard currency”ye muhtaç değil / 13.07.2019
- İşçinin emeği ve sendikaların vebali / 11.07.2019
- Para, faiz ve MB Başkanı / 10.07.2019
- Çin’de-Maçin’de değil, kurtuluş içimizde / 08.07.2019
- Türkiye yeni çağa ayak uydurmalı / 07.07.2019
- İnsan bu kadar da ucuz değil! / 23.07.2019
- Amerika da Haydar Hoca'ya mahkûm / 22.07.2019
- İşsizliğin çok daha ağır faturaları var / 20.07.2019
- Sosyal patlamalara gebe kronik işsizlik / 17.07.2019
- Türkiye “hard currency”ye muhtaç değil / 13.07.2019
- İşçinin emeği ve sendikaların vebali / 11.07.2019
- Para, faiz ve MB Başkanı / 10.07.2019
- Çin’de-Maçin’de değil, kurtuluş içimizde / 08.07.2019
- Türkiye yeni çağa ayak uydurmalı / 07.07.2019