logo
24 NİSAN 2024

Kurtuluş Ehl-i Beyt'in gemisine binmekte

Mersin'in Tarsus ilçesinde organize edilen panelde, araştırmacı yazar Sani Ak "Ehl-i Beyt, bugün yaşadığımız birçok kargaşanın ortadan kalkması için peşinden gitmemiz gereken yüce insanlardır, zatlardır. Kurtuluş Ehl-i Beyt'in gemisine binmekten geçer" de
29.11.2014 00:00:00
     YENİ MESAJ / TARSUSTürkiye'nin birçok ilinde ve ilçesinde gazetemiz tarafından organize edilen "İslam Dünyasını Kuşatan Fitneler ve Tevhidin Merkezi Ehl-i Beyt" panelinin bir durağı da Mersin'in güzide ve tarihi ilçesi Tarsus oldu.Yeni Mesaj gazetesi Tarsus temsilcisi Metin Karataş tarafından organize edilen ve yoğun bir katılımla Emekliler Derneği Konferans Salonu'nda gerçekleşen panel, Mustafa Kemal Atatürk ve silah arkadaşları için saygı duruşu, ardından da İstiklal Marşı ile başladı.Başkanlığını Mersin Yeni Mesaj temsilcisi Ramis Akın'ın yaptığı panelin konuşmacıları; araştırmacı yazar Dr. Nuri Kaplan, yeminli mali müşavir, araştırmacı yazar Sani Ak, hukukçu yazar Av. Hakan Güler ve gazeteci yazar Murat Çabas'tı.Kardeşi kardeşekırdırma oyunuİlk sözü alan Sani Ak "Tevhidin Merkezi Ehl-i Beyt" konusunu anlattı ve Ehl-i Beyt'in hayatından verdiği misallerle oldukça duygulu anlar yaşandı.Ehl-i Beyt'in fazileti hakkında inen ayetlerden ve de hadislerden örnekler veren Ak, Peygamber'in yarenleri olan Selman-ı Farisi, Ebu Eyyubel Ensari, Ebu Zer Gifari, Mikdat bin Esved gibi büyük sahabelerin Hz. Ali'nin ilk şialarından olduğunu belirtti.Ak şunları söyledi:"İslam'ın gücünü kırmak kardeşi kardeşe düşürmek isteyenlerin tarih boyunca oynadıkları bir oyun var. Alevi'dir, Sünni'dir, Şii'dir, Caferi'dir diyerek aslında öze ait olmayan çok küçük teferruatları ortaya koymak suretiyle kardeşi kardeşe kırdırmak oyunu? Bu oyun günümüzde tarihin en şiddetli dönemlerinde oynandığı kadar şiddetle oynanmaktadır. Hepimiz her gün takip ediyoruz, etrafımızdaki coğrafyada, İslam aleminde bu oyunlar oynanıyor, devam ediyor.Bu görüşleri ortaya atanlar Ehl-i Beyt taraftarlarına, Şia dediğimiz kesime neredeyse İslam dairesinin dışında sapık bir akımmış gibi davranmaya, böyle bir etiket yapıştırmaya çalışıyorlar. Abdullah İbni Sebe diye bir isim uydurdular. Dediler ki; 'İşte Şia akımının ortaya çıkarıcısı bu Abdullah ibni Sebe denen kişidir. O böyle batıl bir akım ortaya koydu. Başta Hz. Ali olmak üzere Ehl-i Beyte çok abartılı yakıştırmalar yaptı."Bu iftiralarla Ehl-i Beyt yolunu karalamaya, Ehl-i Beyt sevenleri dışlamaya çalıştılar. Tek kurtuluş yolu olan Ehl-i Beyt'i devre dışı bırakmak istediler.Halbuki, Ehl-i Beyt, bizzat Cenab-ı Hakk'ın seçtiği, ayeti kerimeyle ifade ettiği, Hz. Peygamberin de hadislerle beyan buyurduğu ve kurtulmak için birlik için bugün yaşadığımız birçok kargaşanın ortadan kalkması için peşinden gitmemiz gereken yüce insanlardır, zatlardır. Ve kurtuluş Ehli Beytin gemisine binmekten geçer."Dinimiz bir, Kitabımız bir, Peygamberimiz birPanelin ikinci konuşmacısı Dr. Nuri Kaplan tarihten günümüze kadar gelen bidat akımları, sahte mezhep ve sahte meşrepler ve Müslüman görünümlü İngiliz ajanlarının faaliyetleri konusunda bilgiler verdi.Cumhuriyetimizin kurucusu Mustafa Kemal Atatürk hakkındaki iftiralara da değinen Kaplan, Atatürk'ün soyunun hem anne tarafından hem de baba tarafından Hz. Peygamber'e (sav) dayandığını belgeleriyle ortaya koydu."ABD, 'Ben demokrasi getiriyorum, ben insan hakları getiriyorum' diye Ortadoğu coğrafyasında bütün Müslümanların canını, malını, namusunu, vatanını, bütün kaynaklarını elinden almak için Haçlı seferi başlattı" ifadeleriyle günümüzde İslam coğrafyası merkezli gelişmelere de değinen Kaplan konuşmasında şu önemli tespitlere yer verdi:"ABD'nin ortağı kim? Yahudiler? Bu proje yeni bir proje değil. Burada hep kanı akan insanın, ister Türk, ister Mısırlı, ister Suriyeli, ister Libyalı olsun hep Müslüman olduğunu vurgulamak istiyorum. Ve bu kanı akıtanların da tamamı Müslüman olmayan insanlar, yani Haçlılar ve Yahudiler? Ne zamana kadar devam edecek bu? Bu Büyük İsrail projesinin hamurkarı İngilizlerdir, Amerikalılardır, Yahudilerdir. Ama bunu görmez, Haçlı ve Yahudi safında yer alan Müslüman kılıklıların peşinden gidersek burnumuz içinde bulunduğu pislikten çıkmaz."Kaplan konuşmasında çözüm yolunu da gösterdi:"O yüzden hep birlikte olacağız. Bu oyunları göreceğiz. Prof. Dr. Haydar Baş Hocamızın, Türkiye'deki binlerce, onbinlerce, yüzbinlerce insana aktardığı doğruları, kaynaklarıyla, delilleriyle, kadrosuyla ortaya koymuş olduğu bu gerçekleri halkımızla paylaşacağız. Kandırılmaya son vereceğiz. Aksi takdirde karşımıza çıkan herkesi Müslüman zannedersek, Müslüman'la münafığı ayırt edemezsek, Allah muhafaza Mısır'daki, Libya'daki, Suriye'deki, Irak'taki hadiseler bizim coğrafyamıza gelir, Aleviyle Sünni birbiriyle kavga ettirilir, Şii ile Sünni birbiriyle kavga ettirilir. Halbuki Allah'ımız bir, dinimiz bir, Peygamberimiz bir, kitabımız bir? Bu birlik ve berberliğin adresi ancak ve ancak Ehl-i Beyt'tir."Tek çıkış yolu Ehl-i BeytHukukçu yazar Av. Hakan Güler ise yaptığı sunumda Hacı Bektaş-ı Veli'nin ve Horasan erenlerinin Anadolu'ya gelmeleri ve Ehl-i Beyt'in nefesiyle Anadolu coğrafyasında yaşayanların gönüllerini fethettiklerini ve bu sebeple çok farklı inançlara ve ırklara sahip olmasına rağmen Müslüman olarak Türk milletini oluşturduklarını ifade etti.Atatürk'ün de Cumhuriyeti kurduktan sonra, Türk milletini bir ve beraber kıldığını ve Lozan'da bunu tapulaştırdığını belirtti.Bugün çıkartılan Vatikan merkezli, BOP hedefli dinlerarası diyalog faaliyetleri ve medeniyetlerarası ittifak projelerinin temelimizi oluşturan bu kimliği yok etme amacı taşıdığını vurguladı.Siyasilerimizin de BOP eşbaşkanı olarak bu faaliyetlere kapı araladığını ifade eden Güler, tek çıkış yolunun Ehl-i Beyt'in gemisinde buluşmak olduğunu belirtti.Güler ayrıca şu tespitlerde bulundu:"Gerçekten Ehl-i Beyt'in anıldığı, Türk milletinin değerlerinin, kültürünün, inancının konuşulduğu bir mekan da kutsal bir mekandır. Bu konular kutsal konulardır. Allah bizlere bunu nasip ettiği için ne kadar hamd etsek azdır. Biz burada bir ibadet yapıyoruz. Gerçekten de üstün bir ibadet yapıyoruz.Bunlar ayeti kerimelerle sabit. Ehl-i Beyt'ten, Hz. Peygamber'den, Hz. Fatıma annemizden, Hz. Ali efendimizden, Hz. Hasan, Hz. Hüseyin efendilerimizden bahsetmek? Hem onları sevmek farz, hem de onlardan bahsetmek ibadettir.Bu konular Prof. Dr. Haydar Baş Bey tarafından araştırılmış, incelenmiş, eserlere geçirilmiş yani bütün dünyaya bu sunulmuş. Haydar Baş Bey'in kadrosu çok seçkin bir kadrodur. Haydar Baş Bey'i, ben kendisini 1982 yılından beri tanıyorum. Liseli yıllarda kendisini tanıdım. O zamandan bu zamana Haydar Baş Bey'in bahsettiği dava, iman ve insan davası, birlik ve beraberlik davasıdır?"MEM, Ehl-i Beyt'in anlayışıdırSon konuşmacı ise gazeteci yazar Murat Çabas oldu.Çabas, konuşmasında Prof. Dr. Haydar Baş'ın dünyaca ünlü, hakkında 8 uluslar arası kongre yapılmış Milli Ekonomi Modeli'nden bahsetti.Milli Ekonomi Modeli'nin Ehl-i Beyt anlayışının bir ürünü olduğunu vurgulayan Çabas, "Milli Ekonomi Modeli halka hizmet anlayışını vurgulamaktadır, bu Ehl-i Beyt'in temel anlayışıdır; MEM güçlü devlet demektedir, bu Ehl-i Beyt'in anlayışıdır; MEM vatandaşlık maaşı demektedir, böyle bir maaşı Hz. Peygamber (sav) ve Hz. Ali Efendimiz halka vermiştir; MEM gelir adaleti demektedir, Hz. Ali valilerine gönderdikleri resmi yazılarda gelirin adil paylaşımından bahsetmektedir" dedi.Milli Ekonomi Modeli'nin "sınırsız kaynaklarla sınırlı ihtiyaçların giderilmesinin" modeli olduğunu belirten Çabas, senyoraj geliri, maden gelirleri gibi güçlü gelir kaynaklarıyla devletin elinin güçlendiğini, elde ettiği bu geliri sosyal devlet projeleriyle halkına sunan devletin ise baba devlet haline geldiğini vurguladı.Çabas, Milli Ekonomi Modeli'nin en önemli konularından birisinin "para" olduğunu belirtti ve modelin yeni bir tez olarak ortaya koyduğu "tahrik unsuru olması ve emeğin ve üretimin karşılığı olması" konularını altını çizerek anlattı.MEM'in dünyada tüketim endeksli tek denge analizi olduğunu belirten Çabas, tüketim canlanmadan üretimin canlanamayacağını, dolayısıyla sağlıklı büyümenin ve tam istihdamın gerçekleşemeyeceğini belirterek, "MEM, ekonominin hedefi olan gelir adaleti, sağlıklı büyümeyi ve tam istihdamı sağlayan dünya tarihinde tek modeldir" dedi. Çabas, MEM'in, vatandaşlık maaşı, ev hanımı meslek maaşı, çocuk parası doğum parası, asgari ücretin 4 bin lira olması gibi projelerle devletin gelirlerinin adil bir şekilde tabana yayılmasını sağladığını belirtti. MEM'in tarım projelerine de detaylı bir şekilde değinen Çabas, "MEM köylünün gerçek manada efendi olmasını sağlayacak tek modeldir" dedi.Çabas, Milli Ekonomi Modeli'nin 150'yi aşkın ülke tarafından kısmen hayata geçirildiğini, 2006 yılından sonra modelin birçok maddesini uygulayarak dünyanın zirvesine oturan Rusya'nın ise 27 Şubat 2013 yılında modelin sahibi Prof. Dr. Baş'ı Duma'ya davet ettiğini, 5 saate yakın kendisine ve modeline zaman ayırdığını ve bu tarihten sonra da MEM'i tümüyle uygulamaya başladığını ve kanunlaştırdığını belirtti. Tarsus'ta yapılan bu paneli Tarsuslular, programın sonuna kadar büyük bir ilgiyle takip etti ve programın bitiminde paneli organize edenleri ve panelistleri tebrik ettiler
Bu fuara sıradan insanlar gelmiyor!
Avrupa'nın en büyük boya fuarı Türkiye'de
Elon Musk'ın işi zor
Batmamak için fiyat kırdı
Özel'den 'erken seçim' sorusuna yanıt
'Seçmene saygısızlık olur'
İlk maçta gol sesi çıkmadı
Beşiktaş İstanbul'a umutlu döndü
'Ayaküstü olacak iş değil bunlar'
Özel'le görüşeceği tarihi açıkladı
Özel, 10. Cumhurbaşkanı Sezer ile görüştü
'Düzenli aralıklarla ziyaret edeceğiz'
Erdoğan'ın anayasa çağrısına yanıt verdi
'Bir şey uymamak için değiştirilmez'
İsmailağa şeyhi Hasan Kılıç uğurlandı
Erdoğan en ön safta yer aldı
Korhan Berzeg'in yaşadığı köyde flaş gelişme
Ceset parçaları bulundu
Erdoğan'dan 23 Nisan mesajı
Bu kez Atatürk'ü andı
Muhammed Uğur'un hayali gerçek oldu
Mansur Yavaş'tan 23 Nisan jesti
En çarpıcı deprem uyarısı
'Baza ve koltuk altlarını doldurun'
İstanbul'da kutlamaların merkezi Taksim Meydanı'ydı
Taksim Cumhuriyet Anıtı'na çelenk sunuldu
Esad, Abhazya Dışişleri Bakanı'na söyleşi verdi
'ABD'yle zaman zaman görüşüyoruz'
Bu fuara sıradan insanlar gelmiyor!
Avrupa'nın en büyük boya fuarı Türkiye'de
Elon Musk'ın işi zor
Batmamak için fiyat kırdı
Özel'den 'erken seçim' sorusuna yanıt
'Seçmene saygısızlık olur'
İlk maçta gol sesi çıkmadı
Beşiktaş İstanbul'a umutlu döndü
'Ayaküstü olacak iş değil bunlar'
Özel'le görüşeceği tarihi açıkladı
Özel, 10. Cumhurbaşkanı Sezer ile görüştü
'Düzenli aralıklarla ziyaret edeceğiz'
Erdoğan'ın anayasa çağrısına yanıt verdi
'Bir şey uymamak için değiştirilmez'
İsmailağa şeyhi Hasan Kılıç uğurlandı
Erdoğan en ön safta yer aldı
Korhan Berzeg'in yaşadığı köyde flaş gelişme
Ceset parçaları bulundu
Erdoğan'dan 23 Nisan mesajı
Bu kez Atatürk'ü andı
Muhammed Uğur'un hayali gerçek oldu
Mansur Yavaş'tan 23 Nisan jesti
En çarpıcı deprem uyarısı
'Baza ve koltuk altlarını doldurun'
İstanbul'da kutlamaların merkezi Taksim Meydanı'ydı
Taksim Cumhuriyet Anıtı'na çelenk sunuldu
Esad, Abhazya Dışişleri Bakanı'na söyleşi verdi
'ABD'yle zaman zaman görüşüyoruz'

Çanakkale'de 43 kaçak yakalandı, 3 göçmen kaçakçısı tutuklandı

Çanakkale İl Emniyet Müdürlüğü ekiplerince düzenlenen operasyonda, 43 kaçak göçmen yakalandı, 3 göçmen kaçakçısı tutuklandı.
23.04.2024 21:30:00
İhlas Haber Ajansı
Çanakkale'de 43 kaçak yakalandı, 3 göçmen kaçakçısı tutuklandı
Çanakkale'de 43 kaçak yakalandı, 3 göçmen kaçakçısı tutuklandı
Çanakkale İl Emniyet Müdürlüğü Göçmen Kaçakçılığıyla Mücadele ve Hudut Kapıları Şube Müdürlüğü ekiplerince göçmen kaçakçılığı operasyonu düzenlendi.

2 araçta yapılan aramada Afganistan uyruklu 43 kaçak göçmen yakalandı.

Operasyonda 11 can yeleği ve 30 bin 400 TL ele geçirildi.

Göçmen kaçakçılığından gözaltına alınan H.T., H.Z., M.K. ve E.G. emniyetteki işlemlerinin ardından adliyeye sevk edildi.

Şüphelilerden E.G. adli kontrolle serbest bırakılırken, diğer 3 şüpheli H.T., H.Z. ve M.K. çıkarıldıkları mahkemece tutuklandı.

Kaçak göçmenler, işlemlerinin ardından Ayvacık Geri Gönderme Merkezi'ne teslim edildi.

Steinmeier, Gaziantep'te depremzedelerle bir araya geldi

Almanya Cumhurbaşkanı Frank-Walter Steinmeier, Gaziantep'in Nurdağı ilçesinde depremzedelerle bir araya gelerek resim sergi alanını gezdi.
23.04.2024 20:45:00 / Güncelleme: 23.04.2024 20:49:35
İhlas Haber Ajansı
Steinmeier, Gaziantep'te depremzedelerle bir araya geldi
Steinmeier, Gaziantep'te depremzedelerle bir araya geldi
Almanya Cumhurbaşkanı Frank-Walter Steinmeier, Türkiye temaslarının 2. gününde Gaziantep Gazikent İlkokulu'nu ziyaret sonrası 6 Şubat depremlerinde ağır hasar alan Nurdağı ilçesine geçti.

Steinmeier, Nurdağı ilçesinde depremzedelerle bir araya geldi. Steinmeier, Nurdağı'nda konteyner kent içerisinde bulunan deprem sergi alanını ile 23 Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı adlı sergi alanını gezdi.



Steinmeier'e Gaziantep Valisi Kemal Çeber ve Gaziantep Büyükşehir Belediye Başkanı Fatma Şahin de eşlik etti.

Kocaeli'nde 23 Nisan coşkuyla kutlandı

23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı tüm yurtta olduğu gibi Kocaeli'de de kutlandı
23.04.2024 12:44:00 / Güncelleme: 23.04.2024 12:48:56
Ahmet Haydar Tarhanlı
Kocaeli'nde 23 Nisan coşkuyla kutlandı
Kocaeli'nde 23 Nisan coşkuyla kutlandı
Kocaeli Valiliği'nin önderliğinde İzmit Kent Meydanında 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı, Kocaeli Valisi, Belediye Başkanı, İl Eğitim Müdürü, siyasi parti başkanlarının katılımıyla protokol eşliğinde kutlandı.



Geniş katılımın olduğu 23 Nisan programı, saygı duruşu ve İstiklal Marşı'nın ardından mozoleye çelenk sunumuyla devam etti.



Bayram programına Bağımsız Türkiye Partisi (BTP) Kocaeli İl Başkanı Muharrem Can ve İzmit İlçe Başkanı Cahit Barutçu da davetli olarak katıldı.



23 Nisan aynı zamanda 'Çocuk Bayramı' olması nedeniyle BTP İl Başkanı Muharrem Can programda bulunan çocuklarla yakından ilgilendi.

Atatürk'ün yazdığı ve Atatürk'ü yazan kitaplar

Türk milletini esaretten kurtaran ve yıkılmış bir imparatorluğun küllerinden Türkiye Cumhuriyeti'ni kuran Mustafa Kemal Atatürk, onca zorlu işlerinin arasında kitap yazmaya da vakit yaratmıştır. Onun hakkında çok sayıda önemli biyografiler kaleme alınmıştır. Özellikle Prof. Dr. Haydar Baş'ın yazdığı 'Hoş Geldin Atatürk' eseri adeta bir başyapıttır 
23.04.2024 12:02:00
Mehmet Hakan Akkuş
Atatürk'ün yazdığı ve Atatürk'ü yazan kitaplar
Atatürk'ün yazdığı ve Atatürk'ü yazan kitaplar
Mustafa Kemal Atatürk, hayatı boyunca kitaplarla bütünleşmiş ve okuma sevgisiyle bilgi birikimini artırmıştır. Farklı dönemlerde çeşitli konularda kitaplar da yazmıştır. İşte Atatürk'ün yazdığı bazı kitaplar:

1. Nutuk: Türkiye Cumhuriyeti'nin kuruluşunu ve inkılaplarını anlatan bu eser, Atatürk'ün kendi kaleminden çıkmış ve tarihi bir hitabeye dayanmaktadır. Nutuk, günümüzde bile geçerliliğini koruyan önemli bir kaynaktır.

2. Takımın Muharebe Talimi: Askerlikle ilgili konuları ele alan bu kitap, muharebe eğitimi ve stratejileri hakkında bilgi verir.

3. Geometri Kılavuzu: Atatürk'ün kendi el yazısıyla yazdığı geometri kitabı, matematiksel terimlerin anlaşılmasını kolaylaştırmış ve Osmanlıca geometri terimlerine Türkçe karşılıklar bulmuştur.

4. Yurttaş İçin Medeni Bilgiler: Atatürk'ün yazdığı bu eser, medeni bilgileri anlatır ve vatandaşların bilinçlenmesine katkıda bulunur.

Atatürk'ün bu eserleri, hem tarihi hem de güncelliği olan önemli bilgiler içermektedir. Kendisinin ileri görüşlülüğü ve akılcılığı, yazdığı kitaplarda da kendini göstermektedir.


Atatürk hakkında yazılmış bazı biyografiler


Mustafa Kemal Atatürk, modern Türkiye'nin kurucusu ve büyük bir devlet adamı olarak, birçok biyografiye de konu olmuştur. Bu biyografiler, Atatürk'ün hayatının farklı yönlerini aydınlatır ve onun tarihteki yerini daha iyi anlamamızı sağlar. İşte Atatürk hakkında yazılmış bazı önemli biyografiler:

- Atatürk: An Intellectual Biography. Yazar M. Şükrü Hanioğlu tarafından kaleme alınan bu eser, Atatürk'ün düşünce dünyasını ve fikirlerinin oluşumunu derinlemesine inceler. Atatürk'ün modernleşme ve ulus devlet inşası sürecindeki rolünü vurgular.

- Atatürk: The Biography of the Founder of Modern Turkey. Andrew Mango'nun yazdığı bu biyografi, Atatürk'ün kişisel yaşamından politik kariyerine kadar geniş bir perspektif sunar. Atatürk'ün liderlik tarzı ve kararlarına odaklanır.

- Atatürk: A Biography of Mustafa Kemal, Father of Modern Turkey. Lord Kinross'un eseri, Atatürk'ün hayatını ve Türkiye Cumhuriyeti'nin kuruluşunu anlatır. Atatürk'ün askeri başarılarından siyasi reformlarına kadar geniş bir yelpazede bilgi sunar.

- Atatürk: Leadership, Strategy, Conflict. Edward J. Erickson'un kitabı, Atatürk'ün askeri stratejilerini ve liderlik becerilerini ele alır. Kurtuluş Savaşı ve sonrasındaki dönemdeki kararlarına ışık tutar.


Hoş Geldin Atatürk


Prof. Dr. Haydar Baş tarafından kaleme alınan 'Hoş Geldin Atatürk'eseri, Türkiye Cumhuriyeti'nin kurucusu Mustafa Kemal Atatürk'ün hayatının önemli kesitlerine odaklanıyor. Kitap, Atatürk'ün yaşamını ve liderliğini belge ve bilgilerle aydınlatarak, onun gerçek yönlerini gözler önüne seriyor.

Atatürk, Türk Milleti'ni çağdaş uluslar seviyesine çıkarmak için birbirinden önemli devrimler gerçekleştirmiş, vatan toprağını kurtarmak için birçok kutlu zafer kazanmış büyük bir liderdir. Hoş Geldin Atatürk, bu büyük liderin imanına atılan iftiraları, gizlenen gerçekleri ve örtülen yönlerini açığa çıkarıyor.

Kitap, Atatürk ile ilgili düzenlenen sempozyumlarda yapılan iddialı konuşmaları, çarpıcı makaleleri ve önemli yorumlarıyla kamuoyunda ses getiren Prof. Dr. Haydar Baş'ın kaleminden çıkmıştır. Atatürk hakkındaki tartışmalara son noktayı koymayı hedefleyen bu eser, okuyucuları derinlemesine düşünmeye ve gerçekleri görmeye davet ediyor.

Hoş Geldin Atatürk, Atatürk'ün mirasını anlamak ve onun büyük liderliğini daha iyi kavramak isteyen herkes için önemli bir kaynak niteliği taşıyor.
logo

Beşyol Mah. 502. Sok. No: 6/1
Küçükçekmece / İstanbul

Telefon: (212) 624 09 99
E-posta: internet@yenimesaj.com.tr gundogdu@yenimesaj.com.tr


WhatsApp iletişim: (542) 289 52 85


Tüm hakları Yeni Mesaj adına saklıdır: ©1996-2024

Yazılı izin alınmaksızın site içeriğinin fiziki veya elektronik ortamda kopyalanması, çoğaltılması, dağıtılması veya yeniden yayınlanması aksi belirtilmediği sürece yasal yükümlülük altına sokabilir. Daha fazla bilgi almak için telefon veya eposta ile irtibata geçilebilir. Yeni Mesaj Gazetesi'nde yer alan köşe yazıları sebebi ile ortaya çıkabilecek herhangi bir hukuksal, ekonomik, etik sorumluluk ilgili köşe yazarına ait olup Yeni Mesaj Gazetesi herhangi bir yükümlülük kabul etmez. Sözleşmesiz yazar, muhabir ve temsilcilere telif ödemesi yapılmaz.