Lübnan krizin pençesinde
Ekonomik krize rağmen aylardır yeni hükümeti kurma konusundaki anlaşmazlıklar üzerinden siyasilerin birbirlerini suçladığı Lübnan'da uzmanlar, ülkenin belirsizliğe doğru sürüklendiğini ifade ediyor.
23.03.2021 22:10:00





Geçen yıl 4 Ağustos'ta Beyrut Limanı'nda meydana gelen patlamanın ardından istifa eden Hassan Diyab hükümetinin yerine 22 Ekim'de yenisini kurmakla görevlendirilen Müstakbel Hareketi Genel Başkanı Saad el-Hariri ile Cumhurbaşkanı Mişel Avn arasında 22 Mart'ta gerçekleşen 18'inci görüşmeden de bir sonuç çıkmadı. Hariri, Cumhurbaşkanı Avn'ın kabinenin üçte birinin kendi partisinden olması konusunda ısrarı nedeniyle sonuca ulaşamadıklarını söyledi. Cumhurbaşkanlığı ise Avn'a yönelik suçlamaları yalanlayarak, "Hariri'nin sözleri ve üslubunun şaşırtıcı olduğu" açıklamasını yaptı. Lübnanlı siyasiler birbirlerine yönelik 'suçlayıcı' üslubu sürdürürken, siyasi uzmanlar ise ekonomik krizin baskısı altında ülkenin belirsizliğe doğru sürüklendiğini dile getiriyor.
Sorunun kaynağı Cumhurbaşkanı!
Sünni Müstakbel Hareketi'nin üst düzey yetkililerinden Mustafa Alluş, "Lübnan'da tek kurtuluş yolu, ülkeyi kurtarmak için uluslararası toplumla anlaşmaya kadir bağımsızlar hükümetidir. Ancak Cumhurbaşkanı Avn, damadı Özgür Yurtsever Hareketi Genel Başkanı Cibran Basil'in geleceğini garantiye almayı ülkeden daha önemli görüyor" değerlendirmesinde bulundu.
Hariri'nin hükümeti kurmak için elinden geleni yaptığını belirten Alluş, kurulacak hükümetin başarılı olması için bağımsızlardan oluşması gerektiğini savunarak, "Avn'ın önerdiği hükümet biçimi ise hiçbir umut vaat etmiyor" diye konuştu.
Hıristiyan Özgür Yurtsever Hareketi Milletvekili George Atallah ise Hariri'yi, yeni kurulacak hükümet üzerinden Anayasa ve Cumhurbaşkanlığı rolünü göz ardı ederek kazanımlar elde etmekle suçladı. Dürzi İlerici Sosyalist Partisi Milletvekili Faysal es-Sayiğ, Lübnan'da durumun görüldüğünden daha da kötü olduğuna işaret ederek, siyasilere hükümeti kurma konusunda taleplerinden taviz verme çağrısında bulundu.
Felaket kapıda
Şii Emel Hareketi Milletvekili Muhammed Nasrallah da hükümet sürecinde bir sonuca varılmamasından dolayı mali ve ekonomik alanlar başta olmak üzere işlerin daha da kötüye gideceğini söyledi. Nasrallah, sözlerine şöyle devam etti: "Yerel para birimi olan Lübnan lirasındaki değer kaybı artarak devam edecek. Ekonomik baskı ve insanların günlük ihtiyaçlarını karşılamakta aciz kalması nedeniyle daha fazla kaos ve güvenlik sorunları olacak."
Öte yandan siyasi analist ve yazar Tony Bouloss ise Lübnan'ın bir darbe sahnesiyle karşı karşıya olduğuna işaret ederek, "Hizbullah, Cumhurbaşkanlığı üzerinden kendisine uygun bir hükümetin kurulmasını dayatıyor. Ancak Hariri, sokağın ve uluslararası toplumun talepleri doğrultusundaki ısrarı sonucu bunları akamete uğrattı" görüşünü dile getirdi.
İnsanlar aç
Lübnanlı yazar ve siyasi analist Johny Munir de ülkenin belirsizliğe doğru sürüklendiği uyarısında bulunarak, "Sokak, kanlı kaosa yöneliyor. Dolar 15 bin liranın üzerine çıkmış ve insanlar aç" dedi.
Farklı din ve mezheplere dayalı siyasi bölünmeler açısından oldukça kırılgan bir yapıya sahip bulunan Lübnan ekonomisi, 1975-1990 yıllarındaki iç savaştan bu yana en büyük krizi yaşıyor.
Yerel para birimi Lübnan lirası ise Merkez Bankası kuru sabit tutsa da bankalarda ve karaborsada değer kaybederek farklı fiyatlardan işlem görüyor. AA
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.




























































































