Vergilere, cezalara ve harçlara zam yapmaya gelince mümkün olan en üst sınırdan artışlara imza atan hükümet, sıra memur ve emekli maaşlarındaki artışa gelince rakamları adeta serbest düşmeye bırakarak dip noktalara iniyor.
Gerçi buna son 20 yılda alışmış durumdayız değil mi?
TÜİK'in Aralık 2022 dönemi enflasyon verilerini dün açıklamasıyla, memur ve emeklilerin maaşlarına yansıtılacak enflasyon farkı belli oldu.
Buna göre, memur, sözleşmeli ve memur emeklilerinin maaşları, toplu sözleşme ve enflasyon farkı dolayısıyla yüzde 16.48 oranında artacak.
SSK ve Bağ-Kur emeklilerinin aylıkları da yaklaşık yüzde 15.4 yükselecek.
Hükümet revizyona giderek maaş artışlarının yüzde 25 olacağını duyurdu.
Markette, pazarda fiyatların katlandığı bir dönemde bu zam oranları aslında trajikomik…
TÜİK'in aralık ayı enflasyon verilerini yayımlamasının ardından önemli bir rapor paylaşan DİSK-AR, gelirine göre yüzde 20'lik gruplar halinde incelenen Türkiye nüfusunun hissettiği enflasyon oranlarını açıkladı.
Raporda, en yoksul yüzde 20'lik gelir grubunun gıda enflasyonunun yüzde 114.9 olduğu ortaya konmuş.
Düşük gelirli ikinci yüzde 20'lik grubun gıda enflasyonu yüzde 100.3 seviyesinde.
Üçüncü yüzde 20'lik gelir grubunun gıda enflasyonu ise yüzde 84.6 hesaplanmış.
Dördüncü yüzde 20'lik gelir grubunun gıda enflasyonu yüzde 77.1 noktasında.
Beşinci yüzde 20'lik gelir grubu, yani nüfusun en yüksek gelire sahip grubunun hissettiği gıda enflasyonu ise yüzde 57.3 olmuş.
Dikkat ettiyseniz gelir artıkça hissedilen enflasyon da geriliyor. Yani Türkiye nüfusunun en yüksek gelir seviyesine sahip yüzde 40'lık kesimine mensup olanlar için Türkiye'de pahalılık diye bir mevhum yok…
Bu durum aslında Bağımsız Türkiye Partisi (BTP) Genel Başkanı Hüseyin Baş'ın "Türkiye'de pahalılık yok. Milletimizin parası yok" tespitinin de ne kadar isabetli olduğunun göstergesi aynı zamanda.
DİSK-AR araştırmasına göre emeklilerde gıda enflasyonu da yüzde 99.2 seviyesinde.
Raporda da dikkat çekildiği gibi, toplumun en yoksul gelir grubu yüzde 114.9 oranında gıda enflasyonu hissederken, en yüksek gelir grubu ise yüzde 57.3 oranında gıda enflasyonu hissediyor.
Yani enflasyon her gelir grubunu aynı etkilemiyor.
Hissedilen gerçek enflasyonu yansıtmadığı yönünde sık sık dile getirilen eleştirilerin gölgesi altında TÜİK'in dün açıkladığı verilere göre yıllık gıda enflasyonu yüzde 77.87 seviyesinde gerçekleşti. TÜİK'e göre yıllık enflasyon ise yüzde 64.27 oldu.
Resmi verileri DİSK-AR araştırmasıyla birlikte değerlendirirsek TÜİK'in açıkladığı verilerin dördüncü yüzde 20'lik gelir grubunun, yani en yüksek ikinci gelir grubunun hissettiği enflasyon oranlarına yakın rakamlar açıkladığını görüyoruz.
Çoğumuz için itici geldiğine emin olduğum bu oranları bir kenara bırakarak, şu soruyu soralım; vatandaşların etkilendikleri enflasyon oranlarını bile tam olarak tespit edemeyen bir ekonomi yönetiminin enflasyonun üstesinden gelebilmesi ve hayat pahalılığı başta olmak üzere ekonomik sorunlara çözüm üretebilmesi mümkün müdür?
- Ya Öcalan cumhurbaşkanı olursa... / 10.04.2025
- DEM Parti’ye mağdur rolü mü biçildi? / 05.11.2024
- Bin tane Öcalan’ın çağrısı terörü bitirir mi? / 29.10.2024
- Türkiye’nin refleksleri yok edildi / 24.10.2024
- Vatikan çok üzüldü… / 22.10.2024
- Bir savcı çok şeyi değiştirir / 20.10.2024
- Kaç Erdoğan var? / 19.10.2024
- Kürecik’teki üs İsrail’in hizmetinde / 18.10.2024
- Neçirvan Barzani neden geldi? / 17.10.2024