'Memur ve emeklinin hakkı gasp edildi'
Türk Eğitim Sen İstanbul İl Başkanı Hanefi Bostan, "Sosyal yardımlarla birlikte hesap edildiğinde en düşük dereceli memur maaşında aylık 40 TL, ortalama memur maaşında ise aylık 47 TL'ye denk gelen gasp vardır" dedi
25.10.2015 00:00:00
HABER MERKEZİ
Türk Eğitim Sen İstanbul İl Başkanı Yrd. Doç. Dr. M. Hanefi Bostan, yazılı bir açıklama yaptı. Hanefi Bostan yaptığı yazılı açıklamada, "2016 ve 2017 yıllarında kamu görevlilerine ve emeklilerine verilecek zam ve tazminatlara ilişkin toplu sözleşme görüşmeleri Ağustos ayında anlaşmayla sonuçlanmıştı. Toplu görüşmelerde hükümet, 2016 yılı için ilk teklif olarak yüzde 4+4 zam önerisinde bulunmuş, daha sonra bu teklifini yüzde 6+5 olarak revize etmişti. Yapılan anlaşmaya göre 2016 yılında kamu görevlilerinin kümülatif olarak yüzde 11.3 maaş zammı alması öngörülmüştü" dedi. "2015 yılı toplu sözleşme metninin detaylı incelenmesi sonucunda kamu görevlilerinin bu konuda da aldatıldığı ortaya çıktı" diyen Bostan, şunları kaydetti: "Buna göre 2013 toplu sözleşmesinde 2015 yılının ikinci yarısı için memurlara verilmesi kararlaştırılmış olan enflasyon farkının yüzde 1.8'i; 2015 toplu sözleşmesinin 8. maddesi ile adeta çalındı ve 2016 yılı zammı gibi gösterildi.
Öyle ki, 2013 yılında imzalanan toplu sözleşmeye göre 2015'de memurlara yüzde 3+3 zam verildi. Yine aynı sözleşmedeki maddeye göre 2015 yılı enflasyonunun, aynı dönemde memurlara verilen yüzde 3+3 zammın kümülatif toplamı olan yüzde 6.1'i geçmesi durumunda memurlara enflasyon farkı verileceği hükme bağlandı. Ancak ne hikmetse, 2015 yılı toplu sözleşmesinin kapsamında olmamasına rağmen Memur-Sen ve hükümet, yeni bir kararla, memurlara ve emeklilere enflasyon farkı verilmesi için; ilk altı aylık zam oranı olan yüzde 3, ilk altı ay için ortaya çıkan yüzde 1.76 enflasyon farkı ödemesi ve ikinci altı ay için verilen yüzde 3 maaş zammının kümülatif toplamı olan yüzde 7.9 oranının baz alınması üzerinde anlaştı."
Hanefi Bostan sözlerini şöyle sürdürdü: "2013 toplu sözleşmesine göre, 2015 yılında enflasyonun yüzde 7.9 çıkması durumunda memurlara yüzde 1.8 oranında enflasyon farkı verilmesi gerekirken yeni imzalanan toplu sözleşmeye göre verilmeyecek. Örneğin 2015'de yıllık enflasyonun yüzde 9 çıkması durumunda 2013 toplu sözleşmesine göre yüzde 2.9 enflasyon farkı alması gereken bir memur, 2015 toplu sözleşmesine göre ancak yüzde 1.1 enflasyon farkı alabilecek. Böylelikle memurlar her şart altında yüzde 1.8 zarar etmiş olacaktır."
Hak gaspı var
"Etik dışı davranış asla kabul edilemez" diyen Hanefi Bostan, "Sosyal yardımlarla birlikte hesap edildiğinde en düşük dereceli memur maaşının 2 bin 200 TL; ortalama memur maaşının 2 bin 620 TL dolayında olduğu düşünüldüğünde, yüzde 1.8'lik gasp en düşük memur maaşında aylık 40 TL; ortalama memur maaşında ise aylık 47 TL'ye denk gelmektedir. Toplu sözleşmede kapsam dışına çıkarak toplu sözleşmeye geriye dönük maddeler ekleyip, memurların haklarının gasp edilmesi ve buradan kaçırılan paranın sanki yeni bir zammış gibi gösterilerek kamuoyunun ve kamu görevlilerimizin aldatılması, ahlak dışı bir davranıştır. Bu etik dışı davranış asla kabul edilemez. 4688 sayılı Kanunun 28. maddesi, toplu sözleşmelerin gelecek 2 yıl için yapılacağını hükme bağlıyor.
Yani 2013 yılında yapılan toplu sözleşme 2014 ve 2015 yıllarını içeriyordu ve bu yıllar hakkında karar verildi. 2015 toplu sözleşmesi ise 2016 ve 2017 yıllarını kapsamak zorunda. Dolayısıyla 2015 toplu sözleşmesiyle geriye dönük olarak memurların haklarını gasp edecek bir değişikliğe imza atmak kabul edilemez. Memur-Sen, öncelikli olarak 2013 yılında imza altına aldığı bu maddenin 2015 yılında hem de memurların aleyhine olacak şekilde neden değiştirilmesine göz yumduğunu açıklamak zorundadır. Bununla birlikte yine Memur-Sen'in yetkili olması durumunda, bu toplu sözleşmede memurlar lehine alınmış kararları bir başka toplu sözleşme ile iptal etmeyeceğinden nasıl emin olacağız? 2016 ve 2017 yıllarına ilişkin enflasyon farkı ödemesi hükümlerine baktığımızda, yalnızca 2015 yılı için istisnai bir düzenleme getirilerek kamu görevlilerinin yüzde 1.8'lik enflasyon farkı hakkının çalındığı açıkça görülüyor" ifadelerini kullandı.
Türk Eğitim Sen İstanbul İl Başkanı Yrd. Doç. Dr. M. Hanefi Bostan, yazılı bir açıklama yaptı. Hanefi Bostan yaptığı yazılı açıklamada, "2016 ve 2017 yıllarında kamu görevlilerine ve emeklilerine verilecek zam ve tazminatlara ilişkin toplu sözleşme görüşmeleri Ağustos ayında anlaşmayla sonuçlanmıştı. Toplu görüşmelerde hükümet, 2016 yılı için ilk teklif olarak yüzde 4+4 zam önerisinde bulunmuş, daha sonra bu teklifini yüzde 6+5 olarak revize etmişti. Yapılan anlaşmaya göre 2016 yılında kamu görevlilerinin kümülatif olarak yüzde 11.3 maaş zammı alması öngörülmüştü" dedi. "2015 yılı toplu sözleşme metninin detaylı incelenmesi sonucunda kamu görevlilerinin bu konuda da aldatıldığı ortaya çıktı" diyen Bostan, şunları kaydetti: "Buna göre 2013 toplu sözleşmesinde 2015 yılının ikinci yarısı için memurlara verilmesi kararlaştırılmış olan enflasyon farkının yüzde 1.8'i; 2015 toplu sözleşmesinin 8. maddesi ile adeta çalındı ve 2016 yılı zammı gibi gösterildi.
Öyle ki, 2013 yılında imzalanan toplu sözleşmeye göre 2015'de memurlara yüzde 3+3 zam verildi. Yine aynı sözleşmedeki maddeye göre 2015 yılı enflasyonunun, aynı dönemde memurlara verilen yüzde 3+3 zammın kümülatif toplamı olan yüzde 6.1'i geçmesi durumunda memurlara enflasyon farkı verileceği hükme bağlandı. Ancak ne hikmetse, 2015 yılı toplu sözleşmesinin kapsamında olmamasına rağmen Memur-Sen ve hükümet, yeni bir kararla, memurlara ve emeklilere enflasyon farkı verilmesi için; ilk altı aylık zam oranı olan yüzde 3, ilk altı ay için ortaya çıkan yüzde 1.76 enflasyon farkı ödemesi ve ikinci altı ay için verilen yüzde 3 maaş zammının kümülatif toplamı olan yüzde 7.9 oranının baz alınması üzerinde anlaştı."
Hanefi Bostan sözlerini şöyle sürdürdü: "2013 toplu sözleşmesine göre, 2015 yılında enflasyonun yüzde 7.9 çıkması durumunda memurlara yüzde 1.8 oranında enflasyon farkı verilmesi gerekirken yeni imzalanan toplu sözleşmeye göre verilmeyecek. Örneğin 2015'de yıllık enflasyonun yüzde 9 çıkması durumunda 2013 toplu sözleşmesine göre yüzde 2.9 enflasyon farkı alması gereken bir memur, 2015 toplu sözleşmesine göre ancak yüzde 1.1 enflasyon farkı alabilecek. Böylelikle memurlar her şart altında yüzde 1.8 zarar etmiş olacaktır."
Hak gaspı var
"Etik dışı davranış asla kabul edilemez" diyen Hanefi Bostan, "Sosyal yardımlarla birlikte hesap edildiğinde en düşük dereceli memur maaşının 2 bin 200 TL; ortalama memur maaşının 2 bin 620 TL dolayında olduğu düşünüldüğünde, yüzde 1.8'lik gasp en düşük memur maaşında aylık 40 TL; ortalama memur maaşında ise aylık 47 TL'ye denk gelmektedir. Toplu sözleşmede kapsam dışına çıkarak toplu sözleşmeye geriye dönük maddeler ekleyip, memurların haklarının gasp edilmesi ve buradan kaçırılan paranın sanki yeni bir zammış gibi gösterilerek kamuoyunun ve kamu görevlilerimizin aldatılması, ahlak dışı bir davranıştır. Bu etik dışı davranış asla kabul edilemez. 4688 sayılı Kanunun 28. maddesi, toplu sözleşmelerin gelecek 2 yıl için yapılacağını hükme bağlıyor.
Yani 2013 yılında yapılan toplu sözleşme 2014 ve 2015 yıllarını içeriyordu ve bu yıllar hakkında karar verildi. 2015 toplu sözleşmesi ise 2016 ve 2017 yıllarını kapsamak zorunda. Dolayısıyla 2015 toplu sözleşmesiyle geriye dönük olarak memurların haklarını gasp edecek bir değişikliğe imza atmak kabul edilemez. Memur-Sen, öncelikli olarak 2013 yılında imza altına aldığı bu maddenin 2015 yılında hem de memurların aleyhine olacak şekilde neden değiştirilmesine göz yumduğunu açıklamak zorundadır. Bununla birlikte yine Memur-Sen'in yetkili olması durumunda, bu toplu sözleşmede memurlar lehine alınmış kararları bir başka toplu sözleşme ile iptal etmeyeceğinden nasıl emin olacağız? 2016 ve 2017 yıllarına ilişkin enflasyon farkı ödemesi hükümlerine baktığımızda, yalnızca 2015 yılı için istisnai bir düzenleme getirilerek kamu görevlilerinin yüzde 1.8'lik enflasyon farkı hakkının çalındığı açıkça görülüyor" ifadelerini kullandı.
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.