logo
20 EKİM 2025


Milli irade mi, gayri milli irade mi?-II

15.05.2013 00:00:00
İkinci olarak kendisine oy veren ve vermeyen halkın beklentisi seçilen ya da onlara göre milli iradeyi temsil eden iktidar seçim öncesi vaad ettiği gibi ekonomik, sosyal, siyasal ve demokratik olarak en üst seviyeye çıkartmak için çalışmak zorundadır. Halbuki şu anda olduğu gibi seçim öncesi bol vaat, ümit, huzur, refah vaadi verip, seçildikten sonra tam tersi uygulamaları ortaya koymaması gerekir.
Şu anda AKP hükümeti kendisine seçimlerde destek vermeyen şehirleri belediye ve hizmet olarak desteklemediğini, Antalya, İzmir ve Edirne’de net biçimde görüyoruz. Ayrıca AKP hükümeti döneminde siyasal ve toplumsal olarak toplumun tam bir ayrışma ve kutuplaşma içine girdiğini görüyoruz.
Dinin AKP döneminde siyasete alet edilmesi ile laik-antilaik ayrışımını, açılım politikaları ile Türk-Kürt, Alevi-Sünni ayrımını, Ergenekon davası ile asker-sivil ayrışmasını, kutuplaşmasını net biçimde hissediyoruz.
Ekonomik olarak işsizlik, fakirlik ve yeşil kart sayısındaki artış, bütçe açığı ve cari açık artışı ile Türkiye’nin 10 yıl içinde borçlarının 4 katı arttığını, 800 milyar dolara çıktığını öğreniyoruz.
Ülkenin yeraltı ve yerüstü kaynaklarının yabancılara satıldığı, halkın gittikçe borçlandığı ve zengin ile fakir arasındaki farkın gittikçe açıldığı ve 5 milyon ailenin devlet yardımı aldığı bir ülke görüyoruz. Ancak bu gelişmeleri AKP hükümetinin bilerek yarattığını düşünüyorum. Çünkü bana bir düşünürün söylediği gibi “aç bırak kapında köpek olur, cahil bırak evinde köle olur” politikası ile AKP hükümeti Türkiye’nin en fakir, en cahil bölgelerinden en yüksek oy oranı ile çıktığını tespit edersiniz.
Şimdi diğer bir sosyal olgu da AKP hükümetinin dış destek uğruna AB’nin dayattığı ve ev ödevi olarak verdiği CMUK’taki değişimle terörle mücadele kanunu sonucunda terörle mücadele bırakılmış, teröre teslim olunmuş, zinayı serbest bırakan kanunlar aracılığı ile ahlaksızlığa izin verilmiş, domuz etinin kasaplarda satılmasına imkan verilmiş, yabancılara toprak satışının serbest olması ile Türkiye üzerinde emelleri olanların topraklarımızı rahatlıkla satın alması sağlanmış, vakıflar kanunu ile gayrimüslimlerin ta Osmanlı döneminden kalan gayrimenkullerini geri alması sağlanmış ve bu sayede Türkiye Cumhuriyeti’nin kuruluş ve anayasasına ters bir çok uygulama ile Lozan Antlaşması kendi elimizle delinmiş böylece kendi iç işlerimizi ve dolayısıyla da milli iradeyi bu yönden AB’ye devrettiğimizi görüyoruz.
AKP hükümetinin iktidara geldiği 2002 yılından beri esasında İsrail’in ama görünüşte ABD’nin İslam dünyasına yönelik böl-parçala-yok et politikalarına tam destek verdiğini görüyoruz.
Bu destek ilk önce 2003 yılında Irak’ta sözde kimyasal, kitlesel imha silahları var denilerek, BM kararı olmadan, ABD ve müttefiklerinin Irak işgaline bizzat AKP hükümeti yeşil ışık yakmasıdır.
Bu Irak işgali ile 1 milyonun üzerinde müslümanın öldüğü kanlı bir savaş ve katliamda Türkiye hava ve deniz sahasını ve İncirlik Üssü’nü dahi ABD ve müttefiklerine açarak Irak’ın yerle bir edilmesine imkan sağlamıştır.
Bu dönemde Başbakan Tayyip Erdoğan “Kahraman ABD askerlerinin evlerine sağ-salim dönmeleri için dua ediyorum” demiştir.
Bu dönemde Türk askerlerinin başına ABD askerlerince çuval geçirilmesinde ABD’ye nota verecek misiniz sorusuna “ne notası müzik notası mı” diyecek kadar kendi ülkesi ve ABD’ye acziyetini ifade ile dalga geçmiştir.
Bu da yetmemiş Saddam’ın yok edilmesi ile oluşan otorite boşluğunda Kuzey Irak’ta bizzat ABD tarafından kurulan bölgesel kukla yönetimine destek vermiş, Irak’tan ayrı bir devlet gibi karşılıklı anlaşma yapar duruma gelmiştir.
Burada Kandil’de yerleşen PKK terör örgütünün her gün bir kanser gibi büyümesine göz yummuştur.
Bu örgütü bitirecek gerçek bir askeri hareket yapılmasına izin vermemiş, arada bir dağları taşları bombalatarak Türk milletinin gazını almıştır.
Terör örgütünün Avrupa, Amerika, İsrail, Barzani destekli korunması, kollanması ve büyütülmesine imkan sağlanmıştır.
2002 yılında sıfır seviyesinde aldığı terörü maksimum seviyeye yükseltmiş, önce müzakere sonra mütareke safhasına gelmiştir.
En son olarak teröre çözüm süreci adı altında bizzat terörist başıyla ve onun siyasi kanadı BDP ile Türkiye Cumhuriyeti’nin siyasal, toplumsal geleceği için pazarlık yapmaktadır.
AKP hükümeti iktidara geldiğinden beri ABD’nin Büyük Ortadoğu Projesi içinde önce Afganistan, sonra Irak, ardından Tunus, Libya, Mısır, Arap Baharı denilen aslında o ülkeleri istikrarsızlaştırma, bölme, parçalama projelerine tam destek vermiştir.
Burada da iradesini ABD’ye teslim etmiştir.
Şu anda ise bütün iç ve dış sorunlarımızı bırakıp komşu bir müslüman ülke olan Suriye’nin etnik ve mezhepsel parçalanmasına zemin hazırlayan Suriye muhaliflerini silah, lojistik ve ekonomik olarak destekleme görevi de Türkiye’ye verilmiştir.
Bu sayede ABD elini bu kirli işlerle kirletmeyecek, ABD askerleri burada bir hiç uğruna ölmeyecek ve dünya üzerinde kötü ABD’li çirkin ABD’li imajı oluşmayacak, ekonomik olarak bir kaybı olmayacaktır.
Burada da AKP hümümetinin milli iradeyi ABD’ye devrettiğini görmekteyiz.
Sonuç olarak AKP hükümeti Türk milletini sözde demokrasi adı altında sandıktan anlattığımız nedenlerle yüksek oy alarak milli iradeyi temsil ettiğini söylese de esasında bu iradeyi başta ABD olmak üzere AB, İsrail ve Vatikan’a devrettiğini dolayısı ile milli iradeyi değil gayrimilli iradeyi temsil ettiğini söyleyebiliriz.
Bu nedenle aldıkları kararları hiçbir zaman Türk milletinin ve Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin yararına ve hayrına olamaz. Bu nedenle milletimizin en kısa zamanda bu gerçeği görüp, gerçek milli iradeyi temsil edecek ve bunun uygulaması olan Milli Ekonomi Modeli, Milli Devlet ve Sosyal Devlet projelerinin mimarını ve ekibini başa getirmesi ve gerçek Bağımsız Türkiye Cumhuriyeti’ni yeniden kurması gerekir.
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.
Yorumlarınızı paylaşın

--
 
Prof. Dr. Hidayet Sarı / diğer yazıları
Mazbatasını aldı
KKTC'de yeni dönem
26 milyon ürün denetlendi
2.1 milyar lira ceza kesildi
'Türk olmak suç oldu'
BTP lideri Sivas'ta konuştu
Trump, "Gazze'de ateşkes halen yürürlükte" dedi
İsrail hariç mi?
Ateşkese rağmen İsrail katlediyor
97 Filistinliyi daha öldürdü
CHP 39. Olağan İstanbul İl Kongresi sonuçlandı
Özgür Çelik yeniden il başkanı
Tatar: 'Tufan Bey'i tebrik ediyorum'
"Halk değişim istedi"
Nadir toprak elementleri
Küresel strateji ve Türkiye’nin jeolojik potansiyeli
Fenerbahçe zorlanarak kazandı
Maça hakem kararları damga vurdu
Erhürman'a tebrik
Erdoğan'dan KKTC açıklaması
'KKTC Türkiye'ye katılma kararı almalı'
Devlet Bahçeli'den ilginç çıkış
KKTC'de yeni Cumhurbaşkanı Tufan Erhürman
Oyların yüzde 62,80'ini aldı
Katiller ateşkes dinlemiyor
Ateşkesten sonra 46 kişi öldürdüler
Ünlü Louvre Müzesi soyuldu
Hırsızlar tüm mücevherleri çaldı
Pakistan ile Afganistan anlaştı
Kalıcı ateşkes sağlandı
Mazbatasını aldı
KKTC'de yeni dönem
26 milyon ürün denetlendi
2.1 milyar lira ceza kesildi
'Türk olmak suç oldu'
BTP lideri Sivas'ta konuştu
Trump, "Gazze'de ateşkes halen yürürlükte" dedi
İsrail hariç mi?
Ateşkese rağmen İsrail katlediyor
97 Filistinliyi daha öldürdü
CHP 39. Olağan İstanbul İl Kongresi sonuçlandı
Özgür Çelik yeniden il başkanı
Tatar: 'Tufan Bey'i tebrik ediyorum'
"Halk değişim istedi"
Nadir toprak elementleri
Küresel strateji ve Türkiye’nin jeolojik potansiyeli
Fenerbahçe zorlanarak kazandı
Maça hakem kararları damga vurdu
Erhürman'a tebrik
Erdoğan'dan KKTC açıklaması
'KKTC Türkiye'ye katılma kararı almalı'
Devlet Bahçeli'den ilginç çıkış
KKTC'de yeni Cumhurbaşkanı Tufan Erhürman
Oyların yüzde 62,80'ini aldı
Katiller ateşkes dinlemiyor
Ateşkesten sonra 46 kişi öldürdüler
Ünlü Louvre Müzesi soyuldu
Hırsızlar tüm mücevherleri çaldı
Pakistan ile Afganistan anlaştı
Kalıcı ateşkes sağlandı
logo

Beşyol Mah. 502. Sok. No: 6/1
Küçükçekmece / İstanbul

Telefon: (212) 624 09 99
E-posta: internet@yenimesaj.com.tr gundogdu@yenimesaj.com.tr


WhatsApp iletişim: (542) 289 52 85


Tüm hakları Yeni Mesaj adına saklıdır: ©1996-2025

Yazılı izin alınmaksızın site içeriğinin fiziki veya elektronik ortamda kopyalanması, çoğaltılması, dağıtılması veya yeniden yayınlanması aksi belirtilmediği sürece yasal yükümlülük altına sokabilir. Daha fazla bilgi almak için telefon veya eposta ile irtibata geçilebilir. Yeni Mesaj Gazetesi'nde yer alan köşe yazıları sebebi ile ortaya çıkabilecek herhangi bir hukuksal, ekonomik, etik sorumluluk ilgili köşe yazarına ait olup Yeni Mesaj Gazetesi herhangi bir yükümlülük kabul etmez. Sözleşmesiz yazar, muhabir ve temsilcilere telif ödemesi yapılmaz.