Pazar günü Ankara Selim Sırrı Tarcan Spor Salonun'da Bağımsız Türkiye Partisi'nin olağanüstü kurultayı yapıldı.
Bilgisayarımın başına geçtim. Kurultayın neyini yazayım, diye düşünüyorum.
Noklarım sevinçten paranda üstüne paranda atıyor, harfler horon tepiyor, kelimeler dans ediyor, resitalin ardından tek cümleye dönüşüyor; müjdeler olsun Türkiyem.
BTP Genel Başkanlığı'na seçilen İkinci Kuvay-ı Milliye'nin önderi Prof. Dr. Haydar Baş beyin liderlik yönünü ele alayım, diyorum. Klavyem, bir yazıya sığdıramazsın, o dünyaya sığmayan bir "kainat devleti"nin lideri, diyor, iyisi mi sen, sadece müjdeler olsun Türkiyem, de yeter.
Prof. Dr. Haydar Baş beyin Türk Milletinin önüne koyduğu somut projeleri, Türk Milleti'nin Kızıl Elma'sını yazayım, diyorum. Klavyem el vermiyor, o projeler, kainat devleti çapında, çökertilmiş bir milleti yeniden şahlandıracak kalkınma modelleri, bir yazıya nasıl sığdırırsın; iyisi mi sen, sadece müjdeler olsun Türkiyem, de yeter, diyor.
Prof. Dr. Haydar Baş beyin konuşmasında açıkladığı Türk Milleti üzerinde oynanan ve BTP'nin bozduğu büyük oyunlarına dokunayım, diyorum. Klavyem, tarihten bu güne 16 devlet kurmuş ve ilelebed payidar kalacak Türkiye Cumhuriyeti'ni yükseltmiş büyük Türk Milleti'nin üzerinde oynanan oyunlara bir yazıda değinemezsin; iyisi mi sen sadece, müjdeler olsun Türkiyem, de yeter, diyor.
Prof. Dr. Haydar Baş beyin 1938-2002 yılı arası milletin milletle, milletin devletiyle, milletin diniyle ve milletin Atatürk'üyle kapıştırılıp dağıtılmaya çalışıldığı "bir büyük siyasi istismar süreci" olduğuna dikkat çeken ve BTP'nin 70 milyonu siviliyle-askeriyle, devletiyle-milletiyle, doğulusuyla-batılısıyla tek yürek tek bilek yaparak tüm istismarcıların önünü kestiğinin altını çizdiği "Büyük Oyun" manifestosuna bari değineyim, diyorum. Klavyem, bir yazıya böyle "büyük bir oluş"u sığdırmaya çalışırsan noksan yaparsın; iyisi mi sen sadece, müjdeler olsun Türkiyem, de yeter, diyor.
Prof. Dr. Haydar Baş beyin 100 milyarın altında geliri olmayandan vergi alınmayacağı şeklinde özetlediği "Vergisiz Türkiye" modelinden geleceğimizin teminatı olan neslimizin mimarları ev hanımı annelerimize "insan işçisi" statüsüyle emeklilik hakkı tanınacağı projesine, gençlerimizin artık "sınavsız üniversite"ye alınacağından "faizsiz evlilik kredisi"yle sağlam Türk aile yapısının korunup devam ettireleceği müjdesine, bünyemizin bir parçası olan özürlü kardeşlerimiz için bir bakanlık kurulacağından evsiz-barksızlara uzun vadeli kira öder gibi 15-20 içinde geri ödemeli faizsiz konut kredisi verileceğinden imar ve mesken bakanlığının kurulacağı projesine kadar yüzlerce projeden birkaçını bari aktarayım, diyorum. Klavyem, bu projeleri "şu kadar politikacı çalmakla bitiremiyor" da, "sen saymakla mı bitireceksin"; iyisi mi sen de sadece, müjdeler olsun Türkiyem, de yeter diyor.
Prof. Dr. Haydar Baş beyin sadece yerin üstündekiler için değil, yerin altında yatanlarımız için de projemiz var, onlar için şefaat sahibi bir nesil yetiştirme müjdemiz var, diye altını çizdiği konuyu ele alayım, diyorum. Klavyem, onu anlatmaya ne senin yüreğin, ne de benim tuşlarım kifayet eder; iyisi mi sen sadece, müjdeler olsun türkiyem, de yeter diyor.
Prof. Dr. Haydar Baş beyin bütün bu saymakla bitmeyen "milli projeleri" için ayarladığı ve 275 milyar dolarlık iç ve dış borç ödemesi için açıkladığı "milli kaynaklar"ı ve har vurup harman savrulan likiditeyi tekrar edeyim, diyorum. Klavyem, IMF'ciler ve onların taşeronları, foyamız ortaya çıktı diye zaten yerin altına girdiler, günlerden beri seçimi iptal ettirmenin yolunu arıyorlar, meydanda kurbağa kalmamış ki attığın taş ürküttüğün kurbağaya değsin; iyisi mi sen sadece, müjdeler olsun Türkiyem, de yeter diyor.
Bunları bırak da, kongre tablosunu anlat anlatabilirsen, diyor klavyem. Türk'ü, Kürt'ü, Laz'ı, Çerkez'i, Arap'ı Acem'i, Arnavut'u Pomak'ı... ve sair boyları ve soylarıyla tek yürek tek bilek olmuş Büyük Türk Milleti'nin ayyıldızlı albayrak ve onun muhafızı durumundaki "Hilalin etrafında halaka olmuş 16 yıldızlı BTP bayrağı altında, Prof. Dr. Haydar Baş Bey'le nasıl tek yürek olduklarını anlat, diyor. O tabloyu anlatmaya, denizler mürekkep, ağaçlar kalem olsa lügatler yetmez diyorum ben de.
Prof. Dr. Haydar Baş beyin BTP Genel Başkanlığı'na tüm delegelerin oylarıyla getirilmesine sadece yerin üstündekiler değil, yerin altındakiler, binlerce kefensiz yatanlar bile sevindi; her yerde bayram var.
Bugün, klavyem bana darılmasın diye onun dediğini yapıyor ve köşemden tüm yüreğimle haykırıyorum; Müjdeler olsun Türkiyem.
Müjdeler olsun tüm insanlık...
Prof. Dr. Haydar Baş geliyor.
Bilgisayarımın başına geçtim. Kurultayın neyini yazayım, diye düşünüyorum.
Noklarım sevinçten paranda üstüne paranda atıyor, harfler horon tepiyor, kelimeler dans ediyor, resitalin ardından tek cümleye dönüşüyor; müjdeler olsun Türkiyem.
BTP Genel Başkanlığı'na seçilen İkinci Kuvay-ı Milliye'nin önderi Prof. Dr. Haydar Baş beyin liderlik yönünü ele alayım, diyorum. Klavyem, bir yazıya sığdıramazsın, o dünyaya sığmayan bir "kainat devleti"nin lideri, diyor, iyisi mi sen, sadece müjdeler olsun Türkiyem, de yeter.
Prof. Dr. Haydar Baş beyin Türk Milletinin önüne koyduğu somut projeleri, Türk Milleti'nin Kızıl Elma'sını yazayım, diyorum. Klavyem el vermiyor, o projeler, kainat devleti çapında, çökertilmiş bir milleti yeniden şahlandıracak kalkınma modelleri, bir yazıya nasıl sığdırırsın; iyisi mi sen, sadece müjdeler olsun Türkiyem, de yeter, diyor.
Prof. Dr. Haydar Baş beyin konuşmasında açıkladığı Türk Milleti üzerinde oynanan ve BTP'nin bozduğu büyük oyunlarına dokunayım, diyorum. Klavyem, tarihten bu güne 16 devlet kurmuş ve ilelebed payidar kalacak Türkiye Cumhuriyeti'ni yükseltmiş büyük Türk Milleti'nin üzerinde oynanan oyunlara bir yazıda değinemezsin; iyisi mi sen sadece, müjdeler olsun Türkiyem, de yeter, diyor.
Prof. Dr. Haydar Baş beyin 1938-2002 yılı arası milletin milletle, milletin devletiyle, milletin diniyle ve milletin Atatürk'üyle kapıştırılıp dağıtılmaya çalışıldığı "bir büyük siyasi istismar süreci" olduğuna dikkat çeken ve BTP'nin 70 milyonu siviliyle-askeriyle, devletiyle-milletiyle, doğulusuyla-batılısıyla tek yürek tek bilek yaparak tüm istismarcıların önünü kestiğinin altını çizdiği "Büyük Oyun" manifestosuna bari değineyim, diyorum. Klavyem, bir yazıya böyle "büyük bir oluş"u sığdırmaya çalışırsan noksan yaparsın; iyisi mi sen sadece, müjdeler olsun Türkiyem, de yeter, diyor.
Prof. Dr. Haydar Baş beyin 100 milyarın altında geliri olmayandan vergi alınmayacağı şeklinde özetlediği "Vergisiz Türkiye" modelinden geleceğimizin teminatı olan neslimizin mimarları ev hanımı annelerimize "insan işçisi" statüsüyle emeklilik hakkı tanınacağı projesine, gençlerimizin artık "sınavsız üniversite"ye alınacağından "faizsiz evlilik kredisi"yle sağlam Türk aile yapısının korunup devam ettireleceği müjdesine, bünyemizin bir parçası olan özürlü kardeşlerimiz için bir bakanlık kurulacağından evsiz-barksızlara uzun vadeli kira öder gibi 15-20 içinde geri ödemeli faizsiz konut kredisi verileceğinden imar ve mesken bakanlığının kurulacağı projesine kadar yüzlerce projeden birkaçını bari aktarayım, diyorum. Klavyem, bu projeleri "şu kadar politikacı çalmakla bitiremiyor" da, "sen saymakla mı bitireceksin"; iyisi mi sen de sadece, müjdeler olsun Türkiyem, de yeter diyor.
Prof. Dr. Haydar Baş beyin sadece yerin üstündekiler için değil, yerin altında yatanlarımız için de projemiz var, onlar için şefaat sahibi bir nesil yetiştirme müjdemiz var, diye altını çizdiği konuyu ele alayım, diyorum. Klavyem, onu anlatmaya ne senin yüreğin, ne de benim tuşlarım kifayet eder; iyisi mi sen sadece, müjdeler olsun türkiyem, de yeter diyor.
Prof. Dr. Haydar Baş beyin bütün bu saymakla bitmeyen "milli projeleri" için ayarladığı ve 275 milyar dolarlık iç ve dış borç ödemesi için açıkladığı "milli kaynaklar"ı ve har vurup harman savrulan likiditeyi tekrar edeyim, diyorum. Klavyem, IMF'ciler ve onların taşeronları, foyamız ortaya çıktı diye zaten yerin altına girdiler, günlerden beri seçimi iptal ettirmenin yolunu arıyorlar, meydanda kurbağa kalmamış ki attığın taş ürküttüğün kurbağaya değsin; iyisi mi sen sadece, müjdeler olsun Türkiyem, de yeter diyor.
Bunları bırak da, kongre tablosunu anlat anlatabilirsen, diyor klavyem. Türk'ü, Kürt'ü, Laz'ı, Çerkez'i, Arap'ı Acem'i, Arnavut'u Pomak'ı... ve sair boyları ve soylarıyla tek yürek tek bilek olmuş Büyük Türk Milleti'nin ayyıldızlı albayrak ve onun muhafızı durumundaki "Hilalin etrafında halaka olmuş 16 yıldızlı BTP bayrağı altında, Prof. Dr. Haydar Baş Bey'le nasıl tek yürek olduklarını anlat, diyor. O tabloyu anlatmaya, denizler mürekkep, ağaçlar kalem olsa lügatler yetmez diyorum ben de.
Prof. Dr. Haydar Baş beyin BTP Genel Başkanlığı'na tüm delegelerin oylarıyla getirilmesine sadece yerin üstündekiler değil, yerin altındakiler, binlerce kefensiz yatanlar bile sevindi; her yerde bayram var.
Bugün, klavyem bana darılmasın diye onun dediğini yapıyor ve köşemden tüm yüreğimle haykırıyorum; Müjdeler olsun Türkiyem.
Müjdeler olsun tüm insanlık...
Prof. Dr. Haydar Baş geliyor.
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.
Misafir Kalem (K) / diğer yazıları
- Kongrelerden milli devlete bir iman mücadelesi / 25.07.2019
- İnsan bu kadar da ucuz değil! / 23.07.2019
- Amerika da Haydar Hoca'ya mahkûm / 22.07.2019
- İşsizliğin çok daha ağır faturaları var / 20.07.2019
- Sosyal patlamalara gebe kronik işsizlik / 17.07.2019
- Türkiye “hard currency”ye muhtaç değil / 13.07.2019
- İşçinin emeği ve sendikaların vebali / 11.07.2019
- Para, faiz ve MB Başkanı / 10.07.2019
- Çin’de-Maçin’de değil, kurtuluş içimizde / 08.07.2019
- Türkiye yeni çağa ayak uydurmalı / 07.07.2019
- İnsan bu kadar da ucuz değil! / 23.07.2019
- Amerika da Haydar Hoca'ya mahkûm / 22.07.2019
- İşsizliğin çok daha ağır faturaları var / 20.07.2019
- Sosyal patlamalara gebe kronik işsizlik / 17.07.2019
- Türkiye “hard currency”ye muhtaç değil / 13.07.2019
- İşçinin emeği ve sendikaların vebali / 11.07.2019
- Para, faiz ve MB Başkanı / 10.07.2019
- Çin’de-Maçin’de değil, kurtuluş içimizde / 08.07.2019
- Türkiye yeni çağa ayak uydurmalı / 07.07.2019