"Kapat gözlerini kimse görmesin" modunda hayatını sürdürenlerin, insanın gözünün içine baka baka; "ben takip ediyorum, iki aydır akaryakıta zam gelmedi" diyecek kadar kuyruklu yalanlardan medet umanların gerçekleri görmelerini artık beklemiyoruz.
Her birisi bir umutsuz vaka çünkü.
Gözlerine partizanlık perdesi çekilmiş olanlara, caddedeki, sokaktaki, çarşıdaki ve pazardaki fahiş fiyat artışları, yaşanan anormallikler de kâr etmiyor, onlar bir çeşit basiret bağlanması yaşıyorlar.
Sebebini ve hikmetini bir türlü anlayamadığımız iktidarın 'yeminli savunucularını' bir tarafa bırakırsak, halkın büyük bir kesimi artık dayanılmaz boyutlara ulaşan, fiyat artışları, kira artışları, enflasyon yükselmesi ile boğuşurken, bir avuç mutlu azınlık zam yağmurlarından besleniyorlar, servetlerine servet katıyorlar, lahana misali kat kat kalınlaşıyorlar.
Deposunda malı olanlar, hiç taş atmadan, kolu yorulmadan, akşamdan sabaha, durduk yerde servet üstüne servet katıyorlar.
Ne de olsa, nasıl olsa 'at sahibine göre kişniyor'.
Devletten alacaklı olanlar, alacaklarını da dövize endekslemiş olanlar, piyasanın en ufak bir dalgalanmasında, dövizin küçük bir kıpırdamasında servetlerini katlıyorlar.
Yaptıkları havaalanında inekler otluyormuş, inen kalkan hak getire imiş, onların umurunda mı, onlar garantiye bağladıkları dövizlerini tanıyorlar.
Verilen uçuş garantileri, taahhüt edilen geçiş garantileri, söz verilen yatış garantileri, asla ve kesinlikle gerçekleşmiyormuş, verilen rakamların yanına dahi yaklaşılmıyormuş, onların keyfi yerinde, devletin hazinesi sağ olsun, dolayısıyla milletin zeytin parası, peynir parası var olsun.
Ev, arsa fiyatları almış başını gitmiş, evi olmayanlar düşünsün.
Kira fiyatları füzelerle yarışır hale gelmiş, kiracılar düşünsün.
Sebze- meyve fiyatları tarihinde hiç olmadığı kadar yükselmiş, dar gelirliler, emekliler ve asgari ücretliler düşünsün.
Kırmızı et ve beyaz et fiyatları yoksul mahallelerde artık gram gram satılıyormuş, yoksullar düşünsün.
Hayatın her alanına, ihtiyaç maddelerinin her kalemine ve hemen her gün gelmekte olan zamlar, mutlu azınlığın kasalarına bağlanmış hortumlar misali onlara servet taşıyorlar.
Bu düzeni böyle kuranlar utansın desek, bilmem ki bir miktar utanırlar mı?
Mutlu azınlığın keyfi de, konforu da ve kazancı da yerli yerinde.
- Dipsiz kuyunun kazıcıları hayret içinde / 28.03.2024
- Ne olursa ‘yeter artık’ diyeceksiniz? / 27.03.2024
- Biri yer biri bakar kıyamet ondan kopar / 26.03.2024
- Bende her yaradan var / 24.03.2024
- Ramazan’ın ortasında faizin tam ortasına… / 23.03.2024
- 'Yusuf’u kurt yedi' yalanı devam ediyor / 22.03.2024
- Kaç Yusuf kuyulara atılıyor? Kaç Yusuf pazarlarda satılıyor? / 21.03.2024
- Hayatı pürdikkat yaşamanın mevsimidir Ramazan / 20.03.2024
- İftarda sahurda bombalar… Gazze’ye gelmeseydi mi Ramazan? / 19.03.2024