Prof. Dr. Haydar Baş, "NATO'nun yeni stratejik konseptinde hedef olarak gösterilen dünya İslam dünyasıdır. Hedef, İran'dır, Suriye'dir ve kabul etsek de etmesek de Türkiye'dir" dedi

Bağımsız Türkiye Partisi (BTP) Genel Başkanı Prof. Dr. Haydar Baş NATO zirvesinden çıkan füze kalkanına onay kararını değerlendirdi. "NATO'nun yeni stratejik konseptinde tehdit olarak gösterilen dünya İslam dünyasıdır" diyen Prof. Dr. Baş, "İran bu hedeflerin başında geliyorsa da Suriye ve Türkiye bu hedef ülkelerdendir" diye konuştu. Bağımsız Türkiye Partisi Genel Başkanı Prof. Dr. Haydar Baş, "Batılı ülkeler bir taşla iki kuş vurup hem Türkiye ile İran'ı karşı karşıya getirmek istiyorlar hem de İslam dünyasını başsız bırakmak istiyorlar" dedi.

NATO İslam dünyasını düşman belirledi

Prof. Dr. Haydar Baş, "Rusya'yı 'tehdit' listesinden çıkaran NATO'nun yeni düşmanı İslam dünyası oldu" dedi. BTP Genel Başkanı şöyle konuştu: "NATO'nun bundan sonraki tehdit algılaması Rusya'nın dışındaki ülkelerdir. Şimdi soruyoruz; NATO'ya Avrupa mı karşıdır? Zaten NATO'yu oluşturan ülkeler Avrupa ülkeleridir. NATO'ya Uzakdoğu ülkeleri mi karşıdır? Bu bölgede NATO'ya karşı olan ülke olarak sadece Kore'yi sayabiliriz. Bunun dışında NATO'ya karşı kim var? İran ve İslam âlemi var. Yani üyesi olmayan İslam âlemi var. O halde NATO'nun yeni stratejik konseptinde yeni hedef olarak, tehdit olarak gösterilen dünya maalesef İslam dünyasıdır. Hedef, İran'dır, Suriye'dir ve kabul etsek de etmesek de Türkiye'dir. Bunu göreceğiz?"

Türkiye haçlı safında olsun isteniyor

Prof. Dr. Haydar Baş açıklamalarının ardından ABD'nin Büyük Ortadoğu Projesine de şöyle dikkat çekti: "NATO konsepti adı altında yeni bir düşman belirlendi o da İslam dünyasıdır. İran bunun başında geliyorsa da Suriye ve Türkiye bu hedef ülkelerdendir. 22 tane İslam ülkesine Bush'un ifadesiyle haçlı seferleri başlatılmıştır. 'Efendim biz bunu kabul etmiyoruz.' Yahu sana zaten kimse bir şey sormuyor ki. NATO konseptinde yeni düşman İslam dünyasıdır. Türkiye'ye, 'haçlıların safından olacaksınız ve Müslümanları tehdit unsuru kabul edeceksiniz' deniliyor. Olayın aslı budur."

İlk hedef İran'dır

"NATO kararında isim zikredilmese de füze kalkanı sisteminin ilk hedefi İran'dır" diyen Prof. Dr. Haydar Baş, "bu sistem Türkiye'ye kurulduğu takdirde iki ülke karşı karşıya gelir" dedi. BTP Genel Başkanı şöyle konuştu: "Burada bir taşla iki kuş vurulmak isteniyor. Bunun bir tanesi Türkiye'yi İran'la karşı karşıya getirme oyunudur. Türkiye'nin 371 seneden beri İran'la bir tek meselesi olmamıştır. Bir kavgası yoktur. Birbirine bir mantar tabancası bile doğrultmadılar. İki kardeş İslam ülkesi olarak bu coğrafyada yaşadılar. Buradaki maksat kim ne derse desin bu iki toplumu birbirine düşürmektir. İslam dünyasında iki tane baş vardır. Birisi Şii dünyası diğeri Sünni dünyasıdır. Sünni dünyasının başını Türkiye çeker, Şii dünyasının başını ise İran çeker. Bu iki devletin diskalifiye olması durumunda İslam âlemi sürü haline gelir."

NATO hedefini açıkça ifade etmez

"NATO İran'ı hedef göstermedi" şeklindeki açıklamalara da cevap veren BTP Genel Başkanı Prof. Dr. Haydar Baş, "NATO kararlarında zaten ülke ismi verilmez" dedi. BTP Lideri şöyle konuştu: "Geçmişte her tarafa füzeler yerleştirildiği halde bunlar Rusya'ya karşı yerleştirilmiştir diye bir söz kesinlikle yoktur. Hiç kimseyi biz tehdit algılamamıza almayız, söz budur. Ama eğitimde, öğretimde ve de yetiştirmede tehdit algılaması komünizmdi, yani Rusya'ydı. Şimdi kalkıp o gün varlığının gerekçesi olan bir devleti zikretmeyen NATO, bugün hangi gerekçeyle İran'ı zikredecek?"

Projenin asıl sahibi ABD

Füze kalkanı projesinin asıl sahibinin ABD olduğunu ifade eden BTP Genel Başkanı Prof. Dr. Haydar Baş şöyle konuştu: "Bu zaten NATO'nun işi değil, Amerika Birleşik Devletleri'nin işidir. ABD'nin bu coğrafya'da bir tane müttefiki vardır. O da İsrail'dir. İsrail'in korunması ve kollanması için Türkiye'ye görev veriyorlar. Bu NATO meselesini de Türkiye siyaseti kendilerini savunmak için, 'evet füze kalkanı projesini bize getireceksiniz ama ABD adı altında değil, NATO adı altında getirin' demiştir. Olay bu noktaya bundan dolayı gelmiştir."