Milletine ve vatanına âşık olmak ve hizmet etmekten başka hiçbir gayesi olmayan ulu önderimiz Gazi Mustafa Kemal Paşa ömrünün son günlerinde tüm mal varlığını milletine bağışlayarak eşi ve benzeri görülmemiş bir örneklik sergilemiştir.
1938 yılında sağlığı iyice bozulan Atatürk, 5 Eylül'de mutemedi ve Çankaya Köşkü Genel Sekreteri Hasan Rıza Soyak'ı yanına çağırtarak, mal varlığını tespit etmesini istemiş ve gerekeni yapmıştır…
Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ün tüm hayatı ve devlet adamlığı, unutulmayacak örnekliklerle doludur.
'Hesap vermek görevimdir'
Türkiye Cumhuriyeti devletinin kurucusu Atatürk, 1927 senesinde okuduğu Nutuk konuşmasına, "yıllardır süren eylemlerimizin ve yaptıklarımızın ulusumuza hesabını vermenin, görevim olduğu kanısındayım" cümleleri ile başlamıştır.
Atatürk, 6 günde okuduğu uzun metninde, 'Büyük Taarruz'un anlatıldığı bölümü tamamlayınca, "Kurtuluş Savaşı sırasında kendisine verilen paranın nasıl harcandığını anlatmış ve artan paranın iade edildiğini söylemiştir."
'Evdeki halıları ve kilimleri satın'
Dünyanın gelmiş geçmiş en büyük kahramanını doğuran her Türk'ün anası Zübeyde Hanım'ın parası biter. Cepheden cepheye koşan hayattaki tek güvencesi, tek oğlu Mustafa Kemal'e bir telgraf çeker. Telgrafı Atatürk'e sunan Salih Bozok, Atatürk'ün emri üzerine telgrafı açar okur.
Telgrafta; "Oğlum Mustafa, paramız bitti bize biraz para gönder" yazılıdır. Atatürk ne yapması gerektiğini, annesine nasıl para göndereceğini düşünürken Salih Bozok Atatürk'e… "Elimizdeki mevcut paradan gönderelim mi Paşam?" der.
Kaşları çatılır, canı sıkılır Atatürk'ün ve şu cevabı verir: "Hayır, elimizdeki para millete aittir. Milli mücadele parasıdır ve bu para sadece bu maksatla harcanacaktır" diyerek annesine şöyle bir telgraf çeker: "Evdeki halıları ve kilimleri satın." Telgrafı alan Atatürk'ün annesi Zübeyde Hanım da aynen öyle yapmış, evdeki halı ve kilimlerini satarak ihtiyaçlarını karşılamaya çalışmıştır.
'Her şeyimiz milletindir'
Kız kardeşi Makbule Hanım, ağabeyi Mustafa Kemal Atatürk'ün bir gün kendisine şöyle dediğini, gazetelere vermiş olduğu bir röportajında dile getirecektir: "Ne senin ve ne benim paramız olacak… Her şeyimiz, yalnız ve yalnız, bize bunları veren milletin olacaktır!"
Evet, sevgili okurlar tüm hayatı inceliklerle, nezaket ve letafetlerle dolu olan Gazi Paşa hazretlerinin 3 örnek davranışını paylaşmış olduk.
1. Mala önem vermeyerek tüm mal varlığını milletine bağışlaması…
2. İhtiyacı olduğu halde devlet hazinesine tamah etmemesi…
3. İstenmemesine rağmen tüm hayatının kuruşu kuruşuna, her şeyiyle beraber hesabını vermesi…
Olması gereken devlet adamlığı kimliğini, Mustafa Kemal'in şahsında hep beraber görüyoruz.
Tüm olayları günümüze tebdil eder, düşünürsek elbette kıyas kabul edilmez bir tablo ile karşılaşırız…
Mustafa Kemal Atatürk'ten örnek alacağımız ve öğreneceğimiz binlerce insanlık dersi vardır. Bu yönüyle bir insanlık medeniyettir Gazi Paşa… O, tüm hayatı boyunca peygamberane bir ahlak üzere yaşamış ve dünyayı kendisine hayran bırakmıştır.
Devlet hazinesinin tamtakır olduğu bugünlerde doymak bilmeyenlerin iban göndererek yastık altına göz koymaları ve bırakınız hesap vermeyi eleştirenler ve yol gösterenlere tahammül edememeleri neyin nesidir acaba!? Bu aymazlık, ihtiras ve doymazlığın inanın lügatlerde yeri yok…
Neredesin Ey Gazi Paşa Hazretleri… Hangi gönüldesin…
Gözler hep seni bekler/ Gönüller sana âşık
- Na't-ı İmam Hüseyin / 17.05.2025
- Ceylanların sığınağı İmam Rıza / 10.05.2025
- Öz anneden daha aziz annemiz / 09.05.2025
- Azılı müşrik Übeyy b. Halef / 03.05.2025
- İmam Cafer Sadık / 26.04.2025
- Hz Peygamber’in cömertliği / 17.04.2025
- ‘Ben ve Ali bir nurdan yaratıldık’ / 09.04.2025
- Hz. Fatıma'yı incitmek / 27.03.2025
- Kâbe'nin Rabbine and olsun ki kurtuldum / 23.03.2025