Malum ve meşhur Moskova anlaşmasının ardından bir Cuma günü Çamlıca tepesindeki malum ve meşhur caminin mihrabından Sayın Erdoğan'ın ağzından müjdeyi aldık: "Müslümanın Müslümanla savaşı bitti."
Aklımıza, zihnimize bin bir türlü deli sorular üşüşmeye başladı, bu soruların en başında da başlıktaki soru geliyor; Müslümanın Müslümanla savaşını başlatan kimdi ya da kimlerdi?
22 İslam ülkesinin rejimlerini ve de sınırlarını değiştirme projesinin adı olan Büyük Ortadoğu Projesi'nin eş başkanlarından biri olabilir mi?
Ortadoğu'nun kalbine bir hançer gibi sokulmuş olan İsrail için bölgede tehlike arz eden her ülkenin ve her yönetimin dümdüz edilmesini esas alan, "İsrail'in güvenliği bizim güvenliğimizdir" nakaratını her fırsatta ve her vesile tekrarlayan ABD'yi stratejik ortak ve doğal müttefik ilan eden birileri olabilir mi?
Malum İslam ülkelerini "Arap Baharı" dedikleri modern haçlı seferleri kasıp kavururken aynı fısk ve fücur hareketinin Suriye'ye de sıçraması için bu ülkede 'muhalefet icad edilmesinde' görev alanlar olabilir mi?
Suriye lideri Esat'la can-ciğer kuzu sarması iken, ortak Bakanlar Kurulu toplantıları yaparken, bir gün ansızın CİA başkanın Ankara'ya gelip bir hafta kaldıktan sonra birden bire kılıçların çekilmesi, söylemlerin kılıç gibi keskinleşmesi ve Esat'ın 'Eset'e' dönüşmesindeki sırrı saklayanlar olabilir mi?
Suriye problemi başladığı günden itibaren en yetkili ağızlardan, Dış İşleri yetkililerinden sürekli "Suriye konusunda ABD ve İsrail ile aynı çizgideyiz" açıklamaları yapanlar olabilir mi?
Hep beraber yaşadığımız, hep beraber acı acı şahit olduğumuz daha onlarca örnek verebileceğimiz bu müsebbipler çıkıp insanlık aleminden, özellikle de mazlum Müslümanlardan özür dileyecekler mi?
Yerinden yurdundan edilen, denizlerde boğulan, nehirlerde kaybolan yüz binlerin vebali kimin boynuna?
"Müslüman Müslümanla savaştırılırken" her iki taraftan da yaşanan kayıpların, yaşanan tarifsiz acıların hesabını kim verecek?
21. Yüzyılın ilk çeyreği biterken göz göre göre, körü körüne "Müslümanı Müslümanla" savaştırıp düşmanları kıs kıs güldürenlerin hesap verme zamanı gelmedi mi?
Elbette zihnimize üşüşen deli sorular bunlardan ibaret değil.
- Gençlik Bayramında gençliğin hali / 20.05.2025
- Dünya yansa bir bağ otu yanmayan tipler / 19.05.2025
- “Ey basiret ehli ibret alınız” / 11.05.2025
- Kavmi de Karun’a nasihat etmiş / 10.05.2025
- Ekmekten aştan bîhaber iktidar / 07.05.2025
- Bozulmamış ne kaldı? / 05.05.2025
- Aç bırakanlar ağlamayı da yasaklıyorlar / 02.05.2025
- Gözenin başında kim var? / 01.05.2025
- Nasıl oluyor da oluyor? / 30.04.2025