Obama! Öp ama?

Yine tarihî(!) bir haftayı yaşıyoruz.Çünkü ne zaman Başbakanlık düzeyinde bir ABD ziyareti gerçekleşse bu bizde hep tarih olur.Medyamız canlı cansız bağlantılarla günlerce diri tutar bu tarihî ziyareti.Uzmanlar ve azmanlar dile gelir.Hele de strateji uzmanlarımız dünya olaylarını tahlilde bir deha örneği.  Sanki daha önce hiç olmamış.Hiç gidilmemiş Atlantik ötesine.Acaba ne olacak?Kim gidip kim kalacak?Üsküdar ve Salacak.Millet boş hülyalara dalacak.Bizde tarihî olan, hatta "ebced" düşülen bu ziyaret acaba ABD medyasında nasıl değerlendiriliyor?ABD halkı da tarih düşüp "Hurûfîliğe" müracaat ediyor mu bu ziyaret için?Kim bilir belki de o gün doğan çocuklara "One Minute" ismi konuyordur.Özellikle de 'yaldaş' medyanın yere göğe sığdıramadığı bu gezi önceki gezilerin bir tekrarıdır.Yani ABD'nin "âlî menfaatleri" içindir.Bu vesileyle yeni bir kavramla da tanışmış olduk.Kartel medyası vardı.Ona bir de kertel medyası ilave etmiştik.Yandaş medyaya bir de yaldaş medya uladık.Kelime dağarcığımız çeşitleniyor.Kâr peşinde olanın değil de her hal ü kârda zararlı çıkacak olanın bayram etmesi, alanın değil de verenin sevinmesi bize has huylardan.Erdoğan'ın bu ziyaretini ABD'nin ünlü gazeteleri manşetlerine nasıl taşıdılar acaba?Mesela New York Times:"Bahçeye ektim soğanGeldi Tayyip Erdoğan"Diye mi attı manşetini.Washington Post:"Ne FBI ne CIA ne MİTİşte siz one minute".Bir başka tarihî(!) tespiti daha oldu yaldaş medyanın: "Özal'dan sonra bir ilk."Doğru.Hatta Özal bile bu kadarına cesaret edemedi.Çünkü toplum hazır değildi onun yıllarında.Toplum hazır hale getirilince al sana açılım.Acı acı açılım.Yakın bir zamanda fermuar markası bile olabilir açılım."Açılım fermuarları kullanın zamandan tasarruf edin."Türkü olur,Şarkı olur.Hatta dizi ismi bile olur.Milat bile düşülür:"Açılımdan önce açılımdan sonra."Nasıl istersiniz?Çok açılımlı mı, az açılımlı mı alırsınız?Ketçap.Başbakan ABD'de Obama'dan terörle mücadele konusunda tam destek aldığı sırada, yardımcısı Cemil Çiçek Türkiye'de dert yanıyordu:"Dışarıdakiler bize değil teröre destek sağlıyor."Demokratik açılım ya da Kürt açılımı bütün bunlar Özal döneminin hatta Özal'ın özel gündemi olan şeylerdi.Bugün tartışılanlar taa o günlerde tartışılmaya başlanmıştı.Açın bakın kitaplara...Gelen/sızan bilgilere göre işte size Obama'nın üç isteği.Ruhban okulunu açın/patrik rahat etsin.İran'ı ikna edin/İsrail rahata kavuşsun.Ermenistan'ı memnun edin/azınlıkları siyasetin içine çekin.Diğer ikisi neyse de Protestan Obama'yı Ortodoksların Ruhban Okulu niye bu derece ilgilendiriyor?Sizce de ilginç değil mi?Kenya nere Heybeliada nere?Göbek adı Hüseyin,Yaldaş medyaya göre "mehdi".Ve daha bilmem hangi iyi huyların insanı Ruhban Okulunu açın diyor.Keşke birkaç kelime de katsayı konusunda söyleseydi.Hani Müslüman çoğunluğu memnun etme adına.Son söz.Bush'un Irak savaşında "ana gaye" olarak kullandığı o meşhur ve iddialı "Irak'a demokrasi getirmek istiyoruz" sloganı burnumuzun dibinde "nur" topu bir "Kürdistan" doğurdu.Bakalım Obama'nın övgüler dizdiği Türkiye'deki "demokratik açılım" neye mâl olacak?İnşallah bir elmanın iki yarısı değildir.İnşallah!