Öğrenci topluluğu zoru başardı
Kısıtlı imkânlar ile geliştirdikleri güneş enerjili ve elektrikli arabalar sayesinde ödüller ve destekler alan öğrenciler imkânsızı başardı ve yeni bir teknolojiyi hayata geçirerek şirketlerini kurdu
09.02.2017 00:00:00
Ege Üniversitesinde okuyan bir grup genç, kısıtlı imkanlar nedeniyle inşaatlardan topladıkları straforlarla güneş enerjili araba imal etti. Araçlarını geliştirecek yer bile bulamayan buluşçu gençler, arabanın parçalarını yolda tamamlayarak Kocaeli'de düzenlenen TÜBİTAK Formula G yarışına katıldı ve yarış tarihinin en uygun bütçeli elektrikli aracı seçildi. Rakiplerinin nakliyeye verdiği para kadar bir bütçeyle arabayı üreten ekip, dönüş yolunda paraları olmadığı için aracı parçalayıp hurdacıya sattı ve İzmir'e bu sayede geri dönebildi. Gençlerin başarısı daha sonra üniversitenin dikkatini çekti ve onlara çalışabilecekleri bir arazi tahsis edildi. Bu sefer de ellerine kazma kürek alan gençler atölye inşa ederek burada da elektrikli araba yaptı ve Elektro Mobil yarışmasında Tasarım Ödülü'ne kavuştu. Projeleriyle adından söz ettirmeye başlayan başarılı gençler, Endüstri 4.0'ı hayata geçirmeyi amaç edinerek 3 boyutlu yazıcı entegrasyonu projesi geliştirdi ve bu sayede Sanayi Bakanlığı ile KOSGEB'den destek aldı. O gençler, şimdi küçük bir öğrenci girişimini VolTurk Teknoloji şirketine dönüştürerek Endüstri 4.0-3D Printer entegrasyonu yapıyor.
İmkansızlıklar içinde ürettiler
"Arabayı parçalamak kendimizi parçalamak gibiydi" diyen Kemal Özdemir, "Vurduğumuz her darbe kendimize vurulmuş gibiydi. Ancak şartlar çok acımasız. Arabayı parçaladık, ağır parçaları hurdacıya sattık. Taşıyabileceğimiz ve değerli olan parçaları da yükleyip bir sonraki projede kullanmak üzere İzmir'e getirdik. Straforları da inşaatları tek tek dolaşarak toplamıştık. Arabayı sanayide toplamamız gerekiyordu. Sanayide güvenlik olmadığı için arabayı orada bırakamıyorduk. Büyük olduğu için içeriye de sokamıyorduk. Bu yüzden iskelet halindeki arabaya tekerlek takıp güvenli bölgeye çekmeye çalıştık. Yolda bizi görenler 'bu uzay aracı mı?' diyerek espri ile videolarımızı çekiyordu. Okulun güvenliği arabayı içeri alsam mı almasam mı diye arada kalıyordu. Yoldaki köpekler ilk defa gördükleri aracın peşinden koşuyordu" diyerek yaşadıkları zor ama keyifli süreci anlattı. İHA
İmkansızlıklar içinde ürettiler
"Arabayı parçalamak kendimizi parçalamak gibiydi" diyen Kemal Özdemir, "Vurduğumuz her darbe kendimize vurulmuş gibiydi. Ancak şartlar çok acımasız. Arabayı parçaladık, ağır parçaları hurdacıya sattık. Taşıyabileceğimiz ve değerli olan parçaları da yükleyip bir sonraki projede kullanmak üzere İzmir'e getirdik. Straforları da inşaatları tek tek dolaşarak toplamıştık. Arabayı sanayide toplamamız gerekiyordu. Sanayide güvenlik olmadığı için arabayı orada bırakamıyorduk. Büyük olduğu için içeriye de sokamıyorduk. Bu yüzden iskelet halindeki arabaya tekerlek takıp güvenli bölgeye çekmeye çalıştık. Yolda bizi görenler 'bu uzay aracı mı?' diyerek espri ile videolarımızı çekiyordu. Okulun güvenliği arabayı içeri alsam mı almasam mı diye arada kalıyordu. Yoldaki köpekler ilk defa gördükleri aracın peşinden koşuyordu" diyerek yaşadıkları zor ama keyifli süreci anlattı. İHA