‘Onlara kelime-i tevhidi telkin edin’
Resûlullah Efendimiz (s.a.v.) şöyle buyurdu: “Vefat etmek üzere olan hastalarınıza ‘Lâilaheillallah/Allah'tan başka ilâh yoktur’ cümlesini telkin ediniz”
13.12.2023 10:33:00
Hakan Akkuş
Hakan Akkuş





İmam Gazali Hazretleri şöyle anlatıyor:
Son demlerini yaşayan kimse için sevilen haller bahsinde şunları söyleriz:
Böyle bir duruma geldiğini sezen kimse, sakin ve telâşsız olmalı. Bu sakin ve telâşsız hal içinde, Kelime-i Şehadet okumalıdır. Sevilen hallerden biri budur.
Yine sevilen hallerden biri de, Allah-ü Teâlâ için iyi düşünceye sahip olmaktır. Allah-ü Teâlâ'nın bağışına dair ümidi kesmemelidir.
Peygamber Efendimiz, ölüm anında hastada olması sevilen bir hali şöyle anlatır: "Öbür âleme geçmek üzere olan bir hastada şu üç şeyi arayınız: Alnından ter akması, gözlerinin yaşarması, dudaklarının kuruması. Son demlerini yaşayan bir hastada, sayılan bu üç hal varsa, ona Allah'ın rahmeti inmiştir."
Ebu Said Hudrî şöyle bir hadis-i şerif rivayet ediyor:
"Vefat etmek üzere olan hastalarınıza 'Lâilaheillallah/Allah'tan başka ilâh yoktur' cümlesini telkin ediniz."
Bu telkini yapmanın değerini de, Huzeyfe (r.a.) tarafından anlatılan şu cümleden anlıyoruz: "Çünkü bu telkin, söylenmeden önce işlenen hataları yıkar."
Diğer bir hadis-i şerif ise şöyledir: "Ölmek üzere olan bir kimseye, Melekü'l-Mevt/ölüm meleği geldi. Kalbine baktı fakat orada bir şey bulamadı. Sakalını araladı. Dili damağına yapışık ve Lâilahe illallah cümlesini söyler buldu. İhlâsla söylediği bu cümle onun bağışlanmasını sağladı."
Telkin yapıldığı zaman, yumuşak davranılmalı... Hastanın durumu nazara alınmalı... O anda güçsüzdür, zor söyleyebilir. Fazla üzerine düşülünce, sevimsiz bir hal zuhur edebilir.
Yukarıda da anlatıldığı gibi Allah-ü Teâlâ'ya karşı iyi düşünceye sahip olunmalı. Bunun böyle olması gerektiğini şu kudsî hadîs-i şerif bize anlatıyor:
"Ben, kulumun hakkımdaki zannına bağlıyım. Benim için bayır zan beslesin."
(El-Mürşidü'l-Emîn ilâ Mev'izeti'l-Mü'minîn'den…)
Son demlerini yaşayan kimse için sevilen haller bahsinde şunları söyleriz:
Böyle bir duruma geldiğini sezen kimse, sakin ve telâşsız olmalı. Bu sakin ve telâşsız hal içinde, Kelime-i Şehadet okumalıdır. Sevilen hallerden biri budur.
Yine sevilen hallerden biri de, Allah-ü Teâlâ için iyi düşünceye sahip olmaktır. Allah-ü Teâlâ'nın bağışına dair ümidi kesmemelidir.
Peygamber Efendimiz, ölüm anında hastada olması sevilen bir hali şöyle anlatır: "Öbür âleme geçmek üzere olan bir hastada şu üç şeyi arayınız: Alnından ter akması, gözlerinin yaşarması, dudaklarının kuruması. Son demlerini yaşayan bir hastada, sayılan bu üç hal varsa, ona Allah'ın rahmeti inmiştir."
Ebu Said Hudrî şöyle bir hadis-i şerif rivayet ediyor:
"Vefat etmek üzere olan hastalarınıza 'Lâilaheillallah/Allah'tan başka ilâh yoktur' cümlesini telkin ediniz."
Bu telkini yapmanın değerini de, Huzeyfe (r.a.) tarafından anlatılan şu cümleden anlıyoruz: "Çünkü bu telkin, söylenmeden önce işlenen hataları yıkar."
Diğer bir hadis-i şerif ise şöyledir: "Ölmek üzere olan bir kimseye, Melekü'l-Mevt/ölüm meleği geldi. Kalbine baktı fakat orada bir şey bulamadı. Sakalını araladı. Dili damağına yapışık ve Lâilahe illallah cümlesini söyler buldu. İhlâsla söylediği bu cümle onun bağışlanmasını sağladı."
Telkin yapıldığı zaman, yumuşak davranılmalı... Hastanın durumu nazara alınmalı... O anda güçsüzdür, zor söyleyebilir. Fazla üzerine düşülünce, sevimsiz bir hal zuhur edebilir.
Yukarıda da anlatıldığı gibi Allah-ü Teâlâ'ya karşı iyi düşünceye sahip olunmalı. Bunun böyle olması gerektiğini şu kudsî hadîs-i şerif bize anlatıyor:
"Ben, kulumun hakkımdaki zannına bağlıyım. Benim için bayır zan beslesin."
(El-Mürşidü'l-Emîn ilâ Mev'izeti'l-Mü'minîn'den…)
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.