Oruç seni tutmuyor, tutamıyorsa senin oruç tuttuğun tartışmalı hale gelebilir.
Hayatın içinde, caddede sokakta her an, basit bir sebepten ötürü kavgaya giriyor, elinle ve dilinle başkalarına zarar verebiliyorsan tuttuğun oruç seni tutamıyor demektir.
Oruç seni, bütün olumsuzluklara karşı, kavgaya, şiddete, kine ve nefrete karşı tutamıyorsa, sen oruç tuttuğunu nasıl iddia edebilirsin?
Oruç senin halini en güzel hale döndüremiyorsa, ahlakını güzelleştiremiyor, güzel huylarını güçlendiremiyorsa senin orucunda da, oruç tutuşunda da bir sıkıntı var demektir.
Dilinde yalan, dilinde gıybet, dilinde dedikodu ve dilinde katı açılmamış iftiralar ama sen oruç tuttuğunu zannediyorsun.
Dilinde tartı yok, dilinde terazi yok, dilinin şerrinden insanlar köşe-bucak kaçışıyorlar ama sen "körler sağırlar birbirini ağırlar" kabilinden iftarlar organize ediyorsun.
Ellerin, zalimleri alkışlamaktan ötürü adeta şişmiş, kabarmış, ellerinden mazlumların alın terleri damlıyor, ellerin kul hakları dopdolu ama sen oruç tuttuğunu zannediyorsun.
Ellerin tüm zalim ve zorbalara destek, tüm mazlumların haklarını almalarına ve özgürlüklerini elde etmelerine köstek ise yani sen ellerini şerre alet olmaktan beri tutamıyorsan hangi oruç tutmaktan söz edebilirsin?
Tuttuğun oruçla hallerin en güzel hale tebdil olması gerekirken insanlar; "oruç sıkmış, oruç başına vurmuş, sigaraya sıkışmış yaklaşmayın" diyerek senden köşe-bucak kaçıyorsa ihtimal ki oruç senin semtine uğramamıştır.
Oruç seni, azgınlığın her çeşidine karşı, bozgunculuğun her türüne karşı tutamıyor, koruyamıyorsa…
Oruç seni, kul hakkına balıklama dalmaktan, hiçbir ölçü ve sınır gözetmeden her şeyi kendi tarafına almaktan, her zaman ve zeminde ve daima haksız oldukları halde güçlülerin yanında-yöresinde olmaktan uzak tutamıyorsa…
Oruç sana, tüm açların acısını ve ağrısını hatırlatmıyorsa, tüm açıkların, tüm yersiz ve yurtsuzların dertlerine duyarlı hale getiremiyorsa, yanlış işleyişin ve haksız paylaşımın muhasebesini yapmaya zorlamıyorsa…
Oruç tutmak için yediğin lokmaların hangi yollarla sofrana ulaştığını bir kez daha, bin kez daha düşünmelisin.
Oruç seni tutamıyorsa, ele-avuca gelmeyen, hesaba-kitaba sığmayan işlerin var demektir.
Dikkat!..
Aziz Karaca / diğer yazıları
- Hangisine daha çok üzüldünüz? / 23.04.2024
- Halleri var bizimkine benzemez / 22.04.2024
- ‘Hazır ol cenge eğer ister isen sulh-u salah’ / 20.04.2024
- Doymayan gözden ve ürpermeyen kalpten… / 19.04.2024
- Dilde adalet / 18.04.2024
- İlk çeyrek heba oldu gitti / 16.04.2024
- Dosdoğru dostluklara yelken açmak… / 14.04.2024
- Dosdoğru dostluklara yelken açmak… / 10.04.2024
- Bayram gelmiş! / 09.04.2024
- Ağır misafiri yolcu ederken… / 08.04.2024
- Halleri var bizimkine benzemez / 22.04.2024
- ‘Hazır ol cenge eğer ister isen sulh-u salah’ / 20.04.2024
- Doymayan gözden ve ürpermeyen kalpten… / 19.04.2024
- Dilde adalet / 18.04.2024
- İlk çeyrek heba oldu gitti / 16.04.2024
- Dosdoğru dostluklara yelken açmak… / 14.04.2024
- Dosdoğru dostluklara yelken açmak… / 10.04.2024
- Bayram gelmiş! / 09.04.2024
- Ağır misafiri yolcu ederken… / 08.04.2024