logo
24 NİSAN 2024

Otoimmün hepatit

03.07.2018 00:00:00
Çok fazla konuşuldu! Her şey konuşuldu! Herkes konuştu! Bilen de konuştu, bilmeyen de konuştu!
Ve hala konuşulmaya devam ediyor! Böyle giderse de konuşanların sayısı gün be gün artacak!
Dinleyici ve karar verici olan halk açısından, konuşanların kişiliğinde, eğitiminde liyakat aranmayıp ün, şöhret ve çokluk esas alınınca, ihtiraslar ve ideolojiler de işin içine girince, konuşulanlar önemini yitirdi, değersizleşti!
En dini ve en milli sorunlarımızın çözümü veya ihtiyaçlarımızın karşılanması için yetkiler verdiğimiz siyasilere şöyle bir bakalım!
İsim vermeye gerek yok! Hepsini bir kefeye koyalım!
Partilerindeki 'Genel Başkanlık' sıfatını, yani rozetlerini sökelim geriye neleri kalıyor bir bakalım?
İktidarından muhalefetine, hangisini iyi bir tarihçi, iyi bir hukuk adamı, iyi bir iş adamı, iyi bir ekonomist veya iyi bir sosyolog diyerek diğerinden ayırabiliriz?
Bunların tamamı memur statüsünde kişilerdir. Kimlerin memuru oldukları da gayet aşikâr aslında! Görene.
En dindarı kilise açar, en milliyetçisi şehit kanı ile sulanan vatan toprağının satılmasına seyirci kalır, en Atatürkçüsünün ise Atatürk ilke ve inkılapları ile ne kan bağı kalmıştır ne de can bağı!
Ve bu sözde siyasiler bu millettin her konuda ar damarını çatlattı!
Tüm değerlerimizin içi boşaltıldı, değer yargılarımız tepetaklak!
Altını kırmızı kalemle çiziyorum, "24 Haziran seçimleri her yönü ile Türk siyaset tarihine geçmiştir!"
"Biz her türlü milliyetçiliği, ayaklarının altına almış bir iktidarız" diyen Ak Partisi ile Milliyetçi (!) Hareket Partisi ittifak ederek milletin karşısına çıkıyor ve millet de teveccüh ediyorsa, vay o milletin başına geleceklere!
Nice şehit kanı ile kutsanmış Cumhuriyet rejimi, ne idüğü belli olmayan bir sistem ile alaşağı edilirken, mısır tarlası korkuluğu gibi CHP Genel Başkan koltuğunda oturan Bay Kemal, "Biz de kazandık" diyebiliyorsa vay o Atatürkçü geçinenlerin başına geleceklere!
İşte bu zat-ı muhteremler en milli meselelerimizi de en dini meselelerimizi de sadece soyut kavramlar yumağına dönüştürerek hayal niteliği kazandırıldılar!
Vakit ahir zaman vAKti!
Gazi Mustafa Kemal Atatürk, eşsiz eseri Nutuk'ta, "Gelecek ihtimaller üzerine fazla demeç, giriştiğimiz gerçek ve maddi mücadeleye hayal niteliği verebilirdi" diyor.
İşte meselenin hakikati bu!
Gerçek ve maddi olan bütün mücadelemiz bugün hayal niteliği kazandı!
Siyaset neden yapılır? Para neden ve nasıl kazanılmalıdır? Aile neden önemlidir? Kadın erkek eşit midir? Eğitim neden ve nasıl verilmelidir? Millet kime denir? Neden ve nasıl millet olunur? Devlet nedir? Devletin rolü nedir? Dini ve milli değerlerimiz neden olmalıdır, nasıl korunmalıdır? Din nedir? Hak din nedir? Allah nedir, ne değildir? Kul kime denir, kime denmez? Kiminle kardeşiz, kiminle eşitiz?
Millet olarak bu ve benzeri sorulara verebilecek hakikatli birer cevabımız var mıdır?
Maalesef yok!
Çünkü tüm bu soruların muhatabı olan değerlerimizin içi boşaltıldı! O değerler ile aramızdaki iletişim koptu, hayal niteliği kazandı. Gerçekti hayal oldu!
İslam, kültür ve tarihimiz; kavram, kural ve kurumların arka bahçesi haline getirildi.
Gönül rahatlığı ile hakkını teslim edelim ki sadece Prof. Dr. Haydar Baş Bey'i günümüz siyasilerinden ayırabiliriz.
Kendisi bugün insanımızın ve dünya insanlığının yaşadığı sosyal, ekonomik ve siyasi bunalımları çözen, her biri kendi alanında çığır açan binlerce sayfalık eserler kaleme almış, kadrolar yetiştirerek milleti, medeniyeti ve inancı adına üzerine düşeni fazlası ile yerine getirmiştir. 
Peki, diğerlerinin aksine Haydar Baş Bey ne demektedir, çözümü nedir?
Önce insan!
İnsan ele alınmalı, karnı doyurulmalı ve kalbi mutmain olmalıdır. Bu nasıl olacak?
İhtiyaç duyulan toplumu var edecek ideal insanı yetiştirmek, ona önce hakkını sonra can emniyeti, namus emniyeti, mal emniyeti, din ve vicdan emniyeti içinde doya doya yaşayacağı bir sosyal hayatı var etmekle olur.
Peki, insan bu hürriyeti hangi mantıkla arayacak derseniz eğer, işte burada İslam ahlakı ve İslam'ın da özü Ehl-i Beyt hakikati karşımıza çıkmaktadır!
Sonra devlet!
İnsan vücudunu organların meydana getirdiği gibi devlet dediğimiz yapı da kurumlardan meydana gelir. O halde sağlıklı bir devletin olması için de kurumların da kendi aralarında kuvvetler ayrılığı esasının gözetilmesi zorunludur.
Nasıl ki, insan vücudunda kalp böbreğin, böbrek midenin vs işine karışmıyorsa, bu kurumlar da birbirini gözetici olmalı, ama asla birbirini ötekileştirmemelidir.
Tıp literatüründe 'Otoimmün Hepatit' denilen bir hastalık vardır. Rahmetli annemin hastalığı. Doktoruna bu rahatsızlık nedir diye sorduğumda, 'annenizin bağışıklık sistemi o kadar güçlenmiş ki, karaciğeri mikrop olarak algılıyor ve ona saldırıyor' demişti.
İşte başkanlık sistemi ile bu hastalık Türk devlet geleneğine sirayet etmiştir.
Devletimizin ve milletimizin bekası için, bu hastalık tedavi edilmeli ve acilen millet iradesinin egemen olduğu, Atatürk'ün ilke ve inkılapları ile ayakları yere basan, Cumhuriyetin esas teşkil ettiği parlamenter sisteme geri dönülmelidir.
Devlet, tüzel kişiliğine ve bağımsızlığına kavuşturulduktan sonra asli vazifesi ile vazifelendirilmelidir.
Türk geleneğinde devlet, insana hizmet eder ve bu hizmeti istikametinde uzun ömürlü olur!
Bugün milletimizi fakirlik başta olmak üzere, her türlü maddi zilletten kurtaracak, bizzat kendinden olan ve kendine ait olan değer ve imkânlar ile insan olmanın onuru ile yaşatacak olan tez de Prof. Dr. Haydar Baş beyin Milli Ekonomi Modeli'dir.
 
Mustafa Doğan / diğer yazıları
Trabzonspor'un eski başkanı vefat etti
Evinde ölü bulundu
Bakan'ın sözlerine tepki gösterdi
'Tam bir Düyûn-ı Umûmiye sistemi'
İlk 3 ayda harcamaları yüzde 120 arttı
CHP: Tasarruf Saray'dan başlasın
Pentagon'dan Irak'a: Bölgedeki ABD güçlerini koru
Hem işgalci, hem koruma istiyor!
Adalet Bakanı mesajı verdi
'DEM Parti kapatılabilir'
Fanatik Yahudiler Mescid-i Aksa'ya baskın düzenledi
Bilinçli olarak gerginliği tırmandırıyorlar
'Saray' ziyareti öncesi kritik randevu
Kılıçdaroğlu, Özel ile görüşecek mi?
ABD'li senatör, İsrail'e desteğe tepki gösterdi
"Artık yeter!"
6 gündür haber alınamıyordu, itfaiye içeri girince şaşırdı
Derin uykudan uyandı!
İsrail devlet televizyonu duyurdu
Ordu yakında Refah'a girecek!
'Orijinalini paylaşıyorum ki ahlaksızlığınız görülsün'
Montajlı fotoğraf polemiği
THY uçağı kalkışını erteledi
İlber Ortaylı uçakta rahatsızlandı
Bu fuara sıradan insanlar gelmiyor!
Avrupa'nın en büyük boya fuarı Türkiye'de
Elon Musk'ın işi zor
Batmamak için fiyat kırdı
Özel'den 'erken seçim' sorusuna yanıt
'Seçmene saygısızlık olur'
Trabzonspor'un eski başkanı vefat etti
Evinde ölü bulundu
Bakan'ın sözlerine tepki gösterdi
'Tam bir Düyûn-ı Umûmiye sistemi'
İlk 3 ayda harcamaları yüzde 120 arttı
CHP: Tasarruf Saray'dan başlasın
Pentagon'dan Irak'a: Bölgedeki ABD güçlerini koru
Hem işgalci, hem koruma istiyor!
Adalet Bakanı mesajı verdi
'DEM Parti kapatılabilir'
Fanatik Yahudiler Mescid-i Aksa'ya baskın düzenledi
Bilinçli olarak gerginliği tırmandırıyorlar
'Saray' ziyareti öncesi kritik randevu
Kılıçdaroğlu, Özel ile görüşecek mi?
ABD'li senatör, İsrail'e desteğe tepki gösterdi
"Artık yeter!"
6 gündür haber alınamıyordu, itfaiye içeri girince şaşırdı
Derin uykudan uyandı!
İsrail devlet televizyonu duyurdu
Ordu yakında Refah'a girecek!
'Orijinalini paylaşıyorum ki ahlaksızlığınız görülsün'
Montajlı fotoğraf polemiği
THY uçağı kalkışını erteledi
İlber Ortaylı uçakta rahatsızlandı
Bu fuara sıradan insanlar gelmiyor!
Avrupa'nın en büyük boya fuarı Türkiye'de
Elon Musk'ın işi zor
Batmamak için fiyat kırdı
Özel'den 'erken seçim' sorusuna yanıt
'Seçmene saygısızlık olur'
logo

Beşyol Mah. 502. Sok. No: 6/1
Küçükçekmece / İstanbul

Telefon: (212) 624 09 99
E-posta: internet@yenimesaj.com.tr gundogdu@yenimesaj.com.tr


WhatsApp iletişim: (542) 289 52 85


Tüm hakları Yeni Mesaj adına saklıdır: ©1996-2024

Yazılı izin alınmaksızın site içeriğinin fiziki veya elektronik ortamda kopyalanması, çoğaltılması, dağıtılması veya yeniden yayınlanması aksi belirtilmediği sürece yasal yükümlülük altına sokabilir. Daha fazla bilgi almak için telefon veya eposta ile irtibata geçilebilir. Yeni Mesaj Gazetesi'nde yer alan köşe yazıları sebebi ile ortaya çıkabilecek herhangi bir hukuksal, ekonomik, etik sorumluluk ilgili köşe yazarına ait olup Yeni Mesaj Gazetesi herhangi bir yükümlülük kabul etmez. Sözleşmesiz yazar, muhabir ve temsilcilere telif ödemesi yapılmaz.