AKP hükümeti, AB ve IMF'nin "özelleştirmelerin önündeki bürokratik engelleri kaldırın" talimatlarından sonra bu konudaki adımları hızlandırdılar."Babalar gibi satarım" düşüncesine sahip olan hükümet, ülkemizin bel kemiği olan en stratejik kurumlarımızı haraç-mezat tek tek elden çıkarma ve hatta yabancılara devretme gayretinde.Bazı medyatik ekonomistlere göre kaynak bulunamadığından dolayı modernizasyon yapılamıyor ve verimlilik sağlanamıyor. Sadece bu ülkeyi değil, bütün dünyayı besleyecek kaynaklara sahip ülkemizde kaynak bulamadığını ifade eden ekonomistler nasıl hala "Ben ekonomistim" iddiasında bulunabiliyor?Fabrikası bile olmayan bazı naylon holdingler için milyarlarca dolar bulunabiliyor da, arkasında devletin garantörlüğü olan ve de kar eden kamu kuruluşları için mi bulunamıyor? Yoksa bulunmak istenmiyor mu? Zaten verilecek yerler belli de biz sadece tiyatro mu izliyoruz?Öncelikle bu stratejik kurumlarımızın asla yabancılara ve yabancıların taşeronluğunu yapanlara özelleştirilmemesi gerektiğini vurgulayarak, şimdi yapılması öngörülen özelleştirmelerde dikkatimizi çekenleri aktaralım: Türk Telekom'un 2004 sonunda açıkladığı kar 1,5 milyar dolar. Türk Telekom'un tamamı için 8,2 milyar dolar, yüzde 55'i için ise 4,5-5 milyar dolar düşünülüyor. Yıllık karı 500 milyon dolar seviyesinde olan Pakistan Telekom için yüzde 26'sına 2,6 milyar dolar teklif geldi. Bu hesapla Pakistan Telekom'un tamamına 9,96 milyar dolar fiyat biçilmiş.Yıllık 1,5 milyar dolar karı olan şirkete 8,2 milyar dolar, yıllık 500 milyon karı olan şirkete 9,96 milyar dolar. Mantığını siz anlayabildiniz mi?Uzmanlar ise "gelişmiş ülkelerin hepsinde telekom özelleştirmelerinde halka arz modelinin uygulandığını, geri kalmış ülkelerde ise yabancıların eline geçtiğine" dikkat çekiyorlar.19 milyon sabit hattı bulunan, 55 bin çalışanıyla 250 bin kişiyi besleyen, taşıdığı önem açısından değerinin ölçülmesi imkansız olan bir kurumu, cüzi fiyatlara peşkeş çekmenin hiçbir mantığı olamaz.Seydişehir Eti Alüminyum, 305 milyon dolara Sayın Başbakanın hemşehrisine satıldı. Geçtiğimiz yıllarda Sınai Kalkınma Bankası tarafından 600-700 milyon dolar civarında bir fiyat biçilmişti, ama bilinen boksit rezervinin 1.5 milyar dolar civarında, liman, tesis ve barajın da yaklaşık 1,5 milyar dolar olduğunu hesaba katarsak toplamda 3 milyar dolarlık bir kuruluş. Ülkemizin tek sıvı alüminyum üreticisi.Stratejik önemini hesap katmadan, sadece mal varlığıyla 3 milyar dolar olan bir şirketi 305 milyon dolara sattık. Bu arada, tahmin edilen boksit rezervinin 15 milyar dolar olduğu da uzmanlar tarafından söyleniyor. Hatta bu tesisleri alan firma veya firmaların, tesislerden ziyade sahip olduğu rezervlerden dolayı iştahlarının kabardığı yorumları yapılıyor.Dikkat çeken bir diğer husus, Seydişehir'i alan firmanın sahibinin, eski bakan Yaşar Topçu'nun Yüce Divan'da yargılanmasına yolaçan Karadeniz Otobanı projesinin müteahhitlerinden olması.Yarın özelleştirmelerde dikkatimizi çeken, kafamızı kurcalayan mevzulara devam edeceğiz.
Murat Çabas / diğer yazıları
- Bugün ulusal egemenliği kazandığımız gün / 23.04.2024
- Asılla vekil arasındaki gelir uçurumu! / 20.04.2024
- Enflasyon ve cari açık bahanesiyle fakirleştiriliyoruz! / 19.04.2024
- Türkiye ekonomisi böyle gitmez! / 17.04.2024
- Sevgiliye vuslatın 4. yıl dönümü / 16.04.2024
- İngiliz gazetesinden Türk siyasetine ayar! / 09.04.2024
- ‘Boş tencerenin yıkamayacağı iktidar yoktur’ / 06.04.2024
- Seçimde katmerli adaletsizlik / 05.04.2024
- BTP oylarını artırdı / 03.04.2024
- Sandıktan ‘çözüm’ değil, ‘tepki’ çıktı / 02.04.2024
- Asılla vekil arasındaki gelir uçurumu! / 20.04.2024
- Enflasyon ve cari açık bahanesiyle fakirleştiriliyoruz! / 19.04.2024
- Türkiye ekonomisi böyle gitmez! / 17.04.2024
- Sevgiliye vuslatın 4. yıl dönümü / 16.04.2024
- İngiliz gazetesinden Türk siyasetine ayar! / 09.04.2024
- ‘Boş tencerenin yıkamayacağı iktidar yoktur’ / 06.04.2024
- Seçimde katmerli adaletsizlik / 05.04.2024
- BTP oylarını artırdı / 03.04.2024
- Sandıktan ‘çözüm’ değil, ‘tepki’ çıktı / 02.04.2024