logo
25 NİSAN 2024

Peygamberimizin lanet ettiklerinin yanında olmak

19.02.2019 00:00:00
Muaviye, Ebu Süfyan'ın oğludur. Ebu süfyan Kureyş müşrikleri ile birlik olmuş yirmi bir yıl boyunca Allah'ın dini İslam ve Peygamberi Muhammed Mustafa (s.a.a) ile uzun süren savaşlar yapmıştır. Arapların çakal insanlarını, Yahudi, münafık ve putperestlerin çöl eşkıyalarını etrafına toplayıp, her fırsatta Allah (c.c.) ve Peygamberi ile savaşmak için onları kullanıyordu. 
Muaviye, Peygamberin amcası Hamza'nın karnını yardırıp İslam'dan ve Peygamberden öç almak ve nefretini belirtmek için onun ciğerini çiğneyerek yiyen Utbe'nin kızı ve sonradan da insan ciğeri yiyen kadın olarak bilinen Hind'in oğluydu. 
Muaviye, Resûlullah (s.a.a.)'in vefatından iki yıl önce Mekke'nin fethinde İslam'ı kabul etmişti. Yani O, öyle bir dönemde İslam'ı kabul etmiştir ki, Kureyş müşrikleri İslam'a girmişler, herkes İslam'ın aleyhine çalışmanın ve onu yok etmenin mümkün olmadığını itiraf ettiği bir dönemdi. O, Müslümanların artık korkulan taraf olduğu ve yenilmez bir güç olduğu ortaya çıktığı bir anda İslam'ı kabul etti. Bu zamanda, İslam'a girmek izzet ve iftihar, onunla savaşmak ise zillet ve alçalmak olarak kabul ediliyordu. O'nun böyle bir zamanda İslam'a girmekten başka bir çaresi de kalmamıştı artık. 
Muaviye, Allah'ın Resûlü Hz. Muhammed (s.a.a.)'in lanetini alan biriydi. Bir eşeğin üzerine babası Ebu Süfyan binmişti, Muaviye de onun yularını çekiyordu ve diğer oğlu Yezid b. Ebu Süfyan da arkadan o hayvanı sürer vaziyetteydi. Bunlar bu şekilde Peygambere doğru geldiklerinde Resûlullah (s.a.a.) şöyle buyurmuştu: "O bineği binene de, sürene de, yularını çekene de Allah'ın laneti olsun." (Şerh-u Nehcü'l Belağa, İbn-i Ebil Hadid, c.12, s.101, Beyrut, Daru'l Kütubu'l İlmiyye baskısı). 
Peygamber Efendimiz (s.a.a.) bu hadis-i şerifteki sözüyle adeta Müslümanları onlardan, onların zihniyetlerinden, düşünceleri ile İslam'a bakışlarından uyarıyor ve onlarla beraber olmayı yasaklıyordu. Muaviye, hayatı nefsine tatlı gelecek tarafıyla yaşayan biriydi, insanların mal, mülk ve hayatlarının elinden alınmasını, herkesin kendisine boyun eğmesini istiyordu. 
Muaviye, İslam hilafetinden monarşik, zorba, diktatör, babadan oğula geçecek saltanat, Rumların Kayser'ine Farsların da Kisra'sına benzer bir yönetim biçimi oluşturmak istiyordu. Muaviye, hiç çekinmeden Allah'ın haram kıldığı kanı döküyor ve sınırları çekinmeden çiğniyordu. Zorla halkın malına el koyabiliyor, istediğini maldan mahrum bırakıyor, istediğine veriyor, istediğine yardım ediyordu.  
Kendisinden sonra da fısk u fücur ehli olarak bilinen şarapçı oğlu Yezid'i Müslümanların başına halife ve sultan olarak tayin etmişti. Muaviye şöyle diyordu: "Mal, Allah'ındır, ben de Allah'ın halifesiyim, aldıklarım benim verdiklerim ise benim ihsanımdır." (Mesudi, Mürucu'z- Zeheb, c.3, s.52, Mısır baskısı Saadet Matbaası, 4. baskı). 
Muaviye, kimsenin kendisine muhalefet etmesini istemezdi, yaptıkları işler İslam'ın açık hükümlerine muhalif olmasına rağmen ona göre İslam'ın ilkelerinde değişim yapılması gerekirdi ki, yaptığı her işi ve işlediği her zulmü İslami işler olarak göstermiş olsun. Bu sayede de halk sesini kessin, o da yaptığı işlerin yularını serbest bıraksın. Peki, bunu nasıl yapabildi: Düşündü de? Düşündü. Sonra çok tehlikeli ve hararetli bir fikre ulaştı ve İslam peygamberi (s.a.a.)'in kurmuş olduğu Nebevi ekolünün karşısına Emevi ekolünü tesis etti. 
Peki, insanlar neden Muaviye'nin yanında yer aldı? İnsanlar ya münafıktı zaten işlerine o geliyordu. Ya da insanlar mal, makam, servet sahibi olmak ve yahut ta can korkusundan bu iman yoksununun yanında olmayı tercih ettiler. 
Sözüm ona bir hadisçiye sormuşlar: "Namaz kılmaya İmam Ali'nin yanına gidiyorsun ancak diğer zamanlarda neden Muaviye'nin yanında oluyorsun?"
Şöyle cevap veriyor: "Ali doğrudur ama Muaviye'nin yemeği yağlı."
Bu zihniyetteki insanlar var oldukça çöp bile etmeyecek insanlar hükümdar olacaktır. Muaviye'den sonra da bu tür insanlar ve bu tür insana köpeklik edenler hep var olmuştur. Adam İslam ahlakının dışında hareket eder, haram olanı helal kılar bunu İslam'mış gibi göstererek insanları inandırır. Bazı insanlar da bu günahları işlediklerini bildikleri halde Muaviye tarzında bahaneneler üreterek sanki bu İslam'ın özünde varmış gibi lanse ederler. 
Yapılan haksızlığa karşı çıkan insanları ya karalıyor ya da bir kulp takıp hapse gönderiyorlardı. Onu tahtından indirecek insanları fark edince elindeki iktidar gücü ile yapmadıkları işleri yapmış şekilde gösterip halkın gözünden düşürüyorlardı. Muaviye ve Yezid zihniyeti böyledir.
Herkes Hüseynî olamaz. Kerbela'da karşısında 30 bin kişilik Yezid ordusu duran İmam Hüseyin'e, "Yezid'e biat et" dediler ama O, Allah için şehit olmayı seçti. Nefsi uğruna, can korkusundan veya makam uğruna asla Rabbini terk etmedi. 
Allah'ı, Peygamberini ve Ehl-i Beyt'ini değil de münafıkların yanında yer alanlar kendi amallerinin karşılığını yüce Allah'ın adaleti ile alacaktır. Allah (c.c.) bizleri Kendine hakkı ile kul, Habibine ümmet Ehl-i Beyt'ine yar ve yaren eylesin…
 
Gökhan Demir / diğer yazıları
İmam nikahlı eş anneden şikayetçi oldu
7 aylık bebeğini yola bıraktı!
AKP'li belediyeden o görüntü hakkında açıklama
'Takdir halkımızındır'
Ankara'da konuşulan Akşener senaryosu
Hedefi 2028 mi?
Piyasalar merakla bekliyordu
TCMB faiz kararını açıkladı
İddia üzerine DMM'den açıklama geldi
Ehliyetlerine el konulmayacak!
Projeyi öğrenciler geliştirdi
8 şiddetindeki depreme dayanıklı
Özel'den 'Çorlu' kararı hakkında açıklama
'Siyasi sorumluluk unutulmamalı'
AK Partili meclis üyesinin dikkat çeken şovu
Başkanın önünde kendini yere attı
Irak'tan atılan adım hakkında MSB'den açıklama
PKK 'yasaklı örgüt' ilan edildi
Çorlu tren kazasının cezaları belli oldu
6 sene sonra karar açıklandı
İYİ Parti'de istifalar devam ediyor
Kongre öncesi üst düzey istifa
Şehirde göz gözü görmüyor
Çöl tozu İzmir'i teslim aldı
57. Alay Vefa Yürüyüşü düzenlendi
Her şey 109 yıl önceki gibi
31 Mart sonrası anketi
CHP yine birinci parti mi?
14 yaşındaki katil zanlısı tutuklandı
4 yaşındaki Sultan vahşice öldürüldü
İmam nikahlı eş anneden şikayetçi oldu
7 aylık bebeğini yola bıraktı!
AKP'li belediyeden o görüntü hakkında açıklama
'Takdir halkımızındır'
Ankara'da konuşulan Akşener senaryosu
Hedefi 2028 mi?
Piyasalar merakla bekliyordu
TCMB faiz kararını açıkladı
İddia üzerine DMM'den açıklama geldi
Ehliyetlerine el konulmayacak!
Projeyi öğrenciler geliştirdi
8 şiddetindeki depreme dayanıklı
Özel'den 'Çorlu' kararı hakkında açıklama
'Siyasi sorumluluk unutulmamalı'
AK Partili meclis üyesinin dikkat çeken şovu
Başkanın önünde kendini yere attı
Irak'tan atılan adım hakkında MSB'den açıklama
PKK 'yasaklı örgüt' ilan edildi
Çorlu tren kazasının cezaları belli oldu
6 sene sonra karar açıklandı
İYİ Parti'de istifalar devam ediyor
Kongre öncesi üst düzey istifa
Şehirde göz gözü görmüyor
Çöl tozu İzmir'i teslim aldı
57. Alay Vefa Yürüyüşü düzenlendi
Her şey 109 yıl önceki gibi
31 Mart sonrası anketi
CHP yine birinci parti mi?
14 yaşındaki katil zanlısı tutuklandı
4 yaşındaki Sultan vahşice öldürüldü
logo

Beşyol Mah. 502. Sok. No: 6/1
Küçükçekmece / İstanbul

Telefon: (212) 624 09 99
E-posta: internet@yenimesaj.com.tr gundogdu@yenimesaj.com.tr


WhatsApp iletişim: (542) 289 52 85


Tüm hakları Yeni Mesaj adına saklıdır: ©1996-2024

Yazılı izin alınmaksızın site içeriğinin fiziki veya elektronik ortamda kopyalanması, çoğaltılması, dağıtılması veya yeniden yayınlanması aksi belirtilmediği sürece yasal yükümlülük altına sokabilir. Daha fazla bilgi almak için telefon veya eposta ile irtibata geçilebilir. Yeni Mesaj Gazetesi'nde yer alan köşe yazıları sebebi ile ortaya çıkabilecek herhangi bir hukuksal, ekonomik, etik sorumluluk ilgili köşe yazarına ait olup Yeni Mesaj Gazetesi herhangi bir yükümlülük kabul etmez. Sözleşmesiz yazar, muhabir ve temsilcilere telif ödemesi yapılmaz.