logo
25 NİSAN 2024

Resûlullah’ın yaptığı savaşlarda Hz. Ali

05.11.2018 00:00:00

Prof. Dr. Haydar Baş, "İmam Ali" eserinde Resûlullah'ın yaptığı savaşlarda Hz. Ali Efendimizin gösterdiği kahramanlıklar hakkında şu bilgileri veriyor:


"Müslümanların Medine'ye hicretinden sonra, müşrikler bir yandan Mekke'de kalan zayıf Müslümanlara eziyet ediyor ve Mekke'den ayrılmalarına izin vermiyor, diğer yandan da Medine'yi ciddi bir ekonomik muhasara altında tutuyorlardı. (Biharü'l-Envar, c.19, s.143). Müşrikler Medine'ye yiyecek taşınmasını yasakladılar ve ticaret kervanlarını engellemeye başladılar. Bu iktisadi baskı uzun zaman sürdü. Öyle ki Medine halkı gıda maddesi temin etmek için Kızıldeniz kıyılarına kadar gitmek zorunda kalıyorlardı. (Muhammed Sitare-i ki Der Mekke Dirahşid, s.92).


Ebu Cehil, Resûlullah'a hakaret dolu bir mektup göndermiş ve Kendisini tehdit etmişti. (Biharü'l-Envar, c.19, s.265-266). Bu noktada şu ayet-i kerime nâzil oldu: "Kendilerine savaş açılan kimselere (savaşmaları için) izin verildi. Çünkü onlar zulme uğradılar. Şüphesiz Allah onlara yardım etmeye kâdirdir." (Hac, 39-40).


Bedir Savaşı Hicret'in 2. yılında meydana geldi. O yıl Kureyş ticaret kervanı Ebu Süfyan başkanlığında Şam'dan Mekke'ye dönmekteydi. Kervanın güzergâhı Medine'den geçiyordu. Resûlullah bunu haber alınca Hicret'in ikinci yılı Ramazanda Muhacir ve Ensar'dan oluşan 313 kişiyle beraber, kervanın mallarına el koymak için Medine'den çıktı ve Bedir kuyularına yöneldi. İslam Peygamberinin maksadı, İslam'ı korumak, eziyet ve zulüm gören Müslümanların haklarını savunmak ve Müslümanların mallarına haksız yere el koyan müşrikleri cezalandırmaktı.


Kervanın başı olan Ebu Süfyan, durumdan haberdar olur olmaz Mekke'deki Kureyş büyüklerine haber yolladı ve durumu rapor etti. Bunun üzerine Mekke'den 950 veya 1000 kişilik bir ordu Medine'ye hareket etti. Diğer taraftan Ebu Süfyan, Kızıldeniz kıyısından bir yol seçerek kervanı tehlike bölgesinden uzaklaştırmıştı.


Kervanın kurtulduğunu haber alan Mekke ordusu geri dönmedi ve her ne olursa olsun İslam'ı yok etmek için yoluna devam etti. Müşrik ordusu güçlü silahlara ve tecrübeli savaşçılara sahipti. Müşrikler, Ramazanın 17. günü tepelerin ardından Bedir'e doğru inişe geçtiler. Müslümanlar Bedir'in kuzeyinde mevzilenmiş kervanı bekliyorlardı ki, Kureyş ordusunun Bedir'e yöneldiği haberi geldi. Cenab-ı Hak Enfal Sûresi'nin 42. ayetinde bu durumu şöyle ifade etmektedir: "Siz vadinin yakın bir yerindeydiniz onlar ise uzak bir kıyısında." 


Resûlullah Akabe'de Ensar ile biatleşirken, Medine'ye bir saldırı olduğu takdirde Resûlullah'ı korumaları hususunda anlaşmıştı. Bu anlaşmada Ensar'ın Medine dışındaki savaşlara katılması gibi bir şart yoktu. Allah Resûlü, Ensar ve Muhacir'den bazı kimselerin olduğu bir şûra meydana getirdi. Şûrada ilk Hz. Ebu Bekir söz aldı: "Bu orduyu Kureyş'in büyükleri techiz ettiler. Kureyş hiçbir zaman iman etmemiş ve asla zelil olmamıştır. Biz ise Medine'den kâmil bir donanım ile ayrılmadık. Bu yüzden bizim için en hayırlı olan geldiğimiz yoldan geri dönmemizdir." (Megazi-i Vakidi, c.1, s.48). Hz.Ömer de söz alarak Ebu Bekir'i tasdik etti.


Bu sırada söz alan Mikdat şöyle dedi: "Allah şahittir ki biz Ben-i İsrail gibi değiliz ki kalkıp da 'Ey Musa! Sen ve Allah'ınla birlikte gidip savaş. Biz burada oturacağız' diyelim. Biz bunun tam aksine şöyle söylüyoruz: Sen Allah'ın inayetlerinin gölgesinde cihat et. Biz de Senin yanında savaşacağız." Mikdat ayağa kalkıp konuşmaya başlayacağı sırada (önceki iki kişinin konuşmasından dolayı) Resûlullah'ın yüzü hiddet ve öfke doluydu. Fakat Mikdat'ın konuşması bitince Resûlullah'ın yüzü açıldı. (Tarih-i Taberi, c.2, s.140, Abdullah İbn-i Mesud'dan).


Sa'd b. Muaz da söz alarak şöyle dedi: "Siz bu denize (Kızıldeniz) adım attığınız an biz de sizin arkanızdan adım atacağız. Hayırlı gördüğünüz her şeye bizi sevk edin." Resûlullah'ın mutluluğu yüzünden belliydi. "Ben Kureyş'in ölülerini görüyorum" buyurdu ve İslam ordusu hareket etti. (Bu konuda ihtilaf vardır. Taberi ve Makrizi gibi bazı yazarlar Ebubekir ve Ömer'in konuşmalarının tam metnini Vakidi'nin naklettiği gibi nakletmemişlerdir. Onlar, "Ebubekir ve Ömer kalktı ve hayırlı konuştu" demekle yetiniyorlar. Ancak Taberi, yukarıda da ifade edildiği gibi ilk iki kişinin konuşmasının Allah Resûlü'nü memnun etmediğini Tarih adlı eserinde ifade etmektedir).


Henüz savaş başlamadan Kureyş savaşçılarından Utbe (Ebu Süfyan'ın eşi Hind'in babası, Muaviye'nin dedesi), Şeybe (Utbe'nin kardeşi) ve Velid (Utbe'nin oğlu, Muaviye'nin dayısı) savaş alanının ortasına gelip kendilerine denk savaşçılar istediler. Ensar'dan üç kişi karşılarına çıktı. Ancak Kureyşliler kabul etmedi ve şöyle dediler: "Ey Muhammed! Kavminizden, şanımıza uygun kişileri bize gönder." Resulüllah Ben-i Haşim'e döndü ve şöyle buyurdu: "Kalkın ve bâtıl ile savaşın. Onlar Allah'ın nurunu söndürmek istiyorlar." (Megazi, Vakıdi, c.1, s.62).


Daha sonra Resûlullah, Ubeyde b. Haris b. Abdulmuttalib, Hamza b. Abdulmuttalib ve Ali b. Ebi Tâlib b. Abdulmuttalib'e bu üç kişinin karşısına çıkmalarını emretti. Ubeyde Utbe'nin, Hz. Hamza Şeybe'nin, Hz.Ali ise Velid'in karşısına çıktı ve çarpışma başladı. Kısa bir sürede Hz. Hamza ve Hz. Ali rakiplerini öldürdüler. Ancak Ubeyde ve Utbe arasında karşılıklı saldırılar devam ediyor, biri diğerini yenemiyordu. Hz. Ali ve Hz. Hamza rakiplerini yendikten sonra Ubeyde'nin yardımına koşup Utbe'yi öldürdüler. (İbn-i Hişam, Siretü'n-Nebeviyye, c.2, s.277; İbn Esir, El-Kâmil-ü Fi't-Tarih, c.2, s.125).


Daha sonra şiddetli bir savaş başladı. Müşriklerden 70 kişi esir alındı, bazı rivayetlere göre 72 kişi de öldürüldü. Kaynaklar, bunların büyük bir kısmını Hz. Ali'nin öldürdüğünü yazar. En az 24 kişiyi öldürmüş, 18 kişinin de öldürülmesine yardımcı olmuştur. Hz. Ali'nin öldürdüğü kişiler Kureyş'in büyükleriydi. (El-İrşad, Şeyh Müfid, s.64, Keşfu'l-Gumme, c.1, s.182). Hz. Ali daha sonraları Muaviye'ye yazdığı bir mektupta, Bedir Savaşı'nı hatırlatarak şöyle değinmiştir: "Bir savaşta dedene, dayına ve kardeşine indirdiğim kılıç şimdi yanımdadır." (Nehcü'l-Belağa, s.64).


Bedir Savaşı'nda İslam ordusunun, kendisinden kat kat güçlü düşman ordusuna karşı elde ettiği büyük zaferde Hz. Ali'nin rolü çok büyüktür. Hz. Ali Bedir'de, savaşın belirleyici faktörü olmuştur. Aynı zamanda Hz. Ali Resûlullah'ın bayraktarlığını da yapıyordu. (El-İstiab, İbn Abdulbirr, Maliki, c.3, s.333; Tarih-i Dimaşk, İbn Asakir, c.1, s.142).


Rivayet edilir ki; Kinaneoğulları'ndan bir zat Muaviye b. Ebu Süfyan'ın yanına girer, Muaviye ona şöyle der: "Bedir Savaşı'nı gördün mü?" Adam, "Evet" deyince, Muaviye, "Gördüğün olayları bana anlat" der. Adam şöyle anlatır: "Ali b. Ebi Tâlib'i gördüm. Genç bir adamdı. Etrafına dehşet saçan bir aslan gibiydi. Safları yara yara ilerliyordu. Önüne çıkan herkesi öldürüyordu. Vurduğunu deviriyordu. İnsanlar içinde O'na denk olabilecek, O'nun çevikliğiyle hareket edecek birine hiç rastlamadım. Savaşta kurnaz bir tilki gibiydi. Sanki ensesinde de iki gözü vardı. Sıçradığı zaman yabani hayvanların çevikliği ve çabukluğuyla sıçrardı." (Hilyetü'l-Evliya, Ebu Nuaym, c.9, s.145).

 
Gökhan Demir / diğer yazıları
'Herkes lütfen bu tavrımızı çok iyi bilsin'
CHP'de 'Saray' kavgası kızışıyor!
İmam nikahlı eş anneden şikayetçi oldu
7 aylık bebeğini yola bıraktı!
AKP'li belediyeden o görüntü hakkında açıklama
'Takdir halkımızındır'
Ankara'da konuşulan Akşener senaryosu
Hedefi 2028 mi?
Piyasalar merakla bekliyordu
TCMB faiz kararını açıkladı
İddia üzerine DMM'den açıklama geldi
Ehliyetlerine el konulmayacak!
Projeyi öğrenciler geliştirdi
8 şiddetindeki depreme dayanıklı
Özel'den 'Çorlu' kararı hakkında açıklama
'Siyasi sorumluluk unutulmamalı'
AK Partili meclis üyesinin dikkat çeken şovu
Başkanın önünde kendini yere attı
Irak'tan atılan adım hakkında MSB'den açıklama
PKK 'yasaklı örgüt' ilan edildi
Çorlu tren kazasının cezaları belli oldu
6 sene sonra karar açıklandı
İYİ Parti'de istifalar devam ediyor
Kongre öncesi üst düzey istifa
Şehirde göz gözü görmüyor
Çöl tozu İzmir'i teslim aldı
57. Alay Vefa Yürüyüşü düzenlendi
Her şey 109 yıl önceki gibi
31 Mart sonrası anketi
CHP yine birinci parti mi?
'Herkes lütfen bu tavrımızı çok iyi bilsin'
CHP'de 'Saray' kavgası kızışıyor!
İmam nikahlı eş anneden şikayetçi oldu
7 aylık bebeğini yola bıraktı!
AKP'li belediyeden o görüntü hakkında açıklama
'Takdir halkımızındır'
Ankara'da konuşulan Akşener senaryosu
Hedefi 2028 mi?
Piyasalar merakla bekliyordu
TCMB faiz kararını açıkladı
İddia üzerine DMM'den açıklama geldi
Ehliyetlerine el konulmayacak!
Projeyi öğrenciler geliştirdi
8 şiddetindeki depreme dayanıklı
Özel'den 'Çorlu' kararı hakkında açıklama
'Siyasi sorumluluk unutulmamalı'
AK Partili meclis üyesinin dikkat çeken şovu
Başkanın önünde kendini yere attı
Irak'tan atılan adım hakkında MSB'den açıklama
PKK 'yasaklı örgüt' ilan edildi
Çorlu tren kazasının cezaları belli oldu
6 sene sonra karar açıklandı
İYİ Parti'de istifalar devam ediyor
Kongre öncesi üst düzey istifa
Şehirde göz gözü görmüyor
Çöl tozu İzmir'i teslim aldı
57. Alay Vefa Yürüyüşü düzenlendi
Her şey 109 yıl önceki gibi
31 Mart sonrası anketi
CHP yine birinci parti mi?
logo

Beşyol Mah. 502. Sok. No: 6/1
Küçükçekmece / İstanbul

Telefon: (212) 624 09 99
E-posta: internet@yenimesaj.com.tr gundogdu@yenimesaj.com.tr


WhatsApp iletişim: (542) 289 52 85


Tüm hakları Yeni Mesaj adına saklıdır: ©1996-2024

Yazılı izin alınmaksızın site içeriğinin fiziki veya elektronik ortamda kopyalanması, çoğaltılması, dağıtılması veya yeniden yayınlanması aksi belirtilmediği sürece yasal yükümlülük altına sokabilir. Daha fazla bilgi almak için telefon veya eposta ile irtibata geçilebilir. Yeni Mesaj Gazetesi'nde yer alan köşe yazıları sebebi ile ortaya çıkabilecek herhangi bir hukuksal, ekonomik, etik sorumluluk ilgili köşe yazarına ait olup Yeni Mesaj Gazetesi herhangi bir yükümlülük kabul etmez. Sözleşmesiz yazar, muhabir ve temsilcilere telif ödemesi yapılmaz.