RTÜK’e acil koduyla çağrımızdır!

Yazsam mı, yazmasam mı diye çok düşündüm.

Yazsam ne olacak, yazmasam ne olacak, o da ayrı bir konu.

Bendeniz laik, demokratik, sosyal hukuk devletine bağlılıkta bana göre en önde gelen insanım.

Bunlara tam bir sadakatle bağlı olmam, aklımı yitirmiş olduğum anlamına da gelmez!

Sevgili dostlarım bu ülkede benden başka bir Allah kulunun bu rezilliği görmüyor olması mümkün müdür?

Gece gündüz, 7-24 saat necip Türk medyamızın 'Yerli dizi' adı altında 85 milyonun zihinlerine yönelik adeta bir bombardıman şeklinde yaptığı bu ahlaksız yayınlar nedir?

Kitabın ortasından hep konuşur ve yazarım ama haddimi de bilirim.

Lakin bu durum öyle bir noktaya gelmiş ve geçmektedir ki, günahı vebali RTÜK'ün müdür, iktidarın mıdır orasını onlar düşünsün.

'Yerli dizi' değil, adeta yerli bomba yağıyor evlerin içerisine!

Allah var, saçma sapan Osmanlı dizileri hariç, TRT bu konuda çok kötü değil ve hatta başarılı olduğunu bildiğim yapıtları da var.

Geride kalan ve 'yerli dizi' yayınlayan istisnasız tüm kanallar, RTÜK tarafından acil koduyla masaya yatırılmalı ve genel ahlak kuralları ile Türk geleneklerine uygunluğu mutlaka denetlenmelidir.

Adeta çıplaklar kampına dönmüş rezil bir ortam.

Bunun neresi bizim Türk örf adetleri ve geleneklerini anlatıyor?

Siz gece kapınızı çalan tanımadığınız bir insanı eve alıyor musunuz?

Yok, tabi ki almıyorsunuz.

Neden?

Çünkü sizin eviniz size özel ve mahrem de ondan.

Yani?

Herkesin görmemesi gerek özel bir yaşam alanı evlerimiz.

Peki, burası böyle diyelim.

Sokaktan geçen herkesi evinize buyur edemiyorsunuz çünkü bu her yerde böyledir.

Yani sadece ev halkının görmesinde bir mahsur olmayan bir yaşam alanları evlerimiz.

Kaldı ki, evlerimizde bile herkese ayrılan odalar vardır ve bu da eşyanın tabiatı gereğidir.

Yanisi, bir başka odada yaşayanı, diğer bir odada yaşayanın görmemesi lazım da ondan.

Peki, durum böyle iken, Türk televizyonlarını adeta 'işgal' etmiş olan bu rezil dizilerde, kim kimin odasında, kim kimin yatağında belli değil, birincisi bu.

Bir diğeri ise, özellikle de okul ve dershane gibi mekânlarda çekilen dizilerde yer alan sahneler nedir, bu ne hal arkadaş!

Türk aile yapısı bozuldu mu Türk ordusu da bozulur, Türk siyaseti de bozulur, tüm alanlar adeta çürümeye yüz tutar.

Bakın uzak doğu ülkelerindeki TV'lerde yayınlanan dizilere.

Kendi kültür ve ahlaki değerlerinden en azından bizim kadar tavizkar değiller.

Tekrar ediyorum!

Siz bir gün gelir belki ekonomik olarak düzlüğe çıkarsınız ama ahlaki ve kültürel yozlaşma sizi öylesine geriye dönüşü olmayan bir girdaba çeker ki, bunun bir adım sonrası, çöküş ve ulusun dağılmasıdır.

RTÜK üyelerinin bu meseleye kılık kıyafet vs. gibi eşya bazında bakmamasını, saydığım bu temel ilkeler çerçevesinde ele almasını, Atatürk Cumhuriyeti'ne sevdalı bir yazar olarak istirham ediyorum.

İş işten geçmeden ve hemen ele alınmasını ümit ediyoruz.