(dünden devam…)
Hz. Zeyneb (s.a) Kûfe'de o eşsiz fasih hutbesini okuduktan sonra, insanlar ellerini ağızlarına götürmüş ve şaşkın bir şekilde birbirlerinin yüzüne bakmışlardır. O esnada yaşlı bir adam ağlar bir halde şöyle demiştir: "Anam ve babam, yaşlıları en üstün olanların yaşlıları, çocukları en üstün olanların çocukları, kadınları en üstün olanların kadınları, nesil ve soyları en yüce ve üstün olan bu aileye feda olsun." (Seyyid İbn-i Tavus, el-Luhuf, s.179; Muhammed Bakır Meclisi, Biharu'l-Envar, c.45, s.110).
Aşura kıyamı, İmam Hüseyin'in (a.s) şehadeti ile son amacına ulaşmamıştır. Bilakis onun hidayet ve rehberliği Hz. Ali'nin (a.s) kızı ve İmam Hüseyin'in (a.s) kız kardeşi Hz. Zeyneb (s.a) eliyle gerçekleşmiştir. Hz. Zeyneb (s.a) kardeşi tarafından bu görevi üstlenmiştir. İmam Hüseyin (a.s) çeşitli vasiyetleri ile kız kardeşini bu işe hazırlamıştır.
"İşte Ehl-i Beyt'in erkekleri kadar kadınları da, hidayetçiler olarak İslam mücadelesinde üzerlerine düşeni fazlasıyla yerine getirmişler, ümmetin kurtuluşu için irşad ve ikaz vazifelerini en zor şartlarda dahi bırakmamışlardır.
Kerbela günü Hz. Zeyneb annemiz kardeşi İmam Hüseyin'le beraberdi.
Muhammed ve Avn adındaki iki oğlunu Hz. Hüseyin'e takdim etti.
Muhammed 12 kişiyi öldürdükten sonra şehit oldu.
Avn, yaya ve atlı yirmi bir kişiyi öldürdükten sonra şehit edildi.
Bu acı tablolar Hz. Zeyneb'in gözlerinin önünde cereyan ediyordu.
Ağabeyi Hz. Hasan'ın on üç yaşında olan oğlu Kasım ve diğer evladı Abdullah da Kerbela günü Hz. Zeyneb'in gözleri önünde şehadet şerbetini içtiler.
Ve şehitlerin efendisi İmam Hüseyin'in şehadetin tanık oldu Hz. Zeyneb...
İmam Hüseyin O'nun kucağında son nefesini verdi. Hz. Zeyneb, savaş meydanına gelerek İmam'ı göğsüne yasladı. Şehadet anında elli yedi yaşında olan İmam'ın, otuz dört kılıç ve otuz üç mızrak yarası ile vücudunun parçalanmasını gördü; mübarek bedeninin atlara çiğnetilmesine çaresizlik içinde şahit oldu.
Mübarek ağabeyinin parmağının kesilerek yüzüğünün çalınmasına, iç gömleğine kadar çıplak bırakılmasına çaresizce ağladı.
İmam Hüseyin'in parçalanmış bedenini gördüğü zaman ilk sözü, 'Allah'ım! Bizim bu kurbanımızı kabul eyle' olmuştur.
Derler ki; İmam Hüseyin Kerbela faciasının şehidi, Hz. Zeyneb ise şahididir.
Hz. Zeyneb'e, Kerbela'dan sonra 'yaşayan şehid' demeleri; bu kıyamlara şahit olup inanılması güç bir sabırla tahammül etmesindendir.
Hz Hüseyin'in şehadetinden sonra, esirler ile Şam'a Yezid'in sarayına götürüldüğünde Ehl-i Beyt'in bir mümessili olarak batıla asla boyun eğmemiş her yerde her fırsatta Ehl-i Beyt'in büyüklüğünü, Allah katındaki değerini ve yapılan cinayeti haykırmıştır.
Nasıl ki annesi Hz. Fâtıma, Hz. Ali'nin gasb edilen hilafetine karşılık Medine'de hutbeler irad ettiyse; Hz. Zeyneb de Kûfe'de ve Şam'da Yezid'in sarayında irad ettiği hutbeler ile Ehl-i Beyt'in hakkı konusunda insanları ayıktırmaya çalışmıştır." (Prof. Dr. Haydar Baş, Hz. Zeyneb ve Hz Masume, Giriş). (devam edecek…)
- 30 Ağustos Zafer Bayramımız kutlu olsun -1- / 28.08.2021
- Üç ayların fazileti ve önemi-IV / 23.02.2021
- Üç ayların fazileti ve önemi-III / 22.02.2021
- Üç ayların fazileti ve önemi-II / 19.02.2021
- Üç ayların fazileti ve önemi-I / 18.02.2021
- Sevgi ispat ister / 12.10.2020
- Muharrem ayı ve oruç / 23.08.2020
- Prof. Dr. Haydar Baş ve ulusal egemenlik / 25.04.2020
- O, herkesten farklıydı / 23.04.2020