İslam coğrafyasını İngilizler ve Amerika adına şekillendirmek üzere imal edilmiş el-Kaide, IŞİD, el-Nusra, Vehhabiler? gibi grupların kullandıkları en yaygın yöntem tekfirciliktir.
Bu özel imalat gruplar, kendi heva ve uydurmalarına uymayanları küfürle itham eder, sonra da Bismillahi Allahu Ekber diyerek Müslüman boynu vururlar.
50'yi aşkın koca İslam, Ehl-i Beyt, kültür, iktisad eserlerinin müellifi Prof. Dr. Haydar Baş hocamızı Kur'an ve Sünnet'in değişmez naslarını ve ahkamını naklettiği için iftira ve yalanlarla tekfir eden Cüppeli, tekfirciliğini şaklabanlıkla setrederek zehrini kusuyor.
Ciğerine kadar tanıyorum; Cüppeli ve avanesi, 80'li yıllardan beri bu tekfirci karakteristiği sergiliyor. Cami kapılarında, Müslümanların gömlek yakalarından tutup yırtarak "Men teşebbehe bi kavmin fehuve minhum / Kim bir kavme benzerse o da onlardandır" rivayetini illet ve mekasıdından saptırıp Müslümanları küfürle itham ettiklerine yüzlerce kere şahidim. Tütüncüler köyünde yarma Hurşit efendiye yaptırdıkları buydu.
Bunlar, kendi tarikat yahut partilerinden olmayanı Müslüman kabul etmeyen anlayışın malulüdür. Bunlar yüzünden köyümüzde yüzlerce genç İslam'dan ve camiden soğudu.
Suriye fitnesi sürecinden şaklaban Cüppeli'nin, Kur'an ve Sünnet'in emri gereği Ehl-i Beyt'i seven Suriyeli Müslümanların katline Haçlı seferberliği Papası II. Urban gibi fetvalar uydurarak dolap beygiri gibi Amerika'nın BOP çukuruna su taşıması, tekfirci karakterinin tezahürüdür.
Cüppeli, sadece tekfirci değil, İslam kisveli bir yalancı ve iftiracıdır. Hatta Cüppeli'nin yalancılığı, Hz. Peygamberin ahirzaman fitnesi olarak haber verdiği Deccallerin yalancılığını sollamış durumdadır. Zira Cüppeli yalanlarını iftiralarla bezemektedir; Deccal bile bunu yapamaz.
Cüppeli, Prof. Dr. Baş'ı küfürle itham edip inancından dolayı kendisine ağır hakaretler yağdırdığı konuşmasında, şu cümleleriyle "imansız bir yalan makinası" gibi çalışmaktadır: Haydar Baş, Ebubekir'e, Ömer'e mürted diyor, kafir diyor. Ebubekir'e, Ömer'e de dinsiz diyor. Haydar Baş, Aşer-i Mübeşşere'yi kafir sayıyor. Bu adam olmuş Şii.
Haydar hocaya bu ifadeleri itham ve nispet ediyor cüppeli.
Prof. Dr. Baş'ın böyle bir ifadesi olmadığı gibi; değil sahabe için, hiçbir mü'min için dahi böyle bir küfür ithamı yoktur, olmamıştır, olamaz. Cüppeli, kendi vehim ve bozuk algılarını, Haydar hocaya iftira yoluyla nispet etmektedir.
Cüppeli şaklabanın bu cümlelerinin tamamı yalandır; sadece yalan değil, iftira ve bühtandır? Böylesi katmerli bir cürümden şeytan ve Deccaller bile Allah'a sığınmaktadır.
İmansız bir yalan makinası gibi çalışmaktadır diyorum; çünkü Hz. Peygamber "Yalan ile iman bir arada durmaz" (Ahmed b. Hanbel ,Müsned, 1/5, 2393) buyurmaktadır.
Cüppeli'nin yalan ve iftiralarını, Prof. Dr. Baş'ın iki ciltlik "Rahmeten Lil Âlemin Hz. Muhammed" adlı muhteşem eseri boşa çıkartmaktadır.
Prof. Dr. Baş, Rahmeten Lil Âlemin adlı eserinin 1. cildinde tam 40 sahife, Hz. Ebubekir'den Ebu Ubeyde'ye kadar cennetle müjdelenmiş Âşere-i Mübeşşere'yi anlatmaktadır.
Sahabenin faziletine dair nakledilmiş zayıf rivayetleri bile delil addederek sahabenin yüceliğini anlatan böyle bir iman, ilim ve irfan adamına, "Haydar Baş, sahabeyi tekfir ediyor" diye iftira atmak, ancak Deccalleri bile sollayan bir cüppelinin mahareti olabilir.
Türk milleti, İslam dünyası ve insanlığın bu kamuflajlı fitnelere karşı uyanık ve duyarlı olması, Hz. Peygamber'in önemli ikazlarındandır.
Resulullah'ın (s.a.a) ikazı şöyledir: "Ümmetimden 70 bin başları sarıklı-sırtları cübbeli molla Deccallara tâbi olacaktır." (Abdurrezzak, el-Musannef, 11/393, H. No: 20825; Ahmed, Müsned, 4/216, H. No: 18900; el-Bağevî, Şerhu's-Sünne, 15/ 62, H. No: 4265).
Hz. Peygamberin bu haberine göre, Deccalların çömezi olan cübbeliler türeyecektir. Şaklaban Cüppeli'nin tekfirciliği, adeta bu hadisteki manayı andırıyor.
Deccal ise Müslüman sarıklı, İslam cübbeli fitnenin ta kendisidir. İbnu'l-Esir ve İmam Kurtubî'nin nitelemesidir bu (İbn'ul Esir, en-Nihaye, 2/103; Kurtubi, et-Tezkire, 3/1279 vd).
Deccalleri sollayan bu tekfirci cüppeli-cüppesiz fitneler yüzünden Türkiye iflah olmuyor, İslam dünyasının anası ağlıyor.
Prof. Dr. Baş da bunların oyununu bozdukça bozuyor.
Konuya devam ederiz.
Bu özel imalat gruplar, kendi heva ve uydurmalarına uymayanları küfürle itham eder, sonra da Bismillahi Allahu Ekber diyerek Müslüman boynu vururlar.
50'yi aşkın koca İslam, Ehl-i Beyt, kültür, iktisad eserlerinin müellifi Prof. Dr. Haydar Baş hocamızı Kur'an ve Sünnet'in değişmez naslarını ve ahkamını naklettiği için iftira ve yalanlarla tekfir eden Cüppeli, tekfirciliğini şaklabanlıkla setrederek zehrini kusuyor.
Ciğerine kadar tanıyorum; Cüppeli ve avanesi, 80'li yıllardan beri bu tekfirci karakteristiği sergiliyor. Cami kapılarında, Müslümanların gömlek yakalarından tutup yırtarak "Men teşebbehe bi kavmin fehuve minhum / Kim bir kavme benzerse o da onlardandır" rivayetini illet ve mekasıdından saptırıp Müslümanları küfürle itham ettiklerine yüzlerce kere şahidim. Tütüncüler köyünde yarma Hurşit efendiye yaptırdıkları buydu.
Bunlar, kendi tarikat yahut partilerinden olmayanı Müslüman kabul etmeyen anlayışın malulüdür. Bunlar yüzünden köyümüzde yüzlerce genç İslam'dan ve camiden soğudu.
Suriye fitnesi sürecinden şaklaban Cüppeli'nin, Kur'an ve Sünnet'in emri gereği Ehl-i Beyt'i seven Suriyeli Müslümanların katline Haçlı seferberliği Papası II. Urban gibi fetvalar uydurarak dolap beygiri gibi Amerika'nın BOP çukuruna su taşıması, tekfirci karakterinin tezahürüdür.
Cüppeli, sadece tekfirci değil, İslam kisveli bir yalancı ve iftiracıdır. Hatta Cüppeli'nin yalancılığı, Hz. Peygamberin ahirzaman fitnesi olarak haber verdiği Deccallerin yalancılığını sollamış durumdadır. Zira Cüppeli yalanlarını iftiralarla bezemektedir; Deccal bile bunu yapamaz.
Cüppeli, Prof. Dr. Baş'ı küfürle itham edip inancından dolayı kendisine ağır hakaretler yağdırdığı konuşmasında, şu cümleleriyle "imansız bir yalan makinası" gibi çalışmaktadır: Haydar Baş, Ebubekir'e, Ömer'e mürted diyor, kafir diyor. Ebubekir'e, Ömer'e de dinsiz diyor. Haydar Baş, Aşer-i Mübeşşere'yi kafir sayıyor. Bu adam olmuş Şii.
Haydar hocaya bu ifadeleri itham ve nispet ediyor cüppeli.
Prof. Dr. Baş'ın böyle bir ifadesi olmadığı gibi; değil sahabe için, hiçbir mü'min için dahi böyle bir küfür ithamı yoktur, olmamıştır, olamaz. Cüppeli, kendi vehim ve bozuk algılarını, Haydar hocaya iftira yoluyla nispet etmektedir.
Cüppeli şaklabanın bu cümlelerinin tamamı yalandır; sadece yalan değil, iftira ve bühtandır? Böylesi katmerli bir cürümden şeytan ve Deccaller bile Allah'a sığınmaktadır.
İmansız bir yalan makinası gibi çalışmaktadır diyorum; çünkü Hz. Peygamber "Yalan ile iman bir arada durmaz" (Ahmed b. Hanbel ,Müsned, 1/5, 2393) buyurmaktadır.
Cüppeli'nin yalan ve iftiralarını, Prof. Dr. Baş'ın iki ciltlik "Rahmeten Lil Âlemin Hz. Muhammed" adlı muhteşem eseri boşa çıkartmaktadır.
Prof. Dr. Baş, Rahmeten Lil Âlemin adlı eserinin 1. cildinde tam 40 sahife, Hz. Ebubekir'den Ebu Ubeyde'ye kadar cennetle müjdelenmiş Âşere-i Mübeşşere'yi anlatmaktadır.
Sahabenin faziletine dair nakledilmiş zayıf rivayetleri bile delil addederek sahabenin yüceliğini anlatan böyle bir iman, ilim ve irfan adamına, "Haydar Baş, sahabeyi tekfir ediyor" diye iftira atmak, ancak Deccalleri bile sollayan bir cüppelinin mahareti olabilir.
Türk milleti, İslam dünyası ve insanlığın bu kamuflajlı fitnelere karşı uyanık ve duyarlı olması, Hz. Peygamber'in önemli ikazlarındandır.
Resulullah'ın (s.a.a) ikazı şöyledir: "Ümmetimden 70 bin başları sarıklı-sırtları cübbeli molla Deccallara tâbi olacaktır." (Abdurrezzak, el-Musannef, 11/393, H. No: 20825; Ahmed, Müsned, 4/216, H. No: 18900; el-Bağevî, Şerhu's-Sünne, 15/ 62, H. No: 4265).
Hz. Peygamberin bu haberine göre, Deccalların çömezi olan cübbeliler türeyecektir. Şaklaban Cüppeli'nin tekfirciliği, adeta bu hadisteki manayı andırıyor.
Deccal ise Müslüman sarıklı, İslam cübbeli fitnenin ta kendisidir. İbnu'l-Esir ve İmam Kurtubî'nin nitelemesidir bu (İbn'ul Esir, en-Nihaye, 2/103; Kurtubi, et-Tezkire, 3/1279 vd).
Deccalleri sollayan bu tekfirci cüppeli-cüppesiz fitneler yüzünden Türkiye iflah olmuyor, İslam dünyasının anası ağlıyor.
Prof. Dr. Baş da bunların oyununu bozdukça bozuyor.
Konuya devam ederiz.
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.
Misafir Kalem (K) / diğer yazıları
- Kongrelerden milli devlete bir iman mücadelesi / 25.07.2019
- İnsan bu kadar da ucuz değil! / 23.07.2019
- Amerika da Haydar Hoca'ya mahkûm / 22.07.2019
- İşsizliğin çok daha ağır faturaları var / 20.07.2019
- Sosyal patlamalara gebe kronik işsizlik / 17.07.2019
- Türkiye “hard currency”ye muhtaç değil / 13.07.2019
- İşçinin emeği ve sendikaların vebali / 11.07.2019
- Para, faiz ve MB Başkanı / 10.07.2019
- Çin’de-Maçin’de değil, kurtuluş içimizde / 08.07.2019
- Türkiye yeni çağa ayak uydurmalı / 07.07.2019
- İnsan bu kadar da ucuz değil! / 23.07.2019
- Amerika da Haydar Hoca'ya mahkûm / 22.07.2019
- İşsizliğin çok daha ağır faturaları var / 20.07.2019
- Sosyal patlamalara gebe kronik işsizlik / 17.07.2019
- Türkiye “hard currency”ye muhtaç değil / 13.07.2019
- İşçinin emeği ve sendikaların vebali / 11.07.2019
- Para, faiz ve MB Başkanı / 10.07.2019
- Çin’de-Maçin’de değil, kurtuluş içimizde / 08.07.2019
- Türkiye yeni çağa ayak uydurmalı / 07.07.2019