'Sığır' seslendirme dosyası:
Boynuzlu, evcil ve büyükbaş hayvanat grubunda yer alırlar. Aslında ineklerin, öküzlerin ve camışların ortak adıdır. 6 aylık olanına buzağı, 12 aya kadar dana, kısırlaştırılmış olanına öküz, yavrusu olana da inek denir.
11 bin yıl önceki tarım devrimiyle beraber, özgürken esaret altına alınarak evcilleştirilmiştir.
Sağlıklı bir sığır ömrü boyunca 300.000 bardak süt üretir. Bir sığırın midesi, 150 LT sıvı alır. Her şeyi yerler. Bunun cezasını da çekerler. Çivi, tel, çuval bile yiyebilirler. Hatta at nalı… Burunlarını dilleriyle temizlerler, hatta tuz ihtiyacının bir kısmını buradan karşılarlar. Merdiven çıkabilirler, ama asla inemezler. Korktukları için sanmayın, dizlerini kıramazlar.
Daha başlamadım bile yazımı yazmaya. Hemen çekiştirmeyin oraya buraya. Hele bir anlayın, dinleyin.
Sevgili okurlar, ben çok severim sığır hayvanatını. Şimdi size bu sevimli canlı hakkında çok değerli teknik bilgiler vereceğim. Lütfen satır atlamadan okuyunuz. Okumayı sevmiyorsanız yukarıdaki linke tıkladığınızda, elinize kahvenizi alıp, gözlerinizi kapatarak dinleyebilirsiniz.
Sığır hayvanı, genellikle ahırlarda yaşar. Aslında sürü halinde yaşamaktan hoşlanırlar. Yaşamını idame ettirmesi için, ot ve su yeterlidir. Çok basit kelimeleri anlayıp, emirleri uygulama yetenekleri de vardır. Sütünden, etinden, gönünden, bağırsaklarından ve dışkısına kadar her şeyinin ekonomik değeri vardır.
Sığır sürüsüne yabancı yırtıcı bir hayvan saldırdığında, hiç düşünmeden içlerinden en zayıf olanı feda ederler. Hatta tabiri caizse ikram ederler.
Aslında özgür olarak yeşil otlaklarda yaşamayı çok severler. Ama özgürlük çok onlara göre değildir. Çünkü kendi ekonomik değerlerinin farkında değildirler. Psikolojileri son derece önemlidir. Bu durum bozulduğunda hemen sütünü azaltır ve zayıflamaya başlar. En çok kendi yavrularını severler. Mesela doğumda, bir yavrucağın anası ölmüş olsa, diğer sığırlar onu emzirmez. Maazallah, acından ölür yavrucak. Onun için de özgürlük terminolojileri zayıftır. Hem ne yapsın ki özgürlüğü, yediği önünde yemediği ardında. Tek sorun şudur; her zaman o ahırın bir yerinde keskin bir bıçak hazırda bekler.
Çözülemeyen bir sağlık sorununda, çok acil bir durumda hemen kellelerini kaybediverirler. O ahırdan her gün bir dostları kesime gitse ruhları bile duymaz. Ta ki sıra kendilerine gelene kadar… Bıçağı görene kadar, kesime bile gittiklerini anlamazlar. O anda bile bazı yalaka sığırlar, kasabın bıçağını yalarlar. Aslında manzara çok acınasıdır. Ama kasap amca için et bekleyen müşteriler daha önemlidir.
Sığırların çok çeşitleri vardır. Selülozu sindirenler ve sindiremeyenler bence en önemli iki sınıfın başında gelir.
Selüloz sindirimi son derece önemlidir. Bu sindirimi duran türü, çok acil iyi bir veteriner hekime götürülmelidir.
Tarımla ilişkili sera gazının neredeyse % 80'ini oluştururlar.
Şimdi siz burada hastalıkların tedavilerini filan yazacağımı da bekleyebilirsiniz. Ama daha detaylı bilgileri, sokağın başındaki veteriner hekimlerden alabilirisiniz.
Yazı bitti, beğendiyseniz paylaşın, emeğe saygı lütfen.
Ha, bu arada Avrupa Birliği'ndeki en fazla sığır hayvanatı, ülkemizde bulunmaktadır.
11 bin yıl önceki tarım devrimiyle beraber, özgürken esaret altına alınarak evcilleştirilmiştir.
Sağlıklı bir sığır ömrü boyunca 300.000 bardak süt üretir. Bir sığırın midesi, 150 LT sıvı alır. Her şeyi yerler. Bunun cezasını da çekerler. Çivi, tel, çuval bile yiyebilirler. Hatta at nalı… Burunlarını dilleriyle temizlerler, hatta tuz ihtiyacının bir kısmını buradan karşılarlar. Merdiven çıkabilirler, ama asla inemezler. Korktukları için sanmayın, dizlerini kıramazlar.
Daha başlamadım bile yazımı yazmaya. Hemen çekiştirmeyin oraya buraya. Hele bir anlayın, dinleyin.
Sevgili okurlar, ben çok severim sığır hayvanatını. Şimdi size bu sevimli canlı hakkında çok değerli teknik bilgiler vereceğim. Lütfen satır atlamadan okuyunuz. Okumayı sevmiyorsanız yukarıdaki linke tıkladığınızda, elinize kahvenizi alıp, gözlerinizi kapatarak dinleyebilirsiniz.
Sığır hayvanı, genellikle ahırlarda yaşar. Aslında sürü halinde yaşamaktan hoşlanırlar. Yaşamını idame ettirmesi için, ot ve su yeterlidir. Çok basit kelimeleri anlayıp, emirleri uygulama yetenekleri de vardır. Sütünden, etinden, gönünden, bağırsaklarından ve dışkısına kadar her şeyinin ekonomik değeri vardır.
Sığır sürüsüne yabancı yırtıcı bir hayvan saldırdığında, hiç düşünmeden içlerinden en zayıf olanı feda ederler. Hatta tabiri caizse ikram ederler.
Aslında özgür olarak yeşil otlaklarda yaşamayı çok severler. Ama özgürlük çok onlara göre değildir. Çünkü kendi ekonomik değerlerinin farkında değildirler. Psikolojileri son derece önemlidir. Bu durum bozulduğunda hemen sütünü azaltır ve zayıflamaya başlar. En çok kendi yavrularını severler. Mesela doğumda, bir yavrucağın anası ölmüş olsa, diğer sığırlar onu emzirmez. Maazallah, acından ölür yavrucak. Onun için de özgürlük terminolojileri zayıftır. Hem ne yapsın ki özgürlüğü, yediği önünde yemediği ardında. Tek sorun şudur; her zaman o ahırın bir yerinde keskin bir bıçak hazırda bekler.
Çözülemeyen bir sağlık sorununda, çok acil bir durumda hemen kellelerini kaybediverirler. O ahırdan her gün bir dostları kesime gitse ruhları bile duymaz. Ta ki sıra kendilerine gelene kadar… Bıçağı görene kadar, kesime bile gittiklerini anlamazlar. O anda bile bazı yalaka sığırlar, kasabın bıçağını yalarlar. Aslında manzara çok acınasıdır. Ama kasap amca için et bekleyen müşteriler daha önemlidir.
Sığırların çok çeşitleri vardır. Selülozu sindirenler ve sindiremeyenler bence en önemli iki sınıfın başında gelir.
Selüloz sindirimi son derece önemlidir. Bu sindirimi duran türü, çok acil iyi bir veteriner hekime götürülmelidir.
Tarımla ilişkili sera gazının neredeyse % 80'ini oluştururlar.
Şimdi siz burada hastalıkların tedavilerini filan yazacağımı da bekleyebilirsiniz. Ama daha detaylı bilgileri, sokağın başındaki veteriner hekimlerden alabilirisiniz.
Yazı bitti, beğendiyseniz paylaşın, emeğe saygı lütfen.
Ha, bu arada Avrupa Birliği'ndeki en fazla sığır hayvanatı, ülkemizde bulunmaktadır.
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.
Suat Hayri Sapmaz / diğer yazıları
- Işığın olabilir miyim anne? / 28.03.2021
- Bozkırın gönül eri: Neşet Ertaş / 21.03.2021
- İtirazım var / 14.03.2021
- Sığır / 07.03.2021
- Çokomel, piskevit ve Jason Stetham / 28.02.2021
- Uğursuz Safiye(!) / 21.02.2021
- Minik Kuş’um / 14.02.2021
- 7 yıl askerlik, 7 yıl hapis, bizim Recep / 07.03.2020
- Keser döner sap döner / 26.02.2020
- Ağlatan mutluluk / 25.02.2020
- Bozkırın gönül eri: Neşet Ertaş / 21.03.2021
- İtirazım var / 14.03.2021
- Sığır / 07.03.2021
- Çokomel, piskevit ve Jason Stetham / 28.02.2021
- Uğursuz Safiye(!) / 21.02.2021
- Minik Kuş’um / 14.02.2021
- 7 yıl askerlik, 7 yıl hapis, bizim Recep / 07.03.2020
- Keser döner sap döner / 26.02.2020
- Ağlatan mutluluk / 25.02.2020